Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1475 E. 2019/77 K. 31.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1475
KARAR NO : 2019/77
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 05/12/2014
BİRLEŞEN İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
2015/605 E. DOSYASINDA
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ: 12/06/2015
KARAR TARİHİ: 31/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali-Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
ASIL DAVA YÖNÜNDEN:
(1) Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalıdan olan bir kısım alacağının tahsilini teminen fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyda Adana …İcra Müdürlüğü’nün… E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığını, davalının itirazı üzerine icra takibinin durduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu, müvekkili şirketin davalıdan alacağının sabit olduğunu belirterek, davalının Adana … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına vaki icra takibine yapmış olduğu itirazının iptaline, takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
(2)Davalıya usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunmadığı, duruşmalara da katılmadığı anlaşıldı.
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN:
(1)Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile …A.Ş arasında 3 yılda bir yenilenmek üzere toplam süresi 10 yıl olan Süpermarket İşletme Sözleşmesi imzalandığını, iş bu sözleşme kapsamında mağazalarda halihazırda bulunan mal bedeline karşılık 120 ay vadeyle 88.000,00.-TL’lik senet imzalatılmış olup 35.000,00.-TL değerinde nakdi teminat verildiğini, bu akitleşmeye istinaden 3 adet mağazanın müvekkili şirket tarafından işletilmeye başlandığını, işletmenin layıkıyla yapılabilmesi için çeşitli krediler çekilerek şirket ve şirket ortaklarına ait kredi kartları kullanılarak borçlanıldığını, daha işin başında 24.12.2012 tarihinden itibaren müvekkilinin borçlu olmamasına rağmen sevkiyat taleplerinin karşılanmamaya başlandığını, ayrıca Süpermarket İşletme Sözleşmesi’nin “İade Listelerine” göre iadesi alınması gereken bazı ürünlerin müvekkili tarafından defalarca şifahi uyarılarına rağmen alınmadığını ve neticede bu ürünlerin iadesi amacıyla Noter kanalıyla müvekkilinin tebligat yapmaya mecbur bırakılmış olduğunu, davalı yanca kötüniyetli olarak bir takım asılsız gerekçelerle sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiğini, bu fesihlerden kısa bir süre sonra da Diasa’nın tüm hakları ile birlikte davalı …AŞ’ye devredilmiş olduğunu, müvekkilinin taraflar arasında imzalanan sözleşmeye hiçbir zaman aykırı hareket etmediğini, sözleşmenin tek taraflı ve haksız olarak fesh edilmesi nedeniyle davacı vekil edenin uğramış olduğu tüm maddi zararlarının ve mahrum kaldığı kar ve yine borç batağına kadar gelmiş olması nedeniyle duymuş olduğu üzüntünün bir nebze olsun hafifletilmesi amacıyla uğramış olduğu manevi zararın tazmini için iş bu davayı açama zorunluluğu doğduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00.-TL’lik maddi zarar alacağının davalı şirketten tahsili ile müvekkiline verilmesini, manevi tazminat talep haklarının da saklı tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
(2)Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; gerek devralınan şirketin, gerekse müvekkili şirketin dünya ve ülke çapında perakende sektöründe faaliyet gösteren ve süpermarket işletmekte olan çok büyük şirketler olup söz konusu süpermarket faaliyetlerinin Operasyon ve Franchise mağazaları olmak üzere 2 şekilde gerçekleştirilmekte olduğunu, bu çerçevede; müvekkili ile davacı arasında 12.03.2012 tarihinde “…”, “…” ve “…” adreslerinde bulunan mağazalara ilişkin üç ayrı süpermarket işletme anlaşması imzalandığını, işbu anlaşmalara dayanılarak davacıya söz konusu mağazalarda müvekkili şirket logosu altında süpermarket işletme hakkı ile müvekkili şirkete ait demirbaş eşyaların kullanımı ve yine müvekkili şirket tarafından üretimi yapılan ve/veya müvekkili şirket lojistik sisteminde bulunan gıdaların satış hakkı verilmiş olduğunu, yine müvekkili şirket tarafından açılış stoğu verilmesine ilişkin taraflar arasında ek protokoller imzalandığını, davacı borcunun olmadığını iddia etmekte ise de fatura ve cari hesap ekstreleri üzerinden bilirkişi incelemesi yapıldığında görüleceği üzere müvekkili şirketin davacıdan alacağı bulunduğunu, dolayısıyla haksız fesihten bahsedilmesinin mümkün olmadığını, başlatılan icra takibi sonrasında davacının üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeyerek ödeme yapmadığı ve de haksız olarak icra takibine itiraz ettiğini ve işbu itirazın iptali için İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… E. sayılı dosyasında itirazın iptali davası ikame edildiğini beyanla huzurda görülmekte olan dava ile İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasının taraflar aynı olması, davalar arasında hukuki bağlantı bulunması ve davalarda verilecek kararların birbirini etkileyecek nitelikte olması nedeniyle işbu davaların birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup, Adana … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasının bir örneği UYAP üzerinden celp olunmuştur.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya rapor tanzimi için Mali Müşavir…, Yrd. Doç. Dr. … ve …’e tevdi edilmiş, 24/02/2017 tarihli raporda; dava konusu cari hesap alacağının süpermarket işletme anlaşmasından kaynaklı taraflar arasında akdedilen sözleşmeler ve ek protokolleri uyarınca düzenlenen faturalardan oluştuğu, davacı şirketin davalı firma ile ilgili fatura ve belgeleri Muhasebe teknik ve usullerine uygun olarak 2013 yılı defter kayıtlarına işlediği ve eklerde yevmiye kaydı ile detayı verilen tüm faturalar ve ödemelerden sonra oluşan 31/12/2013 tarihi itibariyle 168.144,39 TL alacaklı olduğu, bu rakamında 2016 yılına devir ettiği başkaca bir ödemenin olmaması nedeniyle; davacı icra takip tarihinden itibaren işlenmiş faiziyle birlikte talep ettiği, alacağının varlığına karar verilmesi halinde bu alacağa icra takip tarihinden itibaren işlemiş faizi ile birlikte (168.144,39 TL cari hesap alacağı bedeli+ 5.472,75 TL işlemiş faiz (Faiz=173.6l7,14TL), (28/02/2013) 73.617,14 TL olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Asıl Dava; fatura – cari hesap ilişkisine dayandırılarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali, Birleşen Dava ise; francshise sözleşmesinin haksız feshedildiği iddiası kapsamında uğranıldığı ifade edilen maddi ve manevi zararın tazminine yönelik tazminat davasıdır.
Mahkememiz dosyasıyla birleşen İstanbul …ATM … Esas sayılı dosyası üzerinden mahkememizce yürütülen yargılamada birleştirme kararı, tayin olunan duruşma gün ve saati birleşen dosya davacısına tebliğ edildiği halde dava taraflarca takip edilmediği ve takipsiz bırakıldıktan sonra süresi dahilinde yenilenmediğinden 6100 Sayılı HMK 150-(5) maddesince birleşen İstanbul 6. ATM 2015/605 Esas sayılı dosyası üzerinden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
Asıl dosyada itirazın iptali istemine ilişkin olarak ise dosya kapsamına göre hisselerini davacı firmaya devreden Diasa.. A.Ş ile davalı arasında imza edilen üç ayrı adreste faaliyet gösterecek süpermarketlerin işletme hakkının davalı firmaya verildiği sabittir. Takip konusu cari hesap alacağının ise süpermarket işletme anlaşmasından kaynaklı taraflar arasında akdedilen sözleşme ve ek protokollerden dolayı düzenlenmiş olduğu bilirkişi raporunda ifade edilmektedir. Sözleşmenin feshi akabinde davacı tarafça … Noterliği’nin 07/03/2013 tarihli ihtarnamesi ile cari hesap alacağından kaynaklı borcun ödenmesi yönünde ihtarda bulunulduğu, bilirkişi raporunda yapılan tespitler nazarında davacının ticari defter ve kayıtlarında davalının hesabının 168.144,39 TL üzerinden kapatıldığı ve iş bu bedelin işletme hakkı verilen her üç mağaza için geçerli olduğu, nakdi olarak verilen teminat miktarının ve fatura alacakları kapsamında cari hesap ilişkisinden doğan toplam alacak miktarının 168.144,39 TL olarak hesaplandığı, iş bu bedelin fesihten itibaren takip öncesi işlemiş faiz alacağı da dahil edilmek suretiyle davacının davalı firmadan toplamda 173.617,14 TL tutarında alacaklı olduğu kanısına varılarak asıl dava dosyasının kabulüyle itirazın iptaline hükmedilmiştir.
Fatura alacağı kapsamında kabul edilen miktar likit ve belirlenebilir olduğundan (emsal için bknz. Yargıtay 19. H.D. 2016/5503 E. 2017/3917 K. Sayılı ilamı) ayrıca kabul edilen miktar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaatiyle neticeden aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1)Asıl davanın KABULÜ ile;
Davalı birleşen dosya davacısının Adana… İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin takip talebindeki şartlar dahilinde kaldığı yerden devamına,
(2)Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 34.723,42-TL icra inkar tazminatının davalı birleşen dosya davacısından alınarak davacı birleşen dosya davalısına verilmesine,
(3)Mahkememiz dosyasıyla birleşen İstanbul … ATM’nin … E. Sayılı dava dosyasının taraflarca takip edilmemesi ve süresi dahilinde yenilenmemesi nedeniyle HMK 150-(5) maddesi uyarınca AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
Asıl dava yönünden;
(3)Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 11.859,78 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.096,95 TL + 868,00 TL icra veznesine yatan olmak üzere toplam 2.964,95 TL’nin iş bu bedelden mahsubu ile bakiye 8.894,84 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
(4)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen değer yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 16.367,03 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
(5) Davacı tarafından yapılan 25,20 TL başvuru harcı, 2.096,95 TL peşin harç, 3,80 TL vekalet harcı, 2.100,00 TL bilirkişi ücreti, 248,55 TL posta, tebligat, müzekkere gideri olmak üzere toplam 4.474,50 TL yargılama masrafının davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Birleşen İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası yönünden;
(6)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 44,40-TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 170,78 TL harçtan mahsubu ile bakiye 126,38 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde birleşen dosya davacısına iadesine,
(7)Birleşen dosya davacısı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
(8)Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin birleşen dosya davacısından tahsili ile birleşen dosya davalısına verilmesine,
(9)Birleşen dosya davalısı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(10)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK yönetmeliğinin 47/1 maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı birleşen dosya davalısı vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”