Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1250 E. 2018/1330 K. 13.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1250
KARAR NO : 2018/1330
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 23/09/2014
Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
(1) Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirkete ticari alışveriş kapsamında davacı şirket tarafından faturası ile sunulan mal ve hizmetlere karşılık ödeme yapılmaması üzerine bakiye miktar üzerinden İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı dosyası ile icra takibine gidildiğini, davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali istemi yönünde huzurdaki davayı ikame etmiştir.
(2) Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirmediğini, malzeme imalatı ile tedariğini ayıplı olarak ifa ederek bu malların kullanılmaz olduğu kendisine bildirilmesine rağmen zamanında uygun çözüm sunamadığını, dolayısı ile mal ve hizmetin alınmış olduğu iddiasının da doğru olmadığını, davacı tarafa anlaşma uyarınca ödeme yapıldığını, ancak kabul edilemez ürünlerin varlığı ve uzunca bir süre çözüm bulunmaması nedenleri ile işin bitirilmesi anlaşmaya uygun şekilde yapılmadığından müvekkili şirketin de bakiye kısmı ödeme yükümlülüğünün doğmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası celp olunmuştur.
(2)Dosya taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunun tespiti bakımından bilirkişiler Mali Müşavir…, Öğretim Görevlisi Yard. Doç. Dr. …, Makine Mühendisi Dr. …’a tevdi edilmiş olup, tanzim olunan 30/03/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; taraflar arasındaki hukuki ilişkinin satım sözleşmesinden kaynaklandığı, somut olayda dosyadaki mevcut bilgi ve belgeler ile aksini ispat eder nitelikte bir belge sunulmadıkça makinelerde imalat kaynaklı sorun ya da ayıptan söz etmenin mümkün görülmediği, bu sebeple davalının ayıp savunmasının kabule şayan görülmediği, dosyada mevcut belgeler, GÇB ve transit geçiş belgesine göre davacımn davalı Türkmenistan şubesine yaptığı ihracat nedeniyle 393.500,00 TL, davalıdan alacaklı duruma geldiği davalı merkezine ait incelenen ticari defter, kayıt ve belgelerine göre davacı tarafa 118.050,00 TL ödeme yaptığı, davacının davalıdan 275.450,00 TL alacaklı olduğu (Talep 145.938,18.TL), takip tarihine kadar davacının işlemiş faiz alacağının 9.020,17-TL olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
(3)İtiraz kapsamında dosya aynı bilirkişiler tevdi edilerek ek rapor alınmış, aynı bilirkişilerce tanzim edilen 07/06/2018 tarihli ek raporda özetle; davacı tarafından davalı taraftan 145.938,18 TL asıl alacak ve 9.020,17 TL faiz olmak üzere toplam 154.958,35 TL alacaklı olduğu, tarafların bilirkişi kök raporuna karşı teknik açıdan beyanları dikkate alındığında, teknik açıdan yapılan değerlendirilmede mevcut teknik görüşü değiştirecek somut bir bilgi ya da belge yer almadığından hareketle kök raporda mevcut teknik görüşün aynen geçerli olduğu ve somut olayda dosyadaki mevcut bilgi ve belgeler ile aksini ispat eder nitelikte bir belge sunulmadıkça makinelerde imalat kaynaklı sorun yada ayıptan söz etmenin mümkün görülmediği görüş ve kanaatlerinin halen geçerli olduğu bildirilmiştir.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; dava itirazın iptali davasıdır.
İcra takibinin faturaya dayandırılmış olduğu sabittir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 maddeleri uyarınca ticari defter ve belgeler nezdinde bilirkişi incelemesi yapılması yoluna gidilmiştir. Bu minvalde inşaat işlerinde kullanılmak üzere bir kısım malların satın alınması üzerine davacı taraça fatura tanzim edildiği görülmektedir. Fatura konusu ürünün alımı noktasında bir ihtilaf söz konusu değildir. Uyuşmazlık konusu edilen husus ayıplı ifaya ilişkindir. Konuyla ilgili teknik bilirkişi nezdinde yapılan incelemede mevcut deliller nazarında fatura içeriğine konu ürünlerde imalattan kaynaklı bir sorun ya da ayıptan bahsedilemeyeceği açıkça ortaya konmuştur. Ayrıca davalı tarafın süresi dahilinde yapılması gereken ayıp iddiasını TTK 21-(2) fıkrası dahilinde temellendirmediği bu yönde dosyaya geçerli nitelikte bir delil sunulmadığı görülmektedir. Mali müşavir bilirkişi tarafından yapılan inceleme ile de itiraza konu edilen unsur ayıba yönelik olup bedele ilişkin herhangi bir ihtilaf bulunmadığından davalı tarafça öncesinde yapıldığı bildirilen ödeme düşülmek suretiyle neticeden talep edilebilir ana para alacağının 145.938,18 TL olduğu kanaatine erişilmiş, ayrıca TTK 1530. Maddesi dahilinde takip öncesi talep edilebilir faiz miktarının ise 9.020,17 TL olduğu kanaatine varılarak iş bu bedeller toplamı üzerinden takip miktarı nazarında davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Fatura alacağı kapsamında kabul edilen miktar likit ve belirlenebilir olduğundan (emsal için bknz. Yargıtay 19. H.D. 2016/5503 E. 2017/3917 K. Sayılı ilamı) ayrıca icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaatiyle neticeden aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1)Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalının İstanbul… İcra Müd… E. Sayılı dosyasına vaki itirazının kısmen kabulü kısmen iptaliyle takibin; 145.938,18-TL asıl alacak, 9.020,17-TL takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere, 154.958,35-TL üzerinden asıl alacak miktarına icra takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle takibin kaldığı yerden devamına, Faize faiz işletilmemesine, Fazlaya ilişkin talebin reddine,
(2)Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen miktarın %20’si oranındaki 30.991,67-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
(3)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 10.585,20 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.888,95 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.696,25 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
(3)Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca 15.146,67 TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(4)Davacı tarafından yapılan; 1.888,95 TL peşin harç, 3,80 TL vekalet harcı, 25,20 TL başvuru harcı, 2.100,00 TL bilirkişi ücreti, 291,05 TL posta, tebligat ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 4.309,00 TL yargılama masrafından davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 4.269,42 TL yargılama masrafının davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
(5)Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(6) Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca 1.436,40 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle davalı tarafa verilmesine,
(7)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK yönetmeliğinin 47/1 maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır

“5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”