Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/334 E. 2023/177 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/334
KARAR NO : 2023/177

DAVA : İflas (Adi Takipten Doğan İtirazın Kaldırılması Ve İflas (İİK 156))
DAVA TARİHİ : 22/04/2022
KARAR TARİHİ : 16/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İflas (Adi Takipten Doğan İtirazın Kaldırılması Ve İflas (İİK 156)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili …’in, davalı şirket aracılığıyla turistik gezi amaçlı bir tur satın aldığını ve davalı şirketten satın aldığı turun bedelini vaktinde ödediğini, ancak 2020 yılının ilk aylarında ortaya çıkan Covid-19 salgınının yol açabileceği riskler sebebiyle turun iptal edildiğini, turun iptal edilmesi sebebiyle davalı şirketten ödenen tutarların geri iadesi talep edildiğini, davalı şirketin ödeme yapacağına dair sözler vererek hiçbir zaman geri ödemeyi gerçekleştirmediğini, bu süreçte müvekkili tarafından davalı şirket yetkilileri ile defalarca görüşüldüğünü, görüşmeler sırasında ödemenin yapılacağı sözü verilerek müvekkilinin sürekli oyalandığını, ödemenin müvekkile yapılacağına dair yazılı taahhüt verildiğini, ancak tur bedelinin iadesinin hiçbir zaman gerçekleşmediğini, bunun üzerine müvekkilinin, … 5. İcra Dairesi’nin … E. sayılı dosyası üzerinden asıl alacak miktarı olarak 5.106,00 TL bedelli iflas yolu ile takip başlattığını, davalı şirket borcu ödemek yerine takibe itiraz ettiğinden takip durdurduğunu, ayrıca söz konusu turun satın alımı ve sonrasında ücret iadesi konularının görüşülmesi için davalı şirketin Harbiye’de bulunan işyerine gidildiğini, ancak bu adresin güncel olarak davalı şirket tarafından kullanılmadığını, bu nedenlerle, fazlaya dair her türlü talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüne, davalı şirketin … 5. İcra Dairesi’nin… E. sayılı dosyasına yaptığı haksız itirazının kaldırılmasına, takibe haksız ve dayanaksız olarak itiraz edildiğinden dolayı, en az %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, davalı şirketin iflasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın konusu gereği Tüketici Mahkemelerin yetki alanına girdiğini, borcu kabul anlamına gelmemekle birlikte uyuşmazlığın konusunun paket tur sözlemesi olduğunu, davacı Tüketici Hakem Heyetine başvurmamak için böyle bir yol izlediğini, sırf bu yüzden bile davanın usulden reddi gerektiğini, müvekkili …Ltd. Şti.’nin bir turizm şirketi olduğunu, koronavirüs (Covid-19) salgın hastalığının Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından “pandemi” ilan edilmesi akabinde tüm dünya sınırlarını seyahatlere kapatıldığını, bir çok sektörü olumsuz etkileyen bu durum Turizm sektörünü durma noktasına getirdiğini, birçok turizm firması gibi müvekkili şirketin de bu durumdan olumsuz etkilendiğini, Pandemi salgın hastalığı başlamadan önce müşterilerden alınan tur bedelleri ilgili havayolu firmalarına, konaklama yerlerine ve ilgili diğer acentelere ödeme yapıldığını, ancak salgın hastalığın ortaya çıkması ve kısıtlamaların getirilmesiyle tüm turizm sektörü sekteye uğradığından ilgili havayolu firmalarından, konaklama yerlerinden ve diğer ödeme yapılan acentelerden para iadelerinin geri alınamadığını, müşterilere de para iadesi yapılamadığını, 3. kişilerce müvekkili şirkete ücretlerin geri ödemesinin de yapılmadığını, davacının satın almış olduğu turlarda yer alan ülkelerde Covid-19 nedeniyle ülke sınırlarının turizm uçuşlarına kapatıldığını, hava yolu şirketlerince de müvekkili şirkete ödenen tur bedellerinin iadesi yapılmadığını, turizm seyahat kısıtlamasının halen devam ettiğini, ortada bir mücbir sebep durumunun söz konusu olduğunu, müvekkili şirket adına muaccel olmuş herhangi bir borç da söz konusu olmadığını, doğmuş bir alacak olmadığını, Covid-19 salgını sebebiyle kişilerin uğramış olduğu zararlardan müvekkili şirketin sorumlu tutulmasının hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirketin başkaca müşterileri, ödemeyi yapmış oldukları bankalara başvurarak paralarını iade aldıklarını, davacı sadece bir kısmını alabildiği iddiasında bulunduğunu, ne kadarlık ödemenin geri alındığının araştırılması gerektiğini, kredi kartıyla yapılan ödemeler Uluslararası CHARGEBACK kuralları kapsamında ilgili bankaya başvurulması halinde kart sahibine ödendiğini, bu hususun mahkeme tarafından araştırılmasını talep ettiklerini, davacıların ödemeleri geri alıp almadıkları araştırılmadan verilen hükümlerin hukuka aykırı olduğunu, bu durumun aynı zamanda alacağın likit olmadığı sonucunu doğurduğundan inkar tazminatına da hükmedilmesinin yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle haksız ve hukuksuz ikame edilen davanın reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı yan üzerine tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde
Dava, itirazın kaldırılması ve iflas istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık, davacının takibe konu turistik gezi için satın alınan ancak Covid 19 tedbirleri nedeni ile iptal edilen tur bedelini talep edip edemeyeceği, ödemenin kredi kartı ile yapılıp yapılmadığı, bankadan iade talep edilip edilmediği, itirazın kaldırılması ve iflas şartlarının oluşup oluşmadığı konularından ibarettir.
İflas isteyen alacaklı, İİK m.160.maddesi gereğince gerekli masrafları avans olarak mahkeme veznesine peşin olarak yatırmak zorunda olup, söz konusu husus özel olarak düzenlenmiş dava şartıdır. (23 HD., 2015/1364 E., 2016/2405 K.)
Somut olayda davacı vekiline tebliğ edilen tensip zaptı ile 25.000 TL iflas avansını yatırmak üzere bir (1)aylık kesin süre verilmesine rağmen iflas avansı yatırılmamıştır.
Davacı/alacaklının daha az masraflı genel haciz yolu ile alacağını tahsil etmek yerine davalı borçlunun iflas yolu ile külli tasfiyesi ile alacağını tahsil etmek istemesi İİK hükümleri uyarınca tasfiye masraflarını yüklenmeyi kabul ettiği anlamı taşır. İflas avansı İİK’nın 160. maddesi hükmüne göre, iflas davasının dava şartı olup, davacının verilen kesin sürede gider avansını karşılaması gerekir. Ayrıca, 2004 sayılı İİK’nin 160.maddesi uyarınca, iflas isteyen alacaklı ilk alacaklılar toplantısına kadar olan masraflardan sorumludur.Mahkemenin, bu masrafların peşin verilmesini ara kararıyla istemesi, bu yükümlülük yerine getirildikten sonra ancak davaya devam edilmesi gerekecektir. Çünkü, yasanın öngördüğü bu yükümlülük ,davanın görülebilmesi şartıdır. Bir diğer anlamıyla dava şartıdır.
İflas davasında, iflas avansının yatırılmış olması 6100 sayılı HMK’nin 114/2.maddesinde düzenlenen “diğer kanunlarda yer alan dava şartları”ndan olup, verilen kesin süreye rağmen iflas avansının yatırılmaması sebebi ile HMK 115/2. maddesi uyarınca, dava şartı noksanlığı sebebi ile davanın usul yönünden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının HMK 114/2 ve HMK 115/2 maddesi gereği dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre tahsili gereken harç 179,90-TL olduğundan peşin alınan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 99,2‬0-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Talep olmadığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük yasal süresi içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği karar verildi. 16/03/2023

BAŞKAN

ÜYE

ÜYE

KATİP