Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/382 E. 2021/768 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/382
KARAR NO : 2021/768

DAVA : TAZMİNAT (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/07/2020
KARAR TARİHİ : 09/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar dava dilekçesi ile … 20. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında dosya borçlusu …Şirketi için … adresine hacze gidildiğini, bu yerin davalı …’in şirket yetkilisi olduğu davalı …’ne ait olmasına rağmen ve şirket yetkilisi olan davalı …’in tüm uyarılarına rağmen sanki icra dosyası borçlusununmuş gibi hacze devam edildiğni, bu haciz baskısı altına davalı …’in icra kefili yapılmak zorunda kalındığını ve davalı şirketin hesabından 20.000 TL’yi icra dosyası alacaklısı davalı … Şirketine aktardığını, daha sonra kefalette eş rızasının olmaması ve diğer şartların bulunmaması nedeniyle … 5. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında … yönünden icra emrinin ve icra kefili sıfatıyla yapılan işlemlerin iptaline karar verildiğini ancak icra tehdidi altına ödenen 20.000 TL’nin iade edilmediğini, sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince ödenen 20.000 TL ve 268 TL kefalet damga vergisinin tahsil tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesi için dava açılmıştır.
Davalı cevap dilekçesinde paranın alındığı davalının … Şirketi olduğundan davacı …’ten alınmadığından davacı … yönünden aktif husumet yokluğu nedeniyle davanın usulden reddinin gerektiğini, tahsilatın haklı olduğunu, icra dosyası borçlusunun gizli bir şekilde haciz mahallinde faaliyet gösterdiğini, haciz mahallinde çlaışan elemanın ve malların borçlu şirkete ait olduğunu, mahalde bulunan bilgisayarın arama kısmına borçlu şirket … yazıldığında bir takım bilgi ve belgelerin bulunduğunu, davalı …’inde bu bilgisayarın borçlu …’a ait olduğunu kabul ettiğini, haciz mahalinde bulunan … isimli şahsın çöpe bazı evraklar attığı görülmüş memur tarafından müdahale edilip incelendiğinde borçlu şirkete ait gider pusulası ve borçlu şirkete ait diğer bazı belgeler olduğunun görüldüğünün, borçlu şirketin ve davalı şirketin faaliyetinin aynı olduğunun borçlu şirket yetkili ile üçüncü şahıs şirketin sahibinin eş olmasının tutanak altına alındığının bunun üzerine davacı …’in diğer davacı şirketin hesabından icra takip dosyasına 20.000 TL para yatırdığını, …’in herhangi bir kayıt koymadan borca kefil olduğunu, davanın reddini talep etmiştir.
İcra dosyasının ve icra hukuk mahkemesi dosyasının suretleri dosyaya celbedilmiştir. 20.000 TL’nin davacı şirket hesabından davalı şirket hesabına aktarıldığı konusunda ihtilaf yoktur. Davacı taraf sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak haksız yere ödendiğini iddia ettiği paranın iadesini talep etmiştir. Davacı şirket ile icra dosyasının borçlusu şirketler farklı tüzel kişiliği olan şirketlerdir. Bilindiği gibi TBK 583 maddesine göre kefalet sözleşmesinin nasıl yapılacağını düzenlemiş olup TBK 584/3’teki istisnalar dışında eş rızasının arandığını düzenlemiştir. Kefalet sözleşmesi bu şartlara uymadığından … 5. İcra Hukuk Mahkemesi … Esas sayılı dosyada haklı olarak icra kefaletinin geçersiz olduğuna hükmetmiştir. Dolayısıyla …’in bu icra kefaleti baskısı altında diğer davacının hesabından davalının hesabına şirket yetkilisi olarak yaptığı aktarımın dayanağı da ortadan kalkmıştır. Davacı şirketin davalı şirkete herhangi bir başka borcu olduğu da iddia edilip ispat edilemediğinden davalı taraf sebepsiz zenginleşmiştir. Bu nedenle davacı şirket yönünden dava haklıdır. Davalının bir diğer itirazı ise davacı … yönünden aktif husumet itirazı ise de bu paranın iade edilmemesi halinde davacıların kendi aralarında sorumluluktan kaynaklanan ihtilafa yol açacağından davacı … yönünden bu davanın açılmasında hukuki yarar bulunmaktadır. Dolayısıyla aktif husumet itirazı kabul edilmemiştir. Ancak 20.000 TL ile yapılan 283 TL masraf davalı şirket tarafından karşılandığından iadeninde bu şirkete yapılması gerekir. Davacı taraf faizi ödeme tarihinden itibaren istemiştir. TBK 117/2’ye göre sebepsiz zenginleşenin iyi niyetli olması halinde bildirim tarihinden, iyi niyetli olmaması halinde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten itibaren temerrüt faizi istenebilir. Davalı icra takibi yapması ve diğer işlemlerin memur eliyle yapması ve diğer hususlar göz önüne alındığında olayımızda ve sebepsiz zenginleşmede davalının kötü niyeti yoktur. Bu durumda faiz ödeme tarihinden itibaren değil dava tarihinden itibaren istenebilir. Davadan önce davalıya herhangi bir bildirim yapılıp temerrüte düşürüldüğüne dair dosyada bilgi ve belge olmadığndan dolayı dava tarihinden itibaren faize hükmedilmiştir. Dosyada bulunan icra tahsilat belgesi ve tarafların beyanları göz önüne alınarak 25/05/2021 tarihli celsede Kuveyttürk’e yazılan yazının beklenmesinden vazgeçilmiştir. Çünkü 20.000 TL’nin davacı şirket tarafından … 20. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasına tahsilat makbuzu ile 20/03/2018 tarihinde yatırıldığı sabittir. Yine dosyada dava dilekçesine ekli tahsilat makbuzuna göre davacıdan 268,00 TL kefalet damga bedeli alınmıştır. Tüm bu nedenlerle 20.268,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyen yasal faiziyle birlikte (davacı yasal faiz talep etmiştir) davalıdan alınarak davacı …ne verilmesine karar vermek gerekmiştir. Davanın açılmasında davacı …’in hukuki menfaati bulunduğundan davalının aktif husumet itirazı kabul edilmemiştir.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davacıların davasının KABULÜ ile; 20.268,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı … Tic. Ltd Şti’ye verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 1.384,51 TL nispi karar harcının, 346,13 TL peşin harçtan mahsubu ile noksan kalan 1.038,38 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Davacılar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
Davacılar tarafından yapılan toplam 74,00 TL yargılama gideri ile 346,13 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı toplamı 474,53 TL’nin davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
Arabuluculuk faaliyeti nedeniyle suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine, tahsilat ve gereği için mahkeme yazı işleri müdürlüğünce ilgili vergi dairesine müzekkere yazılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider ve delil avanslarının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 09/11/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 346,13 TL
Karar Harcı : 1.384,51 TL
Noksan Harç : 1.038,38 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 319,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 150,00 TL

Yargılama gideri detayları
Posta Giderleri : 74,00 TL