Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/676 E. 2021/690 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/676
KARAR NO : 2021/690

DAVA : TAZMİNAT (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/11/2019
KARAR TARİHİ : 19/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesi ile davacının … plakalı … marka … tipi …. model aracı davalıdan sıfır kilometre olarak satın aldığını, aracın 11 Temmuz 2019 tarihinde seyir halinde iken arızalandığını, çekici ile servise taşındığını, … 2. SHM … D.İş dosyası ile alınan raporda mezkur arızanın kullanıcı hatasından kaynaklanmadığını, uyumsuz turbo sisteminden kaynaklı olduğunu, dolayısıyla gizli ayıbın söz konusu olduğunu, bu durumunda … 13. Noterliği aracılığı ile satıcı davalıya bildirildiğini, TBK 227. maddesi gereğince dava konusu aracın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini, bu mümkün olmadığı taktirde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere güncel satım bedelinin ticari faizi ile birlikte tahsili bu da mümkün değil ise ayıplı araçta oluşan arıza nedeniyle bedel indirimi – değer kaybının ticari faizi ile birlikte talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde aracın davalı tarafından davacıya satılmadığını, aracın davacı tarafından 08/10/2012 tarihinde satın alındığını, 2 yıllık zaman aşımı süresinin geçtiğini, ayıbın süresinde karşı tarafa iletilmediğini, davacının güncel satım bedeli şeklindeki talebinin kanuna aykırı olduğunu, ayrıca davacının terditli talepte bulunamayacağını, seçimlik haklardan hangisini kullandığı konusunda açıklama yapması gerektiğini, aracın ayıplı olmadığını, garanti süresi bittikten 5 yıl sonra değişimin talep edilmesinin TMK 2. maddesindeki dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, en fazla ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım istenebileceğini, ticari faiz istenemeyeceğini, davanın reddini talep etmiştir.
Görevli mahkeme kamu düzenini ilgilendirdiğinden öncelikle bu kanunun tartışılması gerekir. Aracın satıldığı şirket davacı şirket olup dava dilekçesine göre davacı bu aracı şirketin makam aracı olarak kullanmaktadır, Tüketici mahkemesi görevi ise taraflar arasında kişisel ihtiyaçtan doğan satış durumlarında söz konusudur. Dolayısıyla bu olayda ve satışta davalı şirket kişisel ihtiyaçtan ziyade şirketin makam aracı olarak kullandığından mesleki amaçla kullanma yönü ağır bastığından ve iki tarafta tacir olduğundan mahkememiz görevli olup görevsizlik kararı verilmemiştir. Dava her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olduğundan asliye hukuk mahkemesi değil asliye ticaret mahkemesi görevlidir. Davalı taraf husumet itirazında bulunmuştur. Dosyadaki bilgi ve belgeler incelendiğinde davalı firmanın isminin … olduğu, trafik tescil bilgileri ve aracın ilk satışına ilişkin fatura sureti incelendiğinde ise ticaret sicil numarası farklı olan … Anonim Şirketi olduğu açıktır. Yine bu fatura ve trafik tescil kayıtlarından aracın ilk olarak davacıya satılmadığı, önce dava dışı … Şirketi’ne satıldığı, daha sonra da bu şirket tarafından davacı firmaya satıldığı belgelerden anlaşılmaktadır. Hukukumuzda organik bağ şeklinde bir kavram gelişmiştir. Özellikle işçi alacakları konusundaki davada yönetimi, adresi, çalışma alanı, ortakları aynı olan şirketlerin işçi alacaklarını ödememek için benzer isimlerde farklı şirket kurulması halinde organik bağdan söz edilir. Dosyamızda ise aynı holdinge bağlı benzer isimlerle farklı şirketler söz konusudur. Merkez adresleri de aynı olup organik bağın olup olmadığının tespiti gerekir. Özellikle borçlulardan mal kaçırma hallerinde Yargıtay İçtihatları gereği geliştirilen ve alacaklıyı koruyan organik bağ sonucu alacaklıların korunduğu görülmektedir. Yine Yargıtay İçtihatları gereği iki şirketin kurucularının aynı olması ve benzer faaliyette bulunmaları tek başına organik bağ için yeterli olmayıp aynı grubun alt şirketleri arasında diğer şirkete sorumluluk doğurmayacak şekilde bağın bulunması hayatın olağan akışına uygundur. Yani mal kaçırma amacı gütmeyen veya benzer hilelerle kurulmayan aynı gruba ait iki farklı şirketin sahiplerinin ve işlerinin benzer olması tek başına sorumluluk gerektiren organik bağ sayılamaz. Aksini düşünmek tüzel kişiliğin mantığına aykırı olur. Bu nedenle dava konusu araç … Anonim Şirketi’nden alındığından davanın da bu tüzel kişiliğe karşı yöneltilmesi yerine aynı gruba ait davalı …’ne yöneltilmesi hatalı olup davanın husumet nedeniyle reddi gerekir.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davacının davalı … AŞ’ye dava açtığı davada davalı şirketin davacı ile herhangi bir satış sözleşmesi bulunmadığı anlaşıldığından PASİF HUSUMET YOKLUĞUNDAN DAVANIN USULDEN REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu karar harcının 341,55 TL peşin harç ile 4.952,47 TL tamamlama harcı toplamı 5.294,02 TL harçtan mahsubu ile bakiye 5.234,72 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.19/10/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 341,55 TL
Tamamlama Harcı: 4.952,47
Karar Harcı : 59,30 TL
Bakiye Harç : 5.234,72 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 250,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans :00,00 TL

Yargılama gideri detayları
Posta Giderleri : 130,80 TL