Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1054 E. 2020/404 K. 10.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2014/1054 Esas
KARAR NO: 2020/404

DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 22/09/2014

KARAR TARİHİ: 10/07/2020
YAZIM TARİHİ : 13/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 20/09/2012 tarihinde… TEM otoyolu … mevkiinde meydana gelen trafik kazasında davalı …’un sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın çarpması sonucu müteveffa …’nin olay yerinde hayatını kaybettiğini, …’nin ölümü üzerine geride davacıların yasal mirasçı olarak kaldıklarını, davalı hakkında …CBS … soruşturma sayılı dosyası ile soruşturma başlatıldığını, soruşturmanın halen devam ettiğini, kaza tespit tutanağına göre davalının asli kusurlu olduğunu, müteveffa …’nin … … doğumlu, … Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunu olduğunu ve çeşitli basın yayın kuruluşlarında ekonomi programları yapan, gazetelerde köşe yazıları yazan çok yönlü bir insan olduğunu, müteveffanın en son gelirinin asgari 6.000,00 TL ile 8.000,00 TL arasında olduğunu, zaman zaman 10.000,00 TL ile 15.000,00 TL’ye de çıktığını, müteveffanın ölümü üzerine geride kalan dul eşi davacı … ve iki çocuğu bulunduğunu, davacı …’nin ev hanımı olup, herhangi bir geliri bulunmadığını, çocuklarından büyük kızı …’nin … ve oğlu …’nin ise … doğumlu olduğunu, davacıların müteveffa dışında kendilerine bakacak başka kimseleri bulunmadığını, müteveffanın herhangi bir sosyal güvencesinin de bulunmaması karşısında eşi ve çocuklarına herhangi bir maaşın bağlanmasının da söz konusu olmadığını, müteveffanın ölümü üzerine eşi ve iki çocuğunun maddi ve manevi destekten yoksun kaldıklarını, bu nedenle şimdilik eş … için 1.000,00 TL, oğul … için 1.000,00 TL ve kızı … için 1.000,00 TL olmak üzere toplam 3.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatını talep ettiklerini, yine müteveffanın ölümü ile eşi ve çocuklarının derin acı yaşadıklarını, hayatlarının alt üst olduğunu, bu nedenle davacıların her biri için 100.000,00 er TL olmak üzere toplam 300.000,00 TL manevi tazminatı talep ettiklerini, davalı …’un sahibi … plakalı aracın, davalı sigorta şirketi nezdinde … poliçe numarası ile sigortalı olduğunu, davalı sigorta şirketinden 07/12/2012 tarihli dilekçe ile maddi tazminat talep edildiğini, ancak belirtilen süre içinde herhangi bir geri dönüş olmadığı gibi ödemede yapılmadığı, davalının maddi tazminat talebinde sorumlu olduğunu, anılan nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 3.000,00 TL maddi ve 300.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … Anonim Türk Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; işbu dava öncesi müteveffa … varisleri olan davacılar tarafından, destekten yoksun kalma tazminatı talebi ile davalı şirkete başvurduklarını, davalı şirketçe alınan aktüer raporu sonucu sigortalı aracın kusur oranı dikkate alınarak davacı eş …’ye 20.545,07 TL, kızı … için 1.985,00 TL ve oğlu … için 1.788,00 TL destekten yoksun kaldıklarının tespit edildiğini, işbu tespit gereğince davacılara toplam 24.318,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ödemesi için bankaya ödeme talimatı verildiği halde, davacı tarafça işbu ödemenin kabul edilmeyerek işbu davanın açıldığını, davanın açılmasına davalı şirketin sebebiyet vermediğini, dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak dava konusu taleplerin poliçe teminatı kapsamına girip girmediği, kusur oranları ve varsa destekten yoksun kalma tazminatının tespitinin gerektiğini, anılan nedenlerle davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın davalı …un 20/09/2013 tarihli kaza tespit tutanağında asli kusurlu olduğunu iddia ettiğini, ancak davacının dava dilekçesinde sunmuş olduğu kaza tespit tutanağına göre davalı …’un asli kusurlu bulunmadığını, sadece 2918 sayılı kanunun 52/1B maddesine muhalefetten feri kusurlu bulunduğunu, bu nedenle davalının kusurlu olmadığı bir olayda sorumluluğunun da olmadığını, kazaya müteveffanın sebebiyet verdiğini, müteveffanın TEM otoyolunun ortasında seyir halinde olan aracın sürücüsünün kalp krizi geçirmesi nedeniyle aracın el frenini çekerek aracı durdurduğunu, aracın duruş şekli ise sol şeridi işgal edecek şekilde olduğundan ve müteveffanın araçtan inerek sol şeritte yaya bir şekilde bulunuyor olmasından dolayı davacının hız sınırına uymasına ve gerekli dikkati göstermesine rağmen söz konusu üzücü olayın meydana geldiğini, bu nedenle müteveffanın da söz konusu olayda kusurunun tespit edilmesinin gerektiğini, yine davacının taleplerinin fahiş olduğunu, bilirkişi incelemesi yaptırılarak destekten yoksun kalma tazminatının belirlenmesinin gerektiğini, anılan nedenlerle davacıların davasının reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
BİRLEŞEN … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN … ESAS SAYILI DOSYASINDA:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 20/09/2012 tarihinde … Otoyolu …-… mevkisinde meydana gelen trafik kazasında … Anonim Türk Sigorta Şirketi nezdinde … poliçe numarası ile sigortalı …’un sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araç ile müteveffa … kontrolünde bulunan davalı şirket nezdinde …. poliçe numarası ile sigortalı …’e ait … plakalı aracın çarpışması sonucu araç şoförü … ile …’in kontrolündeki araçta bulunan müteveffa …’nin olay yerinde hayatını kaybettiğini, …i’nin ölümü üzerine davacı müvekkillerinin yasal mirasçı olarak kaldığını, … hakkında … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile kamu davası açıldığını, … ile … Anonim Türk Sigorta Şirketi hakkında …Asliye Ticaret Mahkemesinin …. esas numaralı dosyası ile maddi ve manevi tazminat davası açıldığını, mahkeme huzurundaki bu dosya ile … Asliye Ticaret Mahkemesindeki … esas sayılı dosyasının birleştirilmesini, davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını, destekten yoksun kalma tazminatı talebini cevap verilmediğini, müteveffa …’nin TRH 2010 yaşam tablosuna göre tespit edilecek bakiye ömrü nazara alınarak, destekten yoksunluk tutarı ile 5.000-TL defin ve cenaze giderlerinin taraflarına davalılar tarafından ödenmesini, müteveffanın herhangi bir sosyal güvencesinin de bulunmaması karşısında eşi ve çouklarına herhangi bir maaşın bağlanmasının söz konusu olmadığını, davacı müvekkillerinin müteveffanın aylık asgari 10.000-TL desteğinden mahrum kaldıklarını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla bilirkişi raporuyla artırılmak üzere 15.000-TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren faizi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı vekilince davalı şirkete başvurulmuş ve davacının tazminat talebine ilişkin … numaralı hasar dosyasının açıldığını, kaza sırasında davacıların desteği … sigortalı … plakalı araçta yolcu olarak bulunduğunu, sigortalı araç sürücüsü …’in kalp krizi geçirmesi nedeniyle aracı durdurması üzerine müteveffa tedbirsiz olarak sigortalı araçtan indiğini ve bu sırada kendisine … plakalı aracın çarpması sonucunda hayatını kaybettiğini, müteveffanın vefatı ile sigortalı aracın işletilmesi arasında illiyet bağı bulunmadığını, kaza nedeni ile sigortalı araç sürücüsüne atfedilecek bir kusur da bulunmadığını, mahkeme aksi kanaatte ise kusur raporu alınması için dosyanın Adli Tıp kurumuna sevkini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yan tarafında bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Esas Dava, 20/09/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacıların murisi …’nin vefat etmesi sebebi ile davacıları uğramış olduğu maddi ve manevi zararın, davalılardan tazminine yönelik tazminat davasıdır.
Birleşen Dava, meydana gelen kaza sebebi ile davacıların destekten yoksun kalma tutarı ile defin ve cenaze giderlerinin davalılardan tazminine yönelik tazminat davasıdır.
…Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, soruşturma evrakları, trafik poliçesi, kaza tespit tutanağı ve taraflara ait diğer deliller dosyaya celp edilmiştir.
Mahkememizce dosyasının Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilerek meydana gelen kaza sebebi ile taraflara ait kusur durumunun tespiti bakımından rapor aldırılmasına karar verilmiş, Trafik İhtisas Dairesi 26/11/2018 tarihli raporunda; davalı sürücü …’un kusursuz olduğu, müteveffa …’nin kusursuz olduğu, sürücü …’in öngörülemeyecek ve zorunlu olarak aracını durdurmasına sebep olacak şekilde yaşadığı sağlık probleminin kazanın oluşumunda asli ve tamamen etken olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Yapılan yargılama, davacının iddiaları, davalının beyanları, ibraz edilen deliller, birleşen….Asliye Ticaret Mahkemesi dosyası, Adli Tıp Kurumu’ndan aldırılan kusur raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 20/09/2012 tarihinde … TEM otoyolu … mevkiinde meydana gelen trafik kazasında davalı …’un sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın çarpması sonucu müteveffa …’nin olay yerinde hayatını kaybettiği, …’nin ölümü üzerine geride davacıların yasal mirasçı olarak kaldıkları, davalı hakkında … CBS … soruşturma sayılı dosyası ile soruşturma başlatıldığı, müteveffanın ölümü üzerine geride kalan dul eşi davacı … ve iki çocuğunun bulunduğu, davacıların müteveffanın ölümü ile destekten yoksun kaldıkları, derin acılar yaşadıkları, anılan nedenle 3.000,00 TL maddi ve 300.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesi davacılar tarafından talep edilmiş ise de, dava konusu olayın 20/09/2012 tarihinde saat 05:20 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı otomobil ile … TEM otoyolunu takiben … istikametinden … istikametine seyri sırasında olay mahalline geldiğinde geçirdiği kalp rahatsızlığı nedeniyle olay mahallinde sol ve orta şerit çizgileri üzerinde aracını durdurduğu, akabinde yolcu …’nin sağlık problemi yaşayan sürücüye müdahale etmek amacıyla araçtan inip sol ön şoför kapısının yanına gelip açık olan kapıdan şoföre müdahale ettiği esnada; bu araçla aynı istikametten sol şeridi takiben geriden gelen davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı otomobilin açık olan sürücü kapısına ve kapının yanında yaya olarak bulunan …’ye çarpması sonucu …’nin ölümüyle neticelenen dava konusu kazanın meydana geldiği, mahkememizce kabul gören ve hüküm kurmaya elverişli bulunan Adli Tıp Kurumu raporuna göre davalı sürücü … idaresindeki araç ile olay mahalli yerleşim yeri dışında kalan hız limitinin 120km/s. olduğu ve araçların duraklamasının yasak olduğu Tem otoyolunda sol şeridi takiben seyri sırasında olay mahalline geldiğinde; öngörülemeyecek şekilde olay mahalli yolun orta ve sol şeritlerini kısmen kapatan aracın açık olan şoför kapısına ve bu esnada kapı yanında, sağlık problemi yaşamakta olan sürücüye müdahale etmekte olan müteveffa …’ye çarpması ile karıştığı kazada mahal ve yol şartları üzerinde seyrettiğine ilişkin veri bulunmadığı, kendi ifadelerinden de anlaşılnmakla arkadan oto yol hızında gelen araçlardan kaynaklı şerit değiştiremediği sadece fren tedbirinde bulunabildiği de dikkate alındığında kazanın oluş şartlarında, olayı önlemek için alabileceği başkaca bir tedbir bulunmadığı anlaşılmakla, atfı kabil kusurlu bulunduğu, müteveffa …’nin, … idaresindeki araçta yolculuk etmekte olduğu esnada sürücünün geçirdiği sağlık problemi sebebiyle olay mahallinde yol içerisinde durakladığı ve müteveffanın da sürücüye müdahale etmek amacıyla aracın sol ön kapısı yanında zorunluluk halinde ve panikle bulunmak zorunda kaldığı anlaşılmakla, müteveffa yaya …’nin de atfı kabil kusurlu olduğu, kazanın, insan iradesine bağlı olmayan ve seyir halindeki … plakalı aracın sürücü …’in öngörülemeyecek ve zorunlu olarak aracını durdurmasına sebep olacak şekilde yaşadığı sağlık probleminin kazanı oluşumunda asli ve tamamen etken olduğu, bu itibarla davalı sürücü …’un ve müteveffa …’nin davada kusursuz olduğu anlaşılmış, yine …Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı dosyasında Davalı Sanık … aleyhine verilen 2 yıl hapis cezasının Yargıtay 12.Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2015/16952 Esas ve 2017/1383 Karar sayılı ilamı ile sanık davalının kusur gerektirecek herhangi bir eyleminin bulunmadığı, oluşa uygun düşmeyen ve sanığa kusur izafe eden yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken, mahkumiyetine dair kurulan mahkeme hükmünün bozulmasına karar verildiği, Yargıtay ilamının da mahkememiz nihai kararına uygun düştüğü, her ne kadar BK 74.maddesi uyarınca Hakim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken Ceza Hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza mahkemesi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı değil ise de, maddi olgunun tespitine ilişkin ceza mahkemesi kararı hukuk mahkemesini bağlayacaktır. …Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında sanık …’un meydana gelen olayda kusursuz olduğu hususu tespit edilmiş ve bu karar kesinleşmiştir. Yine mahkememizce aldırılan bilirkişi raporuna göre de meydana gelen olayda davalıya atfedilebilecek herhangi bir kusurun bulunmadığı, haksız fiil sorumluluğunun kusura dayalı olduğu, yine davalı sigortanında ancak sigortalı araç şoförünün kusurunun varlığı halinde zarardan sorumlu olacağı, bu itibarla davacıların davalılardan esas ve birleşen dava yönünden talep edebileceği tazminat şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla, davacının davasının hem esas dava, hemde birleşen …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası yönünden subut bulmadığından reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının sübut bulmadığından REDDİNE,
Esas Dava Yönünden;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 1.034,90 TL’den mahsubu ile bakiye 980,50 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği maddi tazminat yönünden hesap ve takdir olunan 3.400,00 TL ücreti vekaletin davacılardan alınarak davalılara verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği manevi tazminat yönünden hesap ve takdir olunan 3.400,00 TL ücreti vekaletin davacılardan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Birleşen Dava Yönünden;
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereği alınması gereken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcından, peşin alınan 51,24 TL’nin mahsubu ile bakiye 3,16 TL’nin davacılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği maddi tazminat yönünden hesap ve takdir olunan 3.400,00 TL ücreti vekaletin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.10/07/2020

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır