Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/287 E. 2021/333 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/287 Esas
KARAR NO : 2021/333

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 23/06/2020
KARAR TARİHİ : 29/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İhyası istenen şirketin tasfiye memuru olan davacı dava dilekçesinde; ihyasını talep edilen şirkette pay sahibi imza yetkilisi olmakla birlikte, tasfiye memurluğu görevini de yürüttüğünü, şirketin 16.12.2014 tarihinde tasfiyeye girdiğini ve 18.12.2014 tarihinde sicilde tescili yapıldığını, şirketin tam tasfiyesi için gerekli olan bütün aktif ve pasiflerinin tasfiyesinin gerektiğini, bu işlemin tamamlanamadığını, şirket adına kayıtlı olan … plakalı aracın şirket adına kayıtlı olduğu için, mevcut imza sirküleri ile satış yapmak istemesi üzerine yeniden imza sirküleri tarafımdan talep edildiğini, bu defa noterlikte şirketin terkin edilmesi sebebiyle şirketin ihyası gerektiği bilgisinin tarafına verildiğini belirterek şirket üzerinde geçen aracın satışı için …’nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Usulüne uygun davetiye tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafın duruşmalara iştirak etmediği ve cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde;
Dava; tasfiye sebebiyle terkin edilen şirketin ek tasfiyesi amacıyla ihyası talebine ilişkindir.
TTK’ nun 547. maddesinde “Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurlarının, yönetim kurulu üyelerinin, pay sahibi veya alacaklıların ,şirket merkezinin bulunduğu yerde ki asliye ticaret mahkemesinden bu ek işlemler tamamlanıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilecekleri, mahkemenin istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse ek tasfiye için yeniden tesciline ve bu işlemleri yapmaları için tasfiye memuru atayacağı düzenlenmiştir.
İhyası istenen …’nin sicil kaydının tasfiye nedeniyle 01/02/2016 tarihinde resen terkin edildiği anlaşılmıştır.
Tüzel kişiler gerekli organlara sahip olmakla fiil ehliyetini kazanırlar (Türk Medeni Kanunu/TMK m. 49/1). Tüzel kişinin iradesi organı aracılığıyla açıklanır (TMK m. 50/1). Tüzel kişinin organı aracılığıyla hukuki işlemler yapabilmesi için kanuna uygun biçimde kurulmuş olması yanında hukuki varlığını da sürdürüyor olması gerekir. Varlığı sona eren tüzel kişinin organı bulunduğundan söz edilemeyeceği gibi hukuki işlemlerin tarafı olarak adına işlemler yapılabileceğinden ve bu kapsamda bir davada taraf ehliyeti bulunduğundan da söz edilemez. Tıpkı ölü kişinin taraf ehliyeti bulunmadığı gibi tüzel kişiliği sona eren ticaret şirketinin de taraf ehliyeti bulunmamaktadır.
Somut olayda, davacı şirketin ticaret sicilinden terkin edildiği, dava tarihi itibariyle tüzel kişiliğinin ve taraf ehliyetinin bulunmadığı anlaşılmakla davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK 114/1-d ve HMK 115/2 gereği usulden REDDİNE,
2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulanan harçlar tarifesine göre tahsil edilmesi gereken harç 59,30 TL olduğundan peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 4,90 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansının kalan kısımlarının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı şirket yetkilisinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.29/04/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …