Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/630 Esas
KARAR NO : 2022/677
DAVA TARİHİ : 26/09/2019
KARAR TARİHİ : 05/09/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 05/09/2022
İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 01/06/2022 tarih 2022/138 Esas – 2022/469 Karar sayılı görevsizlik kararı verilen ve mahkememizin 2022/630 Esas sırasına kaydedilen dosyada yapılan inceleme sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:”….Davacı tarafından konkordato talebi ile İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı dosyası ile açılan davada, KONKORDATO TALEBİNİN KABULÜNE ve KONKORDATONUN İİK’NIN 306’NCI MADDESİ UYARINCA TASDİKİNE karar verilmiştir. Müvekkilim banka tarafından açılan işbu dava, İİK.’nın 308/b maddesi gereğince konkordatonun tasdikinden sonra açılan çekişmeli alacağa ilişkin alacak isteminden kaynaklanmaktadır. İİK 308/b maddesinin “Alacakları itiraza uğramış alacaklılar tasdik kararının ilanı tarihinden itibaren bir ay içinde dava açabilirler.” hükmü uyarınca dava açılmış olup, davalı şirket hakkında, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas, sayılı dosyasından verilen konkordato tasdik kararı 07.01.2022 tarihinde ilan edilmiş, tarafımızca hak düşürücü süre içerisinde arabuluculuk başvurusu yapılmış, …Arabuluculuk Bürosuna başvurulmuş ve … Büro, … Arabuluculuk numarası ile son tutanak tutulmuş ve iş bu davayı açılmıştır. Davalı lehine 30/09/2019 tarihinde geçici mühlet kararı verilmiştir. Müvekkilim Bankaca 03/10/2019 tarihinde tüm hesapları kat edilmiştir. Geçici Mühlet süreci devam ederken, Davalı Şirket lehine düzenlenen 2 adet teminat mektubu da tazmin olmuştur. Kat edilen kredi hesaplarına ilişkin delil listemizde yer alan; -Beyoğlu …Noterliğinin 04/10/2019 tarih ve…yev.sayılı, -Gebze …Noterliğinin 15/10/2019 tarih ve…yev.sayılı, Gebze …Noterliğinin 09/12/2019 tarih ve…yev.sayılı 3 adet hesap kat ihtarnamesi keşide edilmiştir. Müvekkilim Bankanın kullandırdığı kredinin teminatı yoktur. İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyasından incelenen konkordato projesinde, komiser heyeti 16.06.2020 tarihli dilekçesi ile tarafımızdan, davalı şirketten olan alacağımızın bildirilmesini istemiştir. Müvekkilim Bankaca yapılan alacak bildiriminde, davalı şirket tarafından ise alacağımızın 4.614.510,05 TL lık kısmı kabul edilmiş, itirazımız üzerine Sayın Mahkemece 13.02.2021 tarihli ara kararla, alacağımızın 4.937.463,50 TL olarak konkordato nisabına dahil edilmesine karar verilmiştir. Ancak, davalı konkordato projesinde ödeme planına Müvekkilim Banka alacağını 4.614.510,05 TL üzerinden hesaplamıştır. Davalı şirket lehine yukarıda da belirtildiği üzere 30/09/2019 tarihinde geçici mühlet verilmiş, kredi hesapları ise 03/10/2019 tarihinde kat edilmiştir. Geçici Mühlet tarihi itibariyle Müvekkilim bankanın “adi” alacak tutarının açılımı şöyledir: -Beyoğlu …Noterliğince gönderilen … yev.sayılı hesap kat ihtarnamesine göre 03/10/2019 tarihinde kat edilen NAKDİ kredilerine dayalı banka alacağı toplamı: 4.049.768,62 TL dir. -14766 yev.sayılı ihtarnameye konu…kredilerden ise, kat tarihinden sonra alacak bildiriminden önce tazmin olan teminat mektuplarına dair alacaklar ise; – 66799 yev.sayılı ihtarname konusu 400.000,00 TL – 77400 yev.sayılı ihtarname konusu 200.000,00 TL + 300.000,00 TL İlave oluşan alacaktır. Dolayısıyla, Müvekkilim Banka alacak toplam tutarı : 4.949.768,62 TL dir. Davalı şirket tarafından kabul edilen alacak tutarı ise: 4.614.510,28 TL dir. Özetle, davalı şirket tarafından ekli ihtarnamelere konu banka asıl alacağı kabul edilmiş, Geçici Mühlet tarihine kadar olan işlemiş, akdi faiz + diğer (vergi, kom., KKDF) tutarı toplamı olan 335.183,57 TL kabul edilmemiştir. İİK 288. Maddesinde geçici mühletin kesin mühlet sonucu doğuracağı açıkça belirtilmiştir. Bu nedenle alacaklılar bakımından geçici mühlet kararının verilmesi ile konkordatonun tasdikine kadar geçen süre içerisinde faiz talep edilemeyeceği belirtilmiştir. Ancak geçici mühlet tarihi öncesi ile ilgili böyle bir hüküm bulunmamaktadır. Hal böyle iken Mahkeme tarafından geçici mühlet tarihi öncesi müvekkilim Bankanın alacağına işlemiş olan faizin kabul edilmemesi yasaya, usule ve emsal İstinaf kararlarına aykırıdır Yukarıda da detaylı olarak açıkladığımız üzere, Mahkemeniz tarafından yapılacak inceleme neticesinde geçici mühlet tarihi itibariyle müvekkilim banka alacağının hesaplanarak eksik olan bakiye 335.183,57 TL alacağımızın konkordato projesine dahil edilmesine karar verilmesini arz ve talep ederiz….”
Cevap dilekçesinde özetle; “….Çekişmeli alacaklar için tasdik kararının ilanı tarihinden itibaren bir ay içerisinde açılması gerekmektedir. İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı dosyasından verilen konkordato tasdik kararı 07.01.2022 tarihinde ilan edilmiştir. Ancak; davacı tarafça huzurdaki dava 21.02.2022 tarihinde açılmıştır. Davacı tarafça, dava tasdik kararının bir aylık hak düşürücü süre içerisinde açılmamış olup davanın usulden reddi gerekmektedir. Davacı tarafça; hak düşürücü süre içerisinde arabuluculuk başvurusu yapıldığı beyan edilmişse de, davacı tarafça açılan davanın niteliği dikkate alındığında yapılan arabuluculuk başvurusunun süreyi durdurmadığı izahtan varestedir.
Davacı tarafından; İİK’nın 308/b maddesi gereğince konkordatonun tasdikinden sonra açılan çekişmeli alacağa ilişkin alacak isteminden kaynaklandığı, işbu dava niteliği bakımından itiraza uğramış alacağa ilişkin olduğu , mahkemece 13.02.2021 tarihli ara kararla, alacağın 4.937.463,50-TL olarak konkordato nisabına dahil edilmesine karar verildiği, müvekkil banka tarafından banka asıl alacağı kabul edilmiş, geçici mühlet tarihine kadar olan işlemiş, akdi faiz + diğer (vergi, kom. KKDF) tutarı toplamı olan 335.183,57-TL kabul edilmediği, geçici mühlet tarihi itibariyle banka alacağının hesaplanarak eksik olan bakiye 335.183,57-TL alacağın konkordato projesine dahil edilmesine karar verilmesi iddia ve talep edilmektedir.
Önemle belirtmek gerekir ki; Müvekkil şirket tarafından 30.09.2019 tarihinde İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinde … E. Sayılı dosya ile konkordato tasdik davası açılmış olup mahkeme tarafından 30.09.2019 tarihinde geçici mühlet kararı, 13.02.2020 tarihinde kesin mühlet kararı verilmiş ve 07.01.2022 tarihinde de konkordato tasdik edilmiştir. İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 07.01.2022 tarihli kararı Davacı tarafça; müvekkil şirketten olan alacağın 4.937.463,50-TL olduğu iddia edilmişse de bu hususun kabulü mümkün değildir.
İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinde … E. Sayılı dosyasında verilen 30/09/2019 geçici mühlet tarihi itibariyle, müvekkil şirketin …’a olan kredi borçları toplamı 3.314.510,05 TL’dir.Konkordato geçici mühlet tarihinden sonra aşağıda bilgileri yazılı teminat mektuplarının davacı bankadan nakite çevrilmesi sebebiyle borç tutarı 1.300.000,00 TL artmıştır.Davacı bankaya kullanılan kredi sebebiyle borç tutarı 3.314.510,05-TL , İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinde… E. Sayılı dosyasında verilen geçici mühlet karar tarihinden sonra nakde çevrilen teminat mektupları nedeniyle borç tutarı 1.300.000,00-TL olmak üzere toplam borç 4.614.510,05 TL’dir.İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinde … E. Sayılı dosyasında da 4.614.510,05-TL üzerinden tasdik kararı verilmiş olup mahkeme tarafından belirlenen ödeme planları doğrultusunda da davacı bankaya ödemeler yapılmaktadır. İzah edilen bu nedenlerle; davacı tarafın bakiye 335.183,57-TL alacağın konkordato projesine dahil edilmesine karar verilmesine ilişkin taleplerinin reddine karar verilmesi gerekmektedir.
Davacı tarafından açılan haksız ve hukuka aykırı davanın usulden ve esastan reddine,
Yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir…”
DELİLLER VE GEREKÇE /
Talep, Konkordatonun tasdiki talepli yargılama sonunda alacağının bir kısmı reddedilen (maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmemek kaydıyla) ve bu sebeple tasdik kararına ve toplantı nisabına esas alınmayan alacak miktarı yönünden, davalıdan alacaklı olduğunun tespiti ve tahsili istemine ilişkindir.
Emsal İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 2021/2484 E 2022/1881 K sayılı ilamında da “…Dava, banka dışındaki diğer kredi kuruluşlarına ilişkin düzenlemelerden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesince, “… Açılan davada, 7101 sayılı yasa 46.madde ve 2004 sayılı icra iflas kanuna eklenen geçici 14.madde gereği (Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte görülmekte olan iflâsın ertelenmesi ve konkordato talepleri hakkında talep tarihinde yürürlükte bulunan hükümlerin uygulanmasına devam olunur. Hakimler ve Savcılar Kurulu, 26/9/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 5 inci maddesinin beşinci fıkrasındaki belirleme yetkisi kapsamında iflâs ve konkordato konusunda uzman asliye ticaret mahkemesini, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki hafta içinde belirler.) HSK 1. Dairesi’nin 03/04/2018 tarihli 538 nolu kararı ile bu davalarda ” Üçten fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde ise 1, 2 ve 3 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin görevli olacağının belirtilmesi karşısında, İstanbul 1 Asliye Ticaret Mahkemesi, İstanbul 2.Asliye Ticaret Mahkemesi ve İstanbul 3 Asliye Ticaret Mahkemesi bu davalara bakmakla görevlendirilmiş olmakla, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmış olup görevsizlik kararı verilmiştir. …” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, “… Ne varki eldeki davanın iflas yada konkordato davası olmadığı, istemin konkordatoda itiraza uğraması nedeniyle nizalı hale gelen alacağın genel hükümler çerçevesinde hükme bağlanması istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, dosyanın genel hükümlere göre ilk olarak tevzi edildiği Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir…” belirtildiği üzere kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için ikame edilen iş bu davaya bakma görevi ilk olarak tevzi edildiği İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğundan ve davacı talebinin İİK 302. Maddesi kapsamında bulunmadığı anlaşıldığından davanın usulden reddine …” gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
5 Nisan 2018 tarih 30382 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren HSK Birinci Dairesinin 03/04/2018 tarih 538 sayılı kararı ile, iflas ve konkordato hukukuna ilişkin davalarda üçten fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 1. 2. ve 3. numaralı asliye ticaret mahkemeleri ihtisas mahkemesi olarak belirlenmiş olup derdest davaların bu mahkemelere gönderilemeyeceği, kararın resmi gazetede yayınlandığı tarihten sonra açılan davaların anılan mahkemelere tevziine karar verileceği düzenlenmiştir.
İİK 308/b m. uyarınca açılan iş bu davada genel hükümler uyarınca alacağın varlığına ve miktarına yönelik inceleme ve değerlendirme yapılacak olup, konkordato hükümlerinin uygulama yeri bulunmamaktadır. Zira uyuşmazlığın çözümü konkordato konusunda uzmanlık gerektirmemektedir, dolayısıyla uyuşmazlığın söz konusu ihtisas mahkemelerince görülmesini gerektirir bir durum da bulunmamaktadır. (İBAM. 13. H.D. 2021/1928 E., 2022/277 K.) Bu nedenle davanın ilk tevzi edildiği İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesinde çözümlenmesi gerekmektedir.
…” şeklinde belirtildiği üzere kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için ikame edilen işbu davaya bakma görevi ilk olarak tevzi edildiği İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğundan davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın HMK 114/1-c ve 115/2 Maddeleri uyarınca GÖREVSİZLİK NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Daha önce İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesince görevsizlik kararı verilmiş olduğundan kararın istinaf yargı yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde dosyanın yargı yerinin belirlenmesi için İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ İLGİLİ HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-Kararın yargı yoluna başvurularak kesinleşmesi halinde kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin mahkememize müracaatı üzerine, YETKİLİ VE GÖREVLİ OLARAK BELİRTİLEN MAHKEMEYE GÖNDERİLMESİNE, süresinde talep edilmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin işbu kararla ihtarına,
4-HMK 331. Madde gereğince yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekiline gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içersinde istinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda karar verildi. 05/09/2022
Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır