Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/779 E. 2020/576 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/779 Esas
KARAR NO : 2020/576

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/12/2019
KARAR TARİHİ : 10/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket … A.Ş. ile finansal kiracı arasında 6361 s. Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu çerçevesinde aşağıda belirtilen finansal kiralama sözleşmeleri aktedilmiş sözleşme konusu menkul malların davalı kiracıya finansal kiralandığını, davalı kiracı, finansal kiralama sözleşmelerinden doğan kira bedelleri toplamını ve temerrüt faizlerini vadesinde ödemediğinden temerrüde düştüğünü ve bu nedenle aleyhine ihtarnameler keşide edildiğini, borçluya vadesi gelmiş tüm borçlarını ve temerrüt faizlerini yasal sürede ödemeleri ihtar edildiğini, ayrıca, dercedilen ihtarnamelerin tebliğinden itibaren 60 gün içinde borçların yasal sürede ödenmediği takdirde finansal kiralama sözleşmelerinin münfesih olacağı ve bu sebeple de finansal kiralama sözleşmelerinin feshinden itibaren 3 günlük süre içinde sözleşmeye konu malın müvekkil şirkete teslim edilmesi ve vadesi gelmiş ve ileri dönük ihtarnameye derc edilen tüm borçların işleyecek faizi ile birlikte ödenmesi gerektiği hususunun ihtar ve ihbar edildiğini, sözü geçen ihtarnameler aleyhine tedbir talep edilen finansal kiracının sözleşme adresine 06.07.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, kiracı, ihtarnamelerin tebliğinden itibaren 60 günlük yasal sürenin hitamından itibaren 3 günlük süre zarfında müvekkil şirkete olan borçlarını tam ve eksiksiz olarak ödemediğini, sözleşmelere konu malları teslim etmediğini ve bu suretle finansal kiralama sözleşmeleri 6361 s, Finansal kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun 31/1 maddesi uyarınca feshedildiğini, davalı kiracı aleyhine açılan işbu davadan önce … 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası ile davalıya finansal kiralanan menkuf malların üzerine İhtiyati tedbir konulmasına karar verildiğini, bu nedenlerle 6361 sayılı Finansal Kiralama Kanunu ve dava konusu Finansal Kiralama Sözleşmelerinin açık hükümleri karşısında, davalıya finansal kiralanan malların üzerinde davalı kiracının haksız ve kötü niyetli zilyetliğine son verilmesini, istihkak talebinin kabulü ile mülkiyeti müvekkili şirkete ait bulunan menkul malların teslim alındığı şekilde iadesine karar verilmesini, ihtiyati tedbir kararının mahkeme kararının kesinleşeceği tarihe dek devamına karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesi ne dair karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket hakkında … 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında 12/07/2019 tarihli tensip ile İİK 285-308 arasındaki hükümler gereğince konkordato talebinin kabulü ile 3 aylık geçici mühlet kararı verildiğini, mahkemenin 02/10/2019 tarihli ara kararı ile de bu süre 2 ay daha uzatıldığını ve nihayet 26/11/2019 tarihinde müvekkil şirkete kesin mühlet süresi verildiğini, ayrıca … 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 27/11/2019 tarihli ara kararı ile “Finansal kiralama sözleşmelerinin borç durumunu incelenmesi sonucunda finansal kiralama konusu malların işletmenin devamı için önem arzetmesi nedeni ile verilen tedbir kararının finansal kiralama şirketlerini de kapsadığının kabulü ile davacı vekilinin Leasıng (finansal kiralama) şirketleri hakkındaki tedbir talebinin kabulüne,” şeklinde İİK’nun İİK. 287/Son maddesi gereğince kesin olarak karar verildiğini, bu nedenle de huzurdaki davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, hali hazırda devam eden konkordato dosyasında tesis edilen kesin bir karar var iken dava ikamesi kabul edilemez nitelikte olduğunu, davanın öncelikle kesin hüküm nedeniyle, mahkemeniz aynı görüşte değilse davanın derdestlik nedeniyle reddi gerektiğini, davacı her ne kadar borcun ödenmediğinden dolayı sözleşmenin münfesih olduğunu belirtmişse de sözleşmenin fesih edilmesi borcun ödenmemesinden çok müvekkil şirketin konkordato yoluna başvurmasından kaynaklandığını, müvekkilin anılan durum neticesinde mütemerrit durumda olmadığının aşikar olduğunu, davacı şirket konkordato geçici mühlet kararının tebliği ile hemen ihtarnameler göndererek sözleşmenin münfesih hale geleceğini belirttiğini, davacı tarafından ileri sürülen fesih hali ödeme/ödememe durumundan çok müvekkil şirketin konkordato yoluna başvurmasından kaynaklandığını, her ne kadar ihtarnameler de ve ikame edilen dava da mütemerrit olma durumu nedeniyle sözleşmenin feshinden bahsedilmişse de davacının müvekkilin konkordato yoluna başvurmasından dolayı sözleşmeyi feshettiğinin açık olduğunu, bu nedenle huzurdaki davanın reddi gerektiğini, dava konusu mallar şirketin faaliyetinin devamı için zaruri ihtiyaç duyulan araçlar olduğunu, araçlara el konulması yahut iade edilmesi durumunda konkordato projesi de başarıya ulaşamayacağını, bilindiği üzere konkordatonun amaçlarından biri konkordato projesini hayata geçirme imkanı bulunanların cebri icra tehdidinden alıkoyarak konkordato sürecinden önce hangi koşulda faaliyetine devam ediyorsa aynı şekilde faaliyetlerini sağlamak konkordato projesinin başarıya geçmesi için gerekli tedbirleri temin etmek olduğunu, bu nedenle işletmenin devamı için önem arz eden araçlara el konulması durumunda konkordato projesi başarıya ulaşamayacağından söz konusu davanın reddi gerektiğini, bu nedenlerle davanın öncelikle kesin hüküm nedeniyle usulden reddine, sayın mahkeme aksi kanaatte ise derdestlik nedeniyle usulden reddine, davacının ve davaya konu tüm taleplerin (ihtiyati tebdir istemi dahil) reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 08/12/2020 tarihli dilekçesi ile iş bu davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Davalı vekili 08/12/2020 tarihli dilekçesi ile davacı şirket ile müvekkil davalı …Ş.’nin anlaşmaya vardığını, feragat neticesinde yargılama gideri ve vekalet ücreti talebinde bulunmadıklarını beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Dava, finansal kiralama sözleşmesine konu malın iadesi istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun feragate ilişkin 307 ve devamındaki maddelerine göre; feragat, davacının, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı olmaksızın talep sonucundan kayıtsız-şartsız vazgeçmesidir. Hükmün kesinleşmesine kadar yapılabilen feragat, kesin hüküm gibi sonuç doğurur. Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir.
Yukarıda yazılı yasal düzenleye göre; davanın, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikteki davalardan olduğu, davacı vekilinin talep sonucundan kayıtsız, şartsız ve tamamen vazgeçtiği, feragat sebebiyle davacı tarafın davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerinden sorumlu olduğu hususu dikkate alınarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre tahsili gereken harç 54,40-TL olduğundan peşin alınan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 10,00-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, talep olmadığından davacı aleyhine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Gider avansının kalan kısımlarının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 10/12/2020

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …