Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/151 E. 2022/96 K. 09.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/151 Esas
KARAR NO : 2022/96

DAVA : Şahsi İflas
DAVA TARİHİ : 22/01/2002
KARAR TARİHİ : 01/03/2022

Mahkememizin … Esas 2009/54 Karar sayılı ve mahkememiz dosyası ile birleşen İstanbul 1. ATM … esas sayılı dosyasının yeniden işleme alınmasına karar verildiği ve 2022/151 esas sırasını alan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … grubu ile … arasında gerçekleştirilen … krediler kapsamında … A.Ş. Yönetim kurulunun 02.11.1998 tarihli kararı ile … bağlı … A.Ş.’ye, … A.Ş.’ye, … San. A.Ş.ye kredi kullandırıldığını, … grubuna ait olan banka olan … A.Ş. Tarafından da yönetim kurulunun 15.10.1998 tarihli kararı ile … grubuna ait şirketler olan … A.Ş.ye … A.Ş.ye ve … Tic. A.Ş.ye aynı miktarlarda kredi kullandırılmak suretiyle …kredilendirme adlandırılan bu işlem sonucu Bankalar Kanunu ilgili yasaklayıcı hükümleri dolanılmak suretiyle bankanın hakim ortaklarına dolaylı kredi ve menfaat temin etmek suretiyle bankayı 10.312.000.000.000 TL zarara uğratan ve 02.11.1998 tarihli … şirketlerine kredi kullandırılması ile ilgili yönetim kurulunun kararlarında imzaları bulunan banka eski ortak ve yöneticilerinin bankaya verdikleri zararla sınırlı olmak üzere 4389 sayılı Bankalar Kanununun 17. Maddesi gereğince şahsi sorumlulukları yoluna gidilmek suretiyle iflaslarına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davalılar … … , … vekilleri 1.4.2002 tarihli cevap dilekçesinde özetle ; 1. As. Tic. Mah. … esas sayılı dava yönünden derdestlik itirazında bulunmuşlar 1998 yılı genel ibra kararının kaldırılmasına ilişkin kararın iptali için …. 5., Tic. Mah. …esas …8. Asl.Tic. mah. … esas sayılı iptal davalarının bekletici mesele sayılmasını talep ederek davanın esasına ilgili olarakda kredi tahsis kararları yönünden kanuna aykırı bir durumun ve bu kapsamda davalılara izafesi mümkün bir kusurun bulunmadığı gibi kredi verilen firmaların zararlarını ödeyip ödemedikleri belli olmadığı nedenle bir zararında ve bu kapsamda zararla bankanın … ye devri arasında ilyet bağı olmadığı nedenle davanın reddi talep edilmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle , derdestlik ve anayasaya aykırılık usulü itirazlarında bulunmuş 4389 sayılı bankalar yasasının 17. maddesinde belirlediği dava şartlarının dosyada mevcut bulunmadığını davacı tarafından ispat yükümlülüğünün yerine getirilmediğini ,müvekkilerinin banka kaynaklarını bankanın emin bir şekilde çalışmasını tehlikeye düşürecek bir şekilde doğrudan ve ya dolaylı olarak kendi lehine kullandığı ve bankayı bu suretle zarara uğrattığına ilişkin herhangibir delilin mevcut olmadığı gibi bu hususun davacı … tarafından ispat edilmesi gerektiğini , alınan yönetim kurulu kararında kullandırılan kredi ile bankanın uğradığı zarar arasında bir ilyet bağının mevcut olmadığı gibi borçlar kanunun kapsamında iddia edilen ve ispatlanan bir zararında söz konusu olmadığını el koyma tarihi itibarı ile bilanço zararının zarar olarak kabul edilemeyeceğini ayrıca davalıların 1998 yılında yapılan işlemleri nedeni ile genel kurul kararı ile ibra edildiklerini bu nedenlede bir sorumluluklarının mevcut bulunmadığı nedenle açılan davanın reddi talep edilmiştir.
Davalılar … 1.4.2002 tarihli cevap dilekçesi ile diğer davalı vekillerinin cevap dilekçelerindeki usule itirazları ile birlikte esasa yönelik aynı beyanları tekrarla davanın reddini talep etmiştir.
Dava … tarafından temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi Bankacılık Kanununun 14. maddesinin 3 ve 4 numaralı fıkralarına göre … ye devredilen … A.Ş. nin yönetim kurulu başkanı ile yönetim kurulu üyesi genel müdür genel müdür yardımcıları hakkında 4389 sayılı kanunun 17/2 maddesine dayalı şahsi iflas davasıdır.
Bankalar kanununda iflas usulüne ilişkin özel hükümler bulunmadığından açılan iflas davası İİK nun 177 ve müteakip maddeleri ile düzenlenen doğrudan doğruya iflas usulüne tabi bir davadır.
Mahkememizin 2002/118 Esas sayılı dosyasından davalılar …, …, …, …, …, … aleyhine açılan davanın iş bu dosyadan tefrik edildiği, Mahkememizin 2002/118 Esas 2006/375 Karar sayılı dosyasında 02.10.2006 tarihli kararı ile; davalılar … ile … haklarında açılan şahsi iflas davalarının … ile … ve … arasında imzalanan 17.11.2003 tarihli ve … ile …, … ve … arasında imzalanan 03.05.2005 tarihli protokollerin yürürlükte bulunduğu sürece durdurulmasına karar verildiği, Mahkememizden verilen kararın Yargıtay (19.) Hukuk Dairesi Başkanlığının 14.02.2008 gün ve 2007/8135 Esas 2008/1192 Karar sayılı ilamı ile bozulduğu, dosyanın yeniden mahkememizin … esas sırasına kaydı yapıldığı, mahkememizin … Esas sayılı dosyasının mahkememizin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, iş bu dosyanın davacısının …, davalılarının …, …, … olduğu görülmüş, Mahkememizin … Esas 2009/54 Karar sayılı dosyasında 23.02.2009 tarihli kararı ile; davalılar …, …, haklarında … 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas numarada açılan şahsi iflas davası ile davalılar …, …, …, haklarında birleşen … 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas numarada açılan şahsi iflas davasının 4389 Sayılı yasanın 15/3 ve 5411 Sayılı Yasanın geçici 11. ve 132/10. maddesi gereğince … ile … arasında imzalanan 28.11.2008 tarihli prototokolün 8.7 ve 6.2 maddeleri gereğince … sıra cetvelinin kesinleşmesine kadar tüm davalılar hakkında durdurulmasına, karar verildiği, mahkememiz kararının Yargıtay (19.) Hukuk Dairesi Başkanlığının 15.03.2010 gün ve 2010/1637 Esas 2010/2855 Karar sayılı ilamı ile onandığı ve karar düzeltme sonrasında kesinleştiği, davacı vekili tarafından 07.03.2019 tarihli dilekçe ile davalılar …, …, … yönünden açılmış olan davadan feragat edildiği, davalılar …, …, … vekilleri tarafından dosyaya sunulan 12.02.2019 ve 15.02.2019 tarihli dilekçeler ile davacı tarafın feragati nedeniyle davacı taraftan vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmediklerinin beyan edildiği görülmüştür.
Davacı vekili 07.03.2019 tarihli dilekçe ile; Sayın Başkanlığınız nezdinde müvekkili Fon tarafından açılmış olan mali sorumluluk davası, … AŞ’nin eski hakim ortağı/yöneticisi ve hissedarı olan … ile … Grubuna dahil olan kişiler aleyhine açılmış bir dava olduğu, bu defa, müvekkili Fon ile …/… arasında 01.02.2019 tarihinde anılan Grubun Fon nezdindeki tüm borçlarının tasfiyesine ilişkin bir Protokol tanzim edilmiş ve anılan Protokol Fon Kurulu tarafından onaylanmış bulunduğu, bu nedenle 01.02.2019 tarihli protokol hükümleri kapsamında, Sayın Başkanlığınız nezdinde açılmış davada … dahil olan davalılardan, …, … ve … açısından açılmış olan davadan feragat ettiklerini ve “Feragat Nedeniyle Davanın Konusuz Kaldığına” ilişkin hüküm tesisine karar verilmesini talep etmiş, davacı vekili 24.02.2021 tarahli dilekçe ile; Fon ile … ve … Grubuna dahil gerçek ve tüzel kişiler arasında 28.11.2008 tarihinde, … ihale bedelinden Fon alacaklarına isabet edecek satış bedelinin … Grubunun Fona olan borçlarına mahsubuna ve yasal dağılımın hukuken kesinleşmesi ve bu çerçevede protokol konusu Fon alacaklarının tahsil edilmesi halinde Grubun münhasıran protokol kapsamında belirlenen borçlarından ibrasına yönelik hükümleri düzenleyen bir protokol imzalandığı, 28.11.2008 tarihli Protokolün “Mali Sorumluluk, Şahsi İflas ve İade Tazmin Davaları” başlıklı 8.7.maddesi; protokolün imzalanarak Borçlularca açılan adli/idari davalardan/temyiz hakkından feragat edilmesi ile Fonun açmış olduğu takip ve davaların kesinleştirilmesinden sonra; iade tazmin davası ile diğer şahsi iflas ve mali sorumluluk davalarının tüm davalıları ve tüm dava tutarları yönünden durdurulması için Fon tarafından ilgili Mahkemelerden talepte bulunulacağı; … sıra cetvelinin kesinleşmesinden sonra, durdurulan mali sorumluluk, şahsi iflas ve iade tazmin davalarının işbu protokol kapsamına giren alacak kalemleri ile örtüşen kısımları bakımından davaların konusuz kalmasını teminen Fon tarafından gerekli hukuki işlemlerin yerine getirileceği; mali sorumluluk, şahsi iflas ve iade tazmin davasına konu olup konusuz kalacak alacak kalemleri dışında kalan alacak kalemleri bakımından ise; Fon bünyesinde yapılacak çalışma neticesinde Fon Kurulu’nca bu konuda verilecek nihai karar çerçevesinde davalara devam edilmesi dahil gerekli hukuki işlemlerin yapılacağı hususlarını içerdiği, işbu protokol hükümleri kapsamında ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 132.maddesi’ne istinaden, Müvekkilimiz Fonun talebi üzerine, işbu dava dahil, Sayın Başkanlığınız nezdinde açılmış tüm iade tazmin, şahsi iflas ve mali sorumluluk davalarında … sıra cetvelinin kesinleşinceye kadar davaların durdurulmasına dair kararlar verildiği, sayın Başkanlığınız nezdinde ikame edilen davanın devamı sırasında, Fon ile … arasında düzenlenen 01.02.2019 tarihli Protokol hükümleri kapsamında davalılardan …, …, … açısından davadan 08.03.2019 tarihinde … tarafından feragat edildiği, işbu feragatin anılan davalılar açısından kesinleşmiş olduğu, bu arada, Fon alacaklarının tahsilini teminen, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 134.maddesi hükümleri doğrultusunda … oluşturulmuş ve bütünlüğün satışına karar verilmiş ve 05.12.2007 tarihinde gerçekleştirilen ihalede, söz konusu bütünlük, … AŞ’ye ihale edilmiştir. İhale, Fon Kurulunun 21.02.2008 tarihli ve 2008/49 sayılı Kararı ile onaylandığı, anılan sıra cetveline karşı üçüncü kişiler tarafından açılan davalar, Fon lehine kesin hükümle sonuçlandığından söz konusu sıra cetveli kesinleşmiş ve böylelikle 28.11.2008 tarihli Protokolün yürürlüğe girme şartı da yerine gelmiş bulunduğu, … sıra cetvelinin kesinleşmesinden sonra, durdurulan mali sorumluluk, şahsi iflas ve iade tazmin davalarının işbu protokol kapsamına giren alacak kalemleri ile örtüşen/örtüşmeyen kısımlarının tespiti için, Fon nezdinde ayrıntılı bir çalışma yapılmış olup bunun sonucunda; sayın Başkanlığınız nezdinde açılmış ve daha sonra hakkında durdurma kararı verilmiş olan … E sayılı dava dosyasına konu olan alacak kalemlerinin, 28.11.2008 tarihli Protokol konusu alacaklar ile örtüştüğü hususu Fon nezdinde tespit edilmiştir bulunduğu, bu nedenle, işbu dava dosyası açısından 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun “Sorumluluk davalarına ilişkin istisnai yetkiler” başlıklı 133. maddesi’ndeki;“ Bu madde kapsamında açılan veya açılacak davalar ile kanuni halef sıfatıyla takip edilen davalarda, lehine hükmedilen tarafa vekâlet ücreti maktu olarak belirlenir. “ hükmü de göz önüne alınmak suretiyle, müvekkilimiz … Bankalar/Bankacılık Kanunu uyarınca her türlü harçtan muaf olduğu da göz önüne alınarak, yukarıda belirtilen ve müvekkili Fon tarafından hakkında feragat edilen davalılar dışında kalan tüm davalılar açısından, 6100 sayılı HMK hükümlerine istinaden, “Davanın Konusuz Kalmış Olması Nedeniyle Esas Hakkında Karar Verilmesine Yer olmadığı” yönünde karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl davada tanzim ettirilen bilirkişi raporlarından davacının dava tarihi itibariyle iş bu davayı ikame etmekte haklı olduğu ancak davacı vekilinin 24/02/2021 tarihli dilekçesinden anlaşıldığı üzere davanın konusuz kaldığı, davacı tarafın yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığı anlaşılmakla asıl davada konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, birleşen … 1. ATM … Esas sayılı dosyasında davalı olan …, …, … yönünden açılan davanın feragat nedeniyle reddine, davalılarca talep edilmediğinden davalılar lehine vekalet ücreti ve yargılama gideri takdirine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
1-Dava konusuz kaldığından ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-İş bu dava nedeniyle verilen TÜM TEDBİRLERİN KALDIRILMASINA,
3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulanan harçlar tarifesine göre davacı harçtan muaf olmakla harç alınmasına yer olmadığına,
4-Talep olmadığından yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansının kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
BİRLEŞTİRİLEN … 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN … ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;
1-Davalılar …, …, … yönünden açılan davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-İş bu dava nedeniyle verilen TÜM TEDBİRLERİN KALDIRILMASINA,
3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulanan harçlar tarifesine göre davacı harçtan muaf olmakla harç alınmasına yer olmadığına,
4-Talep olmadığından yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve davalılar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansının kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 01/03/2022

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Yazı İşleri Müdürü …
e-imza