Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/586 E. 2022/388 K. 20.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/586 Esas
KARAR NO : 2022/388 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/10/2020
KARAR TARİHİ : 20/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 13/09/2017 tarihinde sürücüsü … olan … plakalı araç ile sürücüsü … olan … yabancı plakalı aracın çarpışması sonucu ölümlü trafik kazası meydana geldiğini ve davacının eşi …’un bu kaza neticesinde vefat ettiğini, 28/06/2008 tarihli 26920 Sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan “…nun Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik”in 5. maddesi uyarınca yabancı plakalı araçların Türkiye’de karıştıkları kazalar dolayısıyla neden oldukları zararların davalı … tarafından karşılanacağını, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 6100 Sayılı HMK m.107 şimdilik 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin yabancı plakalı araçların Türkiye’ye girerken yeşil kart düzenlenmiş olanların Türkiye’deki trafik kazasından kaynaklı ve kusur esasına dayalı olarak zararlarını ZMMS limitleri ve sorumluluk sınırları içerisinde giderdiğini, sorumluluklarının yeşil kart poliçesinin düzenlendiği tarihteki Türkiye’de mevcut ZMMS limitleri ile olduğunu, yabancı plakalı araç sürücüsünün kusurlu olması gerektiğini, bu nedenle dava konusu trafik kazasındaki kusur oranlarının tespit edilmesini, davacının kaza sebebiyle elde ettiği ya da edeceği sair gelirlerin talepten ve mevcut olması halinde tazminattan düşülmesi gerektiğini, müvekkilinin temerrüde düşmediğini, davacının temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz talep edebileceğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, 6098 Sayılı TBK m.53’de düzenlenen ölüm nedeniyle yoksun kalınan destek tazminatının tahsili davasıdır.
Davacı vekili, sürücü müteveffa … olan … plakalı araç ile sürücüsü … olan … plakalı araçların çift taraflı trafik kazası yapması neticesinde davacının desteği olan sürücü …’un vefat ettiğini, bu nedenle müteveffanın eşi olan davacı …’un destekten yoksun kaldığını, HMK m.107 kapsamında olmak üzere davacının talebi mümkün destek tazminatı miktarının tespiti ile şimdilik 1.000,00 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davalarında, davalı işleten ile davalı sigortacının sorumluluğu paralel olup 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu, davalı sürücünün sorumluluğu ise 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, işleten, sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalı işleten ve sigortacıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Davacının müteveffanın eşi olması nedeniyle müteveffa yaşasa idi davacıya destek olacak olduğu, böylece desteklik durumunun var olduğu mahkememiz tarafından kabul edilmiştir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı ve davcının yoksun kaldığı destek tazminatı miktarının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı ve destek tazminatı miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirilmesi gerekmektedir.
Bu kapsamda Dr. Yüksek Müh. …’den alınan 01/06/2021 tarihli bilirkişi raporu ile; vaki kazada davacının desteği …’un %75 oranında ve diğer sürücü …’ın ise %25 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Aktüer bilirkişi …’den alınan 01/11/2021 tarihli bilirkişi raporu ile; kusur bilirkişisi tarafından tespit edilen kusur oranı esas alınmak ve davacının dosya kapsamıyla subut bulan başka bir kazancı da ispat edilememiş olduğundan asgari ücret esas alınmak ve bu ücretin müteveffanın ve davacının bakiye ömürleri boyunca progresif rant yöntemine göre hesap tarihindeki peşin ödeme değerleri tespit edilmek suretiyle davacının davalıdan talebi mümkün tazminat miktarının 26.404,22 TL olduğu ve davalı kuruma 26/12/2017 tarihinde başvurmuş olması ve davalının başvuru tarihinden 8 gün sonra yani 09/01/2018 tarihinde temerrüde düşmüş olduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekili dava dosyasına ibraz edilen 02/02/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile müdeabbih değeri 25.404,22 TL artırmak suretiyle 26.404,22 TL’nin tahsili talep edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, trafik kazası tespit tutanağı, alınmış olan kusur ve aktüer bilirkişi raporları ile davalının yabancı plakalı olarak Türkiye’de Aksaray ilinde 13/09/2017 tarihinde kazaya sebep olması nedeniyle davacının desteği olan eşi …’un vefat etmiş olması nedeniyle davacının müteveffanın desteğinden yoksun kaldığı ve bu nedenle yabancı plakalı araç sürücüsünün ve işletenin bu zarardan sorumlu olduğu ve ancak 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu m.14 düzenlemesi ile yabancı plakalı araçlar tarafından Türkiye sınırları içerisinde meydana gelen kazalar bakımından Motorlu Taşıtlar Bürosu sorumlu kabul edildiğinden davanın kabulü ile 26.404,22 TL ‘nin 09/08/2018 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ İLE
26.404,22 TL ‘nin 09/08/2018 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 1.803,67 TL nispi karar harcından, 54,40 TL peşin harç ve 87,00 TL ıslah harcı toplamı 141,40 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 1.662,27 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 2.086,50 TL yargılama gideri ile 54,40 TL peşin harç, 87,00 TL ıslah harcı ve 54,40 TL başvurma harcı toplamı 2.282,30 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.18/A gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, tahsilat ve gereği için Mahkeme Yazı İşleri Müdürlüğünce ilgili vergi dairesine müzekkere yazılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair, Taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 20/04/2022

Katip …

Hakim …

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 54,40 TL
Islah Harcı : 87,00 TL
Karar Harcı : 1.803,67 TL
Noksan Harç : 1.662,27 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 2.250,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 0,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 2.000,00 TL
Posta Giderleri : 86,50 TL