Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/501 E. 2022/617 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/501
KARAR NO : 2022/617

DAVA : Konkordato Tasdiki
DAVA TARİHİ : 12/01/2021
KARAR TARİHİ : 23/06/2022

Mahkememizin 2021/20 Esas sayılı dosyasında davacı Boğaç Sedat Gökçaylar yönünden davanın tefrikine karar verilen ve mahkememizin 2022/501 Esas sırasına kaydı yapılarak görülen Konkordato Tasdiki davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ticari kayıtları ve ödeme-konkordato projesi incelendiğinde; her ne kadar mevcut durumda şirket borçlarını ödeyemez hale gelmiş olsa da, şirket ortağı olan müvekkilinin malvarlıkları, kârlılık oranı ve cirosu gözetildiğinde yaratılacak kaynak ve ek kaynaklar ile müvekkilinin ödeme güçlüğünü yenerek faaliyetlerini sürdürebileceğini, müvekkilinin konkordato projesinin şirketin özvarlığının ortaya çıkmasına büyük yardımının dokunacağını, ödeme projesinin öngörülen şekilde uygulandığını, gerekli tedbirlerin Mahkememizce alınması ve devam eden işlerden beklenen gelirin şirket aktifine girmesi halinde şirketin borcunu ödeyemez durumdan kurtulabileceğini, müvekkili …’ın; müdür ve ortağı olarak çalıştığı … Tic. Ltd. Şti.’nin banka borçlarında ve aval olarak düzenlenen çeklerde de aynı zamanda müteselsil kefaletinin olduğunu, şirketin içine düşmüş olduğu bu ödeme güçlüğünü yenmek için çaba ve emek gösterdiğini, müvekkili şirketin borçları ile müvekkil şirketin ortağı arasında organik bir bağ ve tam bir entegrasyon mevcut olduğunu, bu bağlamda, müvekkili şirket ortağının şirket tarafından üstlenilen borçlarda ve özellikle kredi ilişkilerinde birbirlerinin müşterek borçlusu ve müteselsil kefili durumunda olduğunu, müvekkillerinin birbirlerine müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla destek vermiş olduğunu ve borçlandıklarını, bu nedenle de konkordatonun başarılı olabilmesi için müvekkili şirketin ortağı için de konkordato mühleti talep etmek zorunluluğunun hasıl olduğunu, müvekkili şirket ortağının ödeme güçlüğünden ve bu güçlük dolayısıyla müvekkili şirket aleyhine yapılan ve yapılacak olan icralardan dolayı borca batık duruma düşeceği ve dolayısıyla iflastan kurtulmak ve yine borçlarını vadesinde ödeyememesi dolayısıyla borçlarını ödeyebilmek ve şirketin faaliyetlerini devam ettirebilmek için İ.İ.K . 285 maddesi uyarınca müvekkili hakkında 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verilmesini, akabinde 1 yıl süre ile kesin mühlet kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava İİK. 286 ve devamı hükümlerinden kaynaklanan konkordatonun tasdiki talebine ilişkindir.
Adi Konkordato 2004 sayılı İİK. m. 285-309/ı arasında düzenlenmiştir.
Konkordato, borçlunun, kanunda öngörülen çoğunluktaki alacaklılar ile yapacağı ve ancak mahkemenin tasdiki ile borçlu ve alacaklılar bakımından (konkordatoya tabi ve ancak borçlu ile anlaşmaya varmayan alacaklılar dahil) bağlayıcı hale gelen bir cebri icra anlaşmadır. Konkordato kurumu, elinde olmayan sebeplerle işleri iyi gitmeyen ve ekonomik durumu bozulan veya bozulma ihtimali olan dürüst borçluları, iflastan korumak (Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, 2. Baskı, Ankara: Adalet Yayınları, 2013 s.1443-1444) ve ödeme güçlüğü çeken borçlulara borçlarını yeniden yapılandırarak, işletmelerini iyileştirmelerine olanak sağlamak için ihdas edilmiştir. Konkordato kurumu ile borçluya, alacaklıların çoğunluğu ile anlaşarak borçlarını ödeme ve böylelikle iflastan kurtulma imkanı sağlanmak istenmiştir. Borçlu yapılacak olan anlaşma doğrultusunda borçlarını ödediğinde tüm borçlarından kurtulmuş olur. İsviçre doktrininde, konkordato sürecinde verilen konkordato kesin mühleti borçlunun mali durumunu iyileştirmesinin bir aracı olarak görülmektedir. İsviçre’deki kanun değişikliklerinin bir çoğunda açıkça iyileştirme kavramına yer verilmiştir. Konkordatoda alacaklıların menfaati olmakla birlikte esasen borçlunun menfaati daha ön plandadır. Adi konkordatoda, malvarlığının terki suretiyle konkordatoda olduğu gibi malvarlığının tasfiyesi değil borçlunun mali durumunun iyileşmesi ve işletmenin faaliyetine devam etmesi amaçlanır.(Hakan Pekcanıtez/Güray Erdönmez, 7101 Sayılı Yasa Çerçevesinde KONKORDATO, İstanbul: Vedat Kitapçılık 2018, s.3 ve6)
Adi konkordato, geçici mühlet, kesin mühlet, konkordatoya tabi (nisaba esas) alacaklı ve alacaklıların tespiti, alacaklılar toplantısının yapılması ve tasdik raporunun mahkemeye ibrazı ile başlayan tasdik aşamalarından oluşmaktadır.
Geçici mühlet aşamasında; geçici mühlet kararı verilebilmesi için davacının İİK. m. 286 gereği, dava dilekçesi ekinde, konkordato ön projesini, borçlunun malvarlığının durumunu gösteren belgeleri, alacaklıları, alacak miktarlarını ve alacaklıların imtiyaz durumunu gösteren listeyi, konkordato ön projesinde yer alan teklife göre alacaklıların eline geçmesi öngörülen miktar ile borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktarı karşılaştırmalı olarak gösteren tabloyu, konkordato ön projesinde yer alan teklifin gerçekleşeceği hususunda makul güvence veren denetim raporunu mahkemeye ibraz etmesi gerekir. Mahkemece, bizzat veya bilirkişi marifetiyle yapacağı inceleme neticesinde bu belgelerin tam olduğunun tespit edilmesi halinde İİK. m. 287/1 gereği borçluya derhal üç ay geçici mühlet verilmesi gerekir. Şartları mevcut olduğunda İİK. m. 287/4 gereği 3 aylık geçici sürenin 2 ay uzatılmasına karar verebilir.
Mahkememizin 2021/20 Esas sayılı dosyasında İİK. 286. maddesinde yer alan belgelerin eksiksiz sunulduğu anlaşılmakla 25.01.2021 tarihi itibariyle davacı lehine üç ay süre ile geçici mühlet kararı verilmiş ve geçici komiser heyeti görevlendirilmiştir.
İİK.’nın 287. maddesinde mahkemenin geçici mühlet kararı ile birlikte, konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının yakından incelenmesi amacıyla geçici konkordato komiseri görevlendirileceği düzenlenmiştir. İİK ‘ m.287’deki borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “ konkordatonun başarı şansı “ kavramı altında ifade edilmiştir.
Başarı olasılığı kavramından anlaşılan husus, konkordato projesinin gerçekleşme şansına sahip görülmesidir. Bu sonuca, borçlunun durumu, malvarlığı gelirleri ve taahhütlerini yerine getirmesine engel olan nedenler gözetilerek, objektif verilere göre konkordato başarı olasılığı yargıç tarafından belirlenecektir. İİK ‘nun 289/3. fıkrasında, konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması halinde bir yıllık kesin mühlet verileceği belirtilmiştir.
Mahkememizin 08.04.2021 tarihli duruşmasında davacı yararına 25/01/2021 tarihinde verilen geçici mühletin İİK. 287/4. maddesi uyarınca 25/04/2021 tarihi saat 13:30’dan itibaren 1 ay uzatılmasına karar verildiği, İİK. 289. maddesi gereğince davacı … yararına 20/05/2021 tarihi saat 13:40’dan itibaren 1 yıl kesin mühlet verilmiştir.
Mahkememizin 2021/20 Esas sayılı dosyasında 25.04.2022 tarihli tensip zaptında verilen ara karar ile kesin mühletin 20/05/2022 tarihinde sona ereceği ve bilirkişi raporu tanzim edilmesi ile ilgili işlemlerin bu sürede tamamlanamayacağı anlaşılmakla tasdik yargılaması kapsamında İİK 304. maddesi kapsamında kesin mühletin 20/05/2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 1 ay süre ile uzatılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Konkordato komiser heyetince sunulan 20.04.2022 tarihli gerekçeli nihai raporda özetle, borçlu … gerçek kişi olup, tacir vasfına haiz olmadığı, borçlu gerçek kişinin defter tutma yükümlülüğü olmadığından, alacaklıları ve alacak rakamlarının tespiti için konkordato projesindeki beyan ettiği alacaklılar, alacak rakamları ve bu alacağı oluşturan dayanakların incelendiği, borçlu şahsın toplam borcu ile malvarlığı ve geliri dikkate alındığında borçlu şahsın borcunu ödeyebilecek yeterli bir malvarlığının ve kaynağının bulunmadığı tespit edildiğinden sunulan 09.05.2021 tarihli nihai projenin hayata geçirilemeyeceğinin kabul edilmesi gerektiği, borçlu …’ın konkordatoya tabi alacaklı sayısının 14, bu alacaklıların alacaklarının toplamının ise 6.477.560,80 TL olduğu, borçlu şahsın konkordato teklifinin 5 (435.71) alacaklı tarafından kabul edildiği, kabul eden bu alacaklıların alacaklarının toplamının ise 1.718.793,47 TL (426.53) olduğu, bu verilere göre borçlu şahsın İİK m.302 hükmünde konkordato projesinin kabulü için öngörülen “kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini” şeklindeki iki alternatiften hiç birisini sağlamadığı, gerçek kişinin kendi malvarlığı üzerinden tesis edilen rehinli alacaklısının bulunmadığı sebebiyle heyetimizce herhangi bir de- erlendirme yapılmadığı, konkordatonun tasdik edilebilmesi için, … tarafından Harçlar Kanununa ekli 1 sayılı tarifeye göre (6.477.560,81 TL’nin binde 2,27’si) 14.704,06 TL tutarında harcın mahkeme veznesine ödenmesi gerektiği, konkordatonun tasdiki için Kanun’da öngörülen nisap şartı sağlanamadığından konkordatonun tasdiki için gerekli teminat ve konkordato tasdik harç tutarlarının yatırılmasına gerek bulunmadığı yönünde görüş ve kanaat belirtilmesi üzerine davacı … yönünden 17.06.2022 tarihinde geçici mühletin, kesin mühletin ve tüm tedbirlerin kaldırılmasına karar verilerek, davacı … yönünden davanın tefriki neticesinde dosya mahkememizin 2022/501 esasına kaydedilmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun “Konkordatonun Tasdiki” başlıklı 305. Maddesinde;
Madde 305-(Değişik :28/2/2018-7101/33 md):
“ 302’nci madde uyarınca yapılan toplantıda ve iltihak süresi içinde verilen oylarla kabul edilen konkordato projesinin tasdiki aşağıdaki şartların gerçekleşmesine bağlıdır:
a) Adi konkordatoda teklif edilen tutarın, borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması; malvarlığının terki suretiyle konkordatoda paraya çevirme halinde elde edilen hasılat veya üçüncü kişi tarafından teklif edilen tutarın İflas yoluyla tasfiye halinde elde edilebilecek bedelden fazla olacağının anlaşılması.
b) Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması (bu kapsamda mahkeme, borçlunun beklenen haklarının dikkate alınıp alınmayacağını ve alınacaksa ne oranda dikkate alınacağını da takdir eder ).
c) Konkordato projesinin 302’inci maddede öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması.
d) 206’ncı maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması (302’nci maddenin altıncı fıkrası kıyasen uygulanır ).
e) Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması.
Somut olayda, tasdik yargılaması devam eden şirketin ortağı/yetkilisi bulunan davacı gerçek kişini konkordato projesinde gösterdiği kaynakların yeterli olmadığı, projenin kendine özgü hiçbir konkordato tedbiri ve hedefi içermediği, tamamen borçlu şirketin ön projesi üzerine temellendirildiği bununla birlikte davacının konkordato teklifinin İİK 302. maddesinde belirtilen çoğunlukla kabul edilmediği, İİK 305.maddesinde yer alan tasdik koşullarının sağlanmadığı anlaşılmakla davacı …’ın tasdik talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının konkordatonun tasdiki talebinin REDDİNE, davacı … yönünden geçici mühletin, kesin mühletin ve tüm tedbirlerin kaldırılmasına,
Kararın İİK 166 ve İİK 288. Maddesinde belirtilen birimlere bildirilmesine ve ilanına,
2-Bu dava nedeniyle alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Karar kesinleştiğinde davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren on gün içinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 23/06/2022

BAŞKAN

ÜYE

ÜYE

KATİP