Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/269 E. 2022/758 K. 23.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/269
KARAR NO : 2022/758

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 25/08/2015
KARAR TARİHİ : 23/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
(1) Davacı Tarafın İddialarının Özeti:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava konusu alacağın 17.01.2000 tarihli teminat mektubuna dayalı olup müvekkilinin 23.02.2000 tarihinde hissesini devrettiği ve 08.01.2001 tarihinde ihtar çekildiği, aradan 13 yıl geçtikten sonra 30.05.2013 tarihinde icra takibi yapıldığı, zamanaşımı nedeniyle borca itiraz ettikleri yerleşik Yargıtay içtihatları gereğince müvekkili adına yapılan icra takibine ait ödeme emrinin iptalinin gerektiği, asıl borca, faiz miktarına ve borcun tamamına itiraz ettikleri, haksız kazanç ve sebepsiz zenginleşme amaçlı olup % 27,50 faiz oranının yasal olmadığı, 44.192,92 TL. faizin yasal olmadığı, ayrıca kredi sözleşmelerinde müvekkilinin imzası, ikrarı, kabulünün bulunmadığı, müvekkiline ait … plakalı araca icra takibi nedeniyle elkonmuş olduğu, müvekkili rahatsız olduğundan bu araca ihtiyacı olduğu, … taşınmazlarına tedbir konulması suretiyle aracın müvekkiline teslimini talep ettikleri, taşınmaz değerleri müsait olduğundan banka hesaplarındaki haczin kaldırılmasını talep ettikleri, İstanbul İcra Müdürlükleri ve mahkemelerinin yetkili olmadığı, müvekkili …’da oturduğundan takibe … icralarının yetkili olduğu, …’a 5.000,- TL: 2000 yılında borçlu …Tic. Ltd. Şti. ne kısa dönem ortak olan müvekkili …’nun hissesi oranında varsa borçtan sorumlu olması gerektiği, tebliğatın belirli adresine yapılmadığı, müvekkilinin borçlu şirket 13.09.1999 da kurulduğunda hisse sahibi olduğu, ancak bir süre sonra 23.02.2000 tarihinde hisselerini devrettiği, yapılan işlerden haberi olmadığı, borçlarla ilgili izni, rızası ve imzası bulunmadığı, 17.01.2000 tarihinde teminat mektubunun alındığı 5.000.- TL. değerindeki bu işlem yapıldıktan 1 ay sonra müvekkilinin şirketten ayrıldığı, takiben 08.01.2001 tarihinde ihtar çekilerek konunun yargıya taşındığı, gerçek borçlunun … olduğu, İddiasında bulunarak, – Açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile itirazları doğrultusunda … 2. İcra Müdürlüğünün …E. sayılı icra takibinin ve ödeme emrinin iptaline, müvekkiline ait taşınmazlar üzerine konulan yeterli hacizlerin devanı ile müvekkili adına tescilli …plakalı araç üzerindeki haczin kaldırılarak anacın müvekkiline teslim edilmesine, davalının % 20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
(2) Davalı Tarafın Savunmalarının Özeti: Davacının haczin kaldırılmasını talep etmiş olması nedeniyle bu konunun şikayet konusu olduğu, yetki itirazının da dava konusu olmadığı, görev yönünden reddinin gerektiği, Genel Kredi Sözleşmesi hükmü gereğince İstanbul İcra ve Mahkemeleri yetkili kılındığından yetki itirazının yerinde olmadığı, tebligatın usulüne uygun tebliğ edilmiş olduğu, alacağın fon alacağı olması nedeniyle zamanaşımı süresinin 20 yıl olduğu, fon alacağının takibine ilişkin itirazların satış dışındaki takip işlemlerini durduramayacağı, davacının …Tic. Ltd. Şti.nin borçlarından müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olduğu, sözleşmede imzası bulunduğundan, borcun tamamından sorumlu olduğu, TTK 8 gereğince ticari işlerde faizin serbestçe belirlenebildiği, müteselsil kefil olduğundan şirketteki hissesi oranında değil, borcun tamamından sorumlu olduğu, diğer taraftan kefilin kendine tanınan haklardan peşinen feragat etmiş olması nedeniyle de, davacının borcun tamamından sorumlu olduğu, bankalar kanunu gereğince davacının tazminat talebinin reddinin gerektiği, aksine karşı taraf aleyhine % 20 den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep ettikleri, Savunmasında bulunarak, -Açıklanan nedenlerle, davanın görev yönünden usulden reddine, aksi halde esastan reddine ve karşı taraf tazminat talebinin reddiyle karşı taraf aleyhine % 20 den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER:
1-… 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı dosyasından celbedilen kapalı zarf içinde kredi alacağı temlik sözleşmesi aslı ( … ve …A. Ş arasında imzalanan , 20/02/2006 tarihli),
2-Bilirkişi raporu
3-Tüm dosya kapsamı
(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, SABİT GÖRÜLEN VAKIALAR, ÇIKARILAN SONUÇ VE HUKUKÎ SEBEPLER:
… 3. Asliye Ticaret Mahkemesinde 25/08/2015 tarihinde açılan dava, … 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 15/02/2017 tarihli … Esas ve … Karar sayılı kararı ile kabulüne karar verilmiş ancak davalı vekilinin İstinaf yasa yoluna başvurması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 30/10/2019 tarihli 2017/2743 Esas ve 2019/2302 Karar sayılı ilamıyla kaldırılmış olmakla, … 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayısı üzerinden görevsizlik kararı verilmiş olup, 03/06/2020 tarihinde mahkememize tevzi edilen dava dosyası 2020/256 Esas sırasına kaydı yapılmıştır. Mahkememizin 10/06/2020 tarihli 2020/256 Esas ve 2020/188 Karar sayılı kararı ile davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, )Mahkememiz kararı kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşir ise … 3. Asliye Ticaret Mahkemesi ile Mahkememiz arasında olumsuz görev uyuşmazlığı ortaya çıkacağından görevli mahkemenin tayini – merci tayini yönünden dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiş olup davacı vekilinin İstinaf başvurusu üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesinin 25/03/2021 tarihli 2020/1618 Esas ve 2021/485 Karar sayılı kararıyla yargı yeri olarak mahkememizin görevli olduğuna ilişkin karar verilmiş olmakla mahkememizin 2021/269 Esas sırasına kaydının yapıldığı anlaşıldı.
Davacının davası menfi tespit davasıdır.
Davacı vekili … 2. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyasında talep edilen alacak nedeniyle borçlu bulunmadığının tespitini talep etmiştir.
Mahkememiz dosyası İstanbul BAM 16. Hukuk Dairesi’nin 2017/2743 Esas 2019/2302 Karar sayılı kaldırma kararı sonrasında …. 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas …Karar sayılı görevsizlik kararı ile Mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememizin 2020/256 Esas 2020/188 Karar sayılı kararı ile davacının davasının Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş, İstanbul BAM 37. Hukuk Dairesi’nin 2020/1618 Esas 2021/485 Karar sayılı kararı ile HMK 23/2 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince veya Yargıtayca verilen yargı yeri belirlenmesi ile kanun yolu incelemesi sonucunda kesinleşen görev ve yetkiye ilişkin kararların ondan sonra bakacak Mahkemeyi bağlayacağı gerekçesiyle Mahkememiz kararı kaldırılarak dosya yeniden Mahkememize gönderilmiş, Mahkememizin 2021/269 Esas sayılı sırasında yargılamaya devam edilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin bir bankacı bilirkişiden rapor alınmıştır.
Mahkememizce gerekçeli, taraf ve Mahkeme denetimine elverişli, somut olaya ve dosya içeriğine uygun olmakla Mahkememizce de itibar edilen 25.01.2022 tarihli bilirkişi raporuna göre özetle, davacının toplam takip miktarı olan ( 5.000 TL asıl alacak +44.192,92 TL işlemiş faiz) 49.192,92 TL’ye yönelik talebinin 550,59 TL yönünden haklı olduğu, bir başka deyişle davalının davacıdan toplam 48.642,33 TL alacaklı olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı taraf, dava dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplerle kefaletin geçerli olmadığını ileri sürmüş ise de, davacının şirket ortaklığından ayrılmış olmasının davacının kefaletini ortadan kaldırmayacağı, sözleşmenin imzalandığı tarihte yürürlükte olan Borçlar Kanunu’na göre kefalet limitinin ayrıca el yazısı ile yazılması zorunluluğunun bulunmadığı,sözleşmenin imzalandığı tarihte yürürlükte olan Borçlar Kanunu’na göre, imzalanan sözleşmenin 14.1 maddesindeki hükme göre, verilen kefaletin sözleşmeden önceki işlemler için de geçerli olabileceği, yine İstanbul BAM 16. Hukuk Dairesi’nin 2017/2743 Esas 2019/2302 Karar sayılı kaldırma kararında da belirtildiği üzere 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmadan mülga 4389 sayılı Bankalar Kanunu’na 26.12.2003 tarihli,25328 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5020 sayılı yasanın 27. maddesi ile eklenen ek madde 3 ile getirilen değişiklik sonucu zamanaşımı süresinin 20 yıla uzatıldığı, 20 yıllık süre dolmadan icra takibinin başlatıldığı anlaşıldığından;
Yapılan yargılama, toplanan deliller, Mahkememizce itibar edilen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davacının davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle
Dava konusu edilen miktarın 48.642,33 TL olduğu nazara alınmak suretiyle davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalının … 2. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına konu 550,59 TL işlemiş faiz bakımından borçlu olmadığının TESPİTİNE,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 3.360,37 TL nispi karar harcının, peşin yatırılan 840,10 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 2.520,27 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince edilen miktar üzerinden hesaplanan 550,59 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 1.668,00 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 1.649,34 TL yargılama gideri ile 840,10 TL peşin harç, 4,10 TL vekalet harcı ve 27,70 TL başvuru harcı toplamı 2.521,24 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 55,00 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 0,62 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup anlatıldı. 23/09/2022

Katip
✍ e-imza

Hakim
✍ e-imza

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 840,10 TL
Karar Harcı : 3.360,37 TL
Noksan Harç : 2.520,27 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.905,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 55,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 1.400,00 TL
Posta Giderleri : 237,00 TL (Davacı)
Posta Giderleri : 55,00 TL (Davalı)