Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/828 E. 2022/153 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/828
KARAR NO : 2022/153

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 08/12/2021
KARAR TARİHİ : 22/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin, dava dışı Tasfiye Halinde … Limited Şirketi işyerinde 2011 yılından iş akdinin davalı tarafça sona erdirildiği 08.02.2016 tarihine kadar çalıştığını, müvekkilinin işçilik alacakları bakımından … 26. İş Mahkemesinin … E sayılı dosyası ile dava ikame edilmiş olup dava neticesinde 24.09.2019 tarihli karar ile müvekkilinin alacak taleplerinin kısmen kabulüne karar verildiğini, bilahare karar sonrası ihyası istenen şirket aleyhine icra takibine girişildiğini, ancak dosyanın icra takip aşamasında haricen ihyası istenen şirketin tasfiye edildiği, tasfiyenin de 25.07.2018 yayın tarihli ilan … 5. Noterliğinin … tarih ve … sayılı ile tasdikli 12.07.2018 tarihli 2018/1 sayılı Genel Kurul kararı ile kapatıldığının öğrenildiğini, söz konusu şirketin, dava aşamasında vekil ile temsil edilmiş olup, vekil avukatlar, şirketin tasfiyeye girdiğini beyan etmedikleri gibi, davayı da sonuna dek takip ettiklerini ve de kararı istinaf ettiklerini, anlaşılacağı üzere şirketin, ticaret sicil kayıtlarında 25.07.2018 itibariyle tasfiye sonu ilanı ile tasfiye edilmekle birlikte bu tarih sonrası dahi şirket vekilleri dosyaya beyanda bulunmadığını, davayı takibe devam ettiklerini, bu işlemlerin açıkça usulsüz olduğunu, gerek vekillerin ve gerekse davalı tasfiye memurunun hukuki ve cezai sorumluluğunun bulunması gerektiğinin aşikar olduğunu, bu yönlerden talep ve dava haklarımız saklı olduğunu, gelinen noktada müvekkilinin alacağının tahsil edilebilmesi için söz konusu gerçeğe aykırı tasfiyenin iptali ile şirketin ihyasını talep ettiklerini belirterek davanın kabulü ile Tasfiye Halinde …Şirketinin tasfiyesinin iptali ile ihyasına, tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tasfiye memuruna tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sicil Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle, Ticaret Sicil Müdürlüğünün, TTK.m. 32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği m. 34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirket tasfiye memurlarında olduğunu, olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan, tasfiye sürecini eksik/erken sonuçlandıran tasfiye memurunun kusurundan dolayı Ticaret Sicili Müdürlüğünün sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama giderleri ve vekâlet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, müvekkili Sicil Müdürlüğünün, dava açılmasına sebep olacak herhangi bir işlem yapmadığını, tasfiye sürecinde eksik olarak yapıldığı iddia edilen işlemlerin muhatabı tasfiye memurları olduğunu, bu nedenle, yasal hasım konumunda bulunan müvekkilinin yargılama masraflarından sorumlu tutulamayacağını, davanın açılmasına sebebiyet vermeyip de davanın niteliği gereği yasal hasım konumunda bulunan müvekkili aleyhine yargılama giderlerine ve vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı tasfiye memuru …’e usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde
Dava, tasfiye sonucu terkin edilen şirketin TTK 547.maddesi kapsamında ihyası istemine ilişkindir.
Davacı vekili Av. … UYAP’tan göndermiş olduğu 18.02.2022 havale tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini, karşı taraftan vekalet ücreti ve masraf talebinin olmadığını beyan etmiş, vekaletnamesinin incelenmesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun feragate ilişkin 307 ve devamındaki maddelerine göre; feragat, davacının, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı olmaksızın talep sonucundan kayıtsız-şartsız vazgeçmesidir. Hükmün kesinleşmesine kadar yapılabilen feragat, kesin hüküm gibi sonuç doğurur. Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir.
Yukarıda yazılı yasal düzenleye göre; davanın, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikteki davalardan olduğu, davacı tarafın talep sonucundan kayıtsız, şartsız ve tamamen vazgeçtiği, feragat sebebiyle davacı tarafın davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerinden sorumlu olduğu dikkate alınarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre tahsil edilmesi gereken harç 80,70 TL olduğundan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile 21,40 TL harcın davacıdan alınaran hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 22/02/2022

BAŞKAN …

ÜYE …

ÜYE …

KATİP …