Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/797 E. 2022/805 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/797 Esas
KARAR NO : 2022/805 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05/01/2018
KARAR TARİHİ : 12/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin sürücüsü olduğu … plakalı aracın, 29/07/2017 tarihinde seyir halindeyken ön sağ lastiğin patlaması sonucu yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini ve müvekkilinin bedensel zarara uğradığını, … plakalı aracın davalı nezdinde sigortalı olduğunu, bu nedenle şimdilik 5.000,00 TL iş göremezlik zararının kaza tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin poliçe limiti ve sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, davacının %100 kusurlu olduğunu, davacı taleplerinin teminat dışında kaldığını, davayı kabul anlamına gelmemekle davacının maluliyet oranının tespit edilmesi gerektiğini, yasal faiz istenebileceğini, müvekkilinin temerrüde düşmediğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, 6098 sayılı TBK m.54’de düzenlenen bedensel zararların tazmini davasıdır.
Mahkememizin 03/04/2019 tarih 2018/13 Esas ve 2019/284 Karar sayılı kararı ile; “Davacı, 29/07/2017 tarihinde sürücüsü olduğu … plakalı araç ile … istikametinden Kocaeli istikametine doğru yol almaktayken ön sağ lastiğin patlaması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini ve kendisinin yaralanması neticesinde bedensel zarara uğradığını, … plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı … şirketi tarafından KZMMS (Trafik Sigorta Poliçesi) ile sigorta güvencesine alınmış olması nedeniyle HMK m.107 anlamında açmış olduğu miktarı belirsiz alacak davası kapsamında 5.000,00 TL iş göremezlik zararının kaza tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan bedensel zararın tazmini davalarında, davalı işleten ile davalı sigortacının sorumluluğu paralel olup 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu, davalı sürücünün sorumluluğu ise 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup işleten, sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalı işleten ve sigortacıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir. Ayrıca trafik kazasından kaynaklanan destek tazminatı veya bedensel zararın sigorta şirketinden talep edilmesi halinde, davacı rizikonun meydana geldiğini, davalı … şirketi ise meydana gelen rizikonun sigorta kapsamı dışında kaldığını ispat yükü altındadır.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı, davacının tazminata esas maluliyet oranı ve iyileşme süresi ile yoksun kaldığı kazanç itibariyle bedensel zararının tespiti ile tespit edilen zararın sigorta güvencesinde kalıp kalmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Kusur oranı, maluliyet oranı ve iyileşme süresi ile zarar miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi gerekmektedir.
ATK Trafik İhtisas Kurulu’ndan alınan 10/01/2019 tarih ve 14648 sayılı rapor ile; tek taraflı olarak meydana gelen kazada sürücü …’ın kusursuz olduğu ve kazanın sebebinin %100 oranında kamyon lastiğinin patlaması olduğu tespit edilmiştir.
Dosyamız kapsamıyla vaki kazadan dolayı zarar görenin ise kaza yapan kamyonun sürücüsü olduğu görülmektedir.
Meydana gelen bir trafik kazasından kaynaklanan destek veya bedensel zarardan sigorta şirketinin sorumlu olabilmesi için, işleten ile sigorta şirketi arasında bir sigorta sözleşmesi yapılmış olması, zararın motorlu bir aracın Türkiye sınırları içinde, işletilmesi sırasında, karayolunda karıştığı bir kazadan kaynaklanmış olsa bile meydana gelen zararın ayrıca 2918 sayılı yasanın 92. maddesi ve KZMMS Genel Şartları gereği sigorta kapsamında kalması gerekir. Aksi halde meydana gelen zararın sigorta şirketinden tahsil edilmesi mümkün değildir.
Bu kapsamda KZMMSS Genel Şartları’nın A.3. maddesinin “sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlar’da içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklindeki hükmüne bakıldığında KZMMS sigortası ile üçüncü şahıslara ait zararların sigorta güvencesine alınıdğı görülmektedir.
Dolayısıyla 2918 sayılı yasanın 92 maddesinin (a) ve (c) bentleri, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları A.1. maddesi, A.3. maddesi, A.5. maddesinin (ç) bendi, yine A.6. maddesinin (c) ve (d) bentleri birlikte değerlendirildiğinde bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen kazadan dolayı oluşan cismani zararın zorunlu mali sorumluluk sigortasının kapsamında kalması için; (1) Talep edilen bedensel zararın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre işletene düşen hukuki sorumluluk ve bu sorumluluk çerçevesindeki tazminatın Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş nitelikte olması gerekir. Aksi deyişle sigortalının sorumluluk riski içinde bulunmayan tazminat taleplerinden sigortacının sorumlu olması mümkün değildir. (2) Motorlu aracın işletilmesinden dolayı ölen kişinin üçüncü kişi olması gerekir. Bu kapsamda sigortacı ancak işleten ve işletenin sorumlu olduğu şahıslar dışında üçüncü kişilerin yaralanmasından kaynakla bedensel zararlardan sorumludur. Aksi deyişle sigortacı poliçede taraf olan işleten (sigortalı) ya da işletenin eylemlerinden sorumlu bulunduğu kişilerin yaralanmasından doğan cismani zararlarda sorumlu değildir. Çünkü işletenin eylemlerinden sorumlu bulunduğu kişiler üçüncü kişi değildir. (3) Meydana gelen zararın yaralananın kusurundan kaynaklanmamış olması gerekir. Çünkü yaralanan kişinin kusuruna denk gelen zararlar sigorta kapsamı dışında kalmaktadır. (bkz. 17. HD. 29.05.2017 tarih 2016/14573 E. ve 2017/6035 K.)
Bu kapsamda somut olaya bakıldığında vaki kazadan dolayı zarar gören davacı sürücü olup bu konumuyla işletenin eylemlerinden sorumlu olduğu kişi statüsünde olması nedeniyle üçüncü kişi sayılamayacağından yaralanması nedeniyle meydana gelen zarar sigorta güvencesinde kalmadığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.” şeklindeki gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.
Davacının bu karar aleyhine istinaf kanun yoluna başvurması akabinde İstanbul BAM 8. HD’nin 11/11/2021 tarih 2019/3217 Esas ve 2021/1706 Karar sayılı kararı ile; “29/07/2017 kaza tarihinde sürücüsü olduğu … plakalı aracın, seyir halindeyken ön sağ lastiğin patlaması sonucu yaralamalı trafik kazası meydana geldiği ve davacının bedensel zarara uğradığı anlaşılmıştır.
2918 Sayılı KTK’nun 85/1. maddesinde; bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölmesi veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işleteninin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı düzenlemesine; aynı yasanın 86/1. maddesinde ise; işletenin, mücbir sebepten veya zarar görenin ya da üçüncü kişinin ağır kusurundan, zararlı sonucun ileri geldiğini ispat etmesi şartıyla sorumluluktan kurtulacağı düzenlemesine yer verilmiştir.
İşleten, aracın trafiğe elverişli bir biçimde çıkarılmasını ve yeterli bakımının yapılmasını sağlamalıdır. Frenin veya lastiğin patlaması, rotun çıkması, gibi teknik arızalar, yasanın öngördüğü anlamda mücbir sebep olarak nitelendirilemez. Araçta teknik arıza olması, mücbir sebep değil umulmayan hal olarak kabul edilebilir. Çünkü genellikle bu nitelikteki teknik arızaları önlemek ve karşı koymak mümkündür. Eğer karşı konulamıyorsa o işletme konusunda bir eksiklik hatta düzensizlik, bozukluk var ya da o konuda gerekli dikkat ve özen noksan demektir. Kusurun söz konusu olduğu hallerde, mücbir sebepten söz edilemez. İşleten kusurlu bulunmasa da araçtaki bozukluğun neden olduğu kaza sonucu oluşan zarardan sorumlu olacaktır(Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 24/10/2017 tarih ve 2015/2837 E., 2017/9532 K. Sayılı kararı).
Zorunlu Trafik Sigortasında sigortacı KTK.’nun 91.maddesiyle, işletenin aynı yasanın 85/1.maddesinde öngörülen hukuki sorumluluğunu üzerine almış bulunmaktadır. Anılan maddeye göre ise, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına sebep olursa, işletenin bu zarardan sorumlu olacağı hükme bağlanmıştır. Sigortacının bu kapsamdaki sorumluluğunu sınırlayan aynı yasanın 92.maddesinde araç sürücüsünün bu kapsamın dışında kaldığına ilişkin hüküm bulunmadığı gibi, Sigorta Poliçesi Genel Şartlarında da bu yolda bir sınırlama getirilmemiştir. O halde sürücünün ölümü veya yaralanması nedeniyle sigortacının sorumluluğu ilke olarak benimsenmelidir. Sürücünün meydana gelen kazada kusurunun bulunmadığı gözönünde tutulduğunda, KTK’nun 86.maddesi gereğince işleten ve dolayısı ile onun sigortacısının sorumluluğunun bulunduğunun kabulü gerekmektedir.
Yukarıdaki açıklamalar ışığında davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile delillerinin toplanmamış olduğu gözönünde tutularak kararın HMK 353/1-a/6 maddesi uyarıca kaldırılması gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.” şeklindeki gerekçe ile mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
İstinaf kararı akabinde dosya mahkememizin 2021/797 Esas sayılı dosyası üzerinden kayıt görmüştür.
Davacının tazminata esas maluliyet oranının tespiti amacıyla İstanbul ATK 2. İhtisas Dairesi’nden alınan 28/01/2022 tarih – 998 sayılı maluliyet raporu ile; davacının kaza tarihinde yürürlükte bulunan 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan yönetmelik kapsamında engellilik durumunun %12 ve iyileşme süresinin ise 4 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir.
… SGK’ya yazılan yazıya verilen 10/03/2022 tarihli cevabi yazıdan, kaza nedeniyle davacıya bağlanan ödeneğin peşin sermaye değerinin bildirilmiş olduğu görülmektedir.
Bu kapsamda aktüer bilirkişi …’den alınan 16/07/2022 tarihli bilirkişi raporu ile; kazanın lastik patlamasından kaynaklandığı, davacının engellilik oranının %12, iyileşme süresinin 4 ay olduğu, davacının bakiye ömrü TRH2010 yaşam tablosuna göre tespit edilip bilinmeyen dönem kazancı progresif rant yöntemine göre ve asgari ücret kazancı esas alınmak suretiyle ve de SGK tarafından bağlanan gelirin rücuya tabi bir ödeme olmadığı da nazara alınmak suretiyle davacının geçici iş göremezlikten kaynaklanan zararının 5.802,88 TL, daimi iş göremezlikten kaynaklanan zararının ise 336.572,72 TL olduğu ve sigorta şirketinin 14/12/2017 tarihinde temerrüde düştüğü tespit edilmiştir.
Dosya içerisinde örneği bulunan 18/05/2017 tanzim, 18/05/2017 – 2018 tarihleri arası geçerli sigorta poliçesi ile … plakalı kamyonun işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun sağlık giderleri bakımından kaza başına 330.000,00 TL, sakatlanmak ve ölüm nedeniyle kaza başına 330.000,00 TL sigorta bedeli ile sigorta güvencesine alınmış olduğu görülmektedir.
Tüm dosya kapsamı, alınmış olan kusur, maluliyet ve aktüer bilirkişi raporları hep birlikte değerlendirildiğinde denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduklarından ve de kazanın lastik patlamasından meydana geldiği ve bu nev’i bir kusurun Bölge Adliye Mahkemesi kararı da esas alınmak suretiyle oluşan zararı sigorta güvencesi kapsamı dışına çıkarmadığı anlaşıldığından geçici iş göremezlikten kaynaklanan tazminat sağlık gideri niteliğinde olduğundan davanın kabulü ile geçici iş göremezlikten kaynaklanan 5.802,88 TL ve daimi iş göremezlikten kaynaklanan 330.000,00 TL olmak üzere toplam 335.802,88 TL’nin 14/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ İLE;
Geçici iş göremezlikten kaynaklanan 5.802,88 TL ve daimi iş göremezlikten kaynaklanan 330.000,00 TL olmak üzere toplam 335.802,88 TL’nin 14/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 22.938,69 TL nispi karar harcından, 35,90 TL peşin harç ve 1.141,00 TL tamamlama harcı toplamı 1.176,90 TL harcın mahsubu ile noksan kalan 21.761,79 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 50.012,40 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 1.561,13 TL yargılama gideri ile 35,90 TL peşin harç, 35,90 TL başvurma harcı ve 1.141,00 TL tamamlama harcı toplamı 2.773,93 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 12/10/2022

Katip …

Hakim …

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 35,90 TL
Karar Harcı : 22.938,69 TL
Tamamlama Harcı: 1.141,00 TL
Noksan Harç : 21.761,79 TL
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 2.375,00 TL
Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL
Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 1.250,00 TL
Posta Giderleri : 311,13 TL