Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1197 E. 2021/261 K. 26.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2014/1197 Esas
KARAR NO:2021/261

DAVA:Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:15/12/2011
KARAR TARİHİ:26/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacının makine mühendisi olup, bir dönem … Şti ile iş bazında ortak olarak çalıştığını, davalı …’in ise, davacının 2008 senesinde ihracat faaliyetlerin idame ettirdiği … Ltd Şti bünyesindeki ürün tekliflerinin alındığı … şirketinin ortağı iken davacı ile tanıştığını, davalının zamanla, davacının bulunduğu konum üzerinden işlere de müdahil olduğunu, bir süre sonra davalının … şirketinden tek taraflı olarak ayrılarak kendi şirketi … kurduğunu, davalının kendi şirketini kurduktan sonra, davacının yurt dışındaki müşteri portföyünden yararlanmak istediğini belirterek, davacıya iş teklifinde bulunduğunu, davacının da bu talebi reddettiğini, talebine olumsuz cevap alması üzerine, davacının yurt dışındaki müşterilerinden elektronik posta adreslerine e mail göndererek davacının kişiliğini karalayıcı ve ticari itibarını zedeleyici yazışmalar yaparak davacıyı yıpratmaya çalıştığını, davacıyı kötüleyici beyanlarda bulunduğunu, davalının bu eyleminin TTK 56.uyarınca haksız rekabeti ve MK 24.uyarınca kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğunu, bu nedenle haksız rekabetin tespiti ve meninini talep ettiklerini, davalının bu eylemleri nedeniyle kazancının artmış olabileceğini, davacının işlerinde gelecekte azalma olabileceğini, bu nedenle 10.000TL maddi tazminat talep ettiklerini, davalının bu eylemlerinin davacıyı sadece maddi zarara uğratmadığını, davalının yazışmalarının yurt içi ve yurt dışındaki iş adamlarına, yurt dışındaki resmi kurum ve gazeteler gönderdiğini, davacının, davalının kişiliğine saldırması nedeniyle yurt içi ve yurt dışındaki çevresine küçük düştüğünü ve manevi çöküntü yaşadığını, bu nedenle 100.000TL manevi tazminat talepleri olduğunu, mahkemece verilecek kararın 3 büyük gazeteden birinde yayınlanmasını talep ettiklerini beyanla, haksız rekabetin tespit ve menine, şimdilik 10.000TL manevi, 100.000TL manevi tazminata hükmedilmesini ve kararın 3 büyük gazeteden birinde ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, davanın zaman aşımına uğradığını, ayrıca iş bölümü itirazında bulunduğunu, görevli mahkemelerin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davacının iddialarının haksız olduğunu, davacının iş yaptığı çevrelere e-mail atarak davacıyı kötüleyici beyanlarda bulunmadığını, elektrik mühendisi olarak yüksek gerilim ve alçak gerilim elektrik şebekeleri konusunda profesyonel olarak çalıştığını, davacını uzun yıllardır tanıdığını, davacının yurt dışından elektrik işlerine ait teklifleri getirmekte olduğunu, kendisinin de davacıya mühendislik ve danışmanlık hizmeti vererek Türkiye piyasasındaki konumları ile ilgili imalat sektörlerini gayet iyi bildiğinden, en büyük kalemlerden en ufak kalemler olan kabloları birbirine bağlayan bir iki dolarlık kalemlere kadar teklifleri alış fiyatları üzerinden davacı ile istişare yaparak teklifleri yurt dışına göndermekte olduklarını, yapılan bu işlerden değişik oranlarda komisyonlar aldıklarını, daha sonra davacının hak ettiği komisyonları engellemeye başladığını, işi kendisiyle paylaşmak istemediğini, davacının komisyonları tek başına almak istediğini, örneğin …. Şti’nin kendisin gönderdiği maillerde %2 tutarındaki komisyonun şirket tarafından teyit edildiğini, ancak daha sonra davacının talebi doğrultusunda bu komisyon tarafına ödenmediğini, bu komisyonun davacıya ödendiğinin belirtildiğini, bunun gibi bir çok örnek bulunduğunu, davacının kendisinin iş yaptığı firmaları arayarak kendisini kötülediğini ve hak ettiği ücretlerin ödenmesini engelleyerek gasp ettiğini, kendisinin davacıya yönelik bir hakaretinin söz konusu olmadığını, davacıya yönelik bir haksız rekabet oluşturmasının söz konusu olmadığını, aksine davacının iş yapılan şirketlere mail göndererek davalıya ödeme yapılmasını engellediğini, davalıya gönderdiği maillerde hakaret ettiğini, bu hususu ilgili şirketlere bildirerek 195.940TL alacağını tahsil etmeye çalıştıklarını, davada bahsi geçen komisyonların ödenmemesi nedeni ile maddi sıkıntı içine girdiğini beyanla, barodan avukat tahsisini, ayrıca aleyhine açılan haksız rekabetten kaynaklanan tazminat davasının hukuksal nedenine dayalı davacının tüm taleplerinin ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, e-mailler ve tercümeleri, Yargıtay kararı, … Cumhuriyet Başsavcılığının … sor nolu iddianamesi, ihtarnameler, teklif mailleri, …İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası, ticaret sicil kayıtları, faturalar, ihracat belgeleri, vergi levhası, sicil tasdiknamesi, ticari defter ve kayıtlar celp olunmuştur.
Mahkememizden (Kapatılan …Asliye Ticaret Mahkemesi) verilen 26/03/2013 tarih ve … Esas … sayılı kararı ile görevsizlik Kararı ile dosya ….Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş, yapılan yargılama sonucunda mahkemece verilen görevsizlik kararı üzerine dosya yargı yeri tayini için Yargıtay’a gönderilmiş, Yargıtay …. Hukuk Dairesi ‘nin 11/04/2014 tarih ve 2013/… Esas 2014/… Karar sayılı ilamıyla yargı yeri olarak mahkememiz (Kapatılan ….Asliye Ticaret Mahkemesi) belirlendiğinden dosya mahkememize gönderilmiş ve mahkememizin 2014/1197 esas sırasına kaydedilmiştir.
Mahkememizin 26/03/2021 tarihli celsesi ara kararı gereğince davalının karşı davasının dosyamızdan tefrikine karar verildiği, davalı tarafından açılan karşı davanın mahkememizin … esas sırasına kaydedildiği görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya bilirkişiye gönderilmiş olup, bilirkişi SMMM Aktüerya Hesap Uzmanı … … ve Hukukçu Öğr Grv Av…. tarafından tanzim olunan 14/07/2020 tarihli raporunda; davacı tarafın defter ve belgelerinin incelendiğinde, taraflar arasında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığını, ticari defter ve belgelerinde cari hesap hareketinin olmadığının görüldüğünü, davacı tarafın firma resmi defter kayıtlarının açılış ve kapanış onaylarının ayrıca alınarak rapora eklendiğini, taraflar arasında haksız rekabetten söz edilemeyeceğini belirtmişlerdir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar doğrultusunda tanzim olunan 08/02/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda; kök raporda belirtildiği üzere davacı defter ve belgeleri incelendiğinde taraflar arasında ticari bir ilişkinin varlığının, cari hesap hareketinin mevcudiyetinin görülmediğini, davalı-karşı davacı dosyaya ticari defterlerini sunmadığını, dosyadan taraflar arasında komisyon/hizmet ilişkisine dayalı bir sözleşmenin varlığı ve şartlarının tespit edilemediğini, dolayısıyla davalı-karşı davacının maddi tazminat talebinin dayanağının anlaşılamadığını, davalı-karşı davacının fiilinin kötüleme suretiyle haksız rekabet ve kişilik haklarına saldırı eylemi teşkil ettiğini, davacı-karşı davalının fiilinin MK m 24 kapsamında davalının kişilik haklarına saldırı niteliği taşıdığını, manevi tazminat ttarının mahkemenin takdirinde olduğunu, davalının maddi tazminat talebi dayanaklarının mevcut olmadığını belirtmişlerdir.
Bilirkişi kök ve ek raporuna itirazlar doğrultusunda yeniden ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyetinden SMMM …’in artık bilirkişilik yapmadığı anlaşılmakla, dosya bilirkişi SMMM … ve Prof Dr …’e tevdi edilmekle, tanzim olunan 12/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda; davacının yönetim kurulunda olduğu … Müh … Ltd Şti’nin faaliyet giderlerinin yükselmesi sebebiyle faaliyet karında 2012 yılında bir azalma olduğunu, brüt satış karında ise tam tersine 2011,2021 ve 2013 yılları arasında sürekli bir yükseliş olduğunun tespit edildiğini, davacının ortak ve yönetim kurulunda olduğu… Ltd Şti’nin faaliyet giderinin yükselmesi sebebiyle faaliyet karında 2013 yılında bir azalma olduğunu, brüt satış karında ise tam tersine 2011 yılına göre 2012 ve 2013 yılları arasında sürekli bir yükseliş olduğunun tespit edildiğini, maddi zararın oluştuğuna dair herhangi bir hususun tespit edilemediğini, taraflar arasındaki ihtilafın ticari defter kayıtlarındaki borç alacak ilişkisine dayanmadığını, 6762 sayılı (E) TK.m 57, m 58 m24., BK m 49 çerçevesinde davalı-karşı davacının fiilinin kötüleme suretiyle haksız rekabet ve kişilik haklarına saldırı eylemi teşkil ettiğini, davacının fiilinin MK m 24.kapsamında davalının kişilik haklarına saldırı niteliği taşıdığını, manevi tazminat tutarının mahkeme tarafından belirlenebileceğini, davacının ortak ve yönetim kurulunda görev aldığı … ve Yeg İnşaat’ın dosya münderecatında olan kurumlar vergisi beyannameleri incelendiğinde, brüt satış karının her yıl 2011, 2012 ve 2013 yıllarında artarak devam ettiğini, davacının maddi tazminat talebi dayanaklarının mevcut olmadığını, taraflar arasında sözleşme, protokol, ticari defter ve belge olmadığını, davalının gerçek kişi olduğunu, davacı ile aralarındaki güven ilişkisine dayalı komisyon usülü çalıştıklarını, bu sebeple davalının davacıdan 195.940USD komisyon alacağı ile ilgili cari hesap veya alacak dökümüne ulaşılamadığını, herhangi bir alacak tespit edilemediğini belirtmişlerdir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir.
Dava, haksız rekabetin tespiti ve davacının maddi ve manevi zararının davalıdan tahsili talebine ilişkindir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, tanzim olunan bilirkişi rapor ve ek raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacı tarafından davalının yurt içi ve yurt dışındaki müşterilerin elektronik posta adreslerine e mail göndererek davacının kişiliğini karalayıcı ve ticari itibarını zedeleyici yazışmalar yaptığı iddia edilerek, davalının eyleminin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti ve haksız rekabet nedeniyle davacının maddi ve manevi zararının tazmini noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
TTKnun 56.maddesine göre iktisadi rekabetin objektif iyi niyet kurallarına aykırı her türlü suistimali haksız rekabettir. Bu madde ile hakem, çevreye, zamana ve günün ekonomik koşullarıa uyan, uyarlanabilen, geniş ve değişik bir kıstas verilmiştir. Kanunun amacı, ekonomik alanda doğruluk ve dürüstlük esaslarının ihlalini önlemek olup, 57.maddede sınırlayıcı olmamak kaydıyla iyi niyet kurallarına aykırı hareketler 10 bent halinde gösterilmiştir. 5.bentte başkasının emtiasını, iş mahsulleri faaliyeti veya ticari işletmesiyle iltibaslar meydana getirmeye çalışmak veya buna müsait bulunan tedbirlere başvurmak hususiyle başkasının haklı olarak kullandığı ad, ünvan, marka, işaret gibi tanıtma vasıtalarıyla iltibasa meydan verebilecek şekilde, an, ünvan, marka, işaret gibi tanıtma vasıtalarını kullanmak veyahut iltibasa meydan geren malları, durumu bilerek veya bilmeyerek, satışa arzetmek veya şahsi ihtiyaçtan başka her ne sebeple olursa olsun ekinde bulundurma eylemlerine yer verilmiştir. 10.bentte de “Rakipler hakkında cari olan kanun, nizamname, mukavele veyahut mesleki veya mahalli adetlerle tayin edilmiş bulunan iş hayatı şartlarına riayet edilmemesi” de haksız rekabet olarak sayılmıştır. Rakip olmayanlar bakımından eylemin 56.madde ile birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir. Zira haksız rekabet hükümleri sadece rakiplerin ekonomik çıkarlarını değil, rekabete dayalı ekonomik düzenin de korunmasını amaçlar.
Haksız Rekabetin Tespiti yönünden; somut olayda, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığı, sözleşme olmamasına rağmen davacı ve davalının gerçek kişi olarak yurt dışına yüksek gerilim trafo merkezleri ve iletim hatlarına ait ihracat yapan elektrik firmalarına aracılık yaparak komisyon aldıkları, davalının davacının çalıştığı kişilere davacıyı kötüleyen mesaj ve mailler gönderdiği, 6762 sayılı (E ) TK. madde 57, m.58, 6102 Sayılı TTK m.55/1-a1 ve MK m.24, BK m.49 çerçevesinde davalı karşı davacının fiilinin kötüleme suretiyle haksız rekabet teşkil ettiği kanaatine varılmıştır. Asıl davada her ne kadar haksız rekabetin mennine karar verilmesi de talep edilmiş ise de haksız rekabet teşkil eden fiillerin son bulmuş olduğundan haksız rekabetin men’ine yönelik talep konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Maddi tazminat istemi yönünden; Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu tanzim olunan ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporuna göre, davacının yönetim kurulunda olduğu … … Ltd Şti’nin faaliyet giderlerinin yükselmesi sebebiyle faaliyet karında 2012 yılında bir azalma olduğu, brüt satış karında is tam tersine 2011,2012 ve 2013 yılları arasında sürekli bir yükseliş olduğunun tespit edildiği, davacının ortak ve yönetim kurulunda olduğu … Ltd Şti’nin faaliyet giderlerinin yükselmesi sebebiyle faaliyet karında 2013 yılında bir azalma olduğu, brüt satış karında ise tam tersine 2011 yılına göre 2012 ve 2013 yılları arasında sürekli bir yükseliş olduğu, davacının ortak ve yönetim kurulunda görev aldığı … ve Yeg İnşaat’ın dosya münderacatında olan kurumlar vergisi beyannameleri incelendiğinde, brüt satış karının her yıl artarak devam ettiği, bu nedenle maddi tazminat talebi dayanakların mevcut olmadığı, davacının maddi zararının oluştuğuna dair bir herhangi bir hususun tespit edilemediği anlaşıldığından, davacının maddi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Manevi tazminat istemi yönünden; Davalı karşı davacının fiilinin kötüleme suretiyle haksız rekabet ve kişilik haklarına saldırı eylemi teşkil ettiği, manevi tazminatın yapısı ve niteliği gereği zenginleşme aracı olarak öngörülmemekle birlikte, davacının manevi üzüntünün giderilmesini karşılayacak nitelikte de olması dikkate alındığında, manevi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile 15.000,00TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiş, ayrıca haksız rekabete ilişkin karar özetinin TTK 59.mad uyarınca karar kesinleştiğinde tüm Türkiye de yayınlanan trajı en yüksek 3 büyük gazetede masrafı davalıya ait olmak üzere 1 defaya mahsus ilanına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile
1-Davalının fiilinin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, fiiller son bulmuş olduğundan haksız rekabetin men’ine yönelik talep konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
2-Maddi tazminat talebinin sübut bulmadığından REDDİNE,
3-Manevi tazminat talebinin KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile 15.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Haksız rekabete ilişkin karar özetininin TTK 59 uyarınca karar kesinleştiğinde tüm Türkiye de yayınlanan trajı en yüksek 3 büyük gazetede masrafı davalıya ait olmak üzere 1 defaya mahsus ilanına,
5-Maddi tazminat talebi yönünden dava red edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Manevi tazminat talebi yönünden;
a-Kabul edilen dava için, Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b-Red olunan dava için, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 1.024,65TL karar ve ilam harcının peşin olarak alınan 1.633,50TLnin mahsubu ile fazla alınan 608,85TLnin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
8-Davacı tarafından bilirkişi ücreti ve posta gideri olmak üzere yapılan toplam 3.723,00TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul kısmen red oranına göre hesaplanan 483,99TLsinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın kendi üzerinde bırakılmasına,
Ayrıca davacı tarafından bu dava nedeniyle yatırılan 1.024,65TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı tarafından yapılan 599,40TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul kısmen red oranına göre hesaplanan 521,47TLsinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın kendi üzerinde bırakılmasına,
10-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/03/2021
Katip …
E-İMZALI

Hakim …
E-İMZALI