Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/382 E. 2022/547 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/382
KARAR NO : 2022/547

DAVA : TAZMİNAT (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/04/2016
KARAR TARİHİ : 07/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesi ile davacının 14/05/2015 tarihinde arkadaşı …’in kullandığı … plakalı tır ile giderken tek taraflı trafik kazası sonucu yaralandığını, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 1.000,00 TL iş göremezlik tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınması için dava açılmıştır.
Davalı cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunduğu, kusur tespitinin yapılması, SGK ödemelerinin sorulması gerektiğini, davalıya müracaat edilmediğinden olay tarihinden faiz istenemeyeceğini, davanın reddini talep etmiştir.
Davanın konusu davacının trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat davasıdır. Davacı taraf 31/12/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile artırım dilekçesi sunmuş, talebini 39.471,15 TL ‘ye artırmıştır. Bilindiği gibi belirsiz alacak davalarında ıslah yerine artırım dilekçesi birden fazla kez verilebilmektedir. Davacı asil ile davalı sigorta şirketi arasında dava tarihi olan 06/04/2016 tarihinden sonraki bir tarih olan dava dışı sulh sözleşmesi niteliğinde olan 04/08/2017 tarihli ibraname, mutabakatname ve tazminat makbuzu başlığını taşıyan sözleşme imzalanmış ve mahkememize sureti sunulmuştur. Bu dava sonrası ibranameye (sulh sözleşmesine) göre davacı … 36.809,00 TL’yi davalı sigorta şirketinden nakden almış bunun karşılığında zararın tazmini için açılmış (iş bu dava kastedilmektedir) ve açılacak her türlü davadan vazgeçmiştir. Yani bu sözleşme dava tarihinden sonra taraflar arasında duruşma dışında yapılan bir sulh anlaşmasıdır. Yargıtay’ın istikrar kazanmış içtihatları gereği sulh anlaşması mahkeme huzurunda yapılabileceği gibi duruşma dışında da yapılabilir ve geçerli olup tarafları bağlar (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 11/11/2020 tarih 2017/2711 Esas – 2020/887 Karar). Mahkememizde duruşma dışındaki bu sulh anlaşmasına dayanarak karar verilmesine yer olmadığına kararını vermiştir. Bu kararın istinaf edilmesi üzerin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi’nin kaldırma kararı gerekçesinde 2918 sayılı KTK’nın 111. maddesini gerekçe göstererek bu ibranamenin makbuz niteliğinde olduğunu, ödemeyle bilirkişi raporunda tespit edilen zararın farkının fahiş olduğunu gerekçe göstermiştir. BAM kararı iki yönüyle hukuka aykırıdır. Birincisi BAM’ın kaldırma kararında bahsettiği ibranamenin makbuz niteliğinde olduğu şeklindeki içtihat dava tarihinden önce yapılan ibranameler için geçerlidir(Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 19/06/2018 tarih 2015/9929 Esas – 2018/6141 Karar). Dava açıldıktan sonra dava konusu zararı gidermek ve mevcut davayı sona erdirmek için yapılan sulh sözleşmeleri tarafları bağlar (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 13/02/2018 tarih 2015/5442 Esas 2018/921 Karar sayılı içtihatında da vurgulandığı gibi dava tarihinden sonra yapılan sulh sözleşmesinin bulunması halinde ibranamedeki miktar ile bulunan zarar fahiş olsa bile bu sözleşme tarafları bağlar. Mahkememiz BAM’ın diğer kaldırma gerekçesine de katılmamıştır. Taraflar arasındaki ibraname yani sulh anlaşması tarihi 04/08/2017 tarihidir. Bilirkişi heyetinin ek rapor tarihi 17/05/2021 tarihi olup iki tarih arasındaki asgari ücret farkı yüzünden rapor tarihinde davacının zararı 57.867,25 TL bulunmuştur. Sulh sözleşmesindeki asgari ücrete göre hesaplama yapılması halinde sulh sözleşmesindeki rakama yakın yani fahiş fark olmayan bir rakam ortaya çıkacaktır. Yani Yargıtay’ın içtihatlarında geçen fahiş fark mevcut değildir. İbraname tarihinde parasını alan kişinin zararını o tarihteki asgari ücrete göre hesaplamak gerekir. Sonuç olarak mahkememiz sulh anlaşması tarihinin dava tarihinden sonraki bir tarih olması nedeniyle tarafları bağlayacağından önceki kararı ile aynı kararı vermiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Taraflar arasında dava tarihinden sonra Yargıtay İçtihatları gereğince bağlayıcılığı olan 04/08/2017 tarihli duruşma dışı sulh sözleşmesi (ibraname) düzenlendiğinden dava konusuz kaldığından önceki kararımızda olduğu gibi KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla;
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu karar harcının 29,20 TL peşin harç ile 132,00 TL ıslah harcı toplamı 161,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye 80,50 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
Taraflar arasında ibraname düzenlendiğinden taraflar lehine vekalet ücretine yer olmadığına,
Davacı tarafından yapılan toplam 2.144,95 TL yargılama gideri ile 29,20 TL başvuru harcı ile 29,20 TL peşin harç, 132,00 TL ıslah harcı toplamı 2.335,35 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 07/06/2022

Katip
e-imza

Hakim
e-imza

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 29,20 TL
Islah Harcı : 132,00
Karar Harcı : 80,70 TL
Bakiye Harç : 80,50 TL
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 2.385,00TL
Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 00,00 TL
Yargılama Gideri Detayları
Posta Giderleri : 344,95 TL
Bilirkişi Ücreti : 1.800,00 TL