Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/595 E. 2021/684 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/595 Esas
KARAR NO : 2021/684

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 06/01/2020
KARAR TARİHİ : 19/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının dosya üzerinden yapılan incelemesi sonucunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekilinin 03.01.2020 tarihli dava dilekçesinde özetle, müvekkil şirkete … kasko poliçesi ile sigortalı … Ltd Şti maliki bulunduğu … plakalı araç 31.10.2018 tarihinde … sevk ve idaresinde … bölgesinde seyir halindeyken yolda bulunan davalı kuruma ait rögar kapağının yüksekte/havada bulunmasından dolayı rögar kapağına çarptığını bu suretle dava konusu kaza meydana geldiğini ve sigortalı araç hasara uğradığını, meydana gelen kaza sonucu yapılan ekspertiz sonunda sigortalımız … Şti ait 58.151,19TL hasar tazminatı ödendiğini davalı iski nin sorumlu olduğunu, davalı hakkında iş bu sorumluluğu istinaden TTK 142/2 maddesi gereği … 6. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını takibe süresi içerisinde itiraz edilmesi sebebiyle şuanki davanın açıldığını, davalının itirazının iptalini ve davalı yanca icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin 04.02.2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya yol üzerinde bulunan hani rögarın sebebiyet verdiğinin tespit edilmesi gerekli olduğunu, İSKİye ait olup olmadığı dahi bilinmeyen rögarın iskiye sorumlu tutulması kabul edilemeyeceğini, dava konusu kaza ile ilgili abone işleri… Başkanlığı… Müdürlüğünden bilgi talep edildiği, davaya konu kazanın gerçekleştiğinin bildirildiği adreste hasar tarihinde idarenin herhangi bir çalışmasının olmadığı tespit edildiğini, müvekkil idare yol bakım ve onarımlarından sorumlu olmadığını, yol yüzeyinde zarara neden olabilecek her türlü kusur belediyeye ait olduğunu, Karayolları Trafik Kanununun 10. Maddesince belediyeler yapım ve bakımdan sorumlu olduğunu, kazada sürücünün kusurlu olduğunu, kaza yapan aracın sürücüsü tarafından sigorta şirketine sunulan dilekçede gece saat 05.15 civarlarında sis sebebiyle yol üzerinde bulunan yüksek rögar kapağını fark etmeden vurup kaza gerçekleştirildiğinin bildirildiğini, haksız davanın reddine mahkeme masrafının ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, 6102 sayılı TTK.’nin 1472 (6762 sayılı TTK.’nin 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı Kanunun 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5’inci maddesinden, sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre;
Madde 5/A-(1) Bu Kanunun 4. maddesinde verdiğinde kanunlarda belirtilen ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
Yine 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 3’ncü maddesi uyarınca arabuluculuk kapsamındaki uyuşmazlıklarda dava açılmadan önce arabulucuya başvuru zorunludur.
Yine 7155 sayılı kanunun 23. maddesi ile 6325 sayılı Kanunun Dördüncü bölümünden sonra gelmek üzere; “Dava şartı olarak Arabuluculuk” başlığıyla eklenen Beşinci Bölüm ve maddeye göre;
“Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 18/A -(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
21/09/2021 tarihli ara karar ile davacı vekiline “Dava dosyamızda arabuluculuk son tutanağının yer almadığı anlaşılmakla, tutanak aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış örneğini dosyaya sunmak üzere davacı vekiline 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesi ve HMK 115/2 maddeleri gereği 1 hafta kesin süre verilmesine, kesin sürede sunulmazsa davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verileceğinin ihtarına, (işbu ara kararın tebliği ile ihtar edilmiş sayılmasına)” dair ihtar sonucu kesin süre içinde arabuluculuk son tutanak aslı veya arabulucu tarafından onaylanmış örneğini dosyaya sunmadığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamından, Davacı vekili tarafından görevsiz mahkemede dava açılmadan önce dava şartı arabulucuk kapsamında arabulucuya başvurulduğuna ilişkin son tutanağın dava dilekçesine eklenmediği, başka bir anlatımla arabulucuya başvurulmadığı, ticari davanın arabulucuya başvurmadan açılması kanuna aykırıdır. (Aynı yöndeki karar, İzmir BAM 4. H.D’nin 12/06/2020 tarih ve 2020/778 E. 2020/712 K. Sayılı ilamı)
6102 sayılı TTK.na 7155 sayılı Kanunla eklenen 5/A maddesi gereği dava öncesi zorunlu arabuluculuğa tabi olan davada 6325 sayılı Kanuna yine 7155 sayılı Kanunla eklenen 18/A maddesi ikinci fıkrası gereği davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-)Davanın dava şartı arabuluculuğa başvurulma şartı nedeniyle usulden REDDİNE,
2-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 59,30 TL harcın 1.000,67 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 941,37 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-)Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğinin 13/2 md. gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-)Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, mahkememiz gerekçeli kararının HMK 345 maddesi gereğince taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenebilmesi için tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 1.000,67 TL
Karar Harcı : 59,30 TL
Bakiye Harç : 941,37 TL
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.716,90 TL
Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 100,00 TL
Yargılama Gideri Detayları
Posta Giderleri : 188,60 TL