Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/471 E. 2023/649 K. 27.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/471
KARAR NO : 2023/649

DAVA : Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 06/07/2021
KARAR TARİHİ : 27/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
(1) Davacı Tarafın İddialarının Özeti:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin,… tarihinde … gönderi numarası ile…’de bulunan alıcıya teslim edilmek üzere … şubesine 4 adet koli teslim edildiğini, ancak gönderi 3 adet koli olarak alıcıya teslim edildiğini, içinde 13.715,00TL bedelli … 18 It makine olan koli alıcıya hiç ulaşmadığını, …tarihinde ise … gönderi numarası ile yine…’e gönderilmek üzere … şubesine 2 adet küçük, 1 adet büyük koli açılması ve dağılması mümkün olmayacak şekilde jelatinle kaplanarak tek bir paket halinde teslim edildiğini, ancak ürünler alıcıya jelatinleri yırtılmış ve 2 küçük koli olarak teslim edildiğini, 1 büyük kolinin teslim edilmediğini yine teslim edilmeyen kolinin içinde 13.711,00 TL bedelli … 18 It makine bulunduğunu, teslim edilmeyen her iki ürünün bedelleri de alıcılar adına kesilmiş faturalarla sabit olduğunu, ürünlerin neden teslim edilmediğinin araştırıldğını, ancak kargoların nerede olduğu davalı şirket tarafından teslim edilmediğini, ürünlerin akıbetini araştıran … şubesi müdürü kargoları bulamadıklarını ve zararı için dilekçe ile başvuru yapılması gerektiğini müvekkili şirkete bildirdiğini, kaybolan ürünler bulunamadığı gibi, bedelleri de ödenmediğini bunun üzerine müvekkili şirket tarafından ziya nedeniyle uğranılan zararın tazmin edilmesi amacıyla davalı kargo şirketine, … tarihinde … 2. Noterliği’nin … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edildiğini, ancak davalı şirket, zararı tazmin etmediği gibi, ihtarnameye karşı herhangi bir cevapta vermediğini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 27.426,00TL olay tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile tahsiline, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
(2) Davalı Tarafın Savunmalarının Özeti:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dilekçesinde talep etmiş olduğu zararları zamanaşımına uğradığını, söz konusu taşıma işleri 04.06.2020 ile 01.07.2020 tarihinde yapıldığını, işbu dava tarihi ise, 06.07.2021 olduğundan bu noktada zaman aşımına uğradığını, davacı dava dilekçesinde bazı gönderilerin teslim edilmediğini iddia edilmiş ise de bu iddia gerçeği yansıtmadığını söz konusu gönderi alıcısına teslim edilmiş olduğunu aksi durumun kabulü tarafımızca kesinlikle kabul edilemediğini, karşı tarafın bu yöndeki beyanı abesle iştigal olduğunu, bu anlamda davacının herhangi bir zararı mevcut ise bunun soromlusu kendisi ve/veya alıcı olduğunu, borçlar hukuku sorumluluk hukuku temel prensibi uyarınca zarar ile eylem arasındaki illiyet bağı kesen hallerden birinin varlığı sorumluluktan bahsedilemez. bu hallerin zarar görenin kusuru, mücbir sebebin varlığı, üçüncü kişinin ağır kusuru dolayısıyla iş bu olayda müvekkili şirket tarafından tüm yükümlülükleri yerine getirilmek suretiyle alıcıya teslim yapılması sebebiyle sorumluluk yüklenmesi mümkün olmadığını, sorumluluk hukuku genel ilkelerine dahi bu hususun aykırı olduğunu, gönderen tarafından müvekkili şirkete teslim anında kargonun içeriği beyan edilmemiş olduğunu kargoya ilişkin olarak herhangi bir değer gösterilmediğini, müvekkili şirket gönderenin beyanları ile bağlı olup gönderici tarafından bildirilen hususlar faturaya işlendiğini, ancak somut uyuşmazlıkta kargonun üzerinde herhangi bir içerik bilgisi işlenmediğini, taşımaya ilişkin hükümler uyarınca, içeriği doğru beyan edilmeyen kargonun mahiyetinden kaynaklanan zarar göndericiye ait olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte, TTK M.886 uyarınca tam tazminata hükmedilebilmesi için zararın meydana gelmesinde taşıyıcının kast ve pervasız davranış kusuru varlığının da ispat edilmesi gerektiğini, davanın zamanaşımı yönünden reddine, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine, karar verilmesi savunmuştur.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER:
1-Bilirkişi raporu,
2-Tüm dosya kapsamı.
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, SABİT GÖRÜLEN VAKIALAR, ÇIKARILAN SONUÇ VE HUKUKÎ SEBEPLER:
Davacı şirketin davası, taşıma sözleşmesinden kaynaklı, taşımaya konu eşyanın zayi olmasından doğan tazminat ile müşteri kaybı iddiasına dayanan kar kaybında kaynaklanan tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı tarafından dava dışı kişilere teslim edilmek üzere davalı kargo şirketine teslim edilen … ve … numaralı gönderilere konu emtianın davalının uhdesinde iken zayi olup olmadığı, zayi olmuşlar ise davalının kusur ve sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, şartları var ise davacının davalıdan talep edebileceği tazminat miktarının ne kadar olduğu hususlarından kaynaklandığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığa ilişkin davacı tanıkları dinlenmiş, mali müşavir ve taşıma uzmanı bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Türk Ticaret Kanunu’nun taşıma sözleşmesine ilişkin 875. maddesinde;
“Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur” denilmiş, aynı kanunun 876. Maddesinde; “Zıya, hasar ve gecikme, taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana gelmişse, taşıyıcı sorumluluktan kurtulur” denilmiştir. Yine aynı Kanunun 880. maddesinde;
“(1) Taşıyıcı, eşyanın tamamen veya kısmen zıyaından dolayı tazminat ödemekle sorumlu tutulduğunda, bu tazminat, eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerine göre hesaplanır.
(2) Eşyanın hasara uğraması hâlinde, onun taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki hasarsız değeri ile hasarlı değeri arasındaki fark tazmin edilir. Zararı azaltmak ve gidermek için yapılacak harcamaların birinci cümleye göre saptanacak değer farkını karşıladığı karine olarak kabul edilir.
(3) Eşyanın değeri piyasa fiyatına göre, bu yoksa aynı tür ve nitelikteki malların cari değerine göre tayin edilir. Eşya, taşımak üzere teslimden hemen önce satılmışsa, satıcının faturasında taşıma giderleri mahsup edilerek gösterilen satış bedelinin piyasa fiyatı olduğu varsayılır” düzenlemesine yer verilerek zararın ne şekilde hesaplanacağı belirtilmiş, aynı kanunun 882. maddesinde; “Gönderinin tamamının zıyaı veya hasarı hâlinde, 880 ve 881 inci maddeler uyarınca ödenecek tazminat, gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır” denilmek suretiyle taşıyıcının sorumluluğunun sınırları belirtilmiş, yine aynı kanunun 886. maddesinde; “Zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı veya 879 uncu maddede belirtilen kişiler, bu Kısımda öngörülen sorumluluktan kurtulma hâllerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz” hükmüyle taşıyıcının hangi hallerde sorumluluğu sınırlama hakkını kaybedeceği belirlenmiştir.
Uyuşmazlığa konu taşıma işine ait kayıt ve belgeler celp edilmiş, davacı tanıklarının beyanları alınmış, uyuşmazlığa ilişkin mali müşavir ve bir taşıma uzmanından oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Somut olayda, dosyaya celp edilen belgeler, dinlenen tanık beyanları ve alınan bilirkişi raporuna göre, … numaralı gönderinin içeriğinin 4 adet 138 kg- desi olarak ölçümlenerek davalının işletme sistemine kaydedildiği, taşımaya konu 4 kap üründen birinin davalı tarafından muhatabına teslim edilmediği, … numaralı gönderiyi oluşturan 2 küçük ve 1 büyük kolinin 1 kap halinde 105 kg- desi ağırlığında ambalajlandığı, taşıma sözleşmesine konu ürünlerin davalı tarafça eksik teslim edildiği kanaatine varılmıştır.
Dava konusu kargoların alıcılarına teslim edilmediği sabittir. Kargonun yanlış tesliminin taşıyıcının kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana geldiği yönünde herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığından kargonun davalının ihmali ile kaybolduğunun ve dolayısıyla davalının sorumluluktan kurtulma hallerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanmasının mümkün olmadığının kabulü gerekmektedir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, dinlenen tanık beyanları, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının taşıma sırasında kaybolan ürünlere ilişkin tanzim edilen fatura bedeli oranında oluşan zarardan sorumlu olduğu, davacı dava dilekçesinde her ne kadar müşteri kaybı nedeniyle oluşan zararını talep etmiş ise de, buna ilişkindosyaya bir delil sunulmamakla beraber, dava değeri olarak bildirilen miktarın taşıma sırasında kaybolan ürünlerin bedeline eşit olduğu anlaşılmakla davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davacının davasının KABULÜNE,
1-27.626,00 TL’nin temerrüt tarihi olan 23/11/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 1.873,47 TL nispi karar harcının, 468,37 TL peşin harçtan mahsubu ile noksan kalan 1.405,1‬0 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 2.768,00 TL yargılama gideri ile 468,37 TL peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı toplamı 3.295,67‬ TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.18/A gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, tahsilat ve gereği için Mahkeme Yazı İşleri Müdürlüğünce ilgili vergi dairesine müzekkere yazılmasına,
Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi üzerine davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 27/10/2023

KATİP
¸e-imzalıdır

HAKİM
¸e-imzalıdır

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 468,37 TL
Karar Harcı : 1.873,47 TL
Noksan Harç : 1.405,1‬0 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 2.779,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 00,00 TL

Yargılama gideri detayları
Bilirkişi Ücreti : 2.400,00 TL
Posta Giderleri : 368,00 TL