Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/368 E. 2021/817 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/368 Esas
KARAR NO : 2021/817 Karar

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/08/2019
KARAR TARİHİ : 24/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında düzenlenen 05/12/2013 tarihli temlikname ile borçlu …Tic. Ltd. Şti.’nin adına kayıtlı … İli, … İlçesi, … Mah., 101 Ada, 110 Parsel, A Blok 2 nolu tripleks villa üzerindeki banka lehine konulan 450.000,00 TL değerindeki ipoteğe bağlı alacağın müvekkiline temlik edildiğini, tüm hakların müvekkiline ait olduğunu, ipotek borçlusuna ihtarname gönderildiğini, temerrüt gerçekleşince … 10. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasıyla ipoteğin paraya çevirme yoluyla icra takibine geçtiklerini, kıymet takdir edilerek taşınmazın satış aşamasına geçtiklerini, ancak bu aşamada İİK 150C maddesi gereğince satışa arz şerhi için tapuya yazılan müzekkere cevabında ipoteğin terkin edildiğinin fark edildiğini, ipotekten doğan hakların müvekkiline devredildiğini ve ipotekle ilgili tasarruf yapma yetkisinin sona ermesi nedeniyle müvekkilinin alacağının tahsili yönünde icra takibinde yapılan tüm işlemlerin geçersiz hale geldiğini, ayrıca taşınmazda çok sayıda haciz bulunduğundan ve ipotekten doğan rüçhan haklarını da kaybettiklerinden alacağın tahsilinin imkansız hale geldiğini, davalı bankaya ihtarname gönderdiklerini, ipoteğin eski hale getirilmesini, mümkün olmadığı takdirde … 10. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki alacak tutarının taraflarına ödenmesini talep ettiklerini, ancak sonuç alınamadığını, davalı bankanın tasarruf yetkisi bulunmamasına rağmen ağır kusurlu davranarak ipoteğin terkini işlemini yapması nedeniyle rüçhan hakkını kaybeden müvekkilinin borçlu şirketin borca batık olması, fiilen ticari hayatının sona ermesi ve tapuda çok sayıda haciz olması nedeniyle icra dosyasındaki alacağın tahsil imkanını kaybettiklerini beyan ederek icra dosyasındaki 134.200,00 TL alacağın temerrüt tarihi olan 09/09/2018 tarihinden itibaren (alacak aslı olan 46.925,00 TL’lik kısımla sınırlı olarak faiz uygulanması ile) ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın kredili müşterisi …Tic. Ltd. Şti.’ne kullandırılan kredilerin teminatı olmak üzere alınan ipoteğin davacı tarafından temlik alınmak istendiğini, bankaya başvurduklarını, dava konusu taşınmaz ipoteği davacıya ödeme yaptığı tutar oranında temlik edildiğini, sözleşme imzalandığını, sözleşme gereğince davacının tapuda herhangi bir işlem yapmadığını, davacının daha sonra sözlü olarak ipoteğin fekkini talep ettiğini, buna istinaden fek işlemi yapıldığını, davacının talebi ile fek işlemi yapılmış olmasının ve borçlulara karşı tüm yasal yolları tüketmeden huzurdaki davayı açmış olmasının haksız ve usule aykırı olduğunu, temlik sözleşmesinin 4. Maddesi gereğince ihtilaf halinde başvurulacak mahkemenin İstanbul Adliyesi (Çağlayan) Mahkemelerinin yetkili olduğunun kabul edildiğini, bu nedenle yetkiye itiraz ettiklerini, icra dosyasına ilişkin yapılan takipte taşınmaz üzerinde başkaca hakkı bulunanların tespiti ve dolayısıyla taşınmazın satışının istenebilmesi için ipotekli taşınmaza ait takyidat kayıtlarının ilgili tapu müdürlüğünden düzenli aralıklarla istenmesi gerektiğini, rapor üzerindeki şerhlerden ipotek olup olmadığının tespit edilebildiğini, davacı yanın 2016’dan 2018 yılına kadar 2 sene müddetle ipoteğin fek edildiğini fark etmemesinin mümkün ve iyi niyetli olmadığını, davanın zaman aşımı nedeniyle reddi gerektiğini beyan ederek davanın reddi ile dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, alacağın tahsili davasıdır.
Mahkememiz 6102 sayılı TTK m.4 kapsamında, TTK’da münhasıran düzenlenmiş işler (m.4/1-a), m.4/1-b-f arasında düzenlenmiş işler ile her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan kaynaklanan ticari davalar bakımından görevlidir.
Bu kapsamda somut olaya bakıldığında, davalı …Ş. ile dava dışı … Ltd. Şti arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, dava dışı … Ltd. Şti’nin ise kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcu teminat altına almak amacıyla kendisine ait …, …, … pafta, 101 Ada, 110 Parsel sayılı taşınmaz üzerinde banka lehine ayni teminat oluşturmak üzere ipotek tesis ettiği, daha sonra banka tarafından iş bu ipotekten kaynaklanan alacağın 05/12/2013 tarihinde davacı …’a temlik edildiği ancak temlik işlemi bir tasarruf işlemi olmasına rağmen ve temlik sözleşmesinin imzalanması ile ipotekten kaynaklanan alacak bu tasarruf işlemi ile temlik alan davacıya geçmiş olmasına rağmen davalı bankanın ilgili tapu müdürlüğüne ipoteğin fekki için yazı yazdığı ve ilgili tapu müdürlüğünün de ipoteğin fekki yönünde işlem yaptığı görülmektedir.
Bu durumda davacı zararının Genel Kredi Sözleşmesi ve buna bağlı olarak akdedilen ipotek sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsilinden değil de davalı banka ile davacı arasında akdedilmiş olan alacağın temliki sözleşmesine aykırı işlem yapılmış olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın 6102 Sayılı TBK m.4 /1-f’de düzenlenen “Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerden” şeklindeki hüküm kapsamında kalmadığı ve davalı bankanın alacağın temliki sözleşmesine aykırı ve bir anlamda haksız fiil niteliğindeki eyleminden kaynaklandığı anlaşıldığından iş bu dava bakımından genel görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemeleri’nin görevli olması nedeniyle görev – dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, kararın kesinleşmesi ve talep halinde dosyanın İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davanın DAVA ŞARTI-GÖREV YÖNÜNDEN USULDEN REDDİNE,
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Görevsizlik kararının kesinleşmesine müteakiben 2 hafta içinde mahkememize başvurulması halinde dosyanın görevli İSTANBUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
HMK m.331/2 uyarınca harç, masraf ve vekalet ücretinin görevli mahkemece nazara alınmasına,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 24/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır