Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/581 E. 2020/25 K. 28.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/581
KARAR NO : 2020/25

DAVA : MENFİ TESPİT
DAVA TARİHİ : 13/01/2016
KARAR TARİHİ : 28/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile dava dışı … Limited Şirketi’nin tesisat sektöründe faaliyet gösteren firmalar olduğunu, davalı yanın da aynı sektörde olduğunu ve aralarında 2005 yılından 2012 yılına kadar ticari ilişkinin bulunduğunu, yetkilisi ve sahibi aynı olan müvekkili şirket ile arasındaki tek bir cari hesap tutulduğunu, bu nedenle 26/07/2010 tarihinde dava dışı …’ın davalı … ile sulh sözleşmesi imzaladığını, işbu sözleşme ile müvekkili … ve dava dışı …’ın davalı yana olan 305.538,00 TL tutarındaki borcun yeniden yapılandırıldığını, yeni borç toplamının taraflarca 360.000,00 TL olarak kabul edildiğini, bu sözleşme ile 302.520,00 TL’lik 12 adet müşteri çekinin davalı yana verildiğini ve 57.480,00 TL’lik müşteri senetlerinin 30/07/2010 tarihine kadar verileceğinin taahhüt edildiğini, diğer yandan 23/01/2017 tarihinde müvekkili …’a ait … ili, … İlçesi, … Mah. 765 ada 1 parselde bulunan taşınmazda dava dışı … şirketi için davalı lehine 300.000,00 TL’lik teminat ipoteği verildiğini, müvekkilleri tarafından bahse konu borcun davalı yana ödendiğini, ancak verilen çeklerin iade edildiğini, davalı yana 13/11/2015 tarihli ihtarname gönderildiğini ve ipoteğin kaldırılması işlemlerinin yapılmasının istendiğini, davalı yanın ipoteği terk etmediğini ve … 37. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile bedeli haricen ödenmiş ve karşılıksız kalmış olan çeklerden iki adedini takibe konu ettiğini, dava konusu borcun ödenmesi nedeniyle icra takibine konu çeklerin ve ipoteğin bedelsiz kaldığını, ipoteğin paraya çevrilmesinin önlenmesi için tedbir kararı verilmesi gerektiğini, tüm bu nedenlerden dolayı davalı yana verilen çeklerin iptalini ve ipoteğin fekkini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın sözleşme sonrasındaki ödenmeyen senetleri, karşılıksız çıkan çekleri ve mal satışını yok saydığını, davacının müvekkili şirkete verdiği çeklerin ve senetlerin karşılıksız çıkıp çıkmadığı hususuna hiç değinmeden borcun kapandığını iddia ettiğini, hal böyleyken davacının karşılıksız çıkan çek ve senetleri de mahkemeye sunduğunu, 80.000,00 TL tutarında olan 4 adet müşteri çekinden … numaralı ve 20.000,00 TL bedelli olanının karşılıksız çıktığını ve davacı yana iade edildiğini, davacı yanın ödediğini iddia ettiği ve toplam tutarı 264.250,00 TL olan 22 adet çekten 149.350,00 TL’lik kısmın karşılıksız çıktığını, bununla birlikte davacı yanın ödendiğini iddia ettiği 2.450,00 TL’lik müşteri senetlerinin ödendiğini ispat etmesi gerektiğini, söz konusu 4 adet senedin müvekkili şirketin kayıtlarında olmadığını, dolayısı ile ödendiği iddia edilen bu senetlerin ödeme belgelerinin ibraz edilmesi gerektiğini, sözleşme tarihinden önce müvekkili şirkete teslim edilen çek ve senetlerin borçtan düşülerek borç tutarının 360.000,00 TL olarak belirlendiğini, oysa teslim edilen ve vadeleri sözleşme tarihinden sonra olan bu senetlerden 19.050,00 TL’lik senetlerin ödenmediğini, sözleşme tarihinden sonra davacı yana yapılan yeni mal satışları nedeniyle toplam 164.154,00 TL tutarlı birden fazla fatura düzenlendiğini, davacı yanın taşınmaz satışını engellemek amacıyla borcun ödendiğini iddia ettiğini, müvekkili şirketin davacı yandan alacaklı olduğunu, tüm bu nedenlerden dolayı davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, kambiyo senetlerinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkememiz 2016/35 esas sayılı dosyada dava konusu 2 adet çeke ilişkin dava tefrik edilerek iş bu esasa kayıt edilmiş diğer talepler bakımından HMK 150. Madde uyarınca işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.Dava ile ilk etapta takibe konu olmayan çeklere ilişkin de borçlu olmadığının tespiti ile … İlçesi … 765 ada 1 parselde bulunan taşınmazda davalı lehine bulunan ipotekten ötürü de borçlu olunmadığının tespiti ile ipoteğin fekki talep edilmiş ise de davacı tarafça gerekli noksan harç tamamlanmadığından dava sadece harcı yatırılan 28.000,00TL bedelli iki adet çeke istinaden açılan İstanbul 37.İcra Müdürlüğü 2012/6159 esas sayılı dosyadan dolayı borçlu olunmadığının tespiti bakımından yargılama yapılarak karar verilmiştir.
… 37.İcra Müdürlüğü …. esas sayılı dosya celp edilmiş, takibe konu çek suretleri, … 8.Noterliği … tarihli ihtarname, 26.07.2010 tarihli sulh sözleşmesi, 21.07.2011 tarihli cari hesaplar arası virman anlaşması, … Tapu Müdürlüğü yazı cevabı, sunulu belgeler incelenmiş, deliller toplanmış, taraf defterleri ile dava dışı şirket ……Ltd.Şti’ nin defterlerinin incelenip rapor düzenlenmesi amacıyla rapor ve ek raporlar alınmıştır.
… 37.İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosya incelendiğinde; davalı …Tic.A.Ş tarafından davacılar ve de dava dışı … Ltd.Şti. aleyhine dava konusu sırasıyla; 15.11.2011 ve 15.12.2011 tarihli, ikisi de 28.000,00TL bedelli, …. ve .. seri nolu çeklere dayalı kambiyo senetlerine mahsus yolla icra takibine geçildiği anlaşılmıştır.
Her iki çekin keşidecisi de davacı …olup, lehdarı dava dışı … Otomotiv …. Ltd.Şti olduğu ve lehdarın cirosu ile davalı hamile çeklerin geçtiği ve de davacı …’ ın da yine her iki çekte aval olarak çekin ön yüzünde imzasının bulunduğu anlaşılmaktadır.
23.03.2017 tarihli bilirkişi raporunda; davacı ve davalı yanın defterlerini sunmadığı, dosyada mübrez Sulh Sözleşmesine göre, davacı yan tarafından davalı yana toplam 302.520,00TL tutarında çek verildiği belirtilmiştir.
01.03.2018 tarihli bilirkişi ek raporunda; davalı yanın sunduğu ticari defterlerinin gerekli açılış onayına sahip olduğu, yevmiye ve envanter defterinin son sayfasının ibraz edilmemesi nedeniyle kapanış onayı yapılıp yapılmadığının tespit edilemediği, 2011 yılı yevmiye ve kebir defterinin ibraz edilmediği, mevcut hali ile davalı yanın alacağının kaydi anlamda izaha ve ispata muhtaç olduğu belirtilmiştir.
30.11.2018 tarihli bilirkişi 2.ek raporunda; davalı yanın sunduğu ticari defterlerin gerekli açılış ve kapanış onayına sahip oldukları, davalı yanın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davacılardan 31.12.2014 tarihi itibari ile kaydi olarak toplam 153.465,74TL alacaklı göründüğü belirtilmiştir.
Dava dışı … Otomotiv …. Ltd.Şti’ nin sicilden terkin edildiği anlaşılmış ve defterleri temin edilememiştir.Davacılar da defter incelemesinden vazgeçerek, kendi ticari defterlerini sunmaktan imtina etmişler, 31.12.2018 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçelerinde dosyada mevcut belgelerin ispata yeterli olduğunu ve iddialarının ispatlandığını belirtmişlerdir.
26/07/2010 tarihli sulh sözleşmesi taraflarının dava dışı … Otomotiv …. Ltd.Şti ve davalı …A.Ş olduğu anlaşılmaktadır.Bu sözleşmeye istinaden dava konusu 2 adet çekin verildiği hususunda uyuşmazlık yoktur.Davacılar dava konusu çekler bedelinin davalı yana haricen ödendiğini ve çeklerin karşılıksız kaldığını iddia etmektedirler.
Davacıların ödeme iddialarını kesin delillerle ispatlamaları gerekmektedir.Davada ispat yükü davacıdadır.Davacı defterlerini dahi sunmaktan imtina etmiş olup, davalı defterlerine göre dava dışı … Otomotiv …. Ltd.Şti’ den alacaklı olduğu görülmüştür.Dava dışı … Otomotiv …. Ltd.Şti ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğu anlaşılmıştır.Davacı ve davalı şirket arasında da bir ticari ilişki tarafların kabulünde olmakla birlikte dava dışı … Otomotiv …. Ltd.Şti’ den ayrı bir ilişki olup olmadığı, daha önemlisi ve davamız konusu çeklerin dosyamız kapsamından ne şekilde, ne zaman, nasıl ödendiği anlaşılamamış netice olarak ispat yükünün davacı tarafta olduğu ve davacının iddiasını mahkememize kanaat veren kesin ve inandırıcı delillerle ispat edememiş olması karşısında açılan davanın reddi cihetine gidilmesi uygun görülmüştür.İnfaz edilmiş bir tedbir kararı bulunmadığından ve şartları oluşmadığından davalının tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
Davanın REDDİNE,
Davalı tazminat talebinin de REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 54,40 TL maktu karar harcının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesi gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 8.790,84 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan bakiye gider ve delil avanslarının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
Dair davacılar ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 28/01/2020

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)