Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/107 Esas
KARAR NO : 2022/649 Karar
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 03/03/2021
KARAR TARİHİ : 29/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta nezdinde sigortalı … plakalı aracın 09/01/2018 tarihinde … yolunda müvekkilinin de karıştığı trafik kazasına karıştığını, kaza neticesinde müvekkili idareye ait yoldaki oto korkuluklara çarpması sonucu 2.073,92 TL maddi zararın meydana geldiğini, bu hususun kurumlarının düzenlediği zarar tespit tutanağı ile sabit olduğunu, dava konusu kazanın meydana gelmesinde araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğunu, kaza nedeniyle müvekkili kurumun zararı olan 2.73,92 TL’den davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğunu, zararın karşılanması için taraflarına herhangi bir ödeme yapılmadığını, bu nedenle … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası üzerinden takip başlatıklarını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine alacağın %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 6100 sayılı HMK m.6 gereğince yetkili mahkeme davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğunu, müvekkili şirketin adresinin İstanbu ili yargı sınırları içinde bulunmakla yetkili mahkeme İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, bu nedenle davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davanın görevsiz mahkemede açıldığını, görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğunu yargılamanın her aşamasında dile getirilebileceği gibi ayrıca mahkemece de resen dikkate alınacağını, davacının davayı görevsiz mahkemede açmış olması nedeniyle davanın öncelikle görev nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, kabul manasında olmamakla birlikte davacının tazminata ilişkin talebi zamanaşımına uğradığını, zamanaşımına uğrayan ve davaya konu olan tazminat taleplerinin taraflarınca kabulünun mümkün olmadığı gibi reddi gerektiğini, davaya konu araca ait sigorta poliçesi incelendiğinde müvekkili sigorta şirketinin poliçe kapsamında sorumlu olacağı limitle belirlendiğiniştir. Kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı yanın işbu limitlerin üstünde bir bedeli davalı müvekkil sigorta şirketinden talep edebilmesinin mümkün olmadığını, … 9. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasındaki icra takibi kanunun açık hükme rağmen haksız ve kötüniyetle başlatıldığı için davacı aleyhine icra takibinin konusu olan meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere Kötüniyet Tazminatına hükmedilmesine, davacının itirazın iptali talebinin ve icra-inkar tazminatı talebinin reddine, davacının icra takibinin konusu olan miktarın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ile vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, İİK m.67 kapsamında itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili, sürücüsü … olan …plakalı araç ile sürücüsü … olan … plakalı araçların 09/01/2018 tarihinde … Karayolu’nun 2+400. kilometrelerinde kaza yapmaları neticesinde araçların davacıya ait yoldaki korkuluklara çarpması neticesinde Karayolları 9. Bölge Müdürlüğü’nün tespit raporu ile saptandığı üzere 2.073,92 TL zarar meydana geldiğinin tespit edildiğini, … plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı sigorta şirketi tarafından sigorta güvencesine alınmış olması nedeniyle bu zararın davalıdan tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takip yapıldığını ancak davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, bu nedenle itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, trafik kazası tespit tutanağı ile sabit olduğu üzere kazanın meydana gelmesine yol üzerinde bulunan lastiğin neden olduğu tespit edilmiş olduğundan ve Karayolları Trafik Kanunu m. 14 ile yolun yapım ve bakımından dolayı meydana gelen zararın ilgili kuruluşlarla giderilmesi gerektiğini, bu nedenle de en nihayetinde oluşan zarardan yolun bakım ve onarımını yapmakla sorumlu davacının sorumluluğunda olduğundan davanın reddini talep etmiştir.
Dava dosyasına celp edilen … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının, davalı/ borçlu aleyhine 20/08/2019 tarihinde ilamsız yolla, 17/02/2018 faiz başlangıç tarihli 2.073,92 TL tutarındaki (… plaka sayılı aracın karıştığı trafik kazası dolayısıyla meydana gelen kurum zararı) dayalı olarak, 2.073,92 TL asıl alacak, 280,74 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.354,66 TL’nin takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %9 yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etttiği, ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine davalı/ borçlunun süresinde olarak borca, faize ve tüm ferilerine itiraz etmesi neticesinde icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği ve süresinde olarak iş bu itirazın iptali davasının açılmış olduğu görülmüştür.
… 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyası üzerinden açılan dava mahkemenin 01/07/2021 tarih ve 2021/392 Karar sayılı kararının kesinleşmesi sonrası mahkememize tevzi edilen dava mahkememizin 2022/107 Esas sayılı dosyası üzerinden kayıt görmüş ve yargılamaya devam olunmuştur.
İhtilaf, davacı alacaklının davalıdan takip sebebi itibariyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup ispat yükü davacıda bulunmaktadır. Ancak vaki kazada davacının maruz kaldığı zarar nedeniyle taraflara kusur yüklenip yüklenemeyeceği ve de davacı nezdinde meydana gelen hasar miktarının tespiti hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren hal olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi mümkündür.
Bu kapsamda makine mühendisi bilirkişi …’dan alınan 05/03/2022 tarihli bilirkişi raporu ile; … plakalı aracın … yolunda … istikametine doğru seyir halindeyken kaza tespit tutanağı ile de tespit edildiği üzere kazanın gece meydana geldiği, kaza mahallinde aydınlatma ve işareTLerin olmadığı, araç sürücüsünün yolda bulunan lastiğe çarpmamak için direksiyon kırması neticesinde bariyere çarpmış olduğu, Karayolları Genel Müdürlüğü’nün internet sitesine alınan verilen ışığında kaza mahallinde hız sınırının 85 km/h olduğu, aracın durma mesafesinin 60.1 m ve fren zamanının 4.01 saniye olmasından dolayı aracın lastiğe çarpmadan durmasının mümkün olmadığı, kaza tespit tutanağı ve tüm dosya nazara alındığında kazaya yol üzerindeki lastiğin neden olduğu, bu nedenle … plakalı araç sürücüsüne kusur atfedilemeyeceği, Karayolları Trafik Yönetmeliği m. 11/a ve m .21/a hükümleri nazara alındığında yolun bakım ve onarımını yapma yükümlülüğünün davacıda olması nedeniyle davalıya herhangi bir kusur atfedilemeyeceği tespit edilmiştir.
Dosya içerisinde örneği bulunan trafik kazası tespit tutanağının incelenmesinde; “Sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araçla …yolu üzeri … istikametine seyir ederken km 11+500’de yol üzerinde bulunan lastiğe çarparak gidişe göre sağdaki bariyerlere de çarpıp banket üzerinde durması ile yine aynı yön ve istikametten gelen sürücü … idaresindeki … plakalı araçta yine aynı lastiğe çarpmamak için direksiyonu sağa çevirerek bariyerlere çarptıktan sonra banket üzerinde duran … plakalı aracın arka kısımlarına kendi aracının ön kısımlarıyla çarpması sonucu iki araçlı yaralamalı trafik kazası meydana gelmiştir. ” şeklinde tespitte bulunulduğu görülmektedir.
Dosya içerisinde örneği bulunan … AŞ tarafından düzenlenen … nolu trafik sigorta poliçesinin incelenmesinde; davalı tarafından … plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun 26/09/2017 – 2018 tarihleri arası kaza başı 66.000,00 TL maddi hasar bedeli ile sigorta güvencesine alındığı görülmektedir.
Tüm dosya kapsamı, trafik kazası tespit tutanağı ile kazanın yol içerisinde bulunan lastikten dolayı meydana geldiğinin saptanmış olması ve yargılama aşamasında aksinin ispat edilmemiş olması ve kaza mahallindeki yolun bakım ve onarımını yapma yükümlülüğünün davacı tarafta olması karşısında kişinin kendi kusurundan kaynaklanan hasar bedelini başkasından talep edemeyeceği nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu karar harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.073,93 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.18/A gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, tahsilat ve gereği için Mahkeme Yazı İşleri Müdürlüğünce ilgili vergi dairesine müzekkere yazılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 29/06/2022
Katip
Hakim
Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 0,00 TL
Karar Harcı : 80,70 TL
Noksan Harç : 80,70 TL
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 2.450,00 TL
Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL
Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 1.000,00 TL
Posta Giderleri : 212,10 TL