Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/350 E. 2023/598 K. 11.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/350 Esas
KARAR NO : 2023/598

DAVA :Haksız Eylemden Kaynaklanan Alacak
DAVA TARİHİ : 18/08/2021
KARAR TARİHİ : 11/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Haksız Eylemden Kaynaklanan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından davalı aleyhine … 3. İcra Dairesi … Esas sayılı dosyası ile ilamsız takiplerde haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine söz konusu takibin icra dairesince durdurulduğunu, davalının itirazlarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, öncelikle dava konusu alacağın davalının haksız fiilinden kaynaklı doğduğunu, davalı borçlunun icra takibine hak düşürücü süreye uymayarak usul ve yasaya aykırı itirazlarda bulunduğunu, davalının müvekkili şirketin dağıtımını sağladığı elektriği abonesiz, kaçak kullanımına ilişkin ilgili memurlar tarafından tutanaklar tutulduğunu ve faturalar kesildiğini, açıklanan tüm nedenler ve toplanacak delillerle borçlunun itirazının yerinde olmadığını, bu sebeple borçlunun yapmış olduğu itirazının iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla, alacağın aslı, faiz ve fer’isi ile masraf ve harçlarının tamamına ilişkin itirazın iptaliyle devamına, asıl alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile davalının icra inkâr tazminatına mahkum edilmesi, yargılama gideri ve vekalet ücretinin yine davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra takibinin ticari bir ilişkiden kaynaklandığını davanın ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğini, itirazın iptali ticari davalar kapsamında kalıyorsa ayrıca dava açılmadan önce ticari uyuşmazlıklarda arabulucu başvurusunun yapılmasının dava şartı olduğunu, iş bu davada görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemeleri olması gerekiyorken Asliye Hukuk Mahkemelerinde açılmış olduğunu, görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, arabuluculuk dava şartı yerine getirilmeden açılan mezkur davanın dava şartı yoksunluğundan reddi gerektiğini, müvekkili aleyhine … 3. İcra Dairesi…E. Sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, iş bu takibe haklı sebepleri doğrultusunda itiraz ettiklerini ve daha sonra akabinde itirazın iptali davası açıldığını ve iş bu dava dilekçesinin taraflarına tebliğ edildiğini, neticede itiraz etme gereğini duyduklarını, davacının dava dilekçesinde davalının müvekkili davacı şirketin dağıtımını sağladığı elektiriği abonesiz ve kaçak kullandığını beyan ettiğini, iş bu iddianın tamamıyla gerçeğe aykırı, somut ve mesnetsiz olduğunu, müvekkilinin … adı altında ve … A.Ş. Adı altında elektirik kullanımı için yapmış olduğu sözleşmesi olduğunu ve cevap dilekçesi ekinde sunulduğunu, iş bu sözleşmeye istinaden temin ettiği sayacı kullandığını, faturalarını ödediğini ve herhangi bir kaçak kullanımla hiçbir alakası bulunmadığını, müvekkili üzerine kayıtlı sayaç bilgilerinin No:5 , 438 Ada, 13 Parsel, A Blok- Dükkan 1 , … Adresli , … tekil kod/tesisat no’lu, … sözleşme hesap no’lu … sayaç markalı, … seri numaralı, sayaç olduğu ve sözleşmesinin de bulunduğunu, herhangi bir kaçak kullanımının kesinlikle söz konusu olmadığını, müvekkiline ait olmayan ve müvekkille ilgisi bulunmayan bir sayacı sadece müvekkiline yakın bir yerde bulunması neticesinde ona ait olarak gösterip, siz kaçak kullanıyorsunuz denilerek tutanak tutularak fatura kesilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, çünkü müvekkilinin üzerine zaten bir sayacın kayıtlı olduğunu ve bu sayacın faturalarını ödemekte iken ikinci bir sayaç kullanmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, yukarıda arz ve izah edilen nedenler ile öncelikle dava şartı yoksunluğundan davanın usulden reddini, Mahkeme aksi kanaatte ise müvekkili hakkında açılmış olan iş bu itirazın iptali davasının esastan reddini, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, takibin konusu borçlunun aslında … olduğunu mahkemeye bildirimini yapmakla, gerekli araştırmaların yapılması ve …’in dinlenilmesi neticesinde borçlunun … olduğunu kabulü ile müvekkilinin dava konusu sayaçla hiçbir bağlantısının bulunmadığının kabulünü, yargılama ve vekalet ücreti giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, ıslah öncesi İİK m.67 kapsamında itirazın iptali davası olan 25/10/2022 tarihli davacı vekilinin ıslah yaparak davalıya karşı 7.696,42 TL Haksız Eylemden Kaynaklanan Alacak davası olduğu anlaşılmıştır.
İhtilaf, tarafların usule uygun arabuluculuk faaliyetini gerçekleştirip gerçekleştirmediği, sonrasında davalı tarafından kaçak elektrik kullanım nedeniyle takip sebebi itibariyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, varsa miktarının tespiti hususlarından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle davalının … 3. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. Davanın … 22. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldüğü ve mahkemenin … Esas… karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek dosyanın mahkememize gönderildiği; davacı vekilinin 25/10/2022 tarihli beyan dilekçesi ekinde … Arabuluculuk Bürosu’nun … büro dosya numarası, 2022/33097 arabuluculuk numarası ile taraflar arasında ” … 3. İcra Dairesi …Esas sayılı icra dosyası ile talep olunan hak ve alacaklar ile ferilerinin tahsiline dair uyuşmazlıkta” anlaşamadıkları tutanak altına alınmıştır.
… 3. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında yapılan incelemede davalı tarafın borçlu sıfatının bulunmadığı takip talebinde yalnızca dava dışı Ersin Ekici hakkında takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin mahkememizde görülen yargılama esnasında dava türünü değiştirerek davalıya karşı alacak davası olacak şekilde davasını ıslah ettiğini beyan ettiği görülmüştür.
TTK’nın 5/A maddesindeki düzenlemeye göre, “Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.”
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A/2. maddesinde “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmü düzenlenmiştir.
Davalının, tarafı olmadığı icra dosyasında davacı taraf ile arabuluculuk görüşmesinde anlaşamadığı görülmekle, davacının tam ıslah yaparak davanın niteliğini değiştirip icra dosyasından kaynaklı olmayacak şekilde alacak davası niteliğine dönüştürdüğü bu hali ile dava açılmadan önce zorunlu olan davalı taraftan istenen alacak davasına ilişkin usule uygun düzenlenmiş bir arabuluculuk tutanağı bulunmadığı anlaşılmakla 7155 sayılı Kanun ile ticari davalarda zorunlu hale getirilen arabuluculuğun tamamlanabilir bir dava şartı olmadığı eldeki davanın usulüne uygun olarak arabulucuya başvurulmadan açıldığı anlaşılmakla, 7155 sayılı Kanuna eklenen 6102 sayılı TTK’nın 5/A maddesi hükmü uyarınca davanın zorunlu arabuluculuk kapsamında olması ve 6325 sayılı HUAK 18/A maddesi hükmü gereğince arabuluculuğa başvurulmadan dava açıldığından davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-7155 sayılı kanuna eklenen 6102 sayılı TTK’nın 5-A maddesi hükmü gereğince eldeki davanın zorunlu arabuluculuk kapsamında olması ve usule uygun olarak arabulucuğa başvurulmadan dava açıldığından dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 269,85 TL maktu karar harcının peşin yatırılan 92,96 TL harçtan mahsubu ile noksan 176,89 TL har kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 7.696,42 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
dair davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak ve istinaf başvurma ve karar harcı ile istinaf gider avansı yatırılmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenmesi için tarafların istinaf kanun yoluna başvuru hakkı açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 11/10/2023

KATİP
¸e-imzalıdır

HAKİM
¸e-imzalıdır

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 92,96 TL
Karar Harcı : 269,85 TL
Noksan Harç : 176,89 TL
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.904,40 TL
Yargılama gideri detayları
Bilirkişi Ücreti : 1.500,00
Posta Giderleri : 360,00 TL