Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/638 E. 2022/164 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/576 Esas
KARAR NO : 2022/165 Karar

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 03/09/2021
KARAR TARİHİ : 23/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …’in işleteni, …’nin sürücüsü ve davacı … Sigorta A.Ş’nin ise kasko sigortacısı olduğu … plakalı araç ile işleteni… Ltd. Şti ve sürücüsü … olan … plakalı araçların 30/12/2018 tarihinde maddi hasarlı trafik kazası yapmaları neticesinde davacı sigorta şirketinin sigortalısı …’e … plakalı araçta meydana gelen hasar bedelini ödemiş olması nedeniyle bu kişiye halef olarak ödemiş bulunduğu sigorta tazminatının karşı araç işleteni davalı şirketten talep ettiği, alacağının tahsili amacıyla … 21. İcra Müdürlüğü nezdinde … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattıklarını ancak davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu bu nedenle davanın kabulü ile itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, arabuluculuk görüşmesinin İstanbul’da yapılmak istenmesine karşı yaptıkları yetki itirazı doğrultusunda … Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından yetkili yerin … olduğuna karar verildiğini, müvekkilinin anılan kazada %100 kusurlu olduğu yönündeki trafik zabıta memurlarının raporu olduğunu, bu memurların kusur değerlendirmesi yapmasının hukuken mümkün olmadığını, alanında uzman bilirkişilerce kusur tespiti yapılmadan rücuen tazminat isteminin açılamayacağı bilinmesine rağmen, müvekkil şirketin %100 kusurlu kabul edilerek icra takibine konu edilmesinin mümkün olmadığını, müvekkil şirkete ait aracın dördüncü araç olarak öndeki araca çarptığını, müvekkili şirkete ait aracın kazaya sebebiyet vermediğini ancak meydana gelen bir kazaya katıldığını, mevcut kazada, … plakalı araçta 2019 yılı rakamlarıyla 86.224,24 TL tutarında hasarın oluşması mümkün olmadığını, davacı şirket ile müvekkil şirket arasında kurulmuş bir ticari ilişki bulunmadığından avans faizi uygulanmasının mümkün olmadığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, İİK m.67 kapsamında itirazın iptali davasıdır.
Takibe konu alacak …’in işleteni …’nin sürücü ve davacı … Sigorta A.Ş’nin ise kasko sigortacısı olduğu … plakalı araç ile işleteni … Ltd. Şti, sürücüsü … olan … plakalı araçların 30/12/2018 tarihinde maddi hasarlı trafik kazası yapmaları neticesinde davacı sigorta şirketinin sigortalısı …’e … plakalı araçta meydana gelen hasar bedelini ödemiş olması nedeniyle bu kişiye halef olarak ödemiş bulunduğu sigorta tazminatının karşı araç işleteni davalı şirketten takip yolu ile tahsiline yönelik olan bir alacaktır.
TTK 1472.maddesi kapsamında sigorta tazminatını ödeyen sigortacının halefiyet gereği sigortalının yerine geçmek suretiyle ödemiş bulunduğu sigorta tazminatını davalıdan tahsili etmesi mümkündür. Ancak halefiyetten kaynaklı rücu davalarında halef sıfatıyla davacı olan taraf, usul hukuku ve maddi hukuk bakımından halef olduğu kişinin yerine geçtiğinden, başka bir deyişle sigorta kişinin hukukuna tabi olduğundan ve şayet bu davayı selef açmış olsa idi hangi mahkeme görevli olacak idi ise davacının da o mahkemede dava açması gerektiğinden bu yönüyle sigortalı … plakalı araç işleteni …’in karşı araç olan … plakalı araç işleteni olan … Ltd. Şti aleyhine açacak olduğu davanın, davalının 6102 Sayılı TTK’da öngörülmüş olan limited şirket olması nedeniyle haksız fiil niteliğindeki trafik kazasından kaynaklandığından iş bu dava bakımından Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğundan nedeniyle görev – dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
İşbu dava bakımından İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan GÖREV DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN DAVANIN REDDİNE,
Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
HMK m.331/2 uyarınca yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin görevli mahkeme tarafından DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Dair, Taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 23/02/2022

Katip

Hakim