Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/598 E. 2020/213 K. 24.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/598 Esas
KARAR NO : 2020/213 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/09/2015
KARAR TARİHİ : 24/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 24/10/2014 tarihinde müvekkilinin desteği olan …’nın yolcu olarak bulunduğu, sürücüsü ve maliki … olan … plakalı aracın tek taraflı trafik kazası yapması neticesinde desteğin vefat ettiğini, … plakalı aracın zorunlu olduğu halde kaza tarihinde sigortalı olmadığını, bu nedenle davalı …’nın sorumluluğunun bulunduğunu, bu nedenle HMK m.107 kapsamında şimdilik 500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 03/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kaza tarihinde 18 yaşını doldurmuş olması nedeniyle davanın reddi gerektiğini, vaki kazada müteveffanın müterafik kusurunun bulunup bulunmadığının ve tarafların kusur oranlarının tespit edilmesi gerektiğini, tazminat hesabı yapılırken hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, 6098 sayılı TBK’nın 53.maddesinde düzenlenen ölüm nedeniyle yoksun kalınan destek tazminatının tahsili davasıdır.
Davacı, 24/10/2014 tarihinde, babası …’nın içinde yolcu olduğu, işleteni ve sürücüsü … olan … plakalı aracın yapmış olduğu tek taraflı trafik kazası neticesinde …’nın vefat ettiğini, kazaya karışan … plakalı aracın zorunlu olmasına rağmen bu aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun sigortalanmadığını ve bu nedenle meydana gelen zarardan davalı …’nın sorumlu olduğunu, bu nedenle 6100 sayılı yasanın 107 maddesi kapsamında destek tazminatı miktarının tespiti ile poliçe limitleriyle sınırlı olmak kaydıyla şimdilik 500,00 TL’nin ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihi olan 03/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davalarında, davalı işleten ile davalı sigortacının sorumluluğu paralel olup 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu, davalı sürücünün sorumluluğu ise 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, işleten, sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalı işleten ve sigortacıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Motorlu araç işleteninin 2918 sayılı yasanın 91/1 maddesi kapsamında Karayolları Motorlu Araçlar ZMMS’ni yaptırmadan aracını işletmiş ve işletilme sırasında bir zarara sebep olmuş ise 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14 maddesi gereği zorunlu sigortayı yaptırmadan motorlu aracı işleten kişilerin ve plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araçların sebep oldukları zararları karşılamak amacıyla Türkiye Sigorta Ve Reasürans Şirketleri bünyesinde … oluşturulduğundan kaza tarihinde yürürlükte bulunan sigorta poliçesi için belirlenen limitle sınırlı olmak kaydıyla … meydana gelen zarardan sorumludur. Bu manada …nın statüsü ile sigorta şirketinin hukuki statüsü ve sorumluluğu paraleldir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı ile destek tazminatı miktarının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı ve destek tazminatı miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi gerekmektedir.
Davacının müteveffanın oğlu olması nedeniyle vefat eden yaşasa idi davacıya destek olacak olduğundan davacı ile müteveffa arasındaki desteklik durumu mahkememiz tarafından kabul edilmiştir.
Dosya içerisinde örneği bulunan posta alındısı örneğinden davacı tarafından gönderilen ödeme talebinin 02/12/2014 tarihinde davalı …’na tebliğ edilmiş olduğu görülmektedir.
Aktüer bilirkişi Av. … ve trafik kusur bilirkişisi … ‘tan alınan 18/02/2016 tarihli bilirkişi raporu ile; vaki kazada … plakalı araç sürücüsü …’nun %100 oranında kusurlu olduğu ve davacının vaki ölüm nedeniyle yoksun kaldığı kazancın 52.226,68 TL olduğu tespit edildikten sonra mahkememizce 16/03/2016 tarih 2015/930 Esas ve 2016/170 Karar sayılı karar ile davanın kabulü ile 52.226,68 TL’nin 16/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş ise de davalı tarafın temyiz kanun yoluna başvurması akabinde Yargıtay … HD’nin 13/05/2019 tarih … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile; “Somut olayda, murisin 50 yaşında vefat ettiği, boşandığı, kaza tarihinde davacı dışında iki kızının daha bulunduğu, bunlardan birinin (…) kaza tarihi itibariyle 22 yaşını ikmal etmediği, hükme esas alınan aktüer raporda, dava dışı …’a pay ayrılmadığı, UYAP ortamında yapılan araştırmada ise, desteğin kızı … tarafından davalı … aleyhine destekten yoksun kalma tazminatı istemli dava açılarak, tazminata hükmedildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda; davacı … ile desteğe %50’şer pay verilmiştir. Dairemizce yukarıda belirtilen pay esasına göre somut olayda desteğin kızı …’a 22 yaşın ikmaline kadar davacı kardeşi … ile birlikte pay ayrılması ve tazminat hesabında gözönüne alınması gerekir.
Bu durumda mahkemece; Dairemiz’in yerleşik uygulamaları ile belirlenen ve yukarıda ifade olunan destek payları esas alınmak suretiyle, davacının talep edebileceği tazminat miktarının belirlenmesi için bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” şeklindeki gerekçe ile mahkememiz kararının bozulması neticesinde dosya mahkememizin 2019/598 Esas sayılı dosyası üzerinden kayıt görmek suretiyle yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce usul ve esas bakımından yasaya uygun bulunan bozma ilamına uyma kararı verilmesi akabinde aktüer bilirkişi … ‘den alınan 11/03/2020 tarihli bilirkişi raporu ile; saptanan tazminattan %20 oranında müterafik kusur ve %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılıp destek tazminatından pay alınması gereken diğer hak sahiplerinin payları da düşüldükten sonra davacının 17.291,07 TL destek tazminatı alacağı olduğu ve davalının 15/12/2014 tarihinde temerrüde düştüğü tespit edilmiştir.
Dosya kapsamı, daha önce alınan bilirkişi raporları, mahkememizin bozulan kararı, Yargıtay bozma ilamı ve bozma ilamına uygun olarak alınmış olan aktüer bilirkişi raporu denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan davanın kısmen kabulü ile, 17.291,07 TL’nin 02/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
17.291,07 TL’nin 02/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 1.181,15 TL nispi karar harcının, 27,70 TL peşin harç ve 176,67 TL ıslah harcı toplamı 204,37 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 976,78 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan toplam 1.825,00 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 604,21 TL yargılama gideri ile 27,70 TL peşin harç, 176,67 TL ıslah harcı ve 27,70 TL başvuru harcı toplamı 836,28 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan 73,20 TL yargılama giderinden davanın kabul red miktar ve oranı göz önüne alınarak hesaplanan 48,96 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 24/06/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 27,70 TL
Karar Harcı : 1.181,15 TL
Islah Harcı : 176,67 TL
Noksan Harç : 976,78 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.825,00 TL

Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 100,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 1.500,00 TL
Posta Giderleri : 365,20 TL