Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/276 E. 2020/245 K. 03.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/276 Esas
KARAR NO:2020/245 Karar

DAVA:İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :09/12/2014
KARAR TARİHİ:03/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı kredi borçlusu…. A.Ş. nin müvekkili bankaya devrinden önce … A Ş. ile aralarında imzalanan Genel Kredi Sözleşmelerine istinaden kredi kullandırıldığını, davalı/borçluların ise mezkur sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarından borcun kefil olduğu meblağ ve ferilerinden ayrıca sorumlu olduklarını borçlulara gönderilen …Noteriliğinin … tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiğini, ihtarname ile verilen süre içerisinde taleplerinin borçlular tarafından yerine getirilmediği gibi herhangi bir ödemenin vuku bulmadığını, alacağın tahsili amacıyla …İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı/borçluların asıl alacağa faiz ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini, itirazlarının haksız kötü niyetli ve takibi sürüncemede bırakma gayesine yönelik olduğunu, davalı borçluların haksız ve kötü niyetli itirazların iptaline, davalıların icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya karşı zamanaşımında bulunduklarını, müvekkillerinin kesinleşmiş İflas kararlarından anlaşılacağ üzere halen müflis durumunda olduklarını, adına kayıtlı hiçbir taşınır veya taşınmaz hiçbir mal varlığının olmadığını, tüm bu nedenlerden dolayı gerçeklere, usul ve yasalara aykırı taleplere dayalı davanın öncelikle zamanaşımı yönünden olmak üzere esasen tümüyle reddine, haksız takip ve dava nedeniyle müvekkili lehine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini beyan etmiştir
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, İİK m.67’de düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizin 19/10/2016 tarih … Esas ve … Karar sayılı karar ile; “Tüm dosya kapsamı dikkate alınarak;Her nekadar davacı taraf mahkememizde İtirazın İptali davası açmış ise de;davacının iddiasının dava dışı ….A.Ş. İle davacı bankaya devredilen … A.Ş. arasında Genel Kredi Sözleşmesi ile Kredi kullandığı,davalıların Sözleşmeyi Müşterek Borçlu ve Kefil sıfatıyla imzaladıkları,Borçlu ve Kefillerin borcu ödememesi üzerine davacı tarafça başlatılan icra takibine itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu;davacı tarafın davasının yasal dayanağının İ.İ.K.’ nun 67.md ifadesini bulan İtirazın iptali davası olduğu ve davanın hak düşürücü süre içinde açıldığı görülmüş olmakla birlikte davalıların gerek icra dosyasına yaptıkları itiraz ile gerekse mahkememize hitaben verdikleri cevap dilekçesi ile açıkça belirtikleri üzere davalalılar hakkında Mahkememizin … Esas-,,, Karar sayılı ilamı ile iflaslarına karar verildiği, iflasın Mahkememizin …-… Karar sayılı ilamı ile … Tarihi itibariyle kapatıldığı anlaşılmakla alacaklının 2004 Sayılı Kanunun 251.md/2f uyarınca Müflis yeni mal iktisap etmediği sürece alacaklının yeni takip talebinde bulunamayacağı, davacı tarafın davalıların yeni mal iktisap ettiği yönünde bir iddiasının olmadığı bu şekilde açılmış bir takip olduğu taktirde ancak borçlunun ödeme emrine yeni mal iktisap etmediği yolunda itirazda bulunması halinde ihtilafın icra mahkemesinde genel hükümler ve basit yargılama usulüne göre karara bağlanacağı hususu gözönünde bulundurularak davacı tarafın davasının reddi yönünde aşağıda ki şekilde hüküm tesis edilmiştir. Davalı tarafça kötüniyet tazminat talebinde bulunulmuş ise de; alacağı …’den devralmış olan ve böylece …’nin halefi durumunda bulunan davalının 5411 sayılı Bankacılık Yasasının 138. mad. uyarınca İİK’nunda hükme bağlanan tazminatlardan sorumlu tutulamayacağı hususu sabit bulunduğundan kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.” şeklindeki gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafın istinaf kanun yoluna başvurması akabinde İstanbul BAM 16. HD’nin 13/02/2020 tarih 2017/3987 Esas ve 2020/357 Karar sayılı kararı ile; “Dava, İİK’nın 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı vekili takibin dayanağının dava dışı müflis şirketin genel kredi sözleşmelerine istinaden nakdi ve gayrinakdi borçtan kaynaklandığını iddia etmiş olup 07.10.1993 tarihli ihtarname örneğini sunmuştur.
Davalılar yönünden … ATM … Esas, … Karar sayılı iflas kararı kesinleşmiş (dava dışı asıl borçlu şirket yönünden ….ATM … … K sayılı ilamı) ve iflasın kapatılmasına karar verilmiştir.
İİK’nın 195/1. Maddesinine göre; “Borçlunun taşınmaz mallarının rehni suretiyle temin edilmiş olan alacaklar müstesna olmak üzere iflasın açılması müflisin borçlarını muaccel kılar. İflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ile takip masrafları anaya zammolunur.” İİK’nın 195. maddesine göre iflas masasına yazılacak alacakların iflas tarihi itibariyle hesaplanıp, belirlenmesi gerekir. İflasın açılması ile ipotekle temin edilen alacaklar hariç, diğer alacaklar muaccel hale gelir ve iflasın açıldığı tarihe kadar işleyen faizler ve takip masrafları da asıl alacağa eklenerek masaya yazılır.
İflas kapansa dahi İİK’nın 255.maddesi gereğince tasfiye haricinde kalan bir malın tespiti halinde iflas müdürlüğünce her hangi bir merasime gerek kalmaksızın, bu mal satılıp veya hak nakde çevrilip, bedelinin iflasta eksik kalan alacaklılara sıralarına göre dağıtımı yapılacağının düzenlendiği, bu kişilere karşı icra takibi yapılamayacağı, masa haricinde hak ve mal tespit edilmesi halinde ise icra müdürlüğüne başvurulabileceği dikkate alındığında ilk derece mahkemesinin davalı … yönünden davanın reddine karar verilmesi yerinde görülmüş ve davacı vekilinin bu husustaki istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
Bununla birlikte İİK’nın 251/2. maddesi “… Fakat, müflis yeni mal iktisap etmedikçe hakkında yeniden takip talebinde bulunulamaz. Müflis, bu yeni takip üzerine kendisine gönderilen ödeme emrine yeni mal iktisap etmediği yolunda itiraz ederse, ihtilaf icra mahkemesinde genel hükümler ve basit yargılama usulüne göre karar bağlanır…” hükmünü içermektedir.
Somut uyuşmazlıkta; ilk derece mahkemesinin gerekçesinin aksine, davacı vekili dava dilekçesinde davalılardan …’nın iflas tarihinden sonra yeni mal iktisap ettiğini iddia etmiş, davalı vekili ise miras yolu ile intikal eden çok paydaşlı taşınmaz dışında yeni bir mal iktisap iddiasının yerinde olmadığını belirtmiştir. Bu durumda mahkemece, karar tarihinde yürürlükte olan HMK’nın 114/1-c maddesi uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle, davanın anılan davalı yönünden tefriki ile HMK 115/2. madde hükmü uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekirken (Aynı yönde Yargıtay 23.HD’nin 2014/7392, 2015/5834 Karar sayılı ilamı) davanın esastan reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Açıklanan nedenle davacı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulüne, HMK’nın 353/1-a-3 maddelesi gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.” şeklindeki gerekçe ile mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
İstinaf dairesinin mahkememiz kaldırması akabinde mahkememizin … Esas sayılı dosyası üzerinden kayıt görmesi akabinde yürütülen yargılamada 17/06/2020 tarihli duruşmada verilen ara kararı ile istinaf kararı doğrultusunda davalı … yönünden davanın tefrikine karar verilmiş olmakla tefrik dosyası mahkememizin 2020/276 Esas sayılı dosyası üzerinden kayıt görmüştür.
Davacı dava dilekçesinde müflis …’nın iflas tarihinden sonra yeni mal iktisap ettiğini iddia etmiş olmasına rağmen davalı vekili ise miras yoluyla intikal eden çok paylı taşınmaz dışında herhangi yeni bir mal iktisap etmediği yönünde savunmada bulunmuş olduğundan 2004 sayılı İİK m.251/2 kapsamında müflisin yeni mal iktisap etmeden hakkında takip talebinde bulunulamayacağından ve yeni mal iktisabı halinde müflis hakkında yapılacak takip üzerinden müflise gönderilecek ödeme emrine itiraz üzerine itirazın iptali ve ihtilafın çözülmesi hususundaki görevin genel hükümler ve basit yargılama usulüne göre icra mahkemesinin görevine girdiğinden 6100 sayılı HMK m.114/1-c kapsamında görev dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, kararın kesinleşmesi ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul İcra Mahkemesi’ne gönderilmesine, karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Görev dava şartı yokluğu nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Karar kesinleştiğinde talep halinde dosyanın görevli … İCRA MAHKEMESİ’NE GÖNDERİLMESİNE,
HMK m.331/2 uyarınca yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yolu açık olmak üzere karar verildi. 03/07/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza