Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/102 E. 2021/812 K. 23.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/102
KARAR NO : 2021/812

DAVA : İSTİRDAT (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/02/2020
KARAR TARİHİ : 23/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesi ile haciz baskısı nedeniyle borçlu olmadığı … 1. İcra Müdürlüğünün … Esaslı dosyasında davalı vekili hesabına 17.500,00 TL ödemek zorunda kaldığını, bu paranın ödeme tarihinden itibaren işleyen ticari faiziyle birlikte istirdadına karar verilmesi için dava açmıştır.
Davalı cevap dilekçesinde … 1.İcra Müdürlüğünün … Esaslı dosyasında …Şirketi ve … aleyhine icra takibi yaptıklarını, …’in mallarına haciz konulması kararı alındığını (… 15. Asliye Ticaret Mahkemesi … Değişik İş kararı ile), bu karar çerçevesinde talimatla … 3. İcra Dairesinin …Talimat dosyası ile … adresinde haciz işlemi yapılırken dava dışı çalışan … tarafından davalı … lehine istihkak iddiasının öne sürüldüğünü, buna itiraz etmeleri üzerine … 16. İcra Hukuk Mahkemesi … Esas – ….Karar sayılı karar ile şirket çalışanının yapmış olduğu istihkak itirazının geçerli bir istihkak iddiası olamayacağını karar vermesi üzerine hacze devam için 26/12/2019 tarihinde aynı adrese gidildiğinde davacı …’in (üçüncü kişi olarak) dosya borcuna mahsuben ödeme yaptığını, borçlu ile birlikte hareket ettiğini, istirdat davasının şartlarının oluşmadığını, davacının aktif dava ehliyeti ve taraf sıfatı olmadığını, davacı ile dava konusu icra dosyasının asıl borçlusu arasında muvazaa ve organik bağ bulunduğunu, istihkak iddiasının ispatlanamadığından davanın reddini talep etmiştir.
Davacı haciz baskısı nedeniyle davalı vekiline ödediği 17.500,00 TL’nin istirdadını talep etmektedir. Davayı İcra İflas Kanunu 89/5 maddesi açısından da değerlendirmek gerekir. Çünkü davacı her ne kadar istirdat davası olarak isimlendirmiş ise de anlatım kısmında davanın İcra İflas Kanunu 89/5 maddesi gereğince iade talep ettiği anlaşılmaktadır. İstirdat davası 72. maddesinde düzenlenmiş olup bu davayı icra borçlusu açabilir. İcra İflas Kanunu 89/5 maddesindeki davayı ise borçlu olmayan üçüncü kişinin icra takibi nedeniyle alacaklıya ödemek zorunda kaldığını geri almak için icra borçlusu ve alacaklısına karşı açabileceği türüdür. Eğer davayı salt istirdat davası olarak ele alırsak davacının aktif husumet ehliyeti olmadığından davanın reddi gerekir. Ancak dava dilekçesi incelendiğinde davanın istirdat davası olarak değil de İcra İflas Kanunu 89/5 maddesi gereği verdiğini geri alma davası olduğu açıktır. Dava dilekçesindeki anlatım ve taleple bağlıyız, davacının davanın ismini yanlış nitelendirmesi ile mahkememiz bağlı değildir. İcra dosyası incelendiğinde takip tarihinin 04/11/2019 tarihi olduğu icra takibinden sonra haciz yapılan yer olan … ‘ndaki ilk haciz işleminde …’in iş yerinde olmadığı, borçlu …’in de olmadığı bir sırada personel … iş yerini işletenin … olduğunu beyan etmiştir. Bunun üzerine icra memuru istihkak iddiasını zapta geçirmiş, …’in iş yerinden 3 yıl önce ayrıldığını, o süreden bu yana iş yerinin …’in işlettiğini beyan etmiştir. Alacaklı üçüncü kişinin istihkak iddiasına itiraz edince icra hukuk mahkemesi üçüncü kişinin bizzat kendisinin itiraz etmemesi nedeniyle geçerli bir istihkak itirazı sayılamayacağını karara bağladığından bu sefer alacaklı tarafın tekrar iş yerine gitmesi üzerine haciz baskısı altında kalan davacı … alacaklı vekilinin hesabına dava konusu 17.500,00 TL’yi yatırmıştır. Yine dosyada bulunan 26/12/2019 tarihli ihtiyati haciz tutanağında o anda iş yerinde bulunan mal sahibi … beyanında …’in eski kiracısı olduğunu, kendisinin 4 yıl önce borcunu ödemediği için ayrıldığını, kendisine de borçlu olduğunu, yine bildiği kadarıyla …’in …’e de 90.000,00 TL borcu olduğunu, iş yerinin …’le ilgisi olmadığını, biz parayı ödeyeceğiz ama dava açacağız buradan mal kaldırmamak için parayı ödeyeceğiz dediği tutanak altına alınarak tespit edilmiştir. Talimat yolu ile dinlenen tanık …’de benzer beyanlarda bulunmuş, dava konusu iş yerinin davacıya ait olduğunu beyan etmiştir. Yine dosyaya celbedilen … belgesine göre dava konusu iş yerinin adresi yazılarak 10/04/2018 tarihinden beri elektrik aboneliğinin … adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Bunun yanında dosyada bulunan … Vergi Dairesinin 29/12/2017 tarihli yoklama fişine göre dava konusu …’nın mükellef … adına kayıtlı olduğunun ve faal olduğunun tespit edildiği görülmüştür. Dava konusu ilk hacizde dava dışı borçlu …’in soyadı ile benzer bir kısım belgeler icra memurunca tespit edilmiş ise de ikinci hacizdeki mülk sahibi ….’nın beyanları ve çalışan …’ün haciz tutanağına yazılan açıklamaları ile …’in davacıdan önce iş bu iş yerinin kiracısı oluşu ile uyumlu beyanlar olması karşısında dava konusu iş yerinin resmi kayıtlarla davacıya ait olduğu kesin olduğundan davacı tarafın istihkak beyanlarına itibar edilmiş ve davacının haciz baskısı altında davalıya bu ödemeyi yaptığı ikinci haciz tutanağı ile de sabit olmuştur. İcra İflas Kanunu 89/5 maddesi gereği davacı gerek davalıdan gerek asıl borçlu …’ten bu paranın iadesini talep edebilir. Bu nedenle davanın kabulü yoluna gidilmiştir. Davacı bu parayı öderken ihtirazı kayıt düştüğünden bu tarih itibarıyla davalı taraf temerrüte düştüğü varsayıldığından temerrüt tarihi olan ödeme gününden itibaren taraflar tacir olması nedeniyle ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davacının davasının KABULÜ ile; 17.500,00 TL’nin ödeme günü olan 26/12/2019 tarihinden itibaren işleyen ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 1.195,43 TL nispi karar harcının, 298,86 TL peşin harçtan mahsubu ile noksan kalan 896,57 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 100,75 TL yargılama gideri ile 298,86 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı toplamı 454,01 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde davacıya iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 23/11/2021

Katip
(e-imza)

Hakim
(e-imza)

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 298,86 TL
Karar Harcı : 1.195,43 TL
Noksan Harç : 896,57 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 300,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 00,00 TL

Yargılama gideri detayları
Posta Giderleri : 100,75 TL