Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/257 E. 2021/973 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/257
KARAR NO : 2021/973

DAVA : Ticari Şirket (Bilgi Alma ve İnceleme Talebi /TTK m. 437/5 )
DAVA TARİHİ : 08/04/2021
KARAR TARİHİ : 30/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Bilgi Alma Ve İnceleme Hakkı İhlali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, gerekçelerini ayrıntıları ile açıklamak suretiyle davalı bankaya sorulan ve cevap alınamayan “ … gereğince, TTK (Türk Tarik Kurumu) Ve TDK(Türk Dil Kurumu) na ödenen nemalarda sermaye kısıtı var mıdır, yok mudur?” ve “1991-2021 yılları arasında, TTK ve TDK nun açmış olduğu davalar neticesinde veya başka şekilde, bu kurumlara sermaye kısıtı olmadan hiç nema ödemeleri yapılmış mıdır?’” sorusunun cevabının, davalıdan “…gereğince TTK (Türk Tarih Kurumu) ve TDK(Türk Dil Kurumu) na ödenen nemalarda, sermaye kısıtı vardır” ya da ” … vasiyeti gereğince TTK (Türk Tarih Kurumu) ve TDK(Türk Dil Kurumu) na ödenen nemalarda, sermaye kısıtı yoktur” şeklinde cevaplamasının sağlanmasına, 1991 yılından sonra, herhangi bir yılda, TTK ve TDK ‘nun, nemaları, vasiyete uygun olarak tam alamadıklarından açmış oldukları ve kazandıkları davalar sonucu, bu kurumlara sermaye kısıtı olmadan, nemalarının tam olarak ödendiği durumlar olmuş mudur. olmamış mıdır? Cevabının verilmesinin sağlanmasına, İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi’nin 1. Ek Protokolü’nün “Mülkiyetin korunması” başlıklı 1. maddesi, mülkiyet hakkını güvence altına alınan ve Anayasanın 2, 13, 35 ve 134. maddeleri ile Türk Medeni Kanunu’nun ilgili hükümlerinin koruması altında tüm hükümleri ile geçerli olan …’ne ve Anayasa mahkemesi kararlarına ve Yargıtay kararlarına aykırılık olması hali, kamu düzenini de ilgilendirdiğinden, sorulan sorunun cevabına, davalı tarafça ‘… gereğince TTK (Türk Tarih Kurumu) ve TDK(Türk Dil Kurumu) na ödenen nemalarda da, sermaye kısıtı vardır?” şeklinde cevap verilmesi halinde re’sen gereğinin yapılmasına, davalı bankanın, TTK ve TDK hesaplarına aktardığı nemaların özellikle 1990-2021 yılları arasındaki kayıtlarının müzekkere yazılarak istenmesine, 31.03.2021 tarihli genel kurul toplantı video kaydının Merkezi Kayıt Kuruluşundan müzekkere yazılarak istenmesine ve 4 nolu gündem maddesine dair görüntülerin, konuşmaların izlenmesine, Merkezi Kayıt Kuruluşu’na …’in pay sahibi olduğuna dair kayıtların, müzekkere yazılarak istenmesine, TTK na İş bankasından aktarılan nemalarla ilgili, TTK na ait banka hesap kayıtlarının müzekkere yazılarak istenmesine, TDK na … aktarılan nemalarla ilgili, TDK na ait banka hesap Kayıtlarının müzekkere yazılarak istenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının huzurdaki davayı ikame edebilmesi için hiç bir şart oluşmadığını, davacının, pay sahipliği ile ilgili değil, kurucu intifa senedi sahipliği ile ilgili olarak huzurdaki davayı ikame ettiğini, TTK 437. madde hükmüne göre mümkün olmadığını, davacı esasen bu davada müvekkili bankaya karşı yöneltmiş olduğu soruları, diğer davadaki (… 8. Asliye Ticaret Mahkemesi … E.) kurucu intifa senetlerinin sermaye kısıtı ile nemalandırılmasına dayalı uyuşmazlık sebebiyle, kurucu intifa senedi sahibi sıfatıyla yönelttiğini, TTK 437 hükmüne aykırı olarak esasen pay sahipliği dışında soru yöneltmeye çalışan davacı tarafından, zaten … 8. Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde bir yargılamaya konu edilmiş ve karar verilmiş hususlar sözde bir soruymuş gibi yöneltildiğini, davacı, pay sahipliği dışında soru yöneltmesine, bu sorular hakkında hem genel kurul öncesi, hem genel kurul hem de … 8. Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde ikame etmiş olduğu dava da cevaplarını net ve detaylı olarak olarak almış olmasına rağmen bu sefer de kendisi ile hiç ilgisi olmayan bilgileri hiç bir rabıta olmaksızın talep etmeye çalışmakta ve huzurdaki davayı kötüniyetle bu amaç için kullanmaya çalıştığını, davacının genel kuruldan önce ileri sürmediği, genel kurulda da belirtmediği bir soru yahut istem bakımından mahkemeden talepte bulunulması ise TTK 437 hükmü uyarınca mümkün olmadığını belirterek haksız olarak ikame edilen dava konusu tüm taleplerin reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde
Dava, bilgi alma ve inceleme istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık, davacının TTK. 437/5. maddesi kapsamında bilgi alma ve inceleme isteminde bulunup bulunamayacağı, davacı talebinin davacının pay sahipliği sıfatıyla ilgili olup olmadığı konularından ibarettir.
TTK 437.maddesinde pay sahiplerinin genel kuruldan, YKndan şirketin işleri hakkında bilgi isteyebileceği, bilgi alma veya inceleme işlemleri cevapsız bırakılan, haksız olarak reddedilen, ertelenen veya bilgi alamayan pay sahibinin reddi izleyen 10 gün içerisinde, diğer hallerde makul bir süre içerisinde şirketin merkezinin bulunduğu Asliye Ticaret Mahkemesine başvurabileceği, başvurunun basit yargılama usulüne göre inceleneceği, mahkeme kararının kesin olduğu düzenlenmiştir.
Davacının bilgi alma talebi, kurucu intifa senedi sahiplerine sermaye kısıtı ile temettü ödemesi yapılıp yapılmadığına ilişkin olup, davacının aynı konuda önceki tarihli genel kurul kararlarının iptali istemiyle … 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında dava ikame ettiği, anılan dosyada davacı tarafından sunulan dilekçelerden davacının; davalı şirketin 30.05.1991 tarihli anasözleşme değişikliği ile kurucu intifa senetlerine yapılacak kar payı ödemelerinin artık ödenmiş sermeyenin 250.000,00 TL’lik kısmı ile sınırlı tutacağına karar verildiği bilgisine vakıf olduğu, davacının anılan dosyaya sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde, ”Atatürk’ün mülkiyetinde olan kurucu intifa senetlerine 30.05.1991 tarihli anasözleşme değişikliği ile kurucu intifa senetlerine yapılacak kar yapı ödemelerinin artık ödenmiş sermeyenin 250.000,00 TL’lik kısmı ile sınırlamazken diğer kurucu intifa senetlerine ilişkin sınırlamayı uygulaması TTK’da düzenlenen en temel ilkelerden olan ve 357. maddesinde düzenlenene eşit işlem ilkesine aykırı olup butlanla batıl olduğu” hususlarına yer vererek dava konusu sermaye kısıtı konusunda bilgi sahibi olduğu, dava açmakta hukuki yararı bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının usulden REDDİNE,
2-Peşin harcın mahsubu ile başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Gider avansının kalan kısımlarının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, yüzüne karşı, TTK. 437/5 maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 30/12/2021

BAŞKAN

ÜYE

ÜYE

KATİP