Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/301 E. 2022/744 K. 21.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/301 Esas
KARAR NO : 2022/744 Karar

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 13/01/2017
KARAR TARİHİ : 21/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından sahte imzalya borçlanma yapılarak 13.000,00 USD bedelli, … seri numaralı, 30/04/2016 tarihli bir adet çek düzenleyerek müvekkili aleyhine … 14. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra takibi sebebiyle müvekkilinin haciz baskısı altında 06/01/2017 tarihinde 4.000,00 TL ödeme yaptığını, müvekkilinin takip konusu çeki imzalamadığını ve çek üzerindeki yazıların da müvekkiline ait olmadığını, davalıya herhangi bir borçları bulunmadığını, bu nedenle davanın kabulüne, müvekkilinin ödediği 4.000,00 TL’nin istirdatına, takibin iptaline ve davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında kumaş ticareti olduğunu, müvekkili tarafından davacıya mal verildiğini ve mal bedeli olarak takip konusu çekin alındığını, davacının kötü niyetli olarak çek üzerindeki imzayı ve kaşeyi inkar ettiğini, davacının daha önceki ticaretlere ilişkin vermiş olduğu çek, senet ve mal teslimi sırasında aldığı faturalara da hep farklı imza attığını, bu çek ve senetlerin itiraz olmadan ödendiğini, müvekkilinin çek üzerindeki imzanın davacıya ait olup olmadığını bilebilecek durumda olmadığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, İİK m. 72/3 kapsamında icra takibinden sonra açılmış menfi tespit davasıdır.
Mahkememizin 19/06/2019 tarih 2017/44 Esas ve 2019/576 Karar sayılı kararı ile; “Davacı, … 14. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının dayanağı bulunan çekteki … Ltd. Şti adına atılan ciranta imzasının kendisine ait olmadığı nedeniyle takibe konu borçtan sorumlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Mahkememiz dosyasına celp edilen … 14. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davalı …Ltd. Şti’nin davacı … Ltd. Şti ve üçüncü kişi … Ltd. Şti aleyhine 02/11/2016 tarihinde, 30/04/2016 vade tarihli ve 13.000,00 USD miktarlı çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus yolla 12.540,34 USD asıl alacak, 371,06 USD işlemiş faiz, 1.245,03 USD tazminat ve 37,62 USD komisyon olmak üzere toplam 14.203,05 USD’nin takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %6 dolar cinsinden yabancı paraya kamu bankalarınca uygulanan azami mevduat faiz oranı ile birlikte davacılardan tahsilini talep ettiği ve takibin halen derdest olduğu görülmektedir.
Takip dayanağı çekin incelenmesinde; çekin … – 30/04/2016 tarih, 13.000,00 USD miktarlı, muhattabın … AŞ… Şubesi, keşidecinini … Ltd. Şti., lehtarın … Ltd. Şti, olduğu, ciro silsilesinin sıra ile … Ltd. Şti., … Ltd. Şti., takip eden 2 cironun iptali edildiği ve çekin 02/05/2016 tarihinde muhattap bankaya ibraz edildiği, bankanın karşılıksızdır şerhinden sonra Maral Kumaş … Ltd. Şti’nin tekrar cirosunun mevcut olduğu görülmektedir.
İhtilaf, takip dayanağı çekteki ilk ciranta olan imzanın davacı şirket temsilcisine ait olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Açılan menfi tespit davası imza sahteliğine yönelik olduğundan ispat yükü davalı alacaklıda olup davalı alacaklı imzanın davacı borçluya ait olduğunu ispat etme yükü altındadır.
İstanbul ATK Fizik İhtisas Dairesi’nden alınan 15/03/2019 tarih – 6287 sayılı rapor ile; birinci ciranta olan davacı… Ltd. Şti adına atılan imzanın bu şirket temsilcisi …’in eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği saptanmıştır.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporu denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan davanın kabulü ile, davacının … 14. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibe konu borç bakımından lehtar sıfatıyla ilk cirantadaki imzanın davacıya ait olduğu ispat edilemediğinden borçlu olmadığının tespitine, iadesi talep edilen miktarın icra müdürlüğünce icranın iadesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. ” şeklindeki gerekçe ile davanın kabulü ile, davacının … 14. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takibe konu borç bakımından lehtar sıfatıyla ilk cirantadaki imzanın davacıya ait olduğu ispat edilemediğinden borçlu olmadığının tespitine, iadesi talep edilen miktarın icra müdürlüğünce icranın iadesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Davalı tarafın bu karar aleyhine istinaf kanun yoluna başvurması neticesinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 31/03/2022 tarih 2019/2912 Esas ve 2022/549 Karar sayılı kararı ile; “Dava, İİK 72. Maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit ve istirdat davasıdır.
Mahkemece verilen karar davalı vekilince istinaf edilmiştir.
Davacı davasında takip dayanağı çekteki imzasını inkar etmiştir. Alınan adli tıp kurumu raporunda da imzanın davacı şirket yetkilisi olduğu belirtilen kişinin eli ürünü olup olmadığı yolunda tespit yapılamadığı belirtilmiştir. İmza inkarına dayalı davalarda ispat külfeti imzası inkar edilen belgeye dayalı olarak hak talep eden taraftadır. Somut olayda ispat külfeti davalı taraftadır. Söz konusu adli tıp raporu dosyaya sunulduktan sonra davalı tarafça yeni bir bilirkişi incelemesi istenilmemiştir. Öte yandan dosya içeriğinden davacının huzurda imza örneklerinin de alındığı görülmüştür. Dosya içeriği itibariyle imzanın davacıya ait olduğu ispatlanamadığından davalı vekilinin istinaf talepleri yerinde değildir.
Ne var ki davacının menfi tespit talebinin yanı sıra ayrıca icra dosyasına ödenilen tutarın da istirdadı talebi de bulunmaktadır. Davacı davasında haklı çıkması halinde istirdada da karar verilmesi gerekir. Bu nedenle mahkemece yazılı şekilde karar verilmesine yer olmadığı şeklinde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Mahkemece yapılması gereken iş ilgili icra müdürlüğüne davacı tarafça takip nedeniyle davacının yaptığı ödemelerin sorularak bu ödemelerin istirdadına dair karar vermekten ibarettir.
Açıklanan bu hususlar gözetildiğinde davalı vekilinin istinaf talebinin re’sen bağlamında kabulü gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” şeklindeki gerekçe ile mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
İstinaf kararı akabinde mahkememizin 2022/301 Esas sayılı dosyası üzerinden kayıt görmüştür.
… 14. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından istirdat istemine dayanak kılınan 4.000,00 TL’nin 09/01/2017 tarihinde Vakıflar Bankası’na ödendiği ve bankadan gönderilen havalenin icra müdürlüğü tarafından aynı tarihte tahsilat makbuzu düzenlenmek suretiyle tahsil edilmiş olduğu görülmektedir.
Tüm dosya kapsamı, daha önce alınmış olan bilirkişi raporları ve özellikte istinaf kararı doğrultusunda olmak kaydıyla davanın kabulü ile, davacının … 14. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibe konu borç bakımından lehtar sıfatıyla ilk cirantadaki imzanın davacıya ait olduğu ispat edilemediğinden borçlu olmadığının tespitine, 4.000,00 TL’nin 09/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ İLE,
Davacının … 14. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibe konu borç bakımından lehtar sıfatıyla ilk cirantadaki imzanın davacıya ait olduğu ispat edilemediğinden borçlu olmadığının TESPİTİNE,
4.000,00 TL’nin 09/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 3.017,45 TL nispi karar harcından, peşin yatırılan 754,37 TL harcın mahsubu ile noksan kalan 2.263,08‬ TL harcın tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 321,40 TL yargılama gideri ile 754,37 TL peşin harç ve 31,40 TL başvurma harcı toplamı 1.107,17 TL’nin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/09/2022

Katip …

Hakim …

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 754,37 TL
Karar Harcı : 3.017,45 TL
Noksan Harç : 2.263,08 TL
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 495,00 TL
Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 150,00 TL
Yargılama Gideri Detayları
Posta Giderleri : 342,90 TL