Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/25 E. 2022/435 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/25
KARAR NO : 2022/435

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 19/06/2018
KARAR TARİHİ : 28/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; mahkeme kararına dayalı olarak hazineye irat kaydedilmesine karar verilen 3 adet teminat mektubu bedeli olan 850.000,00 TL’nin müflis bankanın iflas masasına kaydı için yapılan başvurunun iflas idaresince haksız olarak reddedildiğini belirterek reddedilen bu alacağın masaya kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müflis banka iflas idaresi vekili cevap dilekçesinde özetle; İİK. 235. maddesi uyarınca davanın süresinde açılmadığı anlaşılırsa bu sebeple usulden reddi gerektiğini, esas yönünden de; 5411 Sayılı Yasanın 107. maddesi uyarınca bankanın faaliyet izninin kaldırıldığını, bunun üzerine Mahkememizin 2017/41 E. sayılı dosyasında … tarafından açılan iflas davasında 5411 Sayılı Yasanın 106. maddesi uyarınca bankanın iflasına, iflasın 16.11.2017 tarihinde açılmasına ve iflas tasfiyesinin fon tarafından yerine getirilmesine karar verildiğini ve iflas tasfiyesinin … tarafından önerilen ve icra hakimliğince atanan iflas idaresi tarafından yürütüldüğünü, iflas idaresinde tanzim edilen sıra cetvelinin ilan edildiğini ayrıca … 1. İflas Müdürlüğünün … iflas sayılı dosyasından da incelenebileceğini, davacının alacak kayıt talebinde bulunduğunu, İİK. 206. maddesinde sıra cetveline yazılacak alacakların sıralarının ve niteliğinin belirtildiğini, 5411 Sayılı Yasanın 63/4. maddesine göre sigortaya tabi olmayan kısım için 206. maddesinin 3. sırası anlamında fonun alacağının imtiyazlı alacak olduğunu, davacının alacak kayıt talebinin, mükerrer kayıt talebi olduğu gerekçesiyle sistem hatası nedeniyle sehven reddedildiğini, davacının hazineye irat kaydedilmesine karar verilen 3 adet teminat mektubundan dolayı 850.000,00 TL alacağının olduğunu ve bu alacağın masaya kaydına, fazla talebinin reddine karar verilmesini savunmuştur.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde,
Dava, İİK. 235. maddeye dayalı olarak açılan kayıt kabul davasıdır.
İflas masasının bu safi (net) mevcudu (masaya giren mal, alacak ve haklar), “alacakların ödenmesine tahsis olunur” (İİK m.184,I,c.1). Buradaki “alacaklar” teriminden maksat, aslında yalnız “iflas alacaklarıdır.” İflas alacağı, iflas açıldığı anda müflise karşı hukuken mevcut olan alacaklar yani müflisin iflasın açıldığı andaki borçları olup, iflas masasından istenebilirken (masaya yazdırılabilirken), müflisin iflas açılmasından sonra doğan alacakları, iflas alacağı olmadığından, iflas masasından talep edilemez.
Bu nedenle, iflas masasından istenen bir alacağın, iflas alacağı mı, yoksa masa alacağı mı olduğunu belirlemenin büyük önemi vardır. Kayıt kabul davaları, iflasından önce müflisten alacaklı olanların, bir diğer ifade ile iflas alacaklılarının alacaklarını iflas masasına kaydettirmek için açtıkları ve dayanağını İİK’nın 235. maddesinden alan davalardır.
İİK’nın 235. maddesine göre, kural olarak sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde ticaret mahkemesine dava açabilirler. Ancak aynı Kanun’un 223. maddesi hükmüne göre alacaklı tebligata elverişli adresini bildirip kararın tebliği için avans yatırmışsa 15 günlük dava açma süresi, kararın tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar.
Davacının kararın tebliği için gerekli avansı yatırdığı, davanın 15 günlük hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı lehine düzenlenen ve hazineye gelir kaydedilmesine karar verilen üç adet toplam 850.000 TL tutarlı teminat mektubu nedeni ile mektup bedellerinin masaya kayıt ve kabulüne karar verilmesi talep edilmiştir.
Bankalarca, muhataba hitaben düzenlenen teminat mektupları, herhangi bir mahkeme kararına veya borçlunun rızasına bağlı olmaksızın, borçlunun alacaklıya karşı üstlendiği edimi yerine getirmemesi halinde, belirli bir miktar paranın alacaklının talebi üzerine derhal ve gecikmeksizin ödeme taahhüdünü içeren bankalarca düzenlenen belgedir. Banka tarafından kendisine garanti verilen kişiye muhatap, lehine teminat mektubu verilen müşteriye ise lehtar denilmektedir. Doktrinde teminat mektuplarının hukuki niteliği tartışılmış, garanti sözleşmesi olduğu konusu ağırlık kazanmıştır. Yargıtay 11. HD.’si kararlarında, teminat mektubu garanti sözleşmesi olarak tarif edilmiş, garanti sözleşmesi, garanti veren, garanti alandan bir ivaz elde etmek için değil, fakat onu teşebbüs veya iş yapmaya yöneltmek amacıyla bağımsız olarak söz konusu teşebbüs veya işin tehlikelerini kısmen veya tamamen üzerine almak olarak ifade edilmiştir.
Garanti sözleşmesi ile, garanti alanı, yapma şeklinde olumlu veya yapmama şeklinde olumsuz bir davranışa yöneltmek amacıyla, bu hareket tarzı sonucunda doğması muhtemel zararların karşılanması taahhüt edilmektedir. Garanti alanın bu hareket tarzı sonucunda ortaya çıkacak rizikoların üstlenilmesi taahhüt edilmektedir. Bu taahhüt garanti veren tarafından güvence altına alınmaktadır. Hangi riskin garanti altına alındığı belirlenebilir nitelikte olmalıdır. Garanti verenin, garanti alana karşı sorumluluğu bağımsız olup, asıl sözleşmenin varlığına ve geçerliliğine veya dava konusu olup olmadığına bağlı değildir. Diğer bir ifade ile, garanti veren, asıl borç ilişkisinden bağımsız şekilde yükümlülük altına girmektedir. Garanti sözleşmesi tek taraflı borç yükleyen bir sözleşmedir.
Teminat mektubu, lehtarın talebi üzerine, garanti veren banka tarafından düzenlenmekte ve muhataba karşı garanti vereni tek taraflı borç altına sokmaktadır. Garanti veren banka, teminat mektubu karşılığında, bankacılık işlemi sebebi ile komisyon adı altında bir para talep etmekte, ancak bunu lehine teminat mektubu vermeyi üstlendiği kişiden almaktadır.
TBK’nın 128. maddesinde “üçüncü bir kişinin fiilini başkasına karşı üstlenen, bu fiilin gerçeklememesinden doğan zararı gidermekle yükümlüdür. Belirli bir süre için yapılan üstlenmede, sürenin bitimine kadar üstlenene edimini ifa etmesi için yazılı olarak başvurulmaması halinde, üstlenenin sorumluluğunun sona ereceği kararlaştırılabilir” düzenlenmiştir. Bu düzenleme çerçevesinde banka teminat mektubu, banka tarafından üçüncü kişi konumunda olan lehtarın edimini ifa etmemesi veya teminat mektubunda belirtilen risklerin ortaya çıkması halinde, teminat mektubunda belirtilen zararları karşılamayı muhataba taahhüt etmektedir.13/12/1967 tarih, 1966/16 Esas, 1967/7 Karar sayılı içtihat birleştirme kararında, banka teminat mektupları garanti sözleşmesi olarak nitelendirilmiş, bu kararda, bankanın teminat veren sıfatı taşıdığı, taahhüdünün, esas sözleşmeyi yapan taraflardan ve asıl akitten ayrı tamamen bağımsız olduğu, bankanın taahhüdünün, lehtarın borcunun geçerliliğine veya varlığına bağlı olmadığı belirtilmiştir.
Borçlu, borcunu ödeyememe riskine karşı alacaklısına, alacağını teminatlandırmak veya alacağına daha kolay kavuşmasını sağlamak amacıyla alacaklıya teminat mektubu vermiştir. Teminat mektubu ile davacı alacaklının alacağı garanti altına alınmıştır. Yani davacı alacaklıya alacağını kolayca tahsil etme imkanı sağlanmıştır. Alacaklı, teminat mektubunun nakde çevrilmesi için garanti veren bankaya müracaat ettiğinde, garanti veren banka, teminat mektubu bedelini herhangi bir şart ileri sürmeksizin talep çerçevesinde nakde çevirmek zorundadır. Somut olayda da davacı , teminat süresiz teminat mektupları nedeni ile nakde çevrilmesini ve masaya kaydedilmesini talep ettiğinden teminat mektup bedellerinin masaya kaydı gerekir. Bu sebeple teminat mektup bedeli 850.000,00 TL’nin müflis …Bankası A.Ş. iflas masasına kamu alacağı olarak 3. sırada kayıt ve kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE, 850.000,00 TL’nin müflis … Bankası A.Ş. iflas masasına kamu alacağı olarak 3. sırada kayıt ve kabulüne,
2-Tahsili gereken 80,70 TL maktu harcın davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat masrafı 447 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Gider avansının kalan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 28/04/2022

BAŞKAN

ÜYE

ÜYE

KATİP