Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/733 E. 2021/332 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/733 Esas
KARAR NO : 2021/332

DAVA : Doğrudan İflas
DAVA TARİHİ : 16/12/2019
KARAR TARİHİ : 29/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İflas (Doğrudan Borçlu Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 178)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … Tasfiye Memuru … dava dilekçesinde özetle; Tasfiye Halinde … Tic. AŞ … Ticaret Odasına … sicil numarası ile kayıtlı olduğunu, 07/04/2006 tarihinde odaya kayıt olan şirketin kurucu yönetim kurulu üyesi olduğunu, şirketle bağının 2008 yılında fiilen koptuğunu, 2009 tarihinde yapılan katılmadığı genel kurula, katılmış gibi işlem yapılarak yönetim kurulu üyesi seçildiğini, 2013 yılında öğrendiğini, bunun üzerine … 12. Asliye Ticaret Mahkemesinde genel kurulun butlanını talep eden davayı açtığını, mahkeme 17/07/2017 tarihinde verdiği … E. … K sayılı karar ile 04/09/2009 tarihli genel kurulu ve 07/09/2009 tarihli yönetim kurulu kararlarının batıl olduğuna karar verdiğini, imzasının taklit edilerek seçildiği 2009 tarihli genel kurul ve yönetim kurulu kararlarının batıl olduğunun tespiti üzerine kurucu ortağı olduğu ve halen tasfiye memurluğunu üstlendiğim şirketin organsız kaldığını, şirketin feshi için dava açtığını, … 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. … K. dosyasına verilen kararla, …Tic. A.Ş.nin tasfiyesine ve kendisinin tasfiye memuru olarak atanmasına karar verildiğini, tasfiye memuru seçildikten sonra üç kez ilan yapıldığını ve bir kişi alacak kayıt talebinde bulunduğunu, ancak iflası talep edilen şirketin 1.663.762,93 TL vergi borcu bulunmadığını, şirketi fiilen yöneten …, … ve …’a ulaşılamadığından 2018 yılı ve öncesinde ait defter ve belgeleri incelemek imkanını bulamadığını, şirketin tek malvarlığı olan tıp merkezi ruhsatının da Sağlık Bakanlığı tarafından iptal edildiğini, şirketin borca batık olduğunun açık olduğunu, 1.663.762,93 TL borcun ödenmemesi ve bu borcu ödeyecek mal varlığı tespit edilememesi nedeniyle şirket borca batık olduğundan TTK’nın tasfiye memuru sıfatıyla yüklediği yükümlülüğü yerine getirmek için iş bu davayı açtığını, bu nedenlerle borca batık olan …’nin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Her ne kadar iflas avansı yatırılmamış ise de, iflasın kamu düzenini ilgilendirdiği gerçeği karşısında HMK’nın 325. maddesi uyarınca işlem yapılmasına karar verilmiş,davacı şirketin mevcut kayıtları; mahkemece ulaşılabilen vergi, trafik, sanayi ve ticaret odaları, ticaret sicil kayıtları gibi belgeler, varlık kalemlerinin rayiç değerlerine ilişkin uzman bilirkişi görüşleri ve somut olay bakımından özellik arz edebilecek diğer verilerin toplanmasından sonra, konusunda uzman bir bilirkişilerden borca batıklık konusunda rapor tanzim edilmesi istenilmiş mahkememizce resen seçilen bilirkişi YMM/Bağımsız Denetçi … 26/03/2021 tarihli raporunda “…hiçbir faaliyeti bulunmayan davacı şirketin 31/12/2020 dönemine ait (rayiç değer) varlıkları bilançoda yer alan borçlarını karşılamaya yetmemekte olup, emredici TTK hükümleri doğrultusunda ve aktiflerinin satış esasına göre 2020 yılı öz varlığının (-)1.618.016,14 TL borca batık olduğu” yönünde görüş ve kanaat belirttiği görülmüştür
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde;
Dava, İİK’nın 179. madde hükümlerine dayalı doğrudan iflas istemine ilişkindir.
Dava, borca batık durumda bulunan şirketin resen borca batık durumda olduğunun belirtilerek iflasın ihbarı niteliğinde bulunan iflas davası istemine ilişkindir. Konuyu düzenleyen 2004 sayılı İİK nın 178-179 ve 6102 sayılı TTK’nın 376.maddelerinde sermaye şirketlerinin herhangi bir icra veya iflas takibine maruz kalmadan temsilcileri tarafından borca batık durumda oldukları mahkemeye yapılacak bir başvuru ile iflasını isteyebilecekleri düzenlenmiştir.
İİK’nın 178. ve 179. maddesi uyarınca iflasa karar verilebilmesi için şirketin borca batık durumda olması gerekir. Aciz hali borçlunun ödeme araçlarından yoksunluğu nedeniyle, derhal ödemesi gereken para borçlarını ödemek konusundaki iktidarsızlığıdır, borca batıklıkta ise, borçlunun malvarlığındaki aktif değerler toplamının, pasif değerler toplamını karşılayamaması durumudur. Borçlunun aciz hali ne kadar ağır olursa olsun (İİK.nun 178/III deki durum olmadıkça) kendi iflasını isteyen borçlu aciz halinde bulunduğunu ispat etmek zorundadır. İflas talebi üzerine mahkemede bilirkişi incelemesi yaparak iflas talebinin yerinde olup olmadığını belirler. Borca batıklığın tespiti için TTK’nın 324. maddesi uyarınca bir borca batıklık bilançosu hazırlanmalıdır. TTK’nın 324. maddesine göre borca batıklık bilançonda aktiflerin rayiç değerden bilançoya geçirilerek borca batıklık bilançonun çıkarılması gerekir. Böyle bir talep üzerine mahkemece, bu şirketin öncelikle borca batık durumda olup olmadığı rayiç değerlere göre tespit edilmelidir. Bunun için mahkemeye ibraz edilen bilanço üzerinde mahallinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, rayiç değerler ve yapılan araştırma ve inceleme sonucu elde edilen gerçekçi verilere göre bilirkişilerce yeniden oluşturulacak şirket bilançosu (borca batıklık bilançosu) da dikkate alınıp bir sonuca gidilmelidir. Borca batıklık, TTK’nın 324. maddesinde gösterilen şekilde varlıkların rayiç değerini belirlemek ve İİK’nın 178/1. madde ve fıkrasında belirtilen alacaklılar listesinde gösterilenler ile gerçek anlamda tespit edilebilecek diğer borçların tutarına göre belirlemelidir. Borca batıklıktan kurtulma ise tüm borçların ödenmesi anlamına gelmeyip, aktifin pasiften fazla olmasını ifade eder. Bir sermaye şirketinin borca batıklık bildiriminde bulunarak iflasını istemesi halinde, bu durumun mahkemece re’sen tespiti gerekir. Bu tespitin yapılmasında, davacının sunduğu delillere ek olarak, mahkemece gerekli görülen diğer delillerin toplanması, bu kapsamda ilgisi görülen kamu kurumlarından alınacak bilgiler, yapılacak keşif ve mahkemece atanacak bilirkişilerce düzenlenecek raporlar da değerlendirilmelidir. Borca batıklığın tespitinde sadece davacının kayıtlarına değil, varlıklarının rayiç değerlerine de özellikle bakılmalı, bu noktada, konusunda uzman bilirkişilerin görüşüne başvurulmalıdır. Dava teorisindeki genel ilkenin bir istisnası olarak, borca batıklık sadece dava tarihi itibariyle değil, yargılama safhasındaki olumlu veya olumsuz gelişmeler de dikkate alınarak belirlenmelidir.” (Bkz. Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2013/1607-1904 E. K. sayılı ilamı)
İİK. 181. Maddesinde de, İİK. 159, 160, 164,165,166. Maddelerinin bu fasıl hükümlerine göre vukua gelen iflaslara da tatbik olunacağı ifade edilmiştir.
Anılan düzenlemeler çerçevesinde İİK. 166. Maddesi kapsamında ticari sicil gazetesi ve yurt düzeyinde dağıtımı yapılan gazetede ilan yapılarak dosya içine sağlanmıştır.
Davacı şirketin sicile kayıtlı olduğu adresin Beşiktaş/İstanbul olduğu görülmekle bu davaya bakmakta mahkememizin kesin yetkili olduğu tespit edilmiştir.
İİK. 179. Maddesine dayalı doğrudan iflasa dayalı bu davada davacı şirketin gerçek malvarlığı bilançosunun çıkarılması ve borca batıklığının tespiti bakımından uzman bilirkişiler vasıtasıyla inceleme yapılarak rapor alınmış ve 26/03/2021 tarihli raporda davacı şirketin güncel kaydi ve rayiç değerlere göre borca batık olduğu ifade edilmiştir.
Dosyada mevcut bulunan ve mahkememizce itibar edilen raporda belirtildiği üzere davacı şirketin güncel kaydi ve rayiç değerlere göre borca batık olduğu ve İİK. 179. Maddesi uyarınca şirketin borca batık olduğunun tespit edilmesi halinde doğrudan iflasına karar verileceği açık olduğundan davacı şirketin iflasına karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafça iflas avansı yatırılmamış ise de, davanın niteliği gereği ve kamu düzenine ilişkin olduğu gözetilerek iflas avansının şimdilik suçüstü ödeneğinden karşılanması suretiyle tasfiyesinin gerçekleştirilmesi gerektiği kabul edilerek aşağıdaki hüküm kurulmuş, kısa kararda maddi hata sonucu geçen ” İİK 177/4 ” ifadesi düzeltilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile, İİK 179. maddesi gereği davalı …’nin (… Ticaret Sicil Müdürlüğü … sicil nolu) İFLASINA,
İflasın 29/04/2021 tarihi saat 16:40 itibariyle açılmasına,
İflas kararının İİK. 166. maddesinde belirtilen usulle ilanına,
Kararın derhal … İflas Müdürlüğüne ve … Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirilmesine,
2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre tahsili gereken harç 59,30-TL olduğundan peşin alınan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Suçüstü ödeneğinden karşılanan 800,00 TL bilirkişi ücreti, 887,36 TL ilan masrafı olmak üzere toplam 1.687,36 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Gider avansının kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 10 günlük süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 29/04/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …