Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/673 E. 2021/604 K. 24.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/165 Esas
KARAR NO : 2021/316

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/03/2020
KARAR TARİHİ : 19/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline olan borcundan dolayı davalı aleyhine … 11. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı itirazı üzerine takibin durduğunu, arabuluculuk görüşmesinin anlaşamam ile sonuçlandığını, müvekkili şirket tarafından düzenlenen … tarih … nolu 590,00 TL tutarlı, 13.03.2019 tarih … nolu 4.838,00 TL tutarlı, 03.05.2019 tarih … nolu 18.693,56 TL tutarlı ve 30.05.2019 tarih … nolu 1.888,00-TL tutarlı faturalar içeriği ürünler ile borçlu şirketin tadilatları gerçekleştirildiğini, açıklanan nedenlerle; davalı itirazının iptaline ve takibin 26.009,56 TL üzerinden devamına, alacağın %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu hizmet ifa edilmediğinden karşı tarafın hiçbir alacağı bulunmadığını, dava konusu hizmetin verildiği iddiasının karşı tarafça ispat edilmesi gerektiği, arabuluculuk tutanağında icra inkar tazminatı talebi yer almadığından işbu talebin dava şartı yokluğundan ayrıca reddine karar verilmesi gerektiğini, açıklanan nedenlerle; davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, İİK 67. maddesinde düzenlenen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilaf, davacının davalıdan takip tarihi itibarıyla takibe konu faturalardan kaynaklı asıl alacağı olup olmadığı varsa miktarı, takibe konu asıl alacak yönünden itirazın iptaline karar verilip verilemeyeceği ve % 20′ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilip edilemeyeceği hususlarından kaynaklanmaktadır.
Deliller toplanmış, … 11. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, taraflarca ibraz edilen deliller ile toplanılması talep edilen deliller celp edilip incelenmiştir.
… 11. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde, İcra dosyasından takip borçlusu aleyhine, 23.07.2019 tarihinde 26.009,56 TL asıl alacak ile 1.249,98 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 27.259,54 TL tutarında fatura alacağına dayalı ilamsız ödeme emri gönderildiği, takip talebi üzerinde takip dayanağı olarak; “ 01.03.2019 tarihli 590,00 TL fatura, 13.03.2019 tarihli 4.838,00 TL fatura, 03.05.2019 tarihli 18.693,56 TL fatura, 30.05.2019 tarihli 1.888,00 TL fatura alacağı ” gösterildiği ve takip borçlusunun süresi içinde borca ve fer’ilerine itirazı üzerine takibin durduğu anlaşıldı.
Mahkememizce deliller toplanıp dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, 16/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava ve icra dosyası ile davacı şirkete ait noter tasdiklerini ihtiva eden ticari defter kayıtları incelemeye tabi tutulmak suretiyle, İncelenen davacı şirkete ait ticari defterlerin; açılış ve kapanış noter tasdikinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulmuş olduğu görülmüş olduğu, davalı şirketin incelemeye katılmadığı ve ticari defter ve belgelerini sunmamış olduğu, takip ve dava konusu faturaların; davacı şirket tarafından tanzim edilmiş olduğu, muhatabının davalı şirket olduğu, söz konusu faturaya karşı davalı tarafından yasal itiraz süresi içerisinde yapılan herhangi bir itiraza dosya kapsamında rastlanılmadığı, Dava dosyası ile davacı şirkete ait ticari defter kayıtlarının tetkiki sonucunda, Davacı şirkete ait ticari defterlerin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğunun ve defterlerin birbiri ile uyumlu olduğunun tespit edildiği, Davacı şirket tarafından tanzim edilen takip talebine konu faturalar muhatabının davalı şirket olduğu, söz konusu faturalara karşı yasal itiraz süresi içerisinde davalı tarafından yapılan herhangi bir itiraza dosya kapsamında rastlanılmadığı, Takip ve dava konusu faturaların; davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğunun tespit edildiği, İncelenen BA-BS Formlarından Mayıs 2019 dönemine ait 2 adet fatura toplamı olan KDV hariç 17.442,00 TL tutarından taraf şirketlerin mutabık olduğu ve faturalara ilişkin taraf şirketlerce vergi dairesine bildirimde bulunulmuş olduğu, Mart 2019 dönemine ait 2 adet fatura toplamının ise KDV hariç 4.600,00 TL olması sebebiyle taraf şirketlerce beyan edilmemiş olduğunun anlaşıldığı, Rapor içerisinde açıklandığı üzere; davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalı şirketten; toplam 26.009,56-TL fatura asıl alacağını talep edebileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ile alınan 16/10/2020 tarihli bilirkişi raporu denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olup, bilirkişi raporundaki tespit ve değerlendirmeler aşağıda yazılı kısım dışında** yerinde bulunduğundan, davanın yanlızca asıl alacak yönünden harca esas değer bildirilip ve harçlandırılıp asıl alacak üzerinden açıldığı görülmekle, mahkememizin 06.03.2020 tarihli müzekkeresi ile Vergi Dairesinden taraf şirketlere ait BA-BS Formları talep edilmesi üzerine, … Vergi Dairesi Müdürlüğü’ nün 13.03.2020 tarihli yazısı ekinde gönderilen davacı şirkete ait 2019 yılı BA-BS Formlarından, Davalı şirket ile gerçekleşen ticari faaliyete ilişkin davacı şirket tarafından; 2019 yılı BS Formunda davalı şirket adına 2 adet fatura bedeli toplamı olarak KDV hariç 17.442,00 TL tutarının beyan edilmiş olduğu görülmektedir. … Vergi Dairesi Müdürlüğü’ nün 19.03.2020 tarihli yazısı ekinde gönderilen davalı şirkete ait 2019 yılı BA-BS Formlarından ise Davacı şirket ile gerçekleşen ticari faaliyete ilişkin davalı şirket tarafından; 2019 yılı BA Formunda davacı şirket adına 2 adet Fatura bedeli toplamı olarak KDV hariç 17.442,00 TL tutarının beyan edilmiş olduğu görülmektedir. Böylelikle, taraf şirketlere ait 2019 yılını kapsayan BA-BS Formlarının incelenmesi neticesinde; davacı şirket tarafından tanzim edilen Mayıs 2019 dönemine ait 2 adet fatura toplamı KDV hariç (15.842,00 + 1.600,00=) 17.442,00 TL tutarındaki satış faturalarının ilgili dönemlerde BS Formları ile Vergi Dairesine beyan edilmiş olduğu ve davalı şirket tarafından toplam KDV hariç 17.442,00 TL tutarındaki faturaların ilgili dönemlerde BA formları ile Vergi Dairesine beyan edilmiş olduğu tespit edilmiş olup, söz konusu faturaların davalı şirket kabulünde olduğu anlaşılmaktadır. Bilanço esasına göre defter tutan kişi ya da kurumlar tarafından düzenlenen, bir ay içerisinde KDV hariç toplam 5.000,00 TL ve üzerinde olan faturaların BA-BS formları ile vergi dairesine beyan edilmesi gerektiği, takip ve dava konusu Mart 2019 dönemine ait diğer iki fatura toplamı KDV hariç (500,00 + 4.100,00=) 4.600,00 TL olması sebebiyle taraflarca beyan edilmemiş olduğu anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere; davacı şirketin incelemeye ibraz etmiş olduğu ticari defter kayıtlarının tetkikinde; Takip talebine konu faturaların ticari defterlerde kayıtlı olduğu görülmekle birlikte, söz konusu faturaların kapalı fatura olarak düzenlenmiş olması sebebiyle kasa hesabına tahsil olmuş şekilde kayıtlara işlenmiş olduğu, bir başka ifadeyle; davalı şirket adına cari hesap kaydı tutulmamış olduğu, dolayısıyla davalının cari hesap borcu olduğunun görülmediği tespit edilmiştir. Ancak söz konusu faturaların davalı tarafından ödenmemiş olması nedeniyle, davacı tarafından icra takibi başlatılmış olup, davalı tarafın itiraz dilekçesinde ve davaya cevap dilekçesinde; davacıya ödeme yapılmış olduğu hususunda herhangi bir beyanı bulunmadığı görülmediğinden ve dosyaya sunulan taraf şirketlere ait BA-BS Formlarından, takip talebine konu Mayıs 2019 dönemine ait 2 adet faturanın davalı şirket ticari defter kayıtlarına işlenmiş olduğu, Mart 2019 dönemine ait 2 adet fatura toplamının ise KDV hariç 4.600,00 TL olması sebebiyle taraf şirketlerce beyan edilmemiş olduğu görülmektedir. Buna göre; her ne kadar bilirkişi raporunda davacı şirketin takip tarihi itibariyla davalı şirketten 26.009,56 TL Alacaklı durumda olduğu kanaati oluştuğu belirtilmiş olsa da, Davalı taraf cevap dilekçesinde; dava konusu hizmet ifa edilmediğinden karşı tarafın hiçbir alacağı bulunmadığını, dava konusu hizmetin verildiği iddiasının karşı tarafça ispat edilmesi gerektiğini beyan etmekte olduğu, davalı şirket tarafından incelemeye ticari defter kayıtları sunulmamış olması sebebiyle, takip talebine konu faturalara istinaden herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı tespit edilemediğinden, davacı şirket tarafından tanzim edilen Mayıs 2019 dönemine ait 2 adet fatura bedeli toplam KDV hariç 17.442,00 TL tutarındaki satış faturalarının, davalı şirket tarafından ilgili dönemde BA Formu ile Vergi Dairesine beyan edilmiş olduğu tespit edilerek, buna göre söz konusu faturaların davalı şirket kabulünde olduğu anlaşılmakta olup, faturalara karşı yasal itiraz süresi içerisinde davalı tarafından yapılan herhangi bir itiraza dosya kapsamında rastlanılmadığından, Davalı taraf her ne kadar; davacı taraftan aldığı bir hizmet olmadığını, takibe konu edilen faturaların ticari defterlerinde yer almadığını beyan etmekte ise de, davalı şirket tarafından incelemeye ticari defter kayıtları sunulmadığından, davacı şirket tarafından tanzim edilen Mayıs 2019 dönemine ait 2 adet fatura bedeli toplam KDV hariç 17.442,00 TL tutarındaki satış faturalarının, davacı şirket tarafından tanzim edilen takip talebine konu işbu faturaların davalı şirket ticari defter ve kayıtlarında mevcut olduğu, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 08/04/2016 tarih 2015/12329 Esas , 2016/6138 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; icra takibine konu edilen faturalar davalı defterlerine kayıt edilmiş veya vergi dairesi müdürlüğüne BA formları ile davalı tarafından bildirilmiş ise faturalar kapsamındaki hizmetin verilmiş olduğunun kabulünün gerektiğinden, davacının davalıdan Mayıs 2019 dönemine ait 2 adet fatura bedeli toplam KDV hariç (15.842,00 + 1.600,00=) 17.442,00 TL tutarındaki satış faturalarının, 17.442,00 x 1,18 = 20.581,56-TL KDV dahil (03.05.2019 tarihli 18.693,56 TL fatura, 30.05.2019 tarihli 1.888,00 TL fatura alacağı ) asıl alacağının olduğunun kabulü gerekmiş, ** diğer takip dayanağı olan “ 01.03.2019 tarihli 590,00 TL fatura, 13.03.2019 tarihli 4.838,00 TL fatura” yönünden ise davalı yan tarafından Vergi dairesine bildirim yapılmadığından ve işbu 2 faturaya konu hizmetin alınıp alınmadığına dair dosya kapsamında evrak bulunmadığından takibe konu işbu 2 fatura yönünden davanın kabulüne yer verilemeyeceğinden, davacının davasının kısmen kabulü ile, davalı tarafın … 11. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın 18.693,56TL lik fatura asıl alacağı ile 1.888,00-TL fatura asıl alacağı olmak üzere toplam 20.581,56-TL alacağa yönelik itirazının iptaline ve Takibin bu miktar bakımından devamına, Takip tarihinden itibaren fiili ödeme gününe kadar hükmedilen 20.581,56-TL asıl alacağa yıllık % 19,50 ve değişen oranlarda avans faizi yürütülmesine, Fazlaya ilişkin 5.428,00-TL lik asıl alacak isteminin reddine, İİK md. 67/2 kapsamında, davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin kabulü ile hükmedilen toplam tutar 20.581,56-TL’nin %20’si oranındaki 4.116,31-TL icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-)Davacının davasının KISMEN KABULÜNE
2-)Davalı tarafın … 11. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın 18.693,56TL lik fatura asıl alacağı ile 1.888,00-TL fatura asıl alacağı olmak üzere toplam 20.581,56-TL alacağa yönelik itirazının İPTALİNE ve Takibin bu miktarlar bakımından devamına,
3-)Takip tarihinden itibaren fiili ödeme gününe kadar hükmedilen 20.581,56-TL asıl alacağa yıllık % 19,50 ve değişen oranlarda avans faizi yürütülmesine,
4-)Fazlaya ilişkin 5.428,00-TL lik asıl alacak isteminin reddine,
5-)İİK md. 67/2 kapsamında, davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin kabulü ile hükmedilen toplam tutar 20.581,56-TL’nin %20’si oranındaki 4.116,31-TL icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 1.405,93-TL nispi karar harcının, peşin yatırılan 307,88 TL harcın mahsubu ile noksan kalan 1.098,05 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktarın üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-)Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
9-)Davacı tarafından yapılan toplam 987,00 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 781,02 TL yargılama gideri, 307,88 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı ve 7,80 TL vekalet harcı toplamı 1.151,10 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
10-)6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.18/A gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 1.044,52 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan, 275,48 TL arabuluculuk ücretinin ise davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, tahsilat ve gereği için Mahkeme Yazı İşleri Müdürlüğünce ilgili vergi dairesine müzekkere yazılmasına,
11-)Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, mahkememiz gerekçeli kararının HMK 345 maddesi gereğince davalı yana tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenebilmesi için davalı tarafın istinaf yoluna başvuru hakkı açık olmak üzere, davacı yönünden ise reddedilen miktar yönünde kesin nitelikte verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 307,88 TL
Karar Harcı : 1.405,93 TL
Noksan Harç : 1.098,05 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.150,00 TL
Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 00,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 900,00 TL
Posta Giderleri : 87,00 TL