Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/388 E. 2020/318 K. 02.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2020/388
KARAR NO: 2020/318

DAVA:İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ:15/01/2014
KARAR TARİHİ:02/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … Şubesi kredi kartı borçlusu davalının imzaladığı sözleşmeye istinaden 25/09/2013 tarihi itibariyle 48.659,29 TL borcu bulunduğunu, davalının kredi işleyişi ile ilgili edimlerini yerine getirmemesi üzerine …. Noterliği’nin 02/03/2001 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname gönderildiğini, borçlu tarafından müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmaması nedeniyle temerrüde düştüğünden davalı aleyhine 27/03/2001 tarihinde 14.436,91 TL olan alacaklarının ferileriyle tahsili için mahkememizin … D. iş sayılı ihtiyati haciz kararı ile …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından icra takibine başlandığını, takip sonucu hacze kabil menkul ve gayrimenkul malvarlığı bulunmadığından ilgili icra dosyasındaki alacaklarının 26/07/2002 tarihi itibariyle faiz ve masraflar dahil olarak 48.659,29 TL için aciz vesikasına bağlandığını, mahkememizin 2013/435 D. iş sayılı dosyasından verilen ihtiyati haciz kararına istinaden …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından icra takibine başlandığını, davalının takibe itiraz ettiğini, davalının itirazının haksız ve kötü niyetli olup takibi sürümcemede bırakmaya yönelik olduğunu, borçlunun zamanaşımı itirazının yerinde olmadığını, fon alacaklarına ilişkin dava ve takiplerde zamanaşımı süresinin 20 yıl olduğunu, bu nedenlerle davalının haksız ve kötü niyetli itirazının iptaline, takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yagrılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın davacısı …’nin sıfat yönünden yok hükmünde olduğunu, davalının %98,50’sinin …’ye ait olduğunu bu nedenle takipte ve davada alacaklı taraf sıfatı ile “devreden … adına … namı adı altında devam olunabileceğini, gerek icra dosyasında gerekse işbu davada davacının hukuki sıfattan yoksun olup davanın reddi gerektiğini, …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile girişilen takip sonucu müvekkilinin adresinde haciz yapılarak müvekkiline ait menkul malların icra marifetiyle satışa çıkarıldığını, bir icra takibi varken …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile takibe girişilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, aynı borca ilişkin yeniden mükerrer takip yapılamayacağını, mükerrerlik nedeni ile davaya itiraz ettiklerini, icra takip dosyasına konu aciz vesikasının incelenmesinde faizin yanlış hesaplandığını, 20.826.917,365 TL olması gerekirken 48.659,29 TL olarak hesaplandığını, alacaklının aciz vesikasına dayalı takipte takip tarihinden itibaren %165 faiz talep etmişse de aciz belgesine bağlanmış olan alacak hakkında faiz işleyemez hükmü bulunduğunu, davacının talep etmiş olduğu %165 faizin kanuna aykırı olduğunu, müvekkili tarafından davacı aleyhine …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası ile aciz vesikasının iptali davası açıldığını, aciz vesikasının iptali halinde işbu davaya konu takip dosyasının ve işbu davanın hükmü kalmayacağından …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasının bekletici mesele yapılmasını, usul ve yasaya aykırı davanın usul, esas, husumet ve mükerrerlik yönünden reddine, davacının inkar tazminatına mahkum ediilmeini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Mahkememiz 2014/13 Esas – 2018/84 Karar sayılı 06/02/2018 tarihli kararının, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19.Hukuk Dairesinin 2018/1928 esas, 2020/1021 karar sayılı ve 09.07.2020 tarihli kararı ile ve kesin olmak üzere kaldırılmasına karar verilmiş olup, dosya mahkememiz iş bu esasına kaydedilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19.Hukuk Dairesinin 2018/1928 esas, 2020/1021 karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 44/2. maddesine göre; “Kart çıkaran kuruluşlarca açılacak davalarda 1086 sayılı HUMK.’nun görevine yetkiye ilişkin hükümleri uygulanır.” Bu yasal düzenleme karşısında, 01.10.2011 tarihine kadar olan dönemde bankalarca kredi kartı hamilleri aleyhine açılan ve istisnalar dışında kalan davalarda görevli mahkeme, dava değerine göre genel mahkemeler sıfatıyla sulh veya asliye hukuk, bu tarihten sonraki davalarda ise 6100 sayılı HMK’nun 2/1. maddesi uyarınca dava değerine bakılmaksızın asliye hukuk mahkemesidir.
28.11.2013 tarihli ve 28835 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un yürürlüğe girmesinden sonra oluşacak banka kredi kartı uyuşmazlıklarında ise görevli mahkeme, anılan Kanunun 3/1-k-l,4/3,73/1,83/2 ve geçici 1. maddelerinde yer alan hükümler çerçevesinde belirlenmelidir.
Açıklanan nedenlerle, davanın 15/01/2014 tarihinde açıldığı ve Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmakla ve görev kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında resen incelenebileceğinden HMK 138. madde hükmü de nazara alınarak tensiben mahkememizin görevsizliği yönünde aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Mahkememizde görülmekte olan davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesinde bulunması nedeniyle mahkememizin görevsizliği ile; 6100 Sayılı Kanunun 114md/1-c ve 115.md/2 uyarınca dava şartı noksanlığı nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Kararın kesinleşmesini müteakiben 2 hafta içerisinde başvurulması halinde dosyanın görevli ve yetkili … ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE;
HMK’nın 331/2 maddesi gereğince yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Görevsizlik Kararının kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesi için başvurulmadığı taktirde harç,yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda ek karar yazılmasına,
Süresi içinde gönderilmesi için başvurulmaması halinde davanın açılmamış sayılacağı hususunun ihtarına,
6100 Sayılı HMK’nın 345/1 maddesi uyarınca ilgililere kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize vereceği bir dilekçe ile İSTİNAF YOLU açık olmak üzere tensiben karar verildi. 02/09/2020

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)