Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/113 E. 2018/221 K. 21.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2014/113 Esas
KARAR NO : 2018/221
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 03/08/2004
KARAR TARİHİ : 21/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, tasfiye işlemleri İstanbul… İflas İdaresi Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile yürütülen müflis … Sigorta A.Ş ye ait masaya kayıtlı alacağından 21.962.060,451 (21.962.06 TL ) kurum alacağını masaya kaydedilmesi gerektiği halde kaydedilmiş olduğu belirterek, bu talebin iflas idaresince alacağın yargılamaya gerektirdiği gerekçesi ile kaydedilmiş olduğu da açıklanmak suretiyle bu miktara yönelik alacağın iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı iflas idaresi vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, İstanul …Asliye Ticaret Mahkemesinin 18/07/2002 tarihli … esas sayılı kararı ile … Sigorta A.Ş nin iflasınan karar verildiğini muflisin iflasının İstabul …İflas Müdürlüğünn … esas sayılı dosyası ile açıldığını, iflas işlemlerinin devam etmekte olduğunu müflis şirket yetkililerinin dava konusu alacakla ilgili olarak beyanda bulunmak üzere davet edildiğini, ancak hazır bulunmadıklarını, bu nedenle alacak hakkında beyanlarının alınamadığını, davacının iflas masasına … sıra no ile 24.602.306.000(24.602,30 TL ) için geç alacak kaydı yaptırdığını, davalı iflas idaresince davacı talebinin 2.640.245.549(2.640.24 TL) sinin kabul edildiğini, bakiyesinin ise reddedildiğini, davacı talebinin dayanağının Mersin İş Mahkemesinin kararı olduğunu belirtilen kararda müflis şirketin kabul edilen miktardaki poliçe limiti ile 07/12/2001 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verildiğini, fazlaya ilişkin davacı talebinin haklı bir nedene dayanmadığını, haksız ve yersiz açılan davanını reddine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Mahkememizin 2004/839 esas 2012/233 karar sayılı 22/10/2012 tarihli kararı ile; iflâs tarihi olan 18.07.2002 itibariyle davacının masaya kaydı gereken alacağının 8.052,80 TL olduğu, bu miktarın 2.640,24 TL’sinin ilk başvuru sırasında kabul edildiğinden 5.412,56 TL’nin iflâs masasına kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verildiği, kararın davacı tarafça temyizi üzerine Yargıtay…Hukuk Dairesinin 25/06/2013 tarihli ve …esas, … karar sayılı ilamı ile, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar verilerek mahkememiz kararının onandığı, davacı tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuş, Yargıtay 23.Hukuk Dairesinin 10/02/2014 tarih … esas … karar sayılı ilamı ile;
“1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer karar düzeltme itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-…mahkemece, bilirkişiden yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda ek rapor alınarak oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, bu husus sehven gözden kaçırılarak mahkeme hükmü onandığından, Dairemizin 25.06.2013 gün ve … esas-karar sayılı onama kararının kaldırılarak hükmün açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir. ” gerekçesiyle bozularak gelmiş ve mahkememizin … esas sırasına kaydı yapılmıştır.
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, mahkememizce usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuş, Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda dosya bilirkişi Av….’ye tevdi edilerek, tanzim olunan 10/12/2014 tarihli bilirkişi ek raporunda; gönderilen Erdemli … Mahkemesinin 13/05/2012 tarih … esas … karar sayılı kararının davalılardan …’ya tebliğ edilmediği için kesinleşmediğini, Yargıtay bozma ilamı uyarınca kararın bu davalıya tebliğ edilerek kesinleştirilmesi gerektiğini, gönderilen Mersin …İş Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, davanı naçılmamış sayılması kararının da taraflara tebliğ edilmediğinden kesinleşmediğini, taraflara tebliğ edilip kesinleşmesinin sağlanması gerektiğini belirtmiştir. Bilirkişi ek raporu taraflara usulune uygun tebliğ edilmiştir.
Mahkememizin 17/02/2016 tarihli celsesine gelen olmadığından, taraflarca takip edilmeyen dosyanın HMKnun 150/1 mad uyarınca işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davacı vekilince yenileme talebinde bulunulduğu ve duruşma günü verilerek yargılamaya devam edildiği, yine mahkememizin 20/09/2017 tarihli celsesinde davacı vekilinin duruşma gün ve saatinden haberdar olmasına rağmen duruşmaya gelmediği gibi mazeret de bildirmediğinden, dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, yine davacı vekilince yenileme talebinde bulunularak duruşma günü tayin edildiği görülmüştür.
6100 sayılı HMKnun 320/4.maddesinde “Basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa, dava açılmamış sayılır.” denilmektedir. Dosyanın tetkikinde; davacının davasının basit yargılama usulüne tabi kayıt kabul davası olduğu, 6100. sayılı HMK ‘nın 320/4 maddesi uyarınca basit yargılama usulüne tabi davalarda işlemden kaldırılmasına karar verilen dosyanın yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği usul hükümlerinin derhal yürürlüğe girdiği, davacı tarafça 17/02/2016 tarihinde yani yeni HMK’dan sonra dosyanın 1 kez işlemsiz ve takipsiz bırakıldığı, yine yeni HMK döneminde 20/09/2017 tarihinde davanın yeniden işlemsiz bırakıldığı, her iki işlemsiz bırakılma halinin de yeni HMK hükümlerinden sonra olduğu, bu yönde davalı lehine kazanılmış hak oluştuğundan davanın HMK 320/4. maddesi uyarınca 20/09/2017 tarihi itibariyle açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davacının davasının basit yargılama usulüne tabi kayıt kabul davası olduğu, 6100. sayılı HMK ‘nın 320/4 maddesi uyarınca basit yargılama usulüne tabi davalarda işlemden kaldırılmasına karar verilen dosyanın yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği usul hükümlerinin derhal yürürlüğe girdiği, davacı tarafça 17/02/2016 tarihinde yani yeni HMK’dan sonra dosyanın 1 kez işlemsiz ve takipsiz bırakıldığı, yine yeni HMK döneminde 20/09/2017 tarihinde yeniden işlemsiz bırakıldığı, her iki işlemsiz bırakılma halinin de yeni HMK hükümlerinden sonra olduğu anlaşıldığından bu yönde davalı lehine kazanılmış hak oluştuğundan davanın HMK 320/4. maddesi uyarınca 20/09/2017 tarihi itibariyle AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 35,90TL karar harcının peşin alınan 10,10TLnin mahsubu ile bakiye 25,80TLnin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
Ayrıca bozmadan önceki karar gereğince mahkememizin … esas … harç nolu harç tahsil müzekkeresi ile bakiye karar harcı olarak 11,05TL davalı taraftan tahsil edilmiş ise, bunun davalıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 2.180,00TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde YARGITAY’a yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Başkan
Üye
Üye
Katip