Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1412 E. 2018/365 K. 20.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARARIDIR
ESAS NO : 2014/1412
KARAR NO : 2018/365
DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/06/2013
KARAR TARİHİ : 20/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin Gaziantep acentesi …Şti.nin acentelik sözleşmesinden doğan 23/07/2009 tarihinden itibaren tahakkuk etmiş 11.640 TL alacağı bulunduğunu, alacağın tahsili için İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile 28/01/2013 tarihinde borçlu acente … Sigortanın acentelik sözleşmesinden doğabilecek borçlarından dolayı …parselde kayıtlı gayrimenkulu 100.000 TL.sine kadar gayrimenkul ipoteği veren… aleyhine fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 24.700,34 TL tahsili talebiyle ipotekli icra takibine geçildiğini, davalıların icra takibine kısmen itiraz ederek borçlarının 13.060 TL kısmını kabul ettiklerini ve kalan 11.640 TL kısmına itiraz ettiklerini, imzalanan acentelik sözleşmesinin 21.maddesi ile davacı şirketin defter ve kayıtları dışında delil kabul olunmayacağının, ayrıca doğacak uyuşmazlıklarda İstanbul Mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğunun kararlaştırıldığını, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %40.ından az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davalıların adresinin … ilçesinde olduğunu, ipotekli gayrimenkulünde aynı yerde bulunduğunu, davacı tarafın sözleşmenin 21.maddesinde yetki koşulu olduğundan bahsettiğini ancak bu durumun takip talebinde veya ödeme emrinden anlaşılmadığını, şayet genel yetki kurallarından ayrılmayı gerektiren bir durum varsa bu hususun takip talebinde veya ödeme emrinde belirtilerek takibin açıldığı yerin neden yetkili olduğunun belirtilmesi gerektiğini, davacı şirketçe gönderilen 22/08/2011 tarihli yazıda davalı şirketin acentelik borcunun 16.900 TL olduğunun belirtildiğini, bu tarihten itibaren şirketi borçlandıracak herhangi bir üretim yapılmadığı gibi genel borçtan mahsup edilmesi gereken ödeme ve poliçe iptalleri yapıldığını, ayrıca şirket lehine işlenmesi gereken gelir vergisi tahakkuk ettiğini, bu tarihten sonraki tarihlerde cari hesapta mahsubu gereken toplam iptal bedelleriyle bu iptallere ilişkin alınmış peşin vergiler toplam hesaptan çıkarılınca icra takip dosyasında kabul etmiş oldukları miktar olan 13.060 TL. nin bulunacağını, bu nedenlerle davanın reddine, %40.dan aşağı olmamak üzere icra tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 24/12/2013 tarihli görevsizlik kararı ile dava ipoteğin paraya çevrilmesinden kaynaklandığından dosyanın görevli Gaziantep Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, kararın davacı vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay …Hukuk Dairesinin … esas,… karar sayılı, 15/09/2014 tarihli ilamı ile; taraflar arasındaki uyuşmazlığın 6102 Sayılı TTK.nun 102 ila 123.maddeleri arasında düzenlenen acentelik sözleşmesinden kaynaklandığı, bu nedenle davanın asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği, öte yandan yetki itirazının görevli mahkemece değerlendirilmesi gerektiği, mahkemece görevsizlik kararı verildiği halde, davalının yetki itirazının kabul edilerek aynı zamanda yetkisizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı belirtilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Yeniden yapılan yargılama ile usul ve yasaya uygun olan bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, dosya mevcut bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi amacıyla mali müşavir ve hukukçu bilirkişiye tevdi olunmuş, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 29/07/2015 tarihli raporda; davacının 2009-2010-2011-2012 ve 2013 dönemi ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdikleri süresinde yaptırıldığından davacı lehine delil vasfı bulunduğu, incelenen davacı ticari defter kayıtlarına göre davacının davalıdan takip tarihi itibarı ile 24.169,93 TL tutarında alacaklı olduğu, davacı her ne kadar takip tarihi itibarı ile 24.169,93 TL talep etmişse de 01/09/2012 tarihi itibarı ile davacının davalıdan 13.144,20 TL tutarında alacaklı olduğunun görüldüğü, davacının 24.169,93 TL tutarındaki alacak için 3.759,75 TL turarında işlemiş faiz talep edebileceği, daacının huzurdaki itirazın iptali davasında davalıdan 13.144,20 TL talep edebileceği, davacının bunun üzerindeki talebinin dayanağının bulunmadığı belirtilmiştir.
Dosya icra takip tarihi itibarı ile davacının alacak miktarının bulunup bulunmadığı ve net miktarının, ayrıca takip sonrasında yapılan ödemeye ilişkin olarak ana para ve faiz alacağının da hesaplanarak ek rapor hazırlanması için yeniden bilirkişi heyetine tevdi olunmuş, düzenlenen 30/01/2016 tarihli ek raporda; dosyada mübrez belgeler ve davacının ticari defter ve kayıtları tekrar incelendiğinde 02/01/2013 temerrüt tarihi ve 12/02/2013 takip tarihi itibarı ile davalının borç bakiyesinin kanuni takipte bekleyen borç miktarı 8.822,35 TL, cari hesapta bekleyen borç miktarı ise 13.144,20 TL olmak üzere toplam 21.965,55 TL olduğu, ibraz edilen belge ve ekstrelere göre takipten sonra tahsilatın yapılmadığı, davacının 12/02/2012 takip tarihi itibarı ile sözleşmenin 23 md.hükmü gereğince 219.65 TL tutarında temerrüt faiz talep edebileceği, işbu borç miktarı için sözleşmenin 14.md.gereği asıl borçlu acente …Şti.ile kefiller …, … YBK.586-587 md.hükmü gereğince müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak sorumlu oldukları, davacının 12/02/2013 takip tarihinden infaz tarihine kadar 21.965,55 TL asıl alacak miktarı üzerinden 3095 sayılı yasa gereğince TCMB belirlenen ve değişen oranlardaki avans faiz oranlarından basit usulde faiz talep edebileceği belirtilmiştir.
Davalı vekilinin de beyanları doğrultusunda dosyanın tekrardan rapor sunmuş olan bilirkişi heyetine tevdi ile kök ve ek rapordaki farklılıkların nelerden kaynaklandığı, ek raporda belirtilmeyen 8.822,35 TL.nin ne şekilde tespit edildiği, takip tarihi itibarı ile bakiye borç miktarının ne olduğu, takip sonrası herhangi bir ödemenin yapılıp yapılmadığı hususlarında ek rapor hazırlanması istenmiş, düzenlenen 08/08/2017 tarihli 2.ek raporda; 02/01/2013 temerrüt tarihi ve 12/02/2013 takip tarihi itibarı ile davalının borç bakiyesinin kanuni takipte bekleyen borç miktarı 8.822,35 TL, cari hesapta bekleyen borç miktarı ise 13.144,20 TL olmak üzere toplam 21.966,55 TL olduğu, ibraz edilen belge ve ekstrelere göre takipten sonra 02/05/2013 tarihinde davalının beyanına ve kabulüne esas olan 13.060 TL tutarındaki miktarın ödendiği, iptal ve iade edilen poliçeler ibraz edilmediğinden davacının ticari defter ve kayıtlarına göre davalının halen borç bakiyesinin 8.905,55 TL olduğu, 12/02/2012 takip tarihi itibarı ile sözleşmenin 23 mad.hükmü gereğince 219.65 TL tutarında temerrüt faiz talep edebileceği, davacının 12/02/2013 takip tarihinden 02/05/2013 tarihine kadar 21.966,55 TL alacak bakiyesi için %9 faiz oranından kadar 21.966,55-13.060=8.906,55 TL üzerinden 02/05/2013 tarihinden infaz tarihine kadar bakiye asıl alacak miktarı üzerinden değişen oranlardaki faiz oranından faiz talep edebileceği, işbu borç miktarı için sözleşmenin 14.mad gereği asıl borçlu … Şti. İle kefiller …, … YBK.586-587 md.hükmü gereğince müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak sorumlu oldukları belirtilmiştir.
Dosya sunulan kök ve ek raporların hüküm kurmaya elverişli olmaması nedeniyle bir mali müşavir bilirkişiye tevdi edilerek tarafları arasındaki uyuşmazlık konusunun tespiti, özellikle ihtar tarihi, takip tarihive dava tarihi itibarı ile borç miktarlarının ne olduğu, takip sonrası ödeme yapılıp yapılmadığı hususları ayrı ayrı irdelenmek suretiyle rapor alınması istenmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 05/01/2018 tarihli raporda; davacı ile davalı şirket arasında 23/07/2009 tarihinde acentelik sözleşmesi akdedildiği, davacının sahibi lehine delil vasfı bulunan 2009-2010-2011-2012-2013 yılı ticari defterlerine göre şirketin takip tarihi itibarı ile davalı şirketten 24.169,93 TL alacaklı olduğu, davacı şirketin 24/12/2012 ihtarname tarihi, 28/01/2013 takip tarihi ve 17/06/2013 dava tarihi itibarı ile davalıdan 24.169,93 TL alacaklı olduğu, takip sonrası dosya kapsamına sunulan belgeler ile 20/06/2013 tarihinde davalı tarafından 14.694,60 TL davacıya ödeme yapıldığı, taraflar arasında 2010 yılı sonunda bağımsız denetim aracılığı ile hesap mutabakatının mevcut olduğu belirtilmiştir.
Dava acentelik sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın İİK.’nın 67. Maddesine dayalı olarak iptali istemine ilişkindir.
Anılan maddede “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988 – 3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. “hükümlerine amirdir.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasının taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu icra takibi olduğu, borçlunun itirazını 7 günlük yasal süre içinde yaptığı, iş bu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, tanzim olunan ve denetime elverişli olması sebebiyle hükme esas alınan 05/01/2018 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ve davalılar arasında 23/07/2009 tarihinde acentelik sözleşmesi akdedildiği, davalı şirketin acentelik sözleşmesinden doğabilecek borçlarından dolayı diğer davalı … ‘a ait gayrimenkulün ipotek verildiği, davacının davalı şirketten olan 24.169,93 TL asıl alacak, 530,41 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 24.700,34 TL alacağın tahsili için İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi için takip başlattığı, davalılar tarafından asıl alacağın 13.060,00 TL’lik kısmı kabul edilmek suretiyle bu miktar üzerinden faiz ve masrafların icra dosyasına ödendiği, hükme esas alınan bilirkişi raporu, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri, davacı tarafın delil vasfına haiz, akdedilen sözleşme ile uyuşmazlık halinde kesin delil olacağı (sözleşmenin 21. Maddesi gereği) kararlaştırılan ticari defter ve belgeleri dikkate alındığında, her ne kadar davacı tarafça 11.640 TL üzerinden dava açılmış ve davalıların kısmi itirazlarının iptali talep edilmiş ise de tespit olunan asıl alacak miktarının 24.169,93 TL olduğu asıl alacağın kabul edilen kısmına ilişkin faiz ve masrafların ödendiği, geriye bakiye olarak 11.109,93 TL asıl alacağın kaldığı, davacı tarafından çekilen ihtarın davalıya tebliği de dikkate alındığında takipte belirtilen faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğu, temerrütün 31/12/2012 tarihi itibarı ile oluştuğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile takibin bakiye kalan 11.109,93 TL asıl alacağın temerrüt tarihi olan 31/12/2012 tarihinden itibaren takip talebinde belirtilen faiz oranı üzerinde işleyecek faizi ile birlikte devamına karar verilerek alacağın likit olduğu inkar tazminatının yasal şartlarının oluştuğu anlaşılmakla asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmolunarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davalıların İstanbul … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyasında yapmış oldukları kısmi itirazın kısmen iptali ile takibin 11.109,93 TL asıl alacağın 31/12/2012 tarihinden itibaren takip talebinde belirtilen faiz oranı üzerinde işleyecek faizi ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
İcra iflas kanunun 67/2 maddesi uyarınca asıl alacak miktarının %20 si oranında (11.109,93 TL’ nin) icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Alınması gerekli harçtan peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye kalan 560,12 TL’nin davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacının yapmış olduğu harç posta müzekkere masrafı toplam 2.201,85 TL’nin kabul oranına göre hesaplanan 2.101,58 TL’nin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine fazlaya ilişkin kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
4-Davacı yargılamada kendini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’sine göre tespit olunan 2.180 TL’nin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davalılar yargılamada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen miktar üzerinden AAÜT’nin 13/2 maddesine göre tespit olunan 530.07 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve temyiz harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …
¸