Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/29 E. 2021/754 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/29
KARAR NO : 2021/754

DAVA : İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177))
DAVA TARİHİ : 20/01/2017
KARAR TARİHİ : 04/11/2021

İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 25/11/2019 tarih 2019/652 Esas 2019/1137 Karar sayılı yetkisizlik kararı ile İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesine tevzi edilen ve İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesinin 30/12/2019 tarih 2019/1336 Esas 2019/228 Karar sayılı görevsizlik kararı verilen dosyası mahkememize gönderilmiş olmakla yukarıdaki esasa kaydı yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; … 25. İcra Müdürlüğünün … ve … 11. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyalarındaki borçlu …AŞ’den alacağının şimdilik ve ileride ıslah suretiyle müddeabihi artırma hakları saklı kalmak üzere 10.000,00TL’sı alacağın takip tarihinden itibaren en yüksek banka reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, bu mümkün olmadığı takdirde tüzel kişi olan davalıların iflas talebi yönündeki birleştirilmesi talep edilen … 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında öncesi … 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin… Esas sayılı dosyasında davacısı …, davalısı … ve diğerleri olan alacak davası ıslah edilerek iflasa çevrilen dava ile birleştirilmesine, davaların aynı taleple yürütülmesi ve borçluların borcu ödememeleri halinde gerektiğinde iflas ile ilgili yasal ilanların da yaptırılarak iflasa karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesi özetle; dava dilekçesinde davacılar ile dava dışı … A.Ş. arasındaki olaylardan, davalardan ve icra takiplerinden bahsedildiğini, bunların müvekkili ile hiçbir alakasının olmadığını, açılan davanın maddi veya hukuki dayanağının olmadığını, bir başkasının icra dosya borcunun davalılardan tahsili veya sözde iflas şeklinde ileri sürülen neticelerin anlaşılabilir bir talep olmadığını beyanla, davanın reddini savunmuştur.
Davalı … cevap dilekçesi özetle; davacıların müvekkili ile ne tür bir hukuki veya ticari ilişkisi olduğuna ilişkin bir beyanının olmadığını, dava dilekçesinde bahsi geçen icra dosyalarında müvekkilinin taraf olmadığını, davacılar ile hiçbir ticari ilişkisinin olmadığını, müvekkilinin tacir sıfatına sahip olmadığını, müvekkiline yönelik husumet yönetilmesinin hukuken mümkün olmadığını beyanla, davanın reddini savunmuştur.
Davacı şirket yetkilisi ıslah dilekçesi ile İİK 177 ve devamı maddeleri uyarınca davalıların doğrudan iflaslarına karar verilmesini talep etmiştir.
… Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılarak dava dışı … A.Ş.’nin kuruluştan itibaren ticaret sicil kayıtları ile davalı şirketlerin ticaret sicil kayıtları dosya içine alınmıştır.
… CBS’nin … sayılı soruşturma dosyası ile … 25. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının UYAP üzerinden dosya içine gönderildiği anlaşılmıştır.
İş bu davanın … 8. ATM’nin … E. sayılı dosyasında davanın tamamen ıslah edilerek İİK. 177/1. maddesi kapsamında ikame edildiği ve dosyanın birleştirildiği … 2. ATM’nin … E. sayılı dosyasından bu dosyada davalı sıfatı bulunan gerçek ve tüzel kişi yönünden tefrikine karar verildikten sonra …2. ATM’nin … E. sırasına kaydedildikten sonra yetkisizlik kararı ile gönderildiği, dosyanın İstanbul 21. ATM’ye tevzi edildiği, … 21. ATM’ce mahkememizin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizin 01.07.2021 tarihli duruşmasında verilen 1 nolu ara karar ile her bir davacı iddiası yönünden iflas koşulları oluşup oluşmadığının ayrı ayrı incelenmesi gerekmekle davacılardan … Taş Tic. Ltd. Şti. yönünden davanın tefrikine karar verildiği ve mahkememizin 2021/466 Esas sırasına kaydedildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından davanın Adalet Bakanlığı’na ihbarı talep edilmiş, ihbar talebinin HMK 61. Maddesindeki ihbar koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiştir.
Davanın İİK. 177/1 kapsamında alacaklı tarafından ikame edilen doğrudan iflas davası olduğu, İİK. 181. maddesinde İİK. 159, 160, 164, 165 ve 166. maddelerinin bu fasıl hükmüne göre vukua gelen iflaslara da tatbik olunacağına da yer verildiği, İİK. 166. maddesi kapsamında iflas avansının yatırılıp yatırılmadığı hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu anlaşılmakla davacı vekiline, ilk alacaklılar toplantısına kadar gerekli giderler için olmak üzere 17.000,00 TL iflas avansını depo etmek üzere 2 haftalık süre verilmiş verilen süre içinde iflas avansı ve dava harç ve masraflarının yatırıldığı anlaşılmıştır.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde
Dava, İİK. 177/1 kapsamında alacaklı tarafından ikame edilen doğrudan iflas davasına ilişkindir.
Uyuşmazlık, davacının dava dışı … Tic. AŞ den alacaklı olup olmadığı, davacının dava dışı …Tic. AŞ den alacaklı olması halinde davalıların, taahhütlerinden kurtulmak amacıyla alacaklıların haklarını ihlal eden hileli muamelelerde bulunup bulunmadığı, dava dışı … A.Ş. ile davalı şirket arasında organik bağ bulunup bulunmadığı, tüzel kişilik perdesinin aralanması suretiyle davalıların hileli muamelelerde bulunup bulunmadığı hususlarında toplanmıştır.
Dava ve ıslah dilekçesi ile 13/02/2021 tarihli dilekçe dikkate alındığında davacının dava dışı … Tic. AŞ aleyhine genel haciz yolu ile takip başlattığı, dava tarihi itibariyle takibin kesinleşmiş bir takip bulunmadığı, icra dosyasındaki alacaklarının tüm fer’ileri ile birlikte davalılardan tahsilinin talep olunduğu, ayrıca davalıların hileli iş ve eylemler içine girmiş olduğu, tüzel kişilik perdesinin aralanması ve organik bağ bulunduğu gerekçesiyle İİK m.177 ve m.37 hükmünün şartlarının oluştuğunun ileri sürülmüştür.
Bir davada, ispat faaliyetinin tam olarak yürütülebilmesi, mahkemenin uyuşmazlığı doğru tespit ederek yargılama yapabilmesi, karşı tarafın ileri sürülen vakıalara karşı kendini savunabilmesi için, iddia edilen vakıaların açık ve somut olarak ortaya konulması gerekir. Genel geçer ifadelerle, somut bir şekilde ortaya koymadan iddia veya savunma amacıyla vakıaların ileri sürülmesi durumunda, yargılamanın sağlıklı bir şekilde yürütülmesi mümkün olmayacağı gibi, vakıaların anlaşılması için ayrıca bir araştırma yapılması ve zaman kaybedilmesi söz konusu olacaktır. Taraflar, haklarını dayandırdıkları hukuk kuralının aradığı koşul vakıalara uygun, somut vakıaları açıkça ortaya koymalıdırlar. Bu vakıaların somut olarak ileri sürülmesi, ilgili taraf için bir yüktür; bu yükü yerine getirmeyen HMK 194 maddesi uyarınca sonuçlarına katlanacaktır.
Somut uyuşmazlıkta davacı dava dışı borçlu aleyhine başlatılan icra dosyasına konu alacak nedeni ile bu alacağın davalıdan tahsili için depo emri gönderilmesini talep etmiş ayrıca davalıların hileli iş ve eylemleri nedeni ile İİK m.177 hükmü uyarınca doğrudan iflas kararı verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili dava dışı … Tic. AŞ’nin davacı şirketlere yaklaşık 7.000.000 TL borçlu olduğunu belirtmekle birlikte hangi davacıya ne kadar borcu olduğu hususunun açıklanması ve yine Yargıtay 23. HD. 2019/1669 Esas 2020/1764 Karar sayılı ilamında belirtiliği üzere davacılar vekiline İİK 177 maddesinde 4 bent halinde gösterilen iflas sebeplerinden hangisine dayanıldığı hususunda açıklayıcı dilekçe sunmak üzere HMK 119/ğ gereği 2 haftalık kesin süre verilmiş ayrıca davacılar vekiline dava dışı … A.Ş. ile davalı şirketler arasında organik bağ bulunduğu ve tüzel kişilik perdesinin (çapraz aralandığı) hususunda iddialarını somutlaştırmak üzere iki haftalık kesin süre verilmiş davacı tarafından sunulan 13/02/2021 tarihli dilekçede davanın TTK 195,209,553 ve İİK177/1 maddeleri kapsamında ikame edildiği belirtilmiş davalıların hangi eylemleri ile davacıyı ne kadar zarara uğrattığı konusunda açıklamalara yer verilmediği anlaşılmıştır.
İİK’nın 177.maddesinde, “Doğrudan Doğruya İflas Halleri” üst başlığı altında, “Evvelce takibe hacet kalmaksızın İflas, Alacaklının talebi” düzenlenmiştir. 117/1.fıkrada, aşağıdaki hallerde alacaklının evvelce takibe hacet kalmaksızın iflasa tabi borçlunun iflasını isteyebileceği ifade edilmiştir. Yasada belirtilen 4 bent ise sırasıyla;
1- Borçlunun malum yerleşim yeri olmaz, taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla kaçar, alacaklıların haklarını ihlal eden hileli muamelelerde bulunur veya bunlara teşebbüs eder yahut haciz yoluyla yapılan takip sırasında mallarını saklarsa;
2-Borçlu ödemelerini tatil eylemiş bulunursa;
3-308 inci maddede ki hal varsa;
4-İlama müstenit alacak icra emriyle istenildiği halde ödenmemişse,..” şeklinde sayılmıştır.
Dosya kapsamından; davacının, dava dışı …Tic. AŞ”den alacaklı olduğunu, davalıların tüzel kişilik perdesinin aralanması suretiyle taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla alacaklıların haklarını ihlal eden hileli muamelelerde bulunduğunu iddia etmiştir. Davacı tarafından davalılar hakkında icra takibi başlatılmadığı hususunda çekişme bulunmamaktadır.
İİK 177. maddesi uyarınca, davalıların doğrudan iflasını talep edebilmesi için davacının hem dava dışı şirketten alacaklı olduğunu hem de İİK’nun 177/1 maddesindeki iflas nedenlerinin gerçekleşip gerçekleşmediğinin tek tek ele alınıp tereddüte yer vermeyecek şekilde ispatlanması gerekmektedir. Yani davacı, dava dışı şirketten alacaklı olduğunu ispatlasa dahi İİK’nun 177/1 maddesindeki iflas nedenlerinin gerçekleşiğini ispatlayamazsa davalıların iflasını talep edemez. Davacı, davalıların hileli davranışları nedeni ile İİK 177. maddesi uyarınca iflasını talep etmiş ise de dava dışı şirketten hangi sebeple alacaklı olduğuna, davalıların hileli davranışlarına ve davalılar tarafından tüzel kişilik perdesinin aralandığına dair iddialarını verilen sürelere rağmen somutlaştırmamıştır. Bu nedenle İİK’nun 177/1 maddesindeki iflas nedenlerinin gerçekleştiği hususunda iddialar somutlaştırılmadığından dolayısıyla iflas şartları gerçekleşmediğinden davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı davasının REDDİNE,
2-Peşin harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 4.080,00 TL’nin davacıdan alınarak davalılara ayrı ayrı verilmesine,
5-Gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair, davacı şirket yetkilisi … ve davalı Kingspan vekili…’ın yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 10 günlük süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 04/11/2021

BAŞKAN

ÜYE

ÜYE

KATİP