Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/378 E. 2022/992 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/378
KARAR NO : 2022/992

DAVA : TAZMİNAT (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/01/2016
KARAR TARİHİ : 06/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacılar vekili mahkememize verdiği ve duruşmada içeriğini tekrar ettiği 29/01/2016 tarihli dava dilekçesinde; … … tarihli nüshasında yayınlanan “…” başlıklı haber müvekilleri hakkında gerçek dışı, dolayısıyla manevi haklarını ve ticari itibarlarını toplum nezdinde rencide eden, haksız ve kasıtlı olarak kamuoyunu müvekkiller aleyhine etmek ve provoke etmek amacıyla hazırlanmış asılsız bir yayın olduğunu, bu yayın nedeniyle müvekili … A.Ş için 75.000,00 TL,… A.Ş için 75.000,00 TL, … için ise 100.000,00 TL olmak üzere toplam 250.000,00 TL manevi tazminatın yayın tarihinden itibaren işleyecek yasal faizlerle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, dava konusu yayının hukuka aykırılığının tespiti ve masrafı davalılardan alınmak suretiyle kararın … Gazetesi’nde ve tirajı en yüksek ulusal iki gazetede yayınlanmasına karar verilmesini, talep etmiştir.
CEVAP/
Davalı … vekili mahkememize verdiği ve duruşmada içeriğini tekrar ettiği cevap dilekçesinde; müvekkilinin huzurdaki dava bakımından taraf sıfatının bulunmadığını, bu nedenle mahkemece esasa girilmeden öncelikle husumet yokluğundan red kararı verilmesini istediklerini, müvekkilinin milletvekilliği görevinin gereği anayasal denetim fonksiyonunun icra etme yükümlülüğünün mevcut olduğunu, bu itibarla kamuoyunu yakından ilgilendiren olaylara ilişkin açıklamalarda bulunulmasında kamu yararı olduğunu, müvekkilinin Sayıştay raporları ile sabit hale gelen ve doğrudan kamu zararının oluştuğunu belgeleyen devletin resmi kurumlarının verileri ile hareket ettiğini, davacı tarafın müvekkilinin resmi belgeler üzerinden yapmış olduğu araştırmalar sonucunda ulaştığı bilgi ve verilerin kamuoyu ile paylaşmasından rahatsızlık duymasının abesle iştigal olduğunu, davacı … Televizyonu … Gazetesi ve … davaya konu haber içeriği ile ilgili bir ilişkisinin bulunmadığını, müvekkilinin 17-25 Aralık soruşturma dosyaları ile …grubunun satın alınmasına ilişkin beyanlarının haberin çok küçük bir bölümünün oluşturduğunu, davacı tarafın müvekkilinin açıklamalarının bu çok küçük bölümünün adeta mercek altına almak suretiyle yanlış bir izlenim uyandırmaya çalıştığını, kamuoyu tarafından 17-25 Aralık soruşturma dosyası olarak bilinen dosya kapsamında 05/05/2014 tarihinde Meclis çatısı altında bir araştırma komisyonu kurulduğunu, müvekkilinin “…” ile “Enerji Sektörü içerisindeki bazı şirketlerin hisse devirleri yapılmak suretiyle kamu zararının oluştuğu iddiası” hususlarına ilişkin açıklamaları dinleme tutanaklarına dayandığını, dönemin Başbakanı …’ın “yalan, montaj, kumpas” olarak nitelediği dinleme kayıtlarının montaj olmadığını, TBMM Komisyonu tarafından görevlendirilen uzmanlar tarafından da teyit edildiğini, müvekkilinin kendi kendine ortaya attığı bir iddiadan ibaret olmadığının kayıtlar istendiğinde görüleceğini, davacı tarafın manevi tazminat talebine konu ettiği ifadelerin birebir maddi gerçeklerle örtüşen olayları ve güncel konuları içerdiğini, halkın konu hakkında bilgilendirilmesini ve bilinçlendirilmesinin istenildiğini, müvekkilinin davaya konu haber içeriğinde yer alan ifadelerin değer yargısı, düşünce açıklaması niteliğinde olup, demokrasinin bir ön koşulu olarak ifade özgürlüğünün gereği olduğunu, müvekkilinin davacıların kişilik haklarına saldırı amacı ile hareket ettiğinin söylenemeyeceğini, davacı tarafın manevi tazminat talebinin kabul edilebilmesi için Türk Borçlar Kanunun 58.maddesinde belirlenen şartların birlikte gerçekleşmesi gerekmekte olup somut olayda söz konusu şartların hiçbirinin gerçekleşmediğini, Anayasanın 83.maddesi gereğince müvekkilinin yasama sorumsuzluğunu söz konusu olduğunu, hiçbir şekilde kabul anlamında gelmemek kaydıyla talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu, dosyanın esasına girilmeksizin husumet yokluğu nedeniyle davanın reddini, aksi halde haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılara tahmiline karar verilmesini, talep etmiştir.
Davalılar …A.Ş ve …vekili mahkememize verdiği ve duruşmada içeriğini tekrar ettiği cevap dilekçesinde; müvekkili … Gazetesinin 22/10/2015 tarihli nüshasının hem ilk hemde 17.sayfasında yer alan haberlerle ilgili davacılar tarafından davacılar vekilinin dilekçesine yer alan beyanlarını kabul etmiyoruz, haberin içeriğinin diğer davalı … milletvekili sayın …’nun basın açıklaması ile açıklamada ismi geçen şirketler hakkındaki iddialar ile bu iddialara konu olan şirketin ortaklık yapısı ve kuruluş bilgilerinden ibaret olduğunu, diğer davalı …’nun açıklamalarına müvekkili gazetenin herhangi bir yorum ve değer yargısı eklemeden yayınladığını, basın açıklamasının içeriği nedeniyle karşı tarafın uğradığını ettiği zarar ve ticari kayıp dolmasına neden olacak hiçbir etkisinin bulunmadığını, açıklamaların sadece bir basın kuruluşu olarak okuyuculara aktarıldığını, husumetin basın açıklamasını yapan sayın …’ya yönlendirilmesi gerektiğini, müvekkillerinin basın yayın özgürlüğü çerçevesinde halkın bilgilenme hakkına yönelik haber verme hakkını kullandığını, davaya dayanak basın açıklamasının içeriğinin güncel, toplumda büyük bir bölümün ilgisini çeken bir açıklama olduğunu, ülkemizde büyük bir infial yaratan 17-25 Aralık süreci sonrasında her ne kadar takipsizlik kararı verilmiş ise de; bu kararın konuyla ilgili haber yapılamayacağı, konunun tartışalamayacağı anlamını içermediğini, açıklamanın haberleştirilmesinin, haber verme hakkı kapsamında olduğunu, davacıların açıklamalardan müvekkili Hürriyet gazetesini sorumlu tutmasının tamamiyle siyasi emellerle ortaya çıkan bir hareket olduğunu, kabul anlamına gelmemekle beraber manevi tazminat istemine ilişkin olarak istenen manevi tazminat miktarının son derece fahiş olduğunu belirterek gerçeklik, güncellik kamu yararı, toplumsal ilgi, konuyla düşünsel bağlılık unsurları mevcut adli bir haber olduğundan davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini, talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Davanın açıldığı …l 13. Asliye Hukuk Mahkemesi 07/03/2017 tarihli …Esas – …Karar sayılı dosyasında davacıların tüm taleplerinin reddine karar verilmesi üzerine davacılar vekili iş bu kararın istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasını ve yeniden yargılama yapılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 09/03/2022 tarihli 2020/940 Esas 2022/668 Karar sayılı kararı ile …. 13. Asliye Hukuk Mahkemesi 07/03/2017 tarihli … Esas – …Karar sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmiş, iş bu dosya … 13. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı sırasına kaydedilerek; dosyada 28/03/2022 tarihli …Esas – … Karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilmiş, kesinleşmesi üzerine dosya davacılar vekili talebi üzerine mahkememiz iş bu dosyasına tevzi ve kayıt edilmiştir.
Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine, ilişkindir.
… 13. Asliye Hukuk Mahkemesi … Esas sayılı dosyasında yapılan incelemede; tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının araştırıldığı, Kapatılan 37. Sulh Ceza Mahkemesinin … Değişik İş sayılı dosyası, … Kapatılan 10. Sulh Ceza Mahkemesinin … Değişik İş sayılı dosyası, davaya konu 22/10/2015 tarihli Hürriyet Gazetesinin aslının celbedildiği görülmüştür.
Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine, ilişkindir.
Dosyadaki bilgi ve belgeler, toplanan deliller, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile ilgili gelen müzekkere cevapları, Kapatılan 37. Sulh Ceza Mahkemesinin …D.İş sayılı dosyası, … Kapatılan 10.Sulh Ceza Mahkemesinin …D.İş sayılı dosyası, gazete aslı, 13. Asliye hukuk Mahkemesinin …Esas …Karar sayılı dosyası ve Bölge Adliye Mahkemesinin 4 . Hukuk Dairesinin 2020/940 Esas 2022/668 karar numaralı kararı ve tüm dosya kapsamından; davaya konu 22/10/2015 tarihli … gazetesinin 1.sayfasında ve devamı olan 17.sayfasındaki haber yazının … milletvekili davalı … tarafından, kamuoyunda …soruşturması diye bilinen soruşturma ile ilgili gerek meclis araştırma komisyonunda ve gerekse dinleme tutanaklarında geçen belgelerle ilgili yaptığı açıklamalar olduğu, bu açıklamaların gazetede herhangi bir yorum yapılmadan yazıldığı, davacıların kişilik haklarına saldırı amacıyla yazılmadığı sonucuna varıldığı, davalı …’nun … milletvekili olduğu, yazı bir bütün olarak incelendiğinde açıklamalarının küçük bir kısmında …’ın Türkiye’deki dolaylı ortağının …olduğunu, …, …ve …’nin şirketi …’nın sahibi durumunda olduğundan bahsettiği, davacı …’nun adının geçmediği, milletvekilliği görevi gereği kamuoyunu yakından ilgilendiren olaylara ilişkin açıklamalarda bulunmasında kamu yararı bulunduğu, açıklamaların davacıların kişilik haklarına saldırı amacıyla yapılmadığı anlaşıldığından davacıların tüm taleplerinin reddine dair karar verildiği ve kararın Bölge Adliye Mahkemesinde görevsiz mahkemede verilmiş olması nedeniyle kararın ortadan kaldırıldığı, mahkememizin görevli olması nedeniyle mahkememize tevzi edilen dosyada beyanların tazminatı gerektirmediği ve kişilik haklarına saldırı içermediği kamuoyunu ilgilendirdiği gerekçeleri ile davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davanın REDDİNE,
Tahsilde Tekerrür Olmamak Kaydıyla;
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu karar harcının peşin yatırılan 4.269,38 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4.188,68 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalılar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 10/3 maddesi gereğince hesaplanan 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalılara verilmesine,
Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider ve delil avanslarının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 06/12/2022

Katip
e-imza

Hakim
e-imza

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 4.269,38 TL
Karar Harcı : 80,70 TL
Bakiye Harç : 4.188,68 TL

Davacılar Gider Avansı
Yatırılan Avans : 355,00 TL

Davalı … Şirketi Gider Avansı
Yatırılan Avans : 150,00 TL

Yargılama gideri detayları
Posta Giderleri :284,70 TL