Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/687 E. 2023/780 K. 13.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/687 Esas
KARAR NO : 2023/780

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/11/2020
KARAR TARİHİ : 13/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 13.10.2019 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosikleti ile seyir halindeyken yaya olan davacı …’a çarpması neticesinde davacının yaralandığı ve malul kaldığı, davalı sigorta şirketinin … numaralı poliçe kapsamında ve kaza tarihinde kişi başına olan teminat çerçevesinde sorumluluğu bulunmakta olup, davacıda oluşan zararı karşılamakla yükümlü olduğunu, davacının dava konusu trafik kazası sebebiyle tedavi gördüğü dönemle sınırlı olmak üzere %100 oranında iş göremez durumda kaldığı, bu dönemde bakıcıya muhtaç durumda olduğunu, SGK tarafından karşılanmayan ve fatura ile ispatı mümkün gözükmeyen dolaylı tedavi giderlerinden de mesuliyeti bulunduğu tüm bu nedenlerle; trafik kazasında davacının uğradığı bedensel zarar nedeniyle, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere, şimdilik 20,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi, yargılama giderleri ve vekalet ücretiyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yan tarafından birden fazla alacak kalemi/tazminatı (tedavi gideri, sürekli ve geçici kazanç kaybı, ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar, bakım ve bakıcı gideri ve maddi tazminat) talep edilmiş olmasına rağmen tek bir dava değeri belirlendiği görüleceğini, bu durum usul hukukuna aykırı olduğunu, davacı taraf müvekkili şirkete yapmış olduğu başvuruda eksik evrak ile başvuru yapmış olduğundan KTK madde 97 uyarınca işbu davanın usulden reddine karar verilmesi gerekeceğini, kazaya karışan … plaka sayılı araç müvekkili şirket nezdinde 28/05/2019 – 28/05/2020 tarihlerini kapsayan … poliçe numaralı karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk (trafik) sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğu poliçe teminatı ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranı ile sınırlı olup. bedeni zarar halinde maddi tazminat talepleri şahıs başına geçerli olan teminat limiti ile sınırlı olduğunu, kusur durumunun Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından tespitinin gerektiğini, davacı …’un kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğunu, davacının zararın artmasına kendi kusuru ile sebep olmasından dolayı müterafık kusur indirimi yapılması gerektiğini, maluliyet raporunun 20.02.2019 tarihli erişkinler için engellilik değerlendirmesi hakkında yönetmelik’e uygun olarak alınmasının gerektiğini, davacı yan hakkında düzenlenen 1 yıl süreli rapor, davacı yanın dava konusu kaza neticesinde kalıcı maluliyet söz konusu olmadığını gösterdiğini, geçici iş göremezlik ve geçici iş göremezlik süresi boyunca bakıcı masrafları bakımından müvekkil şirketin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, davacı tarafın kalıcı dönem bakıcı gideri talepleri yerinde olmadığını ve reddinin gerektiğini, avans faizi talebinin reddine karar verilmesinin gerektiğini, müvekkili şirketin temerrüte düşmediğini, davacı yan tarafından TTK m. 1474 uyarınca avans ödemesi talebinin şartları oluşmadığından reddinin gerektiğini, tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, 6098 sayılı TBK’nın 53.maddesinde düzenlenen ölüm nedeniyle yoksun kalınan destek tazminatının tahsili davasıdır.
Davacı vekili, 13.10.2019 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosikleti ile seyir halindeyken yaya olan davacı …’a çarpması neticesinde davacının yaralanması ve malul kalması nedeniyle davalı sigorta şirketinin … numaralı poliçe kapsamında ve kaza tarihinde kişi başına olan teminat çerçevesinde sorumluluğu kapsamında davacının uğradığı bedensel zararlara ilişkin maddi tazminatın temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davalarında, davalı işleten ile davalı sigortacının sorumluluğu paralel olup 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu, davalı sürücünün sorumluluğu ise 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, işleten, sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalı işleten ve sigortacıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Davaya konu yaralanmaya sebebiyet veren … plaka sayılı motosiklet için davalı sigorta şirketince düzenlenen trafik sigorta poliçesinin başlangıç tarihinin 28/05/2019, bitiş tarihinin ise 28/05/2020 olduğu, sakatlanma ve ölüm kişi başı 360.000,00 TL ile teminat altına alındığı kazanın 13/10/2019 tarihinde poliçe süresi içerisinde meydana geldiği ve davalı şirketin sorumluluğunun bulunduğu anlaşılmıştır. Davacı tarafça davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığı; sigorta şirketince 27/11/2019 tarihinde gelen evrak olarak kaydedildiği anlaşılmıştır.
İhtilaf, davacının yaya olduğu 13/10/2019 tarihinde üçüncü kişi … idaresindeki … plakalı motosikletin kendisine çarpmış olması nedeniyle davacının yaralanması nedeniyle oluşan geçici ve daimi iş göremezlik ve bakıcı tazminatı nedeniyle davacının davalıdan herhangi bir alacağının olup olmadığı varsa miktarının tespiti noktalarından kaynaklanmaktadır. Kusur oranı tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirilmesi gerekmektedir.
Bu kapsamda kusur bilirkişisi … ‘den alınan 28/01/2022 tarihli bilirkişi raporu ile; davacı …’un hatalı davranışının ikinci derecede ve takdiren %25 oranında etkili olduğu, dava dışı motosiklet sürücüsü …’ın hatalı sevk ve idaresinin birinci derecede ve takdiren %75 oranında etkili bulunduğu tespit edilmiştir. Davalı vekilinin itirazları üzerine ATK Trafik İhtisas Dairesi’nden alınan 16/05/2022 tarihli heyet raporunda sürücü …’ın %25 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’un %75 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Davacının kaza nedeniyle tedavi gördüğü hastane evrakları da dikkate alınarak hazırlanan … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’nın… tarih ve … sayılı raporu ile davacının 13/10/2019 tarihinde geçirmiş olduğu kaza sebebiyle 20.02.2019 tarih ve 30692 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri kapsamında mevcut yaralanması ile kaza arasında illiyet bağı bulunduğu; tüm vücut engellilik oranının % 21 (yüzde yirmibir) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren (04) aya kadar uzayabileceği ve bu süre zarfında %100 malul sayılması gerektiği mütalaa edildiği tespit edilmiştir.
Davalı vekili tarafından maluliyet raporuna karşı itiraz dilekçesi ekinde ortopedi alanında uzman doktordan alınan uzman mütalasında davacının geçici iş göremezlik süresinin 120 gün, engellilik oranının %9 olmasından bahisle dosyanın ATK 3. İhtisas Dairesi’ne gönderilmesi gerektiğinden bahisle itirazda bulunulmuş ise de … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’nın 21.12.2022 tarih ve 1982 sayılı raporun dört kişilik heyetten davacıya ait tüm kaza evrakları irdelenmek suretiyle alınmış olması nedeniyle itirazın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekili tarafından maluliyet raporuna karşı itirazının bulunmadığı görülmüştür.
Aktüer bilirkişi …’den alınan 11/09/2023 tarihli bilirkişi raporu ile 13.10.2019 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle; Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin …tarih ve … sayılı raporunda … plakalı motosiklet sürücüsü …’ın %25 oranında; … 20.02.2019 tarih ve 30692 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri kapsamında; Tüm vücut engellilik oranının % 21 (yüzde yirmibir) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren (04) aya kadar uzayabileceğinin mütalaa edilmiş olduğu, Anayasa Mahkemesi kararı sonrasında oluşan durum ile ilgili Yargıtay’ın yakın zamanda verdiği net kararlar doğrultusunda hesaplamada, TRH-2010 yaşam tablosu ve bilinmeyen dönem için her yıl %10 arttırım ve %10 iskonto yapılmasını öngören “progressif rant” tekniğine göre hesaplama yapıldığı, tazminat hesabında yasal asgari ücretin esas alındığı, mezkür kazada yaralanan davacı …’un; %21 oranında sürekli iş göremezlik zararının 74.465,86 TL; 04 aylık geçici iş göremezlik zararının 1.925,25 TL olduğu, …adına tescilli … plakalı aracın, 28.05.2019 -28.05.2020 tarihleri arasını kapsayan 28.05.2019 düzenleme tarihli … nolu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesiyle davalı … Sigorta AŞ.nin sigortalısı olduğu, Davalı … Sigorta AŞ.nin 13.10.2019 kaza tarihinde kişi başı ölüm ve sakatlanma ile tedavi gideri için 360.000,00 TL teminat sunduğu, 13.10.2019 tarihli kazanın, davalı … Sigorta AŞ.nin sunduğu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçe dönemi içinde meydana geldiği, konuyla ilgili nihai takdir ve değerlendirme Sayın Mahkemenizde olmak üzere; davacının talep dilekçesinin davalıya ulaştığı 27.11.2019 tarihinden itibaren 8 iş günü sonrası olan 10.12.2019 tarihinde temerrüde düştüğü tespit edilmiştir.
SGK’dan gönderilen … tarihli cevabi yazıdan … tarihli kaza nedeni ile ilgili kişiye rücuya tabi olacak bir ödeme yapılmadığı ve gelir/aylık bağlanmadığı bildirilmiştir.
Davacı vekili 04/10/2023 tarihli bedel artırım dilekçesi ile dava dilekçesindeki 20 TL’yi geçici ve kalıcı iş göremezlik tazminatı olarak özgülediğini, her bir alacak kalemi için 10 TL talebinin bulunduğu; tazminat alacağı olarak toplam 76.391,11 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve alınmış olan bilirkişi raporları da dikkate alındığında davacının 13/10/2019 tarihinde davalı sigorta şirketince poliçe kapsamında teminat altına alınan dava dışı … adına tescilli … plakalı aracın çarpmasında %75 kusurlu olduğu; davacı vekilinin dava dilekçesinde dava değerini 20 TL olarak belirlediği; talep arıtım dilekçesinde de iş bu 20 TL’yi geçici ve kalıcı iş göremezlik tazminatı olarak özgülediğini beyan ettiği, dosya kapsamında alınan maluliyet raporuna karşı da itiraz dilekçesi sunmadığı görülmekle dava dilekçesi içeriğinde yer alan bakıcı gideri ve tedavi masrafları yönünden taleple bağlılık ilkesi gereği yeniden araştırma yapılmamıştır. … alınan Adli Tıp Raporu’nda davacının yaralanması ile oluşan maluliyet arasında illiyet bağı bulunduğu, 4 aylık iş göremezlik zararı ile % 21 kalıcı iş göremezlik zararı yönünden davacının %75 oranındaki kusuru düşülmek suretiyle hak kazandığı %25 oranındaki tazminat dikkate alınarak, davacı vekilinin 04/10/2023 tarihli bedel artırım dilekçesi de dikkate alınarak davanın kabulü ile 1.925,25 TL geçici işgöremezlik tazminatı ve 74.465,86 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı toplam 76.391.11 TL tazminat miktarının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir. Davacı tarafından davalı sigorta şirketine yapılan başvurunun 27.11.2019 tarihinde teslim edilmesi ve davalının 03.12.2019 tarihinde belge eksikliği bulunduğundan bahisle cevap verildiği görülmekle başvuru tarihi olan 27.11.2019 tarihinden itibaren 8 iş günü sonrasında temerrüt tarihi olan 10/12/2019 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının DAVASININ KABULÜ İLE,
1.925,25 TL geçici işgöremezlik tazminatı ve 74.465,86 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı toplam 76.391.11 TL tazminat miktarının temerrüt tarihi olan 10/12/2019 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.218,28 TL nispi karar harcının, peşin yatırılan 54,40 TL ve 260,85 TL ıslah harcından mahsubu ile noksan kalan 4.903,03 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktarın üzerinden hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 2.550,00 TL yargılama gideri, 54,40 TL peşin harç, 260,85 TL ıslah harcı ve 54,40 TL başvuru harcı toplamı 2.919,65 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak ve istinaf başvurma ve karar harcı ile istinaf gider avansı yatırılmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenmesi için tarafların istinaf kanun yoluna başvuru hakkı açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 13/12/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 54,40TL
Islah Harcı : 260,85 TL
Karar Harcı : 5.218,28TL
Noksan Harç : 4.903,03 TL
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 2.550,00 TL
Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 945,00 TL
Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 2.300,00 TL
Posta Giderleri : 368,75 TL