Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/110 E. 2020/451 K. 15.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/110 Esas
KARAR NO : 2020/451

DAVA : İtirazın İptali (Factoring Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/07/2013
KARAR TARİHİ : 15/10/2020

Mahkememizin E K sayılı ilamı Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2018/2610 E.2019/5059 K. 11/11/2019 tarihli ilamı ile bozulmakla dosya yukarıda belirtilen sıraya kaydedildi, yapılan yargılama sonunda
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile müvekkili arasında factoring sözleşmesinin imzalandığının ve bu şirketin hissedarları olan diğer davalıların sözleşmeye müteselsil kefil olduklarını, factoring hizmeti veren müvekkilinin bu sözleşme kapsamında ihracat factoring işlemi yaparak şirkete ön ödemede bulunduğunu, ithalatçı firmanın, davalı şirket ile aralarındaki mal teslimi ve takas mahsup vs. sorunlar nedeniyle müvekkili şirkete ödeme yapmadığını, bu nedenle 18.01.2013 tarihinde davalı şirketin hesabının kat edilip … 10. Noterliğinin … tarihli ihtarnamesinin gönderildiğini ve muaccel hale gelen 1.886.900,10 euro borcun TL karşılığının ödenmesinin istendiğini, yine ödeme yapılmaması nedeniyle yine alacağın tahsili amacıyla … 32. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile davalılara karşı ilamsız icra takibi yapıldığını, davalıların borca itirazı nedeniyle takibin durdurulduğunu, takipten sonra davalı şirketin 694.615,13 euro ödeme yaptığını dolayısıyla müvekkilinin 1.192.284,97 euroya düştüğünü belirterek anılan icra dosyasındaki haksız itirazın 1.192.284,97 euro için iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılan anlaşmadan doğan tüm fatura ve sair borçlar ve bu işlerin karşılığı olan bedellerin davacıya ödendiğini, müvekkillerinin … adlı müşterisi ile yapmış olduğu tüm yüklemeler ve bu yüklemelerle ilgili olan faturaların, factoring sözleşmesinden kaynaklanan borca istinaden davacı … şirketine muhabir banka … garantisiyle temlik ettiğini, … garantisinde … yapılan temlik nedeniyle icra takibinin müvekkiline değil Draka şirketine ve … karşı yapılması gerektiği, borç tutarı … garantisinde … temlik edildiğinden yine onlar tarafından davacıya ödeme yapıldığını belirterek haksız davanın reddine ve alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini savunmuştur.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde;
Dava faktoring sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
… 32. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası incelendiğinde; davacı alacaklı factoring şirketinin taraflar arasındaki factoring sözleşmesinden kaynaklanan 1.886.900,10 euro alacağını tahsil amacıyla davalılara karşı ilamsız icra takibi yaptığı, süresi içinde borca itiraz nedeniyle takibin durdurulduğu ve davacı tarafından takibin devamını sağlamak amacıyla takipten sonra yapılan ödemenin tenzili ile bakiye 1.192.284,97 euro için itirazın iptali ve takibin devamı için İİK 67. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizce, taraflar arasındaki 11.07.2012 tarihli factoring sözleşmesi, ihtarname, faturalar ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ve ticari defter ve kayıtlar üzerinde uzman bilirkişi vasıtasıyla inceleme yaptırılarak rapor ve ek rapor tanzim ettirildiği, delilerin toplandığı ve mahkememizin 2018/91 E. 2018/28 K. sayılı kararıyla davanın kabulü yönünde hüküm kurulduğu, kararın taraf vekillerince temyizi üzerine Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2018/2610 E.2019/5059 K. 11/11/2019 tarihli kararıyla ve ”… Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi asıl ve ek raporlarına göre, davalı ile yurtdışındaki alıcı … şirketi arasında satım sözleşmesinden kaynaklanan ihtilafın ortaya çıktığı, satıcı … şirketinin takas mahsup def’ini ileri sürerek ödeme yapmayacağını beyan ettiğinin dosyadaki belgelerle sabit olduğu, buna göre artık taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ve GRİF kuralları gereğince davacının factor garantisinin ortadan kalktığı ve yapılan ödemelerin iade edilmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizin 2016/8140 esas ve 2017/6066 karar sayılı ve 20/09/2017 tarihli ilamında yer alan “1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir., 2-Davacı vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede ise alacak icra takibinde yabancı para cinsinden istenilmiştir. İİK’nın 67. maddesi uyarınca icra inkar tazminatının hesabında hükmedilen yabancı para alacağının icra takip tarihindeki döviz kuru üzerinden Türk parası karşılığı belirlenerek bu miktar üzerinden hesaplanması gerekirken eksik miktarda tazminata karar verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, mahkemece verilen ilk kararda davalıların icra dosyasındaki itirazlarının haksız olduğu sonucuna varılarak davanın kabulüne ve icra dosyasındaki itirazın 1.192.284,97 EURO için iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına ve bu alacağı takip tarihinden itibaren sözleşmesel yıllık %8.25 oranında temerrüt faizinin uygulanmasına ve kabul edilen kısmın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesi yönünde hüküm kurulduğu, kararın taraflarca temyizi üzerine sadece icra inkar tazminatının hesaplanmasına ilişkin kısmında bozma yapıldığı, diğer tüm temyiz itirazlarının reddedildiği, buna göre bozmadan önceki kararda itirazın iptaline ilişkin kısmın kesinleştiği anlaşıldığından bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına; uyulan bozma kararı çerçevesinde icra takip tarihi itibariyle 1 EURO’nun TL karşılığına göre 558.776,27 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yerel mahkeme tarafından verilen karar Dairemizce bozulmuş ve mahkemece bozmaya uyulmuş ise de verilen yeni kararda, önceki kararın bozulmakla ortadan kalktığı ve bu nedenle yeniden hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, bozmadan önceki kararda itirazın iptaline ilişkin kısmın kesinleştiği kabul edilerek, karar verilmesine yer olmadığı şeklinde karar verilmesi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297/1. ve 2. maddelerine aykırı olmuş ve bozmayı gerektirmiştir… ” şeklindeki gerekçesi ile bozulmakla dosya yeniden esasa kaydedilmiş ve bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Bozma ilamı doğrultusunda ,davanın kabulüne ve davalının … 32. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına vaki itirazlarının 1.192.284,97 EURO asıl alacak için iptaline ve takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren sözleşmesel %8,25 oranında temerrüt faizi yürütülmek suretiyle devamına, alacak likit ve itiraz haksız olduğundan kabul edilen alacağın takip tarihindeki TCMB efektif satış döviz kuru TL karşılığı üzerinden %20’si oranında hesaplanan 558.776,27 TL inkar tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın Kabulü ile,
Davalının … 32. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına vaki itirazlarının 1.192.284,97 EURO asıl alacak için iptaline ve takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren sözleşmesel %8,25 oranında temerrüt faizi yürütülmek suretiyle devamına,
2-Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan kabul edilen alacağın takip tarihindeki TCMB efektif satış döviz kuru TL karşılığı üzerinden %20’si oranında hesaplanan 558.776,27 TL inkar tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 81.444,99 TL harçtan peşin alınan 36.427,33 TL harcın mahsubu ile bakiye 45.017,76-TL harcın davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına, daha önce harç tahsil müzekkeresi yazılmış olduğundan yeniden harç tahsil müzekkeresi yazılmasına yer olmadığına,
4-Davacı tarafından bozma öncesi yapılan 37.438,53 TL yargılama gideri ile bozma sonrası yapılan posta ve tebligat masrafı 33,00-TL, toplam 37.471,53 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinden yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 118.115,22-TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-HMK 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde kullanılmayan ve artan bakiye gider avansının talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay Temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 15/10/2020

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …