Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1464 E. 2020/806 K. 16.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2014/1464 Esas
KARAR NO:2020/806

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:03/12/2014
KARAR TARİHİ:16/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, 24/09/2014 tarihinde meydana gelen olayda mağdur çocuk … …’in, … plaka sayılı aracın soforü …’ın çarpması neticesinde ağır derecede yaralanmış olup, hastanede tedavi gördüğünü, mağdurun halen hastanede olup yoğun bakımda olduğunu, mağdurun hayati tehlike ile karşı karşıya olduğunu, olayın gerçekleşmesinde şüpheli …’ın bilinçli taksit derecesinde kusurunun söz konusu olduğunu, hakkında soruşturma açılıp halen devam ettiğini, kaza neticesinde davacıların destekten yoksun kaldıklarını, madden ve manen zarara uğradıklarını, davacıların Suriye iç savaşından kaçarak ülkemize sığınan mülteciler konumunda olduklarını, zaten mağdur olan davacıların mağduriyetinin kat be kat arttığını beyanla, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, şimdilik davacılar 30.000TLşer maddi tazminat olmak üzere toplam 90.000TL maddi tazminatın 24/09/2014 kaza tarihinden itibaren aksi halde dava tarihinden itibaren işleyecek merkez bankasının ticari krediler için açıkladığı reeskont faizi ile birlikte davalı …’dan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH : Davacılar vekili vermiş olduğu 14/11/2018 tarihli dilekçesi ile, … … yönünden maddi tazminata ilişkin taleplerini ıslah ederek toplam 905.559,06TLnin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili vermiş olduğu 21/03/2020 tarihli dilekçesi ile de, davalarını yeniden ıslah ederek davacı … …’e yönelik maddi tazminata ilişkin taleplerini arttırarak toplam 2.708.081,95TLnin tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … AŞ vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davaya konu kazaya karışan … plaka sayılı aracın davalı nezdinde karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk poliçesi ile 13/01/2014-13/01/2015 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, davalı şirketin sigorta poliçesi gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olup, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, kabul anlamına gelmemekle beraber kazaya sebep olan olayda öncelikle kusur durumunun tespiti gerektiğini, davacının sigortalı araç sürücüsüne raci kusur ve zararını kanıtlaması gerektiğini, davacı anne-babanın desteğinin henüz hayatını kaybetmediğini, davacı … …’in ise sürekli sakatlığının bulunması halinde ise özürlülük ölçütünün belirlenmesi gerektiğini, davaya konu kazanın üzerinden henüz 12 ay geçmemiş olduğundan davacıların maluliyet iddialarının kabulünün mümkün olmadığını, davacının davalı şirketten kaza tarihinden itibaren reeskont faizi talebinin de hukuka aykırı olduğunu beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, olayın akşam saatlerinde meydana geldiğini, olay esnasında trafik kurallarına uygun şekilde seyir halinde devam ederken bir anda arabanın sağ ön ve yan tarafından ses geldiğini, arkadan gelen arabadakilerin bir çocuğa çarptığını, çocuğun yola fırladığını söylediklerini, diğer araç şoförü ile birlikte çocuğu hastaneye götürdüklerini, yaşanılan olayda yaralanan çocuğun bir anda yola çıktığını ve geldiğini fark etme imkanı bulunmadığını, olay esnasında hızlı olmadığını, bölgedeki kamera kayıtlarını varsa incelenebileceğini, davacıların taleplerinin çok yüksek olduğunu, hem kusurlu olmadığı halde hem de yarar-zarar dengesinin sağlanılması açısından çok yüksek olduğunu, kusurun tespiti için kaza mahalinde keşif yapılması gerektiğini beyanla, yaşanılan olayda kusurlu olmaması nedeniyle davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, … Cumhuriyet Başsavcılığı Hazırlık Bürosunun … sor nolu dosyası, poliçe ve hasar dosyası, fotoğraflar, … …Asliye Ceza Mahkemesinin 14/07/2015 tarihli bilirkişi raporu, hastane raporları celp olunmuştur.
Dinlenen davalı tanığı …; olay tarihinde … Mahallesinden …’e doğru eşi ile birlikte gittiğini, arabada kendisinin, eşi ve çocuklarının bulunduğunu, o tarihte çocuklarından birinin 9 yaşında diğerinin 1,5 yaşında olduğunu, kendisinin arka koltukta olduğunu, ışıklara 40-50mt kala mağdurun aniden oyla çıktığını, karanlık olduğu için mağduru fark etmediklerini, hızlarının şaklaşık 59 km falan olduğunu, çocuğun aniden fırlayınca sağ ön bölgeden aracın çocuğa çarptığını, bir şeye çarptıklarını anlayınca yaklaşık 50 mt kadar sonra ışıkları hemen geçince durduklarını, eşinin arabadan indiğini, o sırada arkadan gelen bir aracın çocuğu kendi arabasına aldığını, eşine “çocuğa çarptınız, ben arabaya aldım, peşimden gelin” dediğini, kendilerinin de peşinden hastaneye gittiklerini, o ana kadar çocuğa çarptıklarının farkında olmadığını, kazanın ışıklara varmadan önce olduğunu, ışığın da yeşil olduğunu beyan etmiştir.
Ceza dosyasında dinlenen tanık … beyanında, 24/09/2014 günü saat 20:45 sıralarında aracıyla Haraç’çıdan … istikametine giderken … Mahallesi, … … asfaltı üzerinde ışıllandırmanın olmadığı karanlık bir mevkideki halı sahanın önünde … plaka sayılı 1 aracın arkasında seyir halindeyken aniden yola çıkan çocuğa önümüzdeki araç çarptı. 50 metre ileride durdu. Araçtan inerek geri geldi. O esnada ambulansın geç geleceğini düşünerek çocuğu hemen aracımıza aldık ve çocuğa çarpan araçta bizi takip etti. Şeklinde beyanda bulunmuştur. Yine ceza dosyasında tanık olarak dinlenen …’nın, 24/09/2014 günü saat 20:45 sıralarında Haraçlı istikametinden … … Caddesi istikametinden … istikametine seyir halinde olan bordo renkli bir taksinin boş karton koliye çarptığını zannettiğini, bu araç dörtlülerini yakarak yaklaşık 150 metre ileride durduğunu, kaza yeri yakınında dolmuşun durduğunu, olay yerinden geçen beyaz renkli bir aracın çocuğu yanına alarak, çocuğa çarpan bordo renkli aracın yanına gittiğini, kazanın meydana geldiği yerin akşam olması sebebi ile karanlık olduğunu, aydınlatma lambasının kaza yerinin gerisinde kaldığını ifade etmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya Adli Tıp …İhtisas Kuruluna gönderilmiş olup, tanzim olunan 26/12/2016 tarihli ve … sayılı raporda; davacı … …’in geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı arızasının, E cetveline göre %100 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağının tespit edildiği belirtilmiştir.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 18/05/2018 tarihli … karar sayılı raporunda ise, davalı sürücü …’ın %100 oranında, yaya … …’in kusursuz olduğunun tespit edildiğini belirtmişlerdir.
Dosya aktüer hesabı için bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi Aktüerya Hesap Uzmanı … tarafından tanzim olunan 03/09/2018 tarihli bilirkişi raporunda; davacı … …’in olayda kusursuz olduğu, davalı …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, meslekte kazanma gücünün %100 oranında olduğunu, hesaplamaya konu kazada hak sahibi davacıya SGK tarafından davalıya rücu edilebilecek peşin sermaye değerli ödeme yapılmadığı anlaşıldığından peşin sermaye değerinin tenzilinin yapılamadığını, davacının efor kaybına ait toplam maddi zararının 905.559,06TL olmakla poliçede sakatlanma ve ölüm için kişi başına 250.000TL bedelle teminat sunulduğundan poliçe limiti dahilinde (30.000TL maddi + 100.000TL manevi) olduğunun görüldüğünü belirtmiştir.
Adli tıp raporları ve bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar dosyaya ibraz olunmuş, mahkememiz ara kararı ile mahalinde inceleme yapılarak rapor tanzimi için dosya bilirkişi Kusur Hasar Değer Tespit Uzmanı Mak Y Müh …’a tevdi edilmiş, tanzim olunan 08/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda; olayın davalı sürücü ve tanığın keşif mahalindeki beyanları ve gösterimlerinde belirttiği gibi meydana geldiğinin kabulü halinde, davalı …’ın %25 oranında kusurlu, davacı yaya … …’in yaşı nedeniyle davranış faktörlerinin sonuç üzerine %75 oranında etken olduğunu, olayın davacı tarafın keşif mahalindeki beyanları ve gösterimlerinde belirttiği gibi yayanın trafik lambalarının bulunduğu noktadan buton kontrollü yaya geçidinden yeşil trafik lambasında geçtiği sırada, kırmızı trafik lambasında geçiş yapan sürücünün yayaya çarpması sonucu meydana geldiğinin kabulü halinde, davalı sürücü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya … …’in kusursuz olduğunu belirtmiştir.
Dosya aktüer hesaplaması yapılmak üzere bilirkişi Sigorta ve Aktüeryal Hesap Uzmanı …’na tevdi edilmekle, tanzim olunan 17/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda; kusur durumuna göre yapılan alternatifli hesaplamaya göre olayın, davalı sürücü …’ın ve tanığın keşif mahalindeki beyanlarına göre meydana geldiğinin kabulü halinde davacı …’nin bakiye maluliyet tazminatının 55.928,39TL olduğunu, davacı tarafın keşif mahalindeki beyanlarına göre meydana geliğinin kabulü halinde davacı …’nin bakiye maluliyet tazminatının 1.027.713,55TL olduğunu, davalı … şirketinin teminat limiti ile sınırlı sorumlu olduğundan ve teminat limitinin tamamının ödendiğinden davacı …’nin maluliyetine ait maddi zararından sorumluluğunun bulunmadığını, kusur durumuna göre yapılan alternatifli hesaplamaya göre olayın, davalı sürücünün ve tanığın keşif mahalindeki beyanlarına göre meydana geldiğinin kabulü halinde davacı …’nin bakıcı giderinin 420.092,10TL olduğunu, davacı tarafın keşif mahalindeki beyanlarına göre meydana geldiğinin kabulü halinde davacı …’nin bakıcı giderinin 1.680.368,40TL olduğunu, davalı … şirketinin teminat limiti ile sınırlı olarak sorumlu olduğundan davacının bakıcı giderine ait maddi zararının teminat limitine isabet eden 268.000TLlik kısmından davalı … ile müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, davacı …’nin her ne kadar %100 oranında malul kalsa da destek tazminatının şartı olan ölüm gerçekleşmediğinden davacılardan … ve … için destek tazminatı hesaplamasının mümkün olmadığını belirtmiştir.
Dava, meydana gelen trafik kazası sonucu davacıların davalılardan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, tanzim olunan adli tıp ve bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 24/09/2014 günü davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobilin gidiş istikametine göre sağ tarafında kavşak mahalinde trafik ışıklı yaya geçidinde yeşil ışıkta yolun solundan sağına karşıdan karşıya geçmek isteyen 2005 doğumlu yaya … …’in çarpması sonucu yaralanmalı trafik kazası meydana geldiği, taraflar arasındaki davaya konu uyuşmazlığın, 24/09/2014 tarihinde meydana gelen kaza sonucunda davalı sürücü …’ın mağdur … …’i yaraladığı, bu nedenle davacının bu kaza nedeni ile uğradıkları maddi ve manevi tazminata ilişkin olarak fazlaya ilişkin talep ve dava haklarını saklı tutarak, davacılar için maddi tazminat ile manevi tazminatın olay tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili talebine ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Yargılama aşamasında davalı … AŞ vekili tarafından 04/01/2016 tarihli dilekçe ekinde ibraname sunularak, dava konusu kaza nedeniyle davacının maluliyetine ilişkin olarak davacı vekilinin adına aktüer raporuna göre asıl alacak ve ferileriyle toplam 311.589,32TL ödeme yapıldığını, dava konusu olay nedeni ile davacı tarafın davalı aleyhine açılan davadan ve fazlaya ilişkin haklarından feragat ettiklerini, bu nedenle masraf ve vekalet ücreti talepleri olmadığını beyan etmiştir. Davadan feragat 6100 sayılı HMK’nun 307 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre feragat, davacının talep sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçmesi diye tanımlanmıştır. Feragatin kayıtsız ve şartsız olacağı, dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği belirtildikten sonra hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı açıkça belirtilmiştir. Davalı … şirketi yönünden açılan davada davacı davasından feragat ettiğinden HMK 307-211 mad uyarınca feragat kesin hüküm gibi sonuç doğurduğundan karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Davacıların talep edebileceği tazminat miktarının hesaplanmasından önce taraflara ait kusur durumunun tespiti ve olayın oluşuna ilişkin mahkememizde oluşan kanaati açıklamak gerekmiştir. Davacı taraf kazanın ışıklarda meydana geldiğini, davacı küçüğün yolun karşısına geçmek üzere ışıklara gelip, butona basıp, yeşil ışığın yanmasını beklediğini, yayaya yeşil ışık yandıktan sonra küçüğün karşıya geçmek için hareketlendiği, bu esnada davalı sürücü …’ın ışık ihlali yaparak davacıya çarptığı iddia edilmiş, davalı … tarafından ise, davacı küçüğün ışığın bulunduğu yerde değil, ışıklı kavşağın 30 metre gerisinde kaldığı, kazanın burada olduğunun iddia edildiğini, bu iki farklı oluş şekline göre, yani kazanın yaya geçinden meydana gelip yayalara yeşil ışık yanarken olması olasılığında davalı sürücü …’ın asli kusurlu, yaya … …’in kusursuz olduğu, kazanın yaya geçinden önce meydana gelme olasılığı halinde ise sanık Sürücü …’ın tali kusurlu olduğu (%25), davacı … …’in davranış faktörlerinin sonuç üzerinde asli derecede müessir kusurlu olduğu (%75) bildirilmiştir. Gerek davalı beyanı, davalı tanığı …’ın beyanları ve de özellikle ceza dosyasında dinlenen tarafsız tanıklar … ve …’nın beyanları ile olay sonrası gerçekleştirilen ilk keşifte bilirkişi olarak yer alan …’ın olay yerine ilişkin çektiği fotoğraflar dikkate alındığında, olay esnasında özellikle bu iki tarafsız tanık anlatımlarına göre kazanın karanlık bir noktada olduğu, fotoğraflarda da görüldüğü üzere aydınlatma direklerinin yaya geçidinin bulunduğu yerde bulunduğu dolayısıyla kaza davacı tarafın iddia etmiş olduğu gibi yaya geçidinde gerçekleşmiş olsaydı, bu tanıklarca olay yerinin karanlık olduğunun iddia edilmeyeceği, ayrıca bu tanıkların bir kısım beyanlarına göre kazanın halı sahanın önünde meydana geldiği, aydınlatma direklerinin ise halı sahanın öncesinde ve sonrasında bulunduğu, yine halı sahanın da aydınlatma direği yani yaya geçidi ile arasında mesafenin bulunduğu, yine …’ın beyanına göre kendisininde davalı aracın arkasında seyir halinde olduğunu iddia edildiğini, davalı tarafça kırmızı ışık ihlali yapılmış olsaydı, bu husus … tarafından dile getirilmiş olacağı, oysa ki bu tanığın beyanlarına göre de her iki aracında yani hem kendi aracının hem de davalıya ait aracın seyir halinde bulunduğu, şayet davalı tarafça bir kırmızı ışık ihlali yapılmış olsaydı bu tanığın ifadesinde “ben kırmızı ışıkta durdum. Önümdeki araç geçti.” ya da “Önümdeki araç kırmızı ışık ihlali yaptı.” vesaire gibi anlatımlarının olacağı, yine yukarıda değinildiği üzere bu tanık anlatımlarında kazanın karanlık bölgede olduğunun belirtilmiş olması ve olay sonrası keşif mahallinde çekilen fotoğrafta aydınlatma ışıklarının yaya geçidindeki butonun üzerinde olması göz önüne alındığında kazanın davalı sürücünün beyanında ve tanık anlatımlarında olduğu gibi henüz ışıklara gelmeden gerçekleştiği bu bağlamda meydana gelen olayda küçük … …’in az ilerde ışık kontrollü yaya geçidi olmasına rağmen buradan geçtiği, karanlık alanda yolun karşısından karşısına geçtiği, otomobile ilk geçiş hakkını verip daha sonra kontrollü bir şekilde karşıdan karşıya geçmesi gerekirken, bu hususlara riayet etmediği, bu nedenle %75 oranında kusurlu olduğu, davalı sürücü …’ın ise far ışığı altında kontrollü bir şekilde seyrini sürdürmediği, gereken dikkat ve özeni göstermediği anlaşıldığından %25 oranında kusurlu olduğu değerlendirilmiş ve bu kusur oranına istinaden düzenlenen aktüer bilirkişi raporuna değer verilmiştir. Bu kapsamda, mahkememizce kabul gören bilirkişi raporuna göre ve aldırılan adli tıp raporlarına göre davacı … …’in meydana gelen olay sebebiyle %100 oranında meslekte kazanım gücünden kaybetmiş sayıldığı, davacının talep edebileceği daimi sakatlık tazminatının 323.928,39-TL olduğu, davalı … şirketi tarafından poliçe limiti olan 268.000,00-TL’nin sigorta şirketi tarafından davacıya tazminat olarak ödendiği, davacının talep edebileceği, daimi sakatlık tazminatının bakiye kısmının 55.928,39-TL olduğu, yine davacının %100 maluliyeti sebebi ile 3. Bir kişinin sürekli bakım ve gözetimine muhtaç olarak yaşayacağı bu kapsamda davacı lehine bakıcı gideri hesabı yaılması gerektiği, bakıcı gideri için brüt asgari ücretin esas alındığı, davacının talep edebileceği toplam bakıcı gideri zararının 1.680.368,40-TL olduğu, davanın kusuruna isabet eden bakıcı tazminatı bedelinin 420.092,10-TL olduğu söz konusu bakıcı giderinin de davalı …’dan tahsili gerektiği görülmüş, davacı … … tarafından açılan maddi tazminat davasının 55.928,39-TL daimi sakatlık tazminatı 420.092,10-TL bakıcı gideri olmak üzere 476.020,49-TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 24/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Davacılar Ahmed Amin (baba), … (anne) tarafından, destekten yoksun kalma tazminatı davası açılmış ise de destekten yoksun kalma tazminatının, desteğinden yoksun kalan ölen şahısların mirasçıları ya da destekçileri için istenebileceği, bu nedenle yasal şartları oluşmayan destekten yoksun kalma tazminatı yönünden davanın reddi gerektiği anlaşıldığından bunlar tarafından açılan maddi tazminat istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı … … tarafından açılan manevi tazminat davasında meydana gelen olay sonrası davacı tarafın uğradığı sakatlığın boyutu, davacının bu kaza sonrası %100 malul kalması, ömür boyu söz konusu sakatlığın izlerini taşıyacak olması, meydana gelen kazada ki taraflara ait kusur durumu, manevi tazminatın zenginleşme aracı olmaması ama aynı zamanda zarar uğrayanın manevi ızdırabını da bir nebze giderilebilecek nitelikte oluşu dikkate alınarak 70.000,00-TL manevi tazminata hükmetmek gerekmiştir.
Davacı Ahmed Amin (baba) ve davacı … (anne) tarafından açılan manevi tazminat davalarında her ne kadar haksız fiillerden doğrudan doğraya zarar görenin manevi tazminat isteminde bulunma hakkı var ise de zarar gören dışında üçüncü şahısların zarar görenin duymuş olduğu manevi zarar sebebiyle tazminat isteme hakkı yok ise de meydana gelen kaza sonrası davacılar, … (baba) ve … (anne)’nin çocuklarının meydana gelen kaza sonrası %100 engelli olarak kaldığı, davacıların bu kaza sonrası çocuklarının engelli kalmasından dolayı bizzat kendi uhdelerinde manevi zarar oluştuğu, çocukları olan küçüğü her gördüklerinde bu zararın ve bu hissin onları manevi olarak da üzeceği bu kapsamda kaza sebebiyle bizzat anne ve babanın da manevi üzüntü duydukları hükmedilen bu tazminatın zarar gören küçüğün duyduğu üzüntü dışında doğrudan doğruya onun anne ve babasının duydukları üzüntünün giderilmesine yönelik olduğu, bu kapsamda meydana gelen zararın niteliği, davalıya ait kusur durumu, manevi tazminat davasının zenginleştirici nitelikte olmaması gereği dikkate alınarak her bir davacı için ayrı ayrı 15.000,00-TL manevi tazminat davasına hükmedilmiş, kalan kısımlar yönünden ise davanın reddine karar vermek gerekmiş, ayrıca davacılar vekili tarafından davacı … … yönünden açılan maddi tazminat davalarını 30/11/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile 905.559,06TL olarak ıslah ettiği ve ıslah harcını yatırdığı, daha sonra yargılama devam ederken bu taleplerini 21/03/2020 tarihli ikinci ıslah dilekçesi ile arttırarak 2.708.081,95TL olarak ıslah ettiklerini beyan ettiği, ancak davada tek bir ıslah yapılabileceği ve ayrıca ikinci ıslah dilekçesi ile birlikte ıslah harcının yatırılmadığı da nazara alınarak, davanın yargılama giderleri yönünden kabul ve red oranları ilk ıslah ile dava edilen tazminat miktarlarına göre hesaplanmış ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davalı … şirketi yönünden açılan davada davacı davasından feragat ettiğinden HMK 307 ve 311 mad uyarınca feragat kesin hüküm gibi sonuç doğurduğundan KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
1-a)Davalı vekilince vekalet ücreti ve masraf talebi bulunmadığından, vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
2-Davacı … … tarafından açılan maddi tazminat davasının KISMEN KABUL-KISMEN REDDİ ile, 55.928,39TL daimi sakatlık zararı ve 420.092,10TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 476.020,49TL maddi tazminatın 24/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
a) Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 40.851,02TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacı … …’e verilmesine,
b) Red olunan maddi tazminat talebi yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 40.851,02TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalı …’a verilmesine,
3-Davacılar … (Baba) … (Anne) tarafından açılan maddi tazminat davalarının ayrı ayrı REDLERİNE,
a)Davacı … (baba) yönünden açılan maddi tazminat davası red olunduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 4.500,00TL vekalet ücretinin davacı … (baba) ‘den alınarak kendini vekil ile temsil eden davalı …’a verilmesine,
b)Davacı … (anne) yönünden açılan maddi tazminat davası red olunduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 4.500,00TL vekalet ücretinin davacı … (anne) ‘den alınarak kendini vekil ile temsil eden davalı …’a verilmesine,
4-Davacı … … tarafından açılan manevi tazminat davasının KISMEN KABUL-KISMEN REDDİ ile, 70.000,00TL manevi tazminatın 24/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
a) Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 9.900,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacı … …’e verilmesine,
b)Red olunan manevi tazminat talebi yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 9.900,00TL vekalet ücretinin bu davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil eden davalı …’a verilmesine,
5-Davacı … (baba) tarafından açılan manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile, 15.000,00TL manevi tazminatın 24/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
a) Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacı … (baba)’e verilmesine,
b)Red olunan manevi tazminat talebi yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin bu davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil eden davalı …’a verilmesine,
6-Davacı … (Anne) tarafından açılan manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile, 15.000,00TL manevi tazminatın 24/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
a) Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacı … (Anne)’e verilmesine,
b)Red olunan manevi tazminat talebi yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin bu davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil eden davalı …’a verilmesine,
7-Kalan tüm kısımlar yönünden davaların ayrı ayrı REDLERİNE,
8-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 39.347,95TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 4.323,04TL (1.332,04TL dava açılırken + 2.991,00TLıslah ile)nin mahsubu ile bakiye 35.024,91TLnin davalı …’dan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
9-Davacılar tarafından yapılan bilirkişi ücreti ve posta masrafı olmak üzere toplam 3.986,00TLnin davanın kabul ve red oranına göre (0,45) hesaplanan 1.793,70TLsinin davalı …’dan alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın kendi üzerinde bırakılmasına,
Ayrıca davacılar tarafından bu dava nedeniyle yatırılan 4.323,04TL harcın davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı … tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
11-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/12/2020

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı