Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/695 E. 2022/647 K. 29.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/695 Esas
KARAR NO : 2022/647 Karar

DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 29/11/2019
KARAR TARİHİ : 29/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 21.08.2007 tarihinden işverenin 06.11.2018 tarihli iflası sonrasında iş sözleşmesinin haksız olarak sona erdirildiği 30.11.2018 tarihine kadar davalı şirket bünyesinde İnsan Kaynakları Müdürü olarak görev yaptığını, iş sözleşmesinin sözlü olarak feshedildiğini, yazılı bir fesih bildirimi verilmediğini, bunun üzerine davacının kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarının hesaplanarak … 1. İflas Müdürlüğü’nün …Esas numaralı iflas dosyasının … sıra numarasına 74.332,64 TL olarak kaydettirdiğini, ancak İflas masası tarafından “talep edilen alacak kaydı yargılamayı gerektirmiştir” gerekçesi ile reddedildiğini, davacının son net maaşının 8.628,72 TL, brüt maaşının 14.336,10 TL olduğunu, yol için kendisine yakıt masrafı işveren tarafından karşılanan … model araç tahsis edildiğini, işverenin konkordato aşamasında bu araca el konulduğunu, günlük 34 TL yemek ücreti, seneden 1 maaş ikramiye, senede en az 1,5, en fazla 2 maaş performans primi, yıllık 4.996,2 TL özel sağlık sigortası, yıllık 2.968 TL hayat sigortası gibi menfaatlerin sağlandığını, 16,5 gün kullanılmamış yıllık izninin mevcut olduğunu belirterek, iflas masasınca reddedilen sıra cetvelinin … sıra numarasına kayıtlı ve kanunen “masa alacağı” statüsünde bulunan 1.sıradaki işçilik alacağına ilişkin yargılama neticesinde hükmedilecek alacak tutarının sıra cetveline kayıt ve kabulünü talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazında bulunduklarını, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 116.maddesinde sayılan ilk itiraz nedenlerinin tümünü tekrar ettiklerini, mahkemenin iş bu davada yetkisiz ve görevsiz olduğunu, eksik harç ikmal edilmeden davaya devam edilemeyeceğini, davacının tüm taleplerinin haksız olduğunu belirterek mesnetsiz davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, müflis şirket ile davacı çalışan arasındaki hizmet sözleşmesinden kaynaklanan işçi alacaklarının İİK m.235 kapsamında sıra cetveline kayıt kabul davasıdır.
… 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/11/2018 tarih … Esas ve … Karar sayılı kararı ile saat 16:14’de davalı … Şirketi’nin iflasına karar verilmiş ve iflas işlemleri … 1. İflas Müdürlüğü’nün … İflas sayılı dosyası üzerinden yürütülmeye başlanmıştır.
Davacı, iflas idaresince alacaklılara yönelik olarak yapılan ilan neticesinde iş akdinden kaynaklanan işçi alacaklarının masaya kaydı için başvurmuş ise de iflas idaresinin kayıt talebinin reddine karar verdiği, ret kararının 15/11/2019 tarihinde ilan edildiği ve iş bu davanın 29/11/2019 tarihinde 15 günlük yasal süresinde olmak üzere açılmış olduğu görülmektedir.
Mahkememizce davanın süresinde açılmış olduğunun anlaşılması karşısında esasa girilerek yargılamaya devam olunduğu esnada İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 09.05.2019 tarih 2019/221 E. 2019/886 K. sayılı istinaf başvurusunun reddine ilişkin kararın Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 21.09.2021 tarih 2021/559 Esas 2021/246 Karar sayılı ilamı ile mahkememizin 2018/789 Esas ve 2018/1087 Karar sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir. Böylelikle iflas hükmünün bütün sonuçları ortadan kalmış ve kayıt kabul davası olarak açılan dava kendiliğinden işçilik alacaklarının tespiti davasına dönüşmüştür.
Göreve ilişkin kuralar kamu düzenine ilişkin olup, davanın her aşamasında resen nazara alınması gerekir. Göreve ilişkin kuralar usule ilişkin kurlaara olduğundan aksi öngörülmedikçe derhanl uygulanır. Bu kuralar kapsamında mahkeme görülmekte olan dava bakımından kendisini görevli kabul etmediğinde görev dava şartı yokluğundan davayı usulden derd etmis gerekir. Bu çerçevede olmak üzere iflas kararının kaldırılmış olması karşısında nitelik değiştiren işbu dava bakımından mahkememizin görevli kalmaya devam edip etmeyeceği hususunun açıklığa kavuşturulması gerekir.
Başlangıçta İİK m. 235 kapsamında açılmış olan kayıt kabul davası bakımından mahkememiz görevli idi ise de iflas kararı kaldırılmakla iflas bütün hüküm ve sonuçlarıyla ortadan kalkmış olduğundan bu sonucun mahkememizin görevi bakımından da etki ve sonuç doğuracağı muhakkaktır.
Nitekim Yargıtay 23. HD’nin 12/09/2012 tarih 2012/3822 Esas – 2012/5024 Karar sayılı kararının “Ne var ki, dava devam ederken Yargıtay Yüksek 19. Hukuk Dairesi’nin kararı ile borçlu şirket hakkında verilmiş iflas kararı bozulmuş, bozma ilamının da kesinleşmesi üzerine dava yeniden esasa kaydedilmiş ve iflasın açılmış olmasının sonuçları da sona ermiştir. Bunun sonucunda Mahkemece uyuşmazlığın çözümünde iş mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.” şeklindeki gerekçesi ile iflas kararının kaldırılması üzerine kayıt kabul davasına konu işçi alacağı bakımından İş Mahkemelerinin görevli hale geleceğinin kabul edildiği görülmektedir.
Yine Yargıtay 23. HD’nin 16/10/2014 tarih 2014/8467 Esas – 2014/6360 Karar sayılı kararının “Öte yandan Yargıtay 19. HD’nin 28/04/2013 tarih ve 2828 E., 5162 K.; Dairemizin 12/09/2012 tarih ve 3822 E., 5024 K. Sayılı ilamlarında açıklandığı üzere; iflasından açılmasından sonra Türk Ticaret Mahkemesi’nde açılan kayıt kabul davası sırasında iflasın kaldırılması ya da iflasın bozulup bozma kararının kesinleşmesi halinde, alacağın esası ile görevli olan mahkeme asliye ya da sulh hukuk mahkemesi ise bu mahkeme görevli hale gelir ve ticaret mahkemesince davanın görev yönünden usulden reddi gerekir.” şeklindeki gerekçesinde iflas kararının kaldırılmasından sonra kayıt kabul davaları bakımından görev hususunun değerlendirilmesi gerektiğini içtihat ettiği görülmektedir.
Bu nedenle esasen işçi alacağını konu alan iş bu dava bakımından İİK. m.235 düzenlemesi nedeniyle mahkememiz başlanğıçta her ne kadar görevli ise de istinaf kanun yolu neticesinde iflas kararı kaldırılmış olmakla iflas kararının bütün hüküm ve sonuçları ortadan kalktığından ve dava işçi alacaklarının tespiti davasına dönüştüğünden ve bu nitelikteki davada 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 1. maddesi düzenlemesi ile iş mahkemeleri görevli kılındığından görev – dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
İflas kararı kaldırılmakla iş bu dava bakımından İstanbul İş Mahkemesi görevli hale geldiğinden görev dava şartı yokluğundan davanın USULDEN REDDİNE,
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İSTANBUL İŞ MAHKEMESİ’NE GÖNDERİLMESİNE,
HMK m.331/2 uyarınca yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin görevli mahkeme tarafından DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Tarafların yokluğunda karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 29/06/2022

Katip …

Hakim …