Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/496 E. 2022/618 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/496 Esas
KARAR NO : 2022/618

DAVA : Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan Çekişmeli Alacak ( İİK 308/b m.)
DAVA TARİHİ : 21/02/2022
KARAR TARİHİ : 23/06/2022

Mahkememizin yukarıdaki esasına kayıtlı dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesinde özetle;”….Davacı tarafından konkordato talebi ile … 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı dosyası ile açılan davada, KONKORDATO TALEBİNİN KABULÜNE ve KONKORDATONUN İİK’NIN 306’NCI MADDESİ UYARINCA TASDİKİNE karar verilmiştir. Müvekkilim banka tarafından açılan işbu dava, İİK.’nın 308/b maddesi gereğince konkordatonun tasdikinden sonra açılan çekişmeli alacağa ilişkin alacak isteminden kaynaklanmaktadır. İİK 308/b maddesinin “Alacakları itiraza uğramış alacaklılar tasdik kararının ilanı tarihinden itibaren bir ay içinde dava açabilirler.” hükmü uyarınca dava açılmış olup, davalı şirket hakkında, … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi …Esas, sayılı dosyasından verilen konkordato tasdik kararı 07.01.2022 tarihinde ilan edilmiş, tarafımızca hak düşürücü süre içerisinde arabuluculuk başvurusu yapılmış, … Arabuluculuk Bürosuna başvurulmuş ve … Büro, … Arabuluculuk numarası ile son tutanak tutulmuş ve iş bu davayı açılmıştır. Davalı lehine 30/09/2019 tarihinde geçici mühlet kararı verilmiştir. Müvekkilim Bankaca 03/10/2019 tarihinde tüm hesapları kat edilmiştir. Geçici Mühlet süreci devam ederken, Davalı Şirket lehine düzenlenen 2 adet teminat mektubu da tazmin olmuştur. Kat edilen kredi hesaplarına ilişkin delil listemizde yer alan; -… 23.Noterliğinin … tarih ve … yev.sayılı, -… 3.Noterliğinin …tarih ve … yev.sayılı, … 3.Noterliğinin … tarih ve … yev.sayılı 3 adet hesap kat ihtarnamesi keşide edilmiştir. Müvekkilim Bankanın kullandırdığı kredinin teminatı yoktur. … 1.Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyasından incelenen konkordato projesinde, komiser heyeti 16.06.2020 tarihli dilekçesi ile tarafımızdan, davalı şirketten olan alacağımızın bildirilmesini istemiştir. Müvekkilim Bankaca yapılan alacak bildiriminde, davalı şirket tarafından ise alacağımızın 4.614.510,05 TL lık kısmı kabul edilmiş, itirazımız üzerine Sayın Mahkemece 13.02.2021 tarihli ara kararla, alacağımızın 4.937.463,50 TL olarak konkordato nisabına dahil edilmesine karar verilmiştir. Ancak, davalı konkordato projesinde ödeme planına Müvekkilim Banka alacağını 4.614.510,05 TL üzerinden hesaplamıştır. Davalı şirket lehine yukarıda da belirtildiği üzere 30/09/2019 tarihinde geçici mühlet verilmiş, kredi hesapları ise 03/10/2019 tarihinde kat edilmiştir. Geçici Mühlet tarihi itibariyle Müvekkilim bankanın “adi” alacak tutarının açılımı şöyledir: -… 23.Noterliğince gönderilen … yev.sayılı hesap kat ihtarnamesine göre …tarihinde kat edilen NAKDİ kredilerine dayalı banka alacağı toplamı: 4.049.768,62 TL dir. -… yev.sayılı ihtarnameye konu GAYRİNAKDİ kredilerden ise, kat tarihinden sonra alacak bildiriminden önce tazmin olan teminat mektuplarına dair alacaklar ise; – … yev.sayılı ihtarname konusu 400.000,00 TL – 77400 yev.sayılı ihtarname konusu 200.000,00 TL + 300.000,00 TL İlave oluşan alacaktır. Dolayısıyla, Müvekkilim Banka alacak toplam tutarı : 4.949.768,62 TL dir. Davalı şirket tarafından kabul edilen alacak tutarı ise: 4.614.510,28 TL dir. Özetle, davalı şirket tarafından ekli ihtarnamelere konu banka asıl alacağı kabul edilmiş, Geçici Mühlet tarihine kadar olan işlemiş, akdi faiz + diğer (vergi, kom., KKDF) tutarı toplamı olan 335.183,57 TL kabul edilmemiştir. İİK 288. Maddesinde geçici mühletin kesin mühlet sonucu doğuracağı açıkça belirtilmiştir. Bu nedenle alacaklılar bakımından geçici mühlet kararının verilmesi ile konkordatonun tasdikine kadar geçen süre içerisinde faiz talep edilemeyeceği belirtilmiştir. Ancak geçici mühlet tarihi öncesi ile ilgili böyle bir hüküm bulunmamaktadır. Hal böyle iken Mahkeme tarafından geçici mühlet tarihi öncesi müvekkilim Bankanın alacağına işlemiş olan faizin kabul edilmemesi yasaya, usule ve emsal İstinaf kararlarına aykırıdır Yukarıda da detaylı olarak açıkladığımız üzere, Mahkemeniz tarafından yapılacak inceleme neticesinde geçici mühlet tarihi itibariyle müvekkilim banka alacağının hesaplanarak eksik olan bakiye 335.183,57 TL alacağımızın konkordato projesine dahil edilmesine karar verilmesini arz ve talep ederiz….”
Cevap dilekçesinde özetle; “….Çekişmeli alacaklar için tasdik kararının ilanı tarihinden itibaren bir ay içerisinde açılması gerekmektedir. … 1 Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı dosyasından verilen konkordato tasdik kararı 07.01.2022 tarihinde ilan edilmiştir. Ancak; davacı tarafça huzurdaki dava 21.02.2022 tarihinde açılmıştır. Davacı tarafça, dava tasdik kararının bir aylık hak düşürücü süre içerisinde açılmamış olup davanın usulden reddi gerekmektedir. Davacı tarafça; hak düşürücü süre içerisinde arabuluculuk başvurusu yapıldığı beyan edilmişse de, davacı tarafça açılan davanın niteliği dikkate alındığında yapılan arabuluculuk başvurusunun süreyi durdurmadığı izahtan varestedir.
Davacı tarafından; İİK’nın 308/b maddesi gereğince konkordatonun tasdikinden sonra açılan çekişmeli alacağa ilişkin alacak isteminden kaynaklandığı, işbu dava niteliği bakımından itiraza uğramış alacağa ilişkin olduğu , mahkemece 13.02.2021 tarihli ara kararla, alacağın 4.937.463,50-TL olarak konkordato nisabına dahil edilmesine karar verildiği, müvekkil banka tarafından banka asıl alacağı kabul edilmiş, geçici mühlet tarihine kadar olan işlemiş, akdi faiz + diğer (vergi, kom. KKDF) tutarı toplamı olan 335.183,57-TL kabul edilmediği, geçici mühlet tarihi itibariyle banka alacağının hesaplanarak eksik olan bakiye 335.183,57-TL alacağın konkordato projesine dahil edilmesine karar verilmesi iddia ve talep edilmektedir.
Önemle belirtmek gerekir ki; Müvekkil şirket tarafından 30.09.2019 tarihinde … 1 Asliye Ticaret Mahkemesinde … E. Sayılı dosya ile konkordato tasdik davası açılmış olup mahkeme tarafından 30.09.2019 tarihinde geçici mühlet kararı, 13.02.2020 tarihinde kesin mühlet kararı verilmiş ve 07.01.2022 tarihinde de konkordato tasdik edilmiştir. … 1 Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 07.01.2022 tarihli kararı Davacı tarafça; müvekkil şirketten olan alacağın 4.937.463,50-TL olduğu iddia edilmişse de bu hususun kabulü mümkün değildir.
… 1 Asliye Ticaret Mahkemesinde …E. Sayılı dosyasında verilen 30/09/2019 geçici mühlet tarihi itibariyle, müvekkil şirketin …’a olan kredi borçları toplamı 3.314.510,05 TL’dir.Konkordato geçici mühlet tarihinden sonra aşağıda bilgileri yazılı teminat mektuplarının davacı bankadan nakite çevrilmesi sebebiyle borç tutarı 1.300.000,00 TL artmıştır.Davacı bankaya kullanılan kredi sebebiyle borç tutarı 3.314.510,05-TL , … 1 Asliye Ticaret Mahkemesinde… E. Sayılı dosyasında verilen geçici mühlet karar tarihinden sonra nakde çevrilen teminat mektupları nedeniyle borç tutarı 1.300.000,00-TL olmak üzere toplam borç 4.614.510,05 … 1 Asliye Ticaret Mahkemesinde …E. Sayılı dosyasında da 4.614.510,05-TL üzerinden tasdik kararı verilmiş olup mahkeme tarafından belirlenen ödeme planları doğrultusunda da davacı bankaya ödemeler yapılmaktadır. İzah edilen bu nedenlerle; davacı tarafın bakiye 335.183,57-TL alacağın konkordato projesine dahil edilmesine karar verilmesine ilişkin taleplerinin reddine karar verilmesi gerekmektedir.
Davacı tarafından açılan haksız ve hukuka aykırı davanın usulden ve esastan reddine,
Yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmşitir…”
… 3. ATM’nin … Esas … Karar sayılı 01.06.2022 tarihli kararıyla … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olduğundan “dava dosyasının … 1. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, esas hükümle birlikte itiraz yasa yolu açık olmak üzere karar verildiği” şeklinde hüküm tesis edilerek mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Gönderme kararını veren … 3.Asliye Ticaret Mahkemesi …Esas … Karar sayılı 01.06.2022 tarihli ilâmına göre dava, çekişmeli hale gelen alacağın İİK 308/b. maddesi kapsamında tespiti ve konkordato projesine dahil edilmesi istemine ilişkindir.
İİK. 308/b Maddesinde;” (Ek madde: 28/02/2018-7101 S.K./37. md) Alacakları itiraza uğramış olan alacaklılar, tasdik kararının ilanı tarihinden itibaren bir ay içinde dava açabilirler. Tasdik kararını veren mahkeme, konkordato projesi uyarınca çekişmeli alacaklara isabet eden payın, kararın kesinleşmesine kadar borçlu tarafından, mahkemece belirlenen bir bankaya yatırılmasına karar verebilir. Süresi içinde dava açmamış olan alacaklılar, bu paydan ödeme yapılmasını talep edemezler; bu durumda yatırılan pay borçluya iade edilir,” hükmü düzenlenmiştir.
İlgili maddede davanın açılacağı mahkemenin görevi ve yetkisi konusunda açık bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu itibarla davanın genel yetkili mahkemede açılması gerekmektedir. İİK m.308/b gereğince açılacak olan dava, genel hükümlere tabi bir dava olduğundan yargılama usulünün davanın niteliğine göre belirlenmesi gerekmektedir. Davanın kabulü halinde alacaklı, konkordato şartları dairesinde alacağına kavuşacaktır. Bu durumun kararda belirtilmesi yerinde olacaktır. Şayet dava devam ederken konkordato feshedilmişse, artık alacaklı konkordatoya tabi olmadan alacağını borçludan talep edebilecektir. ” (Yeni Konkordato Hukuku Adalet Yayınları Ankara 2018, Tunç Yücel, Öztek – Konkordato Şerhi, shf 414)
5235 sayılı Kanunun 5.maddesi 6545 sayılı 45.mad ile değişik gereğince; ” dava değerine bakılmaksızın;1. İflas, (…)(1) iflasın kaldırılması, iflasın kapatılması, konkordato ve yeniden yapılandırmadan kaynaklanan iş ve davalara,(1) ” heyet halinde bakılacaktır.
İİK geçici 14. Maddesi ne 28/02/2018 tarihli ve 7101 sayılı İcra ve İflâs Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 46. Maddesiyle yapılan değişiklik sonucu; Üç ve daha az asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 1 numaralı asliye ticaret mahkemesinin, İhtisas mahkemesi olarak belirlenmesine, iş bu kararın Resmî Gazete’de yayımlandığı tarihten itibaren açılacak davaların ise anılan mahkemelere tevzi edilmesine ” karar verilmiştir.
İstanbul BAM 17. HD. 2019/2106 E.-2019/1721 K.sayılı ilamı ile bir kısım Yargıtay daire uygulamalarına uygun olarak iflas-konkordatodan kaynaklanan davalara bakan asliye ticaret mahkemesi ile iflas-konkordatodan kaynaklanan davalara bakmayan asliye ticaret mahkemeleri arasında verilen “gönderme kararının” usul hukuku tekniği anlamında “görevsizlik kararı” niteliğinde olduğu yönündeki uygulamayı benimsemiştir.
HMK.m.20 uyarınca görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine ve yapılan talep sonrası dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi gerekir. Elbette dosyaya yeni bakacak mahkemenin görevinin başlayabilmesi önceki görevsizlik kararının şeklen kesinleşmesi gerekir.Yargıtay Hukuk Genel Kurul kararlarında da belirtildiği üzere, kararı kesinleştiren tebligat bilgilendirici ve belgelendirici olup her aşamada ve re’sen ele alınması gereken veya en azından görevli mahkemece değerlendirmesi gereken usuli meseledir. O halde halihazırda bir görevsizlik kararı olduğu anlaşılmakla Yargıtay uygulaması da dikkate alınarak değerlendirme yapılmalıdır.
“…Bilindiği üzere, görevsizlik kararı veren mahkeme bu kararında dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesine karar vermekle yetinir. Dava dosyasını kendiliğinden (re’sen) görevli mahkemeye gönderemez. Dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi ve davaya görevli mahkemede devam edilebilmesi için görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde taraflardan birinin kararı veren mahkemeye başvurarak dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir (HMK’nun 20. maddesi). İki haftalık süre hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re’sen gözetilir.
Görevsizlik kararından sonra görevli mahkemede davaya devam edilebilmesi için öncelikle görevsizlik kararının kesinleşmesi gerektiği açıktır. Nitekim, HMK’nın 20/1. maddesinde iki haftalık başvuru süresinin görevsizlik kararı verildiği anda kesin ise bu kararın tebliği tarihinden, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren başlayacağı hüküm altına alınmıştır.
O halde; öncelikle görevsizlik kararının davacı ve davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek kesinleşmesinin sağlaması için dosyanın görevsizlik kararını veren mahkemeye iadesi ile kararın anılan mahkemece kesinleştirilmesi gerekmektedir. “(Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı 2017/1-1237E. 2019/453 K.sayılı ilamı)” … 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin …E. …K.sayılı ilâmının tebliğ işlemlerinin ilgili mahkemece tamamlanmasından sonra dosyanın Mahkememize teslimi sağlanmalıdır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı 2017/1-1237E. 2019/453 K.sayılı ilamında da belirtilmiş olduğu üzere İstanbul 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/138 Esas 2022/469 ilamı görevsizlik kararı niteliğinde olduğundan ve taraflarca dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmemiş olmakla birlikte kararın taraflara tebliği ve kesinleştirme işlemi yapılmadan mahkememize gönderildiği anlaşılmakla HMK 20.maddesi gereği işlem yapılması ve İstanbul 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/138 Esas 2022/469 Karar sayılı 01.06.2022 tarihli kararın kesinleştirilmesini ve kesinleştirme işlemi yapıldıktan sonra mahkememize gönderilmek üzere dosyanın İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesine iadesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
… 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin…Esas … Karar sayılı 01.06.2022 tarihli kararın kesinleştirilmesini ve kesinleştirme işlemi yapıldıktan sonra mahkememize gönderilmek üzere dosyanın İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesine İADESİNE,
Mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile karar verildi. 23/06/2022

Başkan
e-imza
Üye
e-imza
Üye
e-imza
Yazı İşleri Müdürü
e-imza