Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/581 E. 2023/33 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/581 Esas
KARAR NO : 2023/33

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 18/07/2022
KARAR TARİHİ : 26/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı- borçlu … arasında 06/11/2015 tarihli ve 5 yıl süreli sözleşme akdedildiğini, sözleşme gereğince müvekkili şirket tarafından yurtdışı ülkelerinden Yüksek Lisans ve Doktora öğrencilerinin teminini, davalı- borçlu tarafça ise … Rektörlüğüne yüksek lisans ve doktora programlarına kesin kaydı yapılan her öğrenci için program başı ücreti üzerinden %25 oranında meblağın üniversite ilgili birimce müvekkil şirkete ödenmesinin kararlaştırıldığını, karşı tarafça da … 37. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına sunulan 16/07/2021 tarihli itiraz dilekçesinde mezkur sözleşmeye, sözleşme içeriğine, sözleşme altındaki imzaya itiraz edilmediğini, müvekkili şirket tarafından sözleşme gerekleri sözleşme tarihi itibariyle yerine getirilmeye başlandığını, üniversite tanıtım ve reklam işlemleri yapıldığını, müvekkili tarafından davalı … Üniversitesine yurtdışı ülkelerinden Yüksek Lisans ve Doktora öğrencileri temin edildiğini, kesin kaydı yapılan öğrenciler için müvekkili şirkete bir kısım ödeme yapıldığını, mezkur sözleşme öncesinde davalı… Üniversitesi’nde eğitim gören yabancı öğrenci sayısı ile müvekkil şirket ile sözleşme yapılmasının akabindeki öğrenci sayısı kontrol edildiğinde müvekkili şirketin davalı üniversiteye sağlamış olduğu faydanın somut şekilde görüleceğini, sözleşme gereği tüm yükümlülüklerini yerine getiren, yoğun bir çaba sarf eden müvekkile sözleşme gereği hak ettiği bedellerin ödenmediğini, bu nedenlerle fazlaya dair tüm talep ve dava hakkı saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla; davalı-borçlunun … 37. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin faizi ile birlikte devamına, davalıların haksız ve kötü niyetli itirazları nedeniyle icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı- borçluya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili Üniversite tarafından eğitim-öğretim faaliyeti çerçevesinde gerçekleştirilen işlemlerde idare hukuku çerçevesinde hareket ettiğini, bu itibarla diğer kurumlarla arasındaki ilişki çerçevesinde gerçekleştirilen işlemler de idari bir işlem niteliğinde olduğundan işbu davanın adli yargıda görülebilmesinin mümkün olmadığını, bu itibarla, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1-b maddesinde yargı yolunun caiz olması, dava şartı olarak düzenlenmiş bulunmakla, davanın yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle usulden reddine karar verilmesini, işbu davanın adli yargı yolunda görülmesi gerektiği kanaatinde olunması halinde, bu davanın Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, Mahkemenin görevli olması bir dava şartı olduğundan HMK. 114/1-c ve 115. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesini, davacı şirket tarafından ikame edilen işbu davanın, bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde olup olmadığının tespit edilmesi ve süresinde ikame edilmediğinin anlaşılması halinde davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı şirketin işbu davaya ve icra takibine dayanak göstererek alacak iddia ettiği 06.11.2015 tarihli sözleşmenin hükümsüz olduğunu ve sözleşme hükümlerinin müvekkili üniversite açısından bir bağlayıcılığı bulunmadığını, davacı şirketin işbu davaya ve icra takibine dayanak göstererek alacak iddia ettiği 06.11.2015 tarihli sözleşme incelendiğinde Üniversite adına yalnızca …’nun imzasının bulunduğu oysa ki, … tarihli ve … karar numaralı … Mütevelli Heyet Toplantısında alınan 2 numaralı karar uyarınca sözleşme tarihi olan 06.11.2015 tarihinde Üniversite adına işlem yapmak üzere Mütevelli Heyet Başkanı ile birlikte Mütevelli Heyet Başkan Yardımcılarından … veya…’ın da sözleşmede müşterek imzasının bulunması gerektiğini, bu nedenle işbu sözleşmenin geçersiz olduğunu ve sözleşme hükümlerinin müvekkili Üniversite açısından bir bağlayıcılığı bulunmadığını, müvekkili Üniversite’nin öğrenci temin ve tedariği için sözleşme yapabilmesinin mümkün olmadığını, yurtdışı mahreçli öğrenciler için danışmanlık hizmeti veren tüm firmalar gibi davacı firmaya da mücerret fautalara dayalı hizmetinin bedeli ödendiğini, dayanak gösterilen hükümsüz sözleşme hiçbir şekil ve surette uygulanmadığından taraflarınca münfesih olduğu ihbar edildiğini ve buna davacı tarafça herhangi bir yanıt verilmediğini ve muhalefet edilmediğini, hükümsüz ve münfesih sözleşmeye dayandırılan alacağın talebine ilişkin takip öncesinde müvekkilini temerrüde düşürmeye yönelik tanzim ve tebliğ edilen herhangi bir ihtarname mevcut bulunmaması sebebiyle takip öncesi işlemiş faiz talebinin de reddi gerektiğini, koşulları oluşmayan icra inkâr tazminatı talebinin de reddi gerektiğini, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, bu nedenle usul ve esasa ilişkin itirazları doğrultusunda haksız ve yersiz davanın reddi ile icra inkar tazminatı talebinin reddine, davacı hakkında %40’tan aşağı olmamak kaydı ile kötüniyet tazminatına, muhakeme masrafları ve ücreti vekâletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde
Dava, sözleşmeden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık, davalı üniversite ile davacı arasında akdedildiği iddia olunan 06/11/2015 tarihli sözleşme kapsamında davacının takip tarihi itibariyle eğitim-danışmanlık hizmetinden kaynaklı alacağı bulunup bulunmadığı, sözleşmenin yetkisiz temsilci tarafından imzalanıp imzalanmadığı, yetkisiz temsilci tarafından imzalanan sözleşmeye sonradan icazet verilip verilmediği, mahkememizin görevli olup olmadığı, alacağın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı konularından ibarettir.
Genel anlamda bir mahkemenin görevi belirli bir davaya, dava konusunun niteliği veya değerine göre o yerdeki aynı yargı koluna ait ilk derece mahkemelerinden hangisi tarafından bakılabileceğini belirtir. Bilindiği üzere, ilk derece mahkemeleri genel mahkemeler ve özel mahkemeler olarak ikiye ayrılmışlardır. Hangi davalara özel mahkemelerde, hangi davalara genel mahkemelerde bakılacağı ve genel mahkemelerde bakılacak davalardan hangilerine asliye hukuk mahkemesinde, hangilerine sulh hukuk mahkemesinde bakılacağı hususuna görev, bunu düzenleyen kurallara da görev kuralları denir. Genel mahkeme ile özel mahkeme arasındaki ilişkinin bir görev ilişkisi olduğu ve görevle ilgili kuralların kamu düzenine ilişkin bulunduğu konusunda öğretide ve uygulamada duraksama yoktur. Genel mahkemelerin bakacakları davalar, belirli kişi ve iş gruplarına göre sınırlandırılmamış olup aksi belirtilmedikçe medeni yargılama hukukuna giren her türlü işe bakmakla görevlidirler. Açık kanun hükmü ile özel mahkemelerde görüleceği belirtilmemiş olan bütün davalar genel mahkemelerin görevine girer.
Buna karşılık özel mahkemeler, belirli kişiler arasında çıkan veya belirli uyuşmazlıklara bakmakla görevlidir. Diğer bir ifadeyle, özel mahkemeler özel kanunlarla kurulmuş olup özel kanunlarda belirtilen davaları yürütür.
Yukarıda belirtildiği üzere, göreve ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkin olup HMK’nın 114/1-c maddesine göre mahkemenin görevli olması dava şartıdır. HMK’nın 115. maddesine göre ise dava şartlarının mevcut olup olmadığı, taraflarca ileri sürülüp sürülmediğine bakılmaksızın yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden gözetilir. Diğer taraftan görevsiz mahkeme davanın esası hakkında karar veremez. Bu nedenle, dava açılırken dayanılan hukukî ve maddi olguların göreve etkili olduğu durumda öncelikle hukukî niteleme yapılmalı ve sonucuna göre mahkemenin görevsiz olduğu kanısına varılırsa dava dilekçesinin usulden reddine karar verilmelidir. Görev nedeniyle dava dilekçesinin reddi kararında görevli mahkemenin hangi mahkeme olduğu belirtilmeli ve dava dosyasının bu görevli mahkemeye gönderilmesine karar verilmelidir (HMK m.20)
Somut olayda, davacı TTK anlamında şirket ise de, davalı üniversite TTK m.16 kapsamında tacir niteliğine haiz olmayan vakıf üniversitesi niteliğindedir.6102 sayılı TTK’nın 4.ve 5.maddesi kapsamında davalı vakıf üniversitesi olması nedeniyle dava ticari dava niteliğinde değildir. 6335 sayılı Kanunun 2.maddesiyle değişik 6102 sayılı TTK’nın 5.maddesi kapsamında ticari davalar asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğinden, davalının vakıf üniversitesi olması nedeniyle uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme asliye hukuk mahkemeleridir. (Benzer yönde Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/29998 es., 2019/2550 kr. sayılı, 26/02/2019 tarihli, Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/2593 es., 2017/13551 kr. Sayılı, 09.10.2017 tarihli, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi 2017/3038 es., 2019/2246 kr.sayılı, 19/12/2019 tarihli ve de İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/420 es., 2019/976 kr.sayılı ve 31/05/2019 tarihli kararları)
HMK 114. maddesinde; mahkemenin görevli olması hususunun dava şartı olarak belirtildiği, HMK 115. maddesinde de, dava şartlarının, yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetileceği anlaşılmakla iş bu davanın mahkememizin görev alanında bulunmayıp, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevinde olduğu kanaatine varılarak davanın görev yönünden reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi gereği davanın USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesine mütakip talep halinde dosyanın görevli nöbetçi İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK 331/2. maddesi gereği yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-HMK 20. maddesi gereği süre içeresinde talep edilmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/01/2023

BAŞKAN

ÜYE

ÜYE

KATİP