Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/563 E. 2022/749 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/563
KARAR NO : 2022/749

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 31/08/2021
KARAR TARİHİ : 22/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili müflis şirketten … A.Ş. … Şubesi … Seri nolu 420.962,08 Euro bedelli ve … A.Ş. … Şubesi … Seri nolu 559.566,97Euro bedelli çekler nedeniyle alacaklı olup, işbu alacağımızın tahsili zımnında çeklerin anılan bankaya ibraz edildiğini ancak her bir çek için ayrı ayrı 1.600,00 TL banka sorumluluğuna banka tarafından ödenmişse de kalan bakiye bedel için herhangi bir ödeme alınamadığını, işbu alacağın tahsili amacıyla … 1. İflas Dairesinin …İflas sayılı dosyasına alacak kaydı için başvuru yapıldığını, iflas dairesi tarafından 42 nolu alacak kayıt kararı verildiğini, işbu alacak nedeniyle iflas masasına kayıt talebimiz talep edilen toplam 977.329,05 Euro (8.803.683,03TL) alacağın müflisin resmi defter ve kayıtları gereğince 2.869.402,00 TL’nin kabulü, 5.934.281,03 TL’nin reddi yönünde iflas idaresi tarafınca karar verildiğini, anılan borcun çek borcu olduğunu, soyut ve mesnetsiz ret nedeninin kabulünün mümkün olmadığını, çeklerin yetkili hamilinin müvekkili olduğunu, Yargıtay kararı ile de sabit olduğu üzere işbu davaya konu çeklerin müvekkilinin elinde bulunduğundan ve müflis tarafça herhangi bir istirdat davası veya iddiası dahi bulunmadığından müvekkilinin alacaklı olduğunu, davanın kabulünü, müvekkilinin alacağının tamamının sıra cetveline kaydını, sıra cetvelinin buna göre düzenlenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın İİK da belirtilen 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, davacının alacak kayıt başvurusunda bulunduğu … numaralı alacak kayıt talebi iflas idaresi tarafından sehven kısmi ret kısmi kabul kararı verildiğini, bahse konu kararın sehven verilmiş olduğunu, iş bu davada konu olan çeklerden dolayı davacının müflis kayıtlarında alacaklı görünmediğini, iflas idaresi kararına konu olan çekin … A.Ş. … Şubesi nezdinde bulunan … seri numaralı 318.542,81 Euro bedelli çek olduğunu, müflis kayıtlarının incelenmesi ile açık bir şekilde ortaya çıkacağını, davacı … numaralı alacak kayıt başvurusuna konu olan çekler ise … AŞ … Şubesi’nin … ve … seri numaralı çekleri olduğunu, iflas idaresince verilen kararda dayanak çek ile talepte bulunulan çekler farklı olduğundan bahse konu kararın düzeltilerek alacak talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, bu davaya konu çekler zamanaşımına uğradığından müflisin başvuru hakkı bulunmadığını, dayanak çekin incelenmesinde ilk cirantanın (…’un) imzasının çizilmiş olduğunu, ciro zinciri kopmuş olduğundan davacı müflis şirketten herhangi bir talepte bulunamayacağını, dayanak çeklerin arka yüzleri incelendiğinde davacı …’ın dayanak çekleri … isimli dava dışı kişiye temlik ettiğini, davacının yetkili hamil olmadığını, davacının alacak kayıt başvurusunda yer alan çek suretleri ve beyanı incelendiğinde dayanak çekler ile ilgili bir takip başlatılmadığı, çeklerin kambiyo vasfını yitirmiş olduğunu, ilk itiraz ve cevaplarının kabulünü, haksız ve hukuka aykırı olarak tanzim edilmiş bulunan davanın reddini, iflas idaresinin 42 numaralı kararının düzeltilerek davacının tüm taleplerinin reddine karar verilmesini, sıra cetvelinin davacı açısından ret olarak düzeltilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını savunmuştur.
Mahkememizin 2019/679 Esas sayılı dosyasında … ŞİRKETİ 28/01/2021 tarih ve 16:57 itibari ile iflasına karar verildiği, İflas Tasfiyesinin … 1.İflas Müdürlüğünün …Esas dosyası üzerinden adi tasfiye usulüne yürütüldüğü, iflas kararının kesinleşmemiş olduğu ve ikinci alacaklılar toplantısının yapılmamış olduğu anlaşılmış, … 1. İflas Müdürlüğüne yazılan müzekkereye , 08/09/2021 tarihli ve …iflas sayılı cevabi yazı ile ;
” … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi Başkanlığının …Esas sayılı dosyasından … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil sırasında kayıtlı … adresinde mukim, Müflis…ŞİRKETİ ‘ (… Mersis numaralı- VG: …) 28/01/2021 tarih ve 16:57 itibari ile İFLASINA karar verildiği, İflas Tasfiyesi Dairemizin … Esas dosyası üzerinden yürütülmektedir.
Müdürlüğümüz dosyasından 05/04/2021 tarihinde İlk Alacaklılar Toplantısı yapılmış olup, toplantıda aday gösterilenler arasından Av. … – … – Av. … hakimlikçe uygundur bulunup iflas idare memurluğuna seçilmiş ve 16/04/2021 tarihinde görevi kabul etmiş ve müdürlüğümüz iflas sayılı dosyasında iflas idare memuru olarak göreve başlamışlardır. İflas idare memurları isim ve kimlik bilgileri aşağıda yazılmıştır. Müflis …TİCARET LİMİTED ŞİRKETİnin iflas tasfiyesi İİK.nun 219 maddesi kapsamında Adi Tasfiye hükümlerine göre dairemizce yürütülmektedir. Dosyamızda iflas kararı kesinleşmemiş olup, ikinci alacaklılar toplantısı yapılmamıştır.
Mahkemeniz davacısı müdürlüğümüz dosya alacaklımız … 42 nolu alacak kayıt numarası ile müdürlüğümüze muayyen sürede alacak kaydı başvurusunda bulunmuştur.
Müdürlüğümüzce davacının alacağına ilişkin olarak verilen karar vekili Av. …’a 11/08/2021 Tarihinde tebliğ edilmiş ve gerekli masraf avansı davacı tarafından yatırılmıştır. Sıra Cetveli… ‘de 08/08/2021 PAZAR günü, Ticaret Sicil Gazetesinde de 11 Ağustos 2021 günü İLAN edilmiştir. Alacaklının müdürlüğümüze sunmuş olduğu alacak kayıt dilekçeleri , söz konusu tebliğe ilişkin tebligat sıra cetveli, tebligat mazbatası , tebligat gönderi sorgulama raporu , gazete ilan sayfası ve müflisin ilanını ilişkin mahkeme kararı ve iflas idaresi kabul red kararı yazımız ekinde UYAP üzerinden mahkemenize sunulmuştur.” şeklinde cevap verildiği tespit edilmiştir.
Müflis kayıtları incelenerek çekin hangi tarihte verildiği, çek nedeniyle müflis ve lehtar arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı, çek bedeli kadar borçlu olup olmadığının müflis kayıtlarında yer alıp almadığı konusunda rapor tanzimi için dosya bir finans uzmanı ve icra iflas hukukunda uzman bilirkişiye tevdi edilmiş (… ve …) ve bilirkişiler … ve …tarafından sunulan 01/07/2022 tarihli raporda özetle, …dosyaya konu olan çeklerin lehtar ciranta cirosu üstündeki çiziklerin incelenmesi gerektiği, zira bu çizgilerin gerçekten cironun iptali anlamında mı yoksa bir yazım tekniğimi olduğu tam olarak tespit edilemediğini, bu hususların takdiri sonucu mahkemeye ait olmak üzere imza inceleme uzmanlarının tetkiki sonucunda açıklığa kavuşturulabileceği, dava konusu çeklerdeki lehtar ciranta cirosunun iptali edildiği ve/ veya edilmediği sonucuna göre terditli/ seçenekli hesaplama sonuçlarının mahkemenin takdirine arz olunduğunu, lehtar ciranta cirosunun iptal anlamına gelmediği şeklinde yorumlanması halinde davacının, müflis … Ltd. Şti.’nin iflas tarihi olan 28/01/2021 tarihi itibariyle hesaplanan alacaklarının mahkemece raporun benimsenmesi halinde iki adet çekten doğan bakiye 5.847.936,85 TL alacağın iflas masasına 4. sıraya kaydettirilebileceği, mahkemece lehtar ciranta cirosunun iptal edildiğinin kabul edilmesi halinde anılan çeklerin emre muharrer olmaktan çıkıp hamiline yazılı çekler statüsüne dönüşebileceği (bilindiği üzer bu halde ciro kopukluğu ve/ veya teselsülü şartının aranmaması söz konusudur) ve bundan dolayı davacı bakımından mahkemece lehtar ciranta cirosunun iptal anlamına geldiği, ancak çeklerin düzenleme biçiminin emre muharrer olmaktan çıkıp, hamiline yazılı çek şeklinde yorumlanması halinde davacının müflis … Şti.’nin iflas tarihi olan 28/01/2021 tarihi itibariyle hesaplanan alacaklarının mahkemece raporun benimsenmesi halinde iki adet çekten doğan bakiye 5.847.936,85 TL alacağın iflas masasına 4. sıraya kaydettirilebileceği, mahkemece dava konusu çeklerdeki lehtar ciranta cirosunun iptal edildiğinin kabulü halinde karşımızda ikinci bir ihtimal daha oluştuğunu, çeklerdeki lehtar ciranta cirosunun kökten iptalinin kabul edilmesi halinde, bahse konu çekler tamamen kambiyo senedi vasfını yitireceklerinden dolayı delil başlangıcı kabul edilebileceği, ancak somut dosyadaki davanın niteliği gereği bu hususun dava dışı kaldığının düşünülmesi halinde, davacının talep edebileceği bir alacağı tespit edilemeyeceği sonucuna ulaşılabileceği yönünde görüş ve kanaat belirtildiği görülmüştür.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde
Dava, İİK. 235. maddeye dayalı olarak açılan kayıt kabul davasıdır.
Uyuşmazlık, müflis tarafından keşide edilen çek nedeniyle davacı hamilin çek bedelini iflas masasına kayıt talebinde bulunup bulunamayacağı, davacı ile lehtar arasında temel ilişki bulunmasının zorunlu olup olmadığı, davacı ile lehtar arasında hangi temel ilişkinin bulunduğu, davacının lehtardan alacaklı olup olmadığı, çekten kaynaklanan alacak hakkının zaman aşımına uğrayıp uğramadığı konularından ibarettir.
İflas masasının bu safi (net) mevcudu (masaya giren mal, alacak ve haklar), “alacakların ödenmesine tahsis olunur” (İİK m.184,I,c.1). Buradaki “alacaklar” teriminden maksat, aslında yalnız “iflas alacaklarıdır.” İflas alacağı, iflas açıldığı anda müflise karşı hukuken mevcut olan alacaklar yani müflisin iflasın açıldığı andaki borçları olup, iflas masasından istenebilirken (masaya yazdırılabilirken), müflisin iflas açılmasından sonra doğan alacakları, iflas alacağı olmadığından, iflas masasından talep edilemez.
Bu nedenle, iflas masasından istenen bir alacağın, iflas alacağı mı, yoksa masa alacağı mı olduğunu belirlemenin büyük önemi vardır. Kayıt kabul davaları, iflasından önce müflisten alacaklı olanların, bir diğer ifade ile iflas alacaklılarının alacaklarını iflas masasına kaydettirmek için açtıkları ve dayanağını İİK’nın 235. maddesinden alan davalardır.
İİK’nın 235. maddesine göre, kural olarak sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde ticaret mahkemesine dava açabilirler. Ancak aynı Kanun’un 223. maddesi hükmüne göre alacaklı tebligata elverişli adresini bildirip kararın tebliği için avans yatırmışsa 15 günlük dava açma süresi, kararın tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar.
Mahkememizin 2019/679 Esas sayılı dosyasında 28/01/2021 tarihli karar ile …ŞİRKETİ ‘nin iflasına karar verildiği, iflas tasfiye işlemlerinin … 1.İflas Müdürlüğünün …sayılı iflas dosyası üzerinden yürütüldüğü, davacı vekili tarafından iflas masasına 977.329,05 Euro karşılığı 8.803.683,03TL miktar üzerinden alacak kayıt talebinde bulunulduğu, alacak kayıt talebinin 42 sıra numarasına kaydedildiği, alacak kaydı yapıldığı sırada alacaklı vekilince posta masraf avansının yatırıldığı, iflas idaresince alacak kayıt talebinin 5.934.281,03 TL yönünden reddine karar verildiği, sıra cetvelinin Ticaret Sicil Gazetesinde de 11 Ağustos 2021 tarihinde ilan edildiği, alacak hakkında verilen ret kararının davacı vekiline 15/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 15 günlük yasal süre içinde 31/08/2021 tarihinde ikame edildiği tespit edilmiştir.
Davacının alacak kayıt istemine dayanak yaptığı çek örneklerinin tetkikinden ; 20/03/2018 keşide tarihli 559.566,97 EUR ve 20/03/2018 keşide tarihli 420.962,08 EUR bedelli her iki çekin müflis tarafından … lehine düzenlendiği, lehtar … tarafından davacıya ciro edildiği, lehtar ciranta isminin üzerinin çizilmiş olduğu buna karşılık lehtar ciranta imzasının çizilmediği ve iptal edilmediği , ciro silsilesinde kopukluk bulunmadığı, her iki çekin de ibraz edilip karşılıksız işlemi gördüğü anlaşılmaktadır.
Dava konusu çekleri tanzim eden müflis şirket ile davacı arasında temel ilişki bulunduğunun iddia edilmediği, alacak kayıt istemine dayanak çeklerin davacı lehine düzenlenmemiş ve çekte yer alan ciroların kötü niyetli yapıldığının iddia edilmemiş olması nazara alınarak davacı ile müflis şirket arasında temel ilişki bulunmasının aranamayacağı, davalının çeki keşide eden olarak sorumluluğunun devam ettiği, davacının alacak kayıt talebine dayanak iki adet çekin müflis şirket defterlerinde de borç olarak kayıtlı olduğu, davacının çekten kaynaklanan alacak hakkının zamanaşımına uğramadığı, davacının 2.869.402-TL alacağa ek olarak 5.849.936,85 TL’nin de masaya kaydını talep edebileceği anlaşılmakla denetime elverişli 01/07/2022 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda 5.849.936,85 TL’nin davacı alacağı olarak iflas masasına kayıt ve kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine, dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen KABÜLÜ ile;
5.849.936,85 TL’nin davacı alacağı olarak iflas masasına kayıt ve kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre tahsili gereken harç 80,70-TL olduğundan peşin alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat ücreti 92,00-TL bilirkişi masrafı 6.000,00-TL olmak üzere toplam 6.092,00-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 6.005,41-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinden yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinden yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Gider avansının kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı iflas idare vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 22/09/2022

BAŞKAN …

ÜYE …

ÜYE …

KATİP …