Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/699 E. 2020/325 K. 09.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/699 Esas
KARAR NO:2020/325 Karar

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:22/04/2015
KARAR TARİHİ:09/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … plakalı aracının 14.02.2015 tarihinde arıza etmesi üzerine aracını …. Ltd. Şti’ne ait servis yerine götürdüğünü, serviste aracının beynine takılan bilgisayar arıza tespiti işlemi yapıldığını ve aracın turbosunun bozuk bulunduğunun beyan edildiği ve sadece turbonun değişmesi gerektiğini ancak şuan ellerinde olmadığını ve 15 gün sonra ancak gelebileceğinin belirtilmesi üzerine kendisinin … orjinal yedek parça satan yerden orjinal turbo parçasını aldığını ve takmaları için servise bıraktığını, 19.02.2014 tarihinde servisi aradığında aracın hazır olduğunu ancak problem bulunduğu beyan etmeleri üzerine servise gittiğinde aracının motor bloğunun arızalandığını, piston yatak ve kollarının kırık bulunduğunu, motor alt kapak vee bloğunun parçalanmış bulunduğunu gördüğünü, davalı tarafın kusurlu olmadığını ve zararı kabul etmediğini, bunun üzerine …. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş Sayılı dosyası ile hasar tespiti yaptırdığını, servisin kusurlu olduğunun tespit edildiğini ve 21.198,38 TL hasar tespit edildiğini beyanla malzeme ve işçilik bedeli olmak üzere 21.198,38 TL tespit dosya masrafı 623,80 TL ve işgücü kaybı olarak 10.000,00 TL olmak üzere toplam 31.822,18 TL’nin davalıdan alınarak tarafına verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın yetkili servise geldikten sonra davacı …’nun turbonun pahalı olduğunu ve kendisinin dışarıdan getireceğini beyan ettiğini, bu parçanın montajından dolayı yetkili servis tarafından hiçbir şekilde garanti verilemeyeceğinin defalarca davacıya aktarıldığını, davacının buna rağmen kendisinin aldığı turbonun takılmasını istediği, turbo kontrol edildiğinde hem orjinal olmadığı hemde revize edilmiş bir turbo olduğunun fark edildiği ve bu durumun davacıya bildirildiği, davacının buna rağmen parçanın takılmasını istediği ve sorumluluğun kendisine ait olduğunu belirttiği, müvekkili şirketin her ne kadar yetkili servis olsa da yetkili serviste yapılan tüm işlemlerin ancak araç sahibinin onay vermesi ile gerçekleştirilebileceğini, araç malikinin rızası dışında araç üzerinde işlem yapmanın yasal olmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, eser sözleşmesi niteliğindeki araç tamirinden kaynaklanan edimin ayıplı ifası nedeniyle nedeniyle oluşan zararın tahsili davasıdır.
Davacı, … plakalı … marka … model aracın sahibi olduğunu, 14/02/2015 günü seyahati esnasında aracın çekme gücünün düşmesi nedeniyle aracı sağa çekerek motoru stop ettiğini, tamirci arkadaşını aradığında arkadaşının muhtemelen aracın turbosunun arızalı olduğunu, bu nedenle çalıştırmadan aracı çekici ile en yakın servise götürmesini söylemesi üzerine aracı çekici ile en yakın servis olması nedeniyle davalıya ait servise götürdüğünü ve aracın arızasının tespiti ile tamirini talep ettiğini, bilgisayarlı kontrol neticesinde aracın turbosunun bozuk olduğu ve değişmesi gerektiğinin söylendiğini, ancak o an itibariyle ellerinde parça bulunmadığını, 15 gün sonra gelebileceğini söylemeleri üzerine kendisinin …’daki yedek parçacıdan orjinal turbo parçasını alarak araca takılmak üzere servise bıraktığını, 19/02/2015 tarihinde davalı servisi aradğında aracın hazır olduğunun ve ancak başka problemler bulunduğunu beyan etmeleri üzerine servise gittiğini, gittikten sonra servistekilerin aracın motor blokunun arızalandığını, piston yatak ve kollarının kırık olduğunu, motor alt kapak ve blokun parçalanmış olduğunu söylediklerini ve kendisinin de bu durumu müşaade ettiğini, nedenini sorduğunda turbo takıldıktan sonra deneme aşamasında bu olayın vuku bulduğunu ve ancak kendilerinin kusuru olmadığını ve zararı da kabul etmeyeceklerini beyan etmeleri üzerine …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası üzerinden delil tespiti yaptırdığını, bu kapsamda bilirkişi tarafından servisin kusurlu olduğu ve işçilik dahil aracın tamir bedelinin 21.198,38 TL olduğunun tespit edildiğini, akabinde …. Noterliği’nin 06/04/2015 tarih ve … yevmiye nolu evrakı üzerinden keşide etmiş olduğu ihtarname ile araç tamir bedelinin ödenmesini talep ettiğini, ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını, aracının 14/02/2015 tarihinden bu tarafa atıl vaziyette yattığını, aracın kendisine teslim edilmediğini, aracı kullanma hakkından yoksun kalması nedeniyle ayrıca 10.000,00 TL zararı olduğunu, tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı servisten malzeme ve işçilik dahil araç tamir bedeli olarak 21.198,38 TL, tespit dosyası masrafı olarak 623,80 TL ve aracın atıl kaldığı süre nedeniyle araçtan yoksunluk nedeniyle oluşan 10.000,00 TL olmak üzere toplam 31.822,18 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, aracın servise getirilmesinden sonra yapılan kontrollerde turbo ile birlikte değişmesi gereken parçalar olduğunun davacıya bildirildiğini ancak davacının turbonun kendisi tarafından temin edileceğini beyan ederek davacı tarafından temin edilen turbo kontrol edildiğinde turbonun orjinal olmadığı gibi revize görmüş olan bir turbo olduğu hususunun davacıya bildirildiğini, hatta turbo arızası ile birlikte motorun da zarar görmüş olabileceğinin ve ancak bunun turbonun takılmasından sonra anlaşılabileceğinin davacıya bildirildiğini, buna rağmen davacının sadece turbonun değiştirilmesi yönünde talepte bulunduğunu, arızaların önceki kullanımdan kaynaklandığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İhtilaf, tamir edilen araçta turbo dışındaki arızaların çıkmasında kusurun kime ait olduğu, tamiratın ayıplı olup olmadığı ve bu kapsamda oluşan zarar miktarı ile bu miktarın davalıdan tahsili gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır. Davacı ile davalı arasındaki sözleşme ilişkisi eser sözleşmesi niteliğinde olup aracı tamir etmekle borçlu olan davalı 6098 sayılı TBK m.112 kapsamında tamir hizmeti bakımından kendisine herhangi bir kusurun yüklenmeyeceğini ispat yükü altındadır. Araçta meydana gelen arızanın ve sebebi ile arızanın giderilmesinin (yedek parça + işçilik) maliyeti ile aracın atıl kaldığı süre karşılığı yoksun kalınan kazanç veya ikame araç bedelinin tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi mümkündür.
Dava dosyasına celp edilen …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyasının incelenmesinde; bu dosya üzerinden makine mühendisi bilirkişi … tarafından keşfen düzenlenen bilirkişi raporu ile; araç üzerinde yapılan inceleme neticesinde 2 numaralı piston bilyelerinin kırılarak motor blokunun parçalanmış olarak tam hasar gördüğü ve bu nedenle kullanılamaz hale geldiği, motordan sökülmüş olan arızalı turbonun mil yataklarının aşınarak boşluk yapması nedeniyle ve türbin ve doldurucu (kompresör) kanatlarının gövdeye sürmesi sonucu hasar gördüğü, araç çekici ile yetkili servise geldiğinde yapılan incelemelerde turbo parçasının arızalı, yağ seviyesinin eksik, kartel yağ sürecinde çapak parçacıklarının olması ve motor ses/ titreşim hissedilmesine göre yağsız kalan motorda aşınma kaynaklı arıza olduğu, yapılan inceleme ve bulgulara göre yetkili servisin arızalı olan motorda gerekli ve yeterli arıza tespitlerini ve mevcut hasar incelemelerini (yatakların sökülüp kontrolü ile) tam olarak yapmadığı, müşteri onayı olmadığı gerekçesi ile yetkili servis prosodürlerini eksik uyguladığını (sadece turbo arızasını giderdiği) motoru fen ve sanat kaidelerine uygun olarak onarmadığı için test sürüşü sırasında giderilmemiş olan önceki mevcut arızanın artarak devam etmesi nedeniyle motor blokunun parçalandığı, buna mukabil davacının 3 km’lik deneme sürüşü sırasında yağ koyma unutulduğu için arıza yaptığı yönündeki iddianın doğru olmadığı, ön inceleme ile tespit edilen hasarların motor bloku, ikinci pistonbiel ve yatakları, emme ve egzos supabları, krank yatakları, triger kayış tahrik ve motor yağlama sistemi elemanları, turbo montaj elemanları gibi ana kalem parça ve montaj elemanları olduğu, kesin arızalı parçaların motor söküldükten sonra tespit edilebileceği, mevcut hali ile motorun tamiri için malzeme ve işçilik dahil toplam bedelin iskontosuz olarak 21.198,33 TL (17.964,69 TL + KDV) olduğu ve ancak kesin onarım bedelinin motor söküldükten sonra tespit edilebileceği tespit edilmiştir.
Yargılama aşamasında mahkememizce Mak. Yük. Müh. … Mak. Fakültesi Oto. Öğr. Gör. Dr. …’dan alınan 06/02/2018 tarihli bilirkişi raporu ile; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde dava konusu … plakalı araç hakkında …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası üzerinden yaptırılan tespit neticesinde düzenlenen 18/03/2015 tarihli bilirkişi raporundaki motor arızası ve oluşumu yönündeki görüş ve kanaatlerin doğru olduğu, davalı tarafın, davacının temin ettiği turboyu motora takması akabinde deneme sürüşü yapmasının araçtaki hasarın oluşmasında etkili olması nedeniyle tamir hizmetini ayıplı bir şekilde ifa ettiği, bu şekilde oluşan arızanın giderilme bedelinin KDV dahil 21.198,33 TL olduğu, 07/11/2013 tarihli iş emrinden anlaşılacağı üzere aracın 42.351 km’deyken motor lambası yanması sonucu servise gittiği, müşteri isteği ile işlem yapılmadığı ancak aracın arızalı şekilde veya tamir edildikten sonra 23.673 km kullanılıp kullanılmadığının dava dosyası itibariyle anlaşılamadığı yönünde görüş beyan edilmiştir.
Her iki bilirkişi raporu ile aracın tamiri süresince araçtan yoksun kalınma nedeniyle tahsili talep edilen miktar bakımından bir inceleme yapılmamış olmakla birlikte 09/09/2020 tarihli duruşmada davacı vekilinin bu talep bakımından davasını geri almaya yönelik talebinin davalı vekilince kabul edilmesi karşısında bu talep bakımından karar verilmesine yer olmayacağından ayrıca inceleme yapmaya gerek görülmemiştir.
Taraflar arasında akdedilmiş bulunan eser sözleşmesi niteliğindeki tamir sözleşmesi gereği davalı tamirci üstlendiği tamir borcunu araç sahibinin haklı menfaatlerini gözeterek sadakat ve özenle ifa etmek zorundadır. Davalı tamircinin özen borcunu benzer alandaki işleri üstlenen basiretli bir tamircinin göstermesi gereken mesleki ve teknik kurallara uygun davranışına göre ifa etmesi gerekir. 6098 sayılı TBK m.472/2 kapsamında davalı tamirci, tamir edimini ifa ederken araç sahibinin sağladığı malzemenin ayıplı olduğunun anlaşılması ve bu nedenle aracın tamirinin tehlikeye düşecek olması halinde bu tehlikenin başkaca arızalara neden olacak olması ihtimalini araç sahibine bildirmesi aksi halde doğacak olumsuz sonuçlardan sorumlu olur.
Bu kapsamda davalı her ne kadar uyarıda bulunduğunu beyan etmiş ise de aracın kendisine intikali akabinde yaptığı ilk inceleme neticesinde araç turbo arızasının başka arızalara da neden olmuş olabileceği ve araç sahibince temin edilen turbonun aracın tamiri için yeterli olmayacağı ve başka arızalara neden olabileceği hususlarını davacıya bildirdiğini ve davacının buna rağmen aracın tamirini talep ettiğini dosya kapsamıyla ispat etmiş değildir.
Dosya içerisindeki her iki bilirkişi raporu ile de davalı tamircinin aracın tamir edilmek üzere kendisine intikalinden sonra turbonun tamiri ile birlikte meydana gelmesi muhtemel diğer arızalar ile ilgili olarak tespitte bulunduktan sonra ve bu arızalar giderilmeden aracın kullanılmaması, kullanılması halinde arızaların artabileceği yönünde uyarıda bulunmadığı için tamir hizmetinin ayıplı bir şekilde ifa edildiği yönünde kanaat belirtilmiş olduğundan ve de oluşan arızalar itibariyle meydana gelen tamir bedelinin KDV dahil 21.198,33 TL olduğu, tespit edilmiş olduğundan ve 6098 sayılı TBK m.112 kapsamında meydana gelen arızalardan dolayı kendisine herhangi bir kusur atfedilmeyeceğini ispat edememiş olması nedeniyle davanın kabulü ile; 21.198,33 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ İLE;
21.198,33 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 1.448,06 TL nispi karar harcının, peşin yatırılan 543,45 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 904,61 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 3.400,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 565,60 TL yargılama gideri ile 543,45 TL peşin harç ve 27,70 TL başvuru harcı toplamı 1.136,75 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 09/09/2020
Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza