Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/235 E. 2020/513 K. 11.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/235 Esas
KARAR NO : 2020/513 Karar

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 01/05/2020
KARAR TARİHİ : 11/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından 116 Konut + Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalanan ve sigortalıya ait olan konutta itfaiye yangın raporuna göre 07/08/2018 tarihinde yangın meydana geldiğini, eksper raporuna göre yangının, sigortalıya ait konutta … marka buzdolabından çıkmış olduğunu, yine eksper raporu ile meydana gelen yangında 31.982,36 TL hasar oluştuğunu ve müvekkili şirket tarafından sigortalıya 25/10/2018 tarihinde ödeme yapıldığını, sigortalıya yapılan ödemenin rücu suretiyle davalıdan talep edildiğini, alacaklarının tahsili amacıyla İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu, bu nedenle davanın kabulüne, itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iş bu davayı sigortalısına halef olarak açtığını, iş bu davanın davacı ile müvekkili şirket arasındaki bir ticari davaymış gibi Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılmasının hukuka aykırı olduğunu, görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, İİK. m.67’de düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememiz ticari davalara bakmakla görevli olup bu davalar mutlak ve nispi ticari davalar olarak 6102 sayılı TTK m.4’de öngörülmüştür. Mutlak ticari davalar m.4/1-a kapsamında TTK’da münhasıran düzenlenmiş işler ile m.4/1-b-f arasında tek tek sayılmak suretiyle öngörülmüş davalardır. Nispi davalar ise her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan kaynaklanan davalardır. Nispi davalar bakımından tarafların dava konusu edilen ilişkinin her iki tarafın TTK m.11’de öngörülen (esnaf işletmesi için öngörülen sınır aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan, faaliyetlerin devamlı ve bağımsız bir şekilde yürüdüğü) özellikleri haiz ticari işletmesi ile ilgili olduğunu ispat etmeleri gerekir.
Bu kapsamda dava dosyası incelendiğinde; sigortacılık faaliyeti her ne kadar TTK’da düzenlenmiş ve bu sebeple açılmış olan dava mutlak ticari dava gibi görünmekte ise de 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunu m.3/1-ı “Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” şeklindeki düzenlemesi ile taraflardan birinin tüketici olması şartıyla sigorta sözleşmesinin de tüketici işlemi kabul edilmesi, m.73 düzenlemesi ile de tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli kabul edilmesi ve özel hüküm niteliğindeki m.83/2 düzenlemesi ile de taraflardan birinin tüketici olduğu işlemler diğer kanunlarda düzenlenmiş olsa bile işlemin tüketici işlemi sayılacağı ve tüketici kanunundaki görev ve yetkiye ilişkin hükümlerin uygulanacağı öngörüldüğünden ve davanın taraflara itibariyle davacının tüketici olması nedeniyle sigorta sözleşmesinin tüketici işlemi niteliğinde olması nedeniyle dava konusu ihtilaf bakımından İstanbul Tüketici Mahkemesi’nin görevli olması nedeniyle görev dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
İş bu dava bakımından İstanbul Tüketici Mahkemelerinin görevli olması nedeniyle GÖREV – DAVA ŞARTI NEDENİYLE DAVANIN USULDEN REDDİNE,
Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İSTANBUL TÜKETİCİ MAHKEMESİ’NE GÖNDERİLMESİNE,
HMK m.331/2 uyarınca, harç, masraf ve vekalet ücretinin görevli mahkemece nazara alınmasına,
Taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 11/11/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza