Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/557 E. 2022/350 K. 08.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/557 Esas
KARAR NO : 2022/350

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/08/2019
KARAR TARİHİ : 08/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından davalıya taşıma hizmeti verildiğini, yapılan nakliye işi ile ilgilil olarak 26/07/2018 tarihli … nolu, 01/08/2018 tarihli … nolu ve 08/09/2018 tarihli … nolu faturalar düzenlendiğini, faturalara istinaden davalı tarafından kısmi ödeme yapıldığını, bakiye borcunun tahsili amacıyla … 13. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, açıklanan nedenlerle ihtiyati haciz kararı verilmesine, davalı itirazının iptali ile asıl alacak miktarı olan 1.900,00 Euro üzerinden takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince Euro üzerinden devlet bankalarınca 1 yıl vadeli mevduat hesabına döenen en yüksek faiz uygulanmasına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacının dosyaya sunduğu taşıma evraklarından da (… Senedi) anlaşılacağı üzere davacıya dava konusu taşımaya ilişkin tüm ödemenin peşin olarak yükleme sırasında yapıldığını, dosyaya sunulan belgelerde “…” (Navlun peşindir) ibaresi yer aldığını, davacnın dava dilekçesinde müvekkilinden ödeme aldığını kabul ettiğini, icra takibinden önce müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini, bu sebeple faiz talebinde bulunulmasının mümkün olmadığını, açıklanan nedenlerle davanın reddine, davacının %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, İİK 67. maddesinde düzenlenen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilaf, … 13.İcra Müdürlüğü’nün .. Esas sayılı takip dosyasından fatura alacağından kaynaklı 1.900,00 Euro asıl alacağa ilişkin olarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, davacı yanın dava konusu taşımaya ilişkin ödemelerin peşin olarak yükleme sırasında yapılıp yapılmadığı ve % 20′ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilip edilemeyeceği hususlarından kaynaklanmaktadır.
…. 13. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacının, takip borçlusu davalı aleyhine, 1.900,00 Euro asıl alacak ile 91,90 Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 1991,90 Euro tutarında fatura alacağına dayalı ilamsız ödeme emri göndermesi üzerine takip borçlusunun süresi içinde borca ve fer’ilerine itirazı üzerine takibin durması üzerine huzurdaki itirazın iptali davası açılmıştır.
Muhasebe ve Finans Uzmanı bilirkişi … ve Lojistik, Taşıma ve Sigorta Uzmanı bilirkişi Dr. Öğr. Üyesi …’den alınan 02/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; İncelenen davacı şirkete ait 2018-2019 yılı ticari defterlerden; envanter defteri açılış noter tasdikinin zamanında ve usulüne uygun yaptırılmış olduğu, yevmiye defteri ve defteri kebir e-defter beratlarının zamanında ve usulüne uygun olarak verilmiş olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulmuş olduğu görülmüş olup, davalı şirkete ait 2018 yılı ticari defterlerin; açılış ve kapanış noter tasdikinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulmuş olduğu görülmüş olup,taraflara ait ticari defterlerin delil niteliği taşıdığı, taraflar arasındaki İhtilaf, davacı yan, üç adet faturaya dayanan BAKİYE ALACAK iddiası ile giriştiği takipte, davalı yanın borcunun bulunmadığı itirazı ile karşılaşmış, takip durdurulmuştur. Davalı yan tüm ödemelerini peşin yaptığı, navlun peşin ödendiği şeklinde taşıma evrakı ile taşıma yapıldığından bahisle tüm borcu ödediğini ileri sürmektedir. Davalı yanın, düzenlenen faturalar ve içeriğine itirazı yoktur, tam bir ödeme ile borcun sona erdiğini iddia etmektedir. Bu durumda, ihtilaf söz konusu üç (3) adet faturaya konu davacı alacağının tam bir tahsilatla sona erip ermediği irdelenmek gerekir. Mali Yönden yaıplan inceleme sonucunda; İncelemeye ibraz edilen taraf şirketlere ait ticari defter kayıtları ile dosya muhteviyatı belgeler üzerinde yapılan inceleme sonucunda; Davacı şirket tarafından 31.05.2019 tarihinde … 13. İcra Müdürlüğü’ nün … E. sayılı dosyası ile davalı şirket hakkında; 1.900,00 Euro Asıl Alacak ile 91,90 Euro İşlemiş Faiz olmak üzere toplam 1.991,90 Euro üzerinden icra takibi başlatıldığı, takip dayanağı olarak; “ …, … ve … seri no.lu faturalardan kaynaklanan alacak ” gösterildiği, …Arabuluculuk numarası ile düzenlenen son tutanağında; tarafların müzakereler sonucunda anlaşmaya varamadığı, arabuluculuk görüşmesinin anlaşmama ile sonuçlanmış olduğu görülmektedir. Dava ve takip konusu cari hesap alacağını oluşturan Faturaların davacı şirket tarafından tanzim edilmiş olduğu, muhatabının davalı şirket olduğu görülmekte olup,
26.07.2018 tarihli 193514 no.lu 1.300,00 EUR Navlun
01.08.2018 tarihli 193633 no.lu 650,00 EUR Navlun
08.09.2018 tarihli 194061 no.lu 550,00 EUR Navlun
Toplam: 2.500,00 EUR
Mahkememizin 23.03.2020 tarihli müzekkeresi ile Vergi Dairesinden BA-BS Formları talep edilmesi üzerine ; … Kurumlar Vergi Dairesi Müdürlüğü’ nün 22.04.2020 tarihli yazısı ekinde, Davacı şirkete ait 2018 yılı BA-BS Formları gönderilmesi sonucu, incelenen Davacı şirkete ait 2018 yılı BS Formunda; davalı şirket adına 1 adet fatura bedeli olarak KDV hariç 7.275,00 TL tutarının vergi dairesine bildirim yapılmış olduğu görülmektedir.
… Vergi Dairesi Müdürlüğü’ nün 06.05.2020 tarihli yazısı ekinde, davalı şirkete ait 2018 yılı BA-BS Formları gönderilmesi sonucu, incelenen Davalı şirkete ait 2018 yılı BA Formunda; davacı şirket adına 3 adet fatura bedeli olarak KDV hariç 15.160,00 TL tutarının vergi dairesine bildirim yapılmış olduğu görülmektedir.
Davacı şirket tarafından 2018 yılı içerisinde tanzim edilen 3 adet KDV hariç toplam 15.163,00 TL tutarındaki faturalardan, 1 adet 7.275,00 TL tutarındaki faturanın davacı şirket tarafından Temmuz 2018 döneminde davalı şirket adına vergi dairesine BS Formu ile bildirim yapılmış olduğu, davalı şirket tarafından 2018 yılı içerisinde ilgili dönemlerde 3 adet fatura bedeli olarak 15.160,00 TL tutarının davacı şirket adına vergi dairesine BA Formu ile bildirim yapılmış olduğu tespit edilmiş olup, davacı şirket tarafından tanzim edilen faturaların davalı şirket kabulünde olduğu anlaşılmaktadır. Davacı şirketin incelemeye ibraz etmiş olduğu ticari defter kayıtlarının tetkikinde; Davalı şirket ile olan ticari münasebetin 120.02.0566 no.lu hesap kodu altında takip edilmekte olduğu, dava ve takip konusu cari hesap alacağını oluşturan, davalı şirket adına tanzim edilen faturaların davalı şirket cari hesabında kayıtlı olduğu, davalı şirket tarafından yapılan 06.12.2018 tarihli 200,00 EUR, 28.12.2018 tarihli 200,00 EUR ve 22.03.2019 tarihli 200,00 EUR tutarındaki ödemelerin kayıtlı olduğu, davalı şirket cari hesabının 31.05.2019 takip tarihi itibariyle 1.900,00 EUR borçlu durumda olduğu, bu tutarın 10.06.2019 tarihinde Şüpheli Ticari Alacaklar hesabına virman yapılmış olduğu tespit edildiği ,buna göre; davacı şirket kendi ticari defter kayıtlarında, davalı şirketten takip tarihi itibariyle 1.900,00 EUR alacaklı durumdadır. Davalı şirketin incelemeye ibraz etmiş olduğu ticari defter kayıtlarının tetkikinde ise; davacı şirket ile olan ticari münasebetin 320.16 no.lu hesap kodu altında takip edilmekte olduğu, davacı şirket tarafından tanzim edilen; 26.07.2018 tarihli 1.300.- EUR bedelli fatura TL karşılığının 7.275,19 TL olarak, 01.08.2018 tarihli 650.- EUR bedelli fatura TL karşılığının 4.146,73 TL olarak ve 08.09.2018 tarihli 550.- EUR bedelli fatura TL karşılığının 3.738,50 TL olarak davacı şirket cari hesabında kayıtlı olduğu, bu faturalara istinaden davacı şirkete yapılan ödemelere ilişkin herhangi bir ödeme kaydına rastlanılmadığı, davacı şirket cari hesabının 31.12.2018 tarihi itibariyle (7.275,19+4.146,73+3.738,50 =) 15.160,42 TL alacaklı durumda olduğu tespit edildiği, buna göre; davalı şirket kendi ticari defter kayıtlarında, davacı şirkete 31.12.2018 tarihi itibariyle (2.500.- EUR=) 15.160,42 TL borçlu durumdadır. taraflar arasındaki ticari ilişki çerçevesinde; taşıma hizmet bedelinin tahsili amacıyla davacı şirket tarafından 31.05.2019 tarihinde açılan … 13. İcra Müdürlüğü’ nün …E. sayılı icra takibine konu edilen faturaların, taraf şirketlerin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, söz konusu faturalara istinaden davalı şirket tarafından yapılan 06.12.2018 tarihli 200,00 EUR, 28.12.2018 tarihli 200,00 EUR ve 22.03.2019 tarihli 200,00 EUR tutarındaki kısmi ödemelerin davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, buna karşın söz konusu ödemelere ilişkin davalı şirketin 2018 yılı ticari defterlerinde herhangi bir ödeme kaydı bulunmadığının tespit edildiği, davacı şirket tarafından tanzim edilen faturaların, davalı şirket tarafından 2018 yılı içerisinde ilgili dönemlerde vergi dairesine BA Formu ile bildirim yapılmış olduğu tespit edilmiştir. buna göre dava ve takip konusu cari hesap alacağını oluşturan faturaların davalı şirketin kabulünde olduğu ve ticari defter kayıtlarına işlenmiş olduğu tespit edilmiş olup, davacı şirketin 31.05.2019 takip tarihi itibariyle davalıdan 1.900.- EUR tutarındaki bakiye fatura alacağını talep edebileceği, davacı takip talebinde asıl alacak ile birlikte işlemiş faiz talep etmekte ise de, huzurdaki davada asıl alacak tutarı olan 1.900.- EUR üzerinden takibin devamını talep etmekte olduğu, 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizi Hakkında Kanun 4a maddesi; “…yabancı para borcunun faizinde Devlet Bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı uygulanır”. hükmü uyarınca, davacının 1.900.- EUR alacak miktarına 31.05.2019 takip tarihinden itibaren devlet bankalarının ilgili döviz borcuna uyguladığı faiz oranı uygulanacağı, Lojistik ve Taşıma Sözleşmesi ve İfası ile Navlun Değerlendirmesi hususunda, davacı yanca düzenlenen her üç (3) fatura da davalı yanca kabul edilmekte ve ödendiği ileri sürülmektedir. Oysa, mali incelemelerde bu faturaların tamamının borç olarak kayıtlı olduğu, faturalar için ödeme gösterilmediği tespit edilmiştir. Davacı yan ise, toplam 2.500 EURO navlun faturalarından; kısmi tahsilatla bakiye 1.900 EURO alacak iddiasındadır. Nitekim bu iddiasını karşılıklı ticari defter incelemeleri ile de ortaya koymuştur. Davalı yanca ileri sürülen “freight prepaid” ifadesi, gerçekten navlun tahsilatı yapılıp yapılmadığından bağımsız olarak, taşıma senedi, havayük senedi, konişmento gibi taşıma evrakına işlendiğinde, bu ödemeyi ispata yaramaz. Bunun gayesi, alıcıdan-gönderilenden navlun talep edilmesini engellemek, taşıyıcının navlun için hapis hakkı kullanım imkanını ortadan kaldırmaktır. Bu kayıt, navlun sorumluluğunun her halde ve şartta GÖNDERENDE OLDUĞUNU göstermek için senede düşülen bir kayıttır. Davalının kendi sorumluluğunda olan navlun borcunu ifa ettiğini, makbuz, dekont veya sair bir ödeme belgesi ile ispat etmesi, ya da başkaca şekilde borcun sona erdiğini ortaya koyması gerekir. Davacının 1.900 EURO alacak iddiası uluslararası parsiyel yük taşımasına dayanmaktadır. İfa konusunda da ihtilaf yoktur. Davacı temerrüt tarihinden itibaren faizi ile alacağını tahsil için talep ve dava hakkını haiz olduğu, neticede, taraflar arasında uluslararası karayolu ile CMR hükümlerine tabi parsiyel yük taşıma sözleşmeleri, üç ayrı taşıma faturası ve fatura konusu davacının taşıma işini ifası hususunda ihtilaf bulunmadığı, Davalı yanın ödeme ile borcun sona erdiğini ortaya koyan deliller sunamadığı, CMR taşıma senedi kayıtlarının ödemeyi tevsik etmediği, taraf şirketlere ait ticari defterlerin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğunun ve defterlerin birbiri ile uyumlu olduğunun tespit edildiği, dava ve takip konusu Faturaların davacı şirket tarafından tanzim edilmiş olduğu, muhatabının davalı şirket olduğu, toplam 2.500.- EUR bedelindeki navlun faturalarının taraf şirketlerin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, söz konusu faturalara karşı yasal itiraz süresi içerisinde davalı tarafından yapılan herhangi bir itiraza dosya kapsamında rastlanılmadığı, faturalara istinaden davalı şirket tarafından 06.12.2018 tarihinde 200,00 EUR, 28.12.2018 tarihinde 200,00 EUR ve 22.03.2019 tarihinde 200,00 EUR olmak üzere toplam 600.- EUR tutarının davacı şirkete ödenmiş olduğu, bu ödemelerin davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, buna karşın davalı şirketin 2018 yılı ticari defterlerinde herhangi bir ödeme kaydı bulunmadığı, davacı şirket tarafından tanzim edilen faturaların, davalı şirket tarafından 2018 yılı içerisinde ilgili dönemlerde vergi dairesine BA Formu ile bildirim yapılmış olduğunun tespit edildiği, davacı şirketin ticari defter kayıtlarında; davalı şirketin 31.05.2019 takip tarihi itibariyle 1.900.- EUR cari hesap borcu bulunduğu ve davacı şirketin 1.900.- EUR bakiye fatura alacağını davalıdan talep edebileceği, işlemiş faiz talebi bulunmadığı için hesabı da yapılmadığı, davacının 1.900.- EUR asıl alacağına, takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi olarak kamu bankalarının en yüksek bir yıllık EUR mevduat faiz oranı ile hesaplanabileceği, sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ile alınan bilirkişi raporu denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olup, bilirkişi raporundaki tespit ve değerlendirmeler yerinde bulunmuş olmakla; İİK 67. maddesinde düzenlenen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin itirazın iptali davasında, taraflar arasındaki ihtilaf, … 13.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasından fatura alacağından kaynaklı 1.900,00 Euro asıl alacağa ilişkin olarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, davacı yanın dava konusu taşımaya ilişkin ödemelerin peşin olarak yükleme sırasında yapılıp yapılmadığı ve % 20′ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilip edilemeyeceği hususlarından kaynaklanmakta olup, davacı yanca düzenlenen her üç (3) fatura da davalı yanca kabul edilmekte ve ödendiği ileri sürülmesine karşın mali incelemelerde bu faturaların tamamının borç olarak kayıtlı olduğu, faturalar için ödeme gösterilmediği tespit edilmiştir. Davacı yan ise, toplam 2.500 EURO navlun faturalarından; kısmi tahsilatla bakiye 1.900 EURO alacak iddiasında olup, bu iddiasını karşılıklı ticari defter incelemeleri ve celbedilen BA/BS formları ile de ortaya koymuştur. Davalı yanca ileri sürülen “…” ifadesi, gerçekten navlun tahsilatı yapılıp yapılmadığından bağımsız olarak, taşıma senedi, havayük senedi, konişmento gibi taşıma evrakına işlendiğinde, bu ödemeyi ispata yaramayıp, bunun gayesi, alıcıdan-gönderilenden navlun talep edilmesini engellemek, taşıyıcının navlun için hapis hakkı kullanım imkanını ortadan kaldırmaktan ibaret olduğu, zira bu kaydın, navlun sorumluluğunun her halde ve şartta GÖNDERENDE OLDUĞUNU göstermek için senede düşülen bir kayıt olduğu açıktır. Davalının kendi sorumluluğunda olan navlun borcunu ifa ettiğini, makbuz, dekont veya sair bir ödeme belgesi ile ispat etmesi ya da başkaca şekilde borcun sona erdiğini dosya kapsamında belgeleyemediği, davacının 1.900 EURO alacak iddiası uluslararası parsiyel yük taşımasına dayanmakta olduğu, taraflar arasında taşıma işinin ifası konusunda da ihtilaf söz konusu olmayıp, davacı temerrüt tarihinden itibaren faizi ile alacağını tahsil için talep ve dava hakkını haiz olduğu, neticede, taraflar arasında uluslararası karayolu ile CMR hükümlerine tabi parsiyel yük taşıma sözleşmeleri, üç ayrı taşıma faturası ve fatura konusu davacının taşıma işini ifası hususunda ihtilaf bulunmadığı, davalı yanın ödeme ile borcun sona erdiğini ortaya koyan deliller sunamadığı, CMR taşıma senedi kayıtlarının ödemeyi tevsik etmediği, taraf şirketlere ait ticari defterlerin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğunun ve defterlerin birbiri ile uyumlu olduğunun tespit edildiği, dava ve takip konusu Faturaların davacı şirket tarafından tanzim edilmiş olduğu, muhatabının davalı şirket olduğu, toplam 2.500.- EUR bedelindeki navlun faturalarının taraf şirketlerin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, söz konusu faturalara karşı yasal itiraz süresi içerisinde davalı tarafından yapılan herhangi bir itiraza dosya kapsamında rastlanılmadığı, faturalara istinaden davalı şirket tarafından 06.12.2018 tarihinde 200,00 EUR, 28.12.2018 tarihinde 200,00 EUR ve 22.03.2019 tarihinde 200,00 EUR olmak üzere toplam 600.- EUR tutarının davacı şirkete ödenmiş olduğu, bu ödemelerin davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, buna karşın davalı şirketin 2018 yılı ticari defterlerinde herhangi bir ödeme kaydı bulunmadığı, davacı şirket tarafından tanzim edilen faturaların, davalı şirket tarafından 2018 yılı içerisinde ilgili dönemlerde vergi dairesine BA Formu ile bildirim yapılmış olduğunun tespit edildiği, zira Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 08/04/2016 tarih ve 2015/12329 Esas 2016/6138 Karar sayılı ilamının “Dava, mal satımı nedeniyle faturalara dayalı bakiye alacağın tahsili istemiyle başlanılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, mal teslim ettiğini iddia ettiğine göre bu iddiasını yazılı delillerle ispat etmek zorunda olup, salt fatura düzenlenmesi malın teslimini göstermez. Ancak icra takibine konu edilen faturalar davalı defterine kayıt edilmiş veya Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne BA formları ile davalı tarafından faturalar bildirilmiş ise faturalar kapsamındaki malların teslim alınmış olduğunun kabulü gerekir.” şeklinde olduğu, somut olayda, icra takibine konu edilen dava konusu faturalar vergi dairesi müdürlüğüne davalı yan tarafından BA formları ile bildirilmiş olduğu görülmekle davaya konu taşıma işlemine ilişkin hizmeti davalı yana verilmiş olduğunun kabulünün gerektiği zaten bu hususta bir ihtilafında bulunmadığı ödemenin davacıya yapılıp yapılmadığı hususundaki ihtilafında mahkememizce yukarıdaki gerekçelerle ayrıntılı olarak açıklanmış olmakla, davacı şirketin ticari defter kayıtlarında; davalı şirketin 31.05.2019 takip tarihi itibariyle 1.900.- EUR cari hesap borcu bulunduğu ve davacı şirketin 1.900.- EUR bakiye fatura alacağını davalıdan talep edebileceği, işlemiş faiz talebi bulunmadığı için hesabı da yapılmadığı, davacının 1.900.- EUR asıl alacağına, takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi olarak kamu bankalarının en yüksek bir yıllık EUR mevduat faiz oranı ile hesaplanabileceğinin kabulü ile davacı tarafın davasının kabulü ile, davalı tarafın İstanbul 13. İcra Müdürlüğü’nün 2019/24846 Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın 1.900,00-euro asıl alacak yönünden iptaline, takibin 1.900,00-EURO asıl alacak için devamına, 1.900,00-EURO asıl alacağa takip tarihinden itibaren fiili ödeme gününe kadar ve fiili ödeme günündeki döviz alış kuru üzerinden devlet bankalarının Euro ile açılmış bulunan 1 yıl vadeli döviz mevduat hesabına fiilen ödediği en yüksek faiz oranından faiz yürütülmesine; İİK md. 67/2 kapsamında, davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin kabulü ile (1.900,00-EURO nin takip tarihindeki efektif satış kuru üzerinden TL karşılığı olan 9.182,32-TL’nin) %20 si oranındaki (1.900,00×6,6184=9.182,32×20/100=) 2.514,99-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-)Davacı tarafın davasının KABULÜ ile, davalı tarafın … 13. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN 1.900,00-EURO asıl alacak yönünden İPTALİNE,
2-)Takibin 1.900,00-EURO asıl alacak için devamına,
3-)1.900,00-EURO asıl alacağa takip tarihinden itibaren fiili ödeme gününe kadar ve fiili ödeme günündeki döviz alış kuru üzerinden devlet bankalarının Euro ile açılmış bulunan 1 yıl vadeli döviz mevduat hesabına fiilen ödediği en yüksek faiz oranından faiz yürütülmesine;
4-)İİK md. 67/2 kapsamında, davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin kabulü ile (1.900,00-EURO nin takip tarihindeki efektif satış kuru üzerinden TL karşılığı olan 9.182,32-TL’nin) %20 si oranındaki (1.900,00×6,6184=9.182,32×20/100=) 2.514,99-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine;
5-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 837,50 TL nispi karar harcının, peşin yatırılan 44,40 TL harç ve 168,48 TL ıslah harcı toplamı 212,88 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 624,62 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-)Davacı tarafından yapılan toplam 1.867,20 TL yargılama gideri ile 44,40 TL peşin harç, 44,40 TL başvurma harcı ve 168,48 TL ıslah harcı toplamı 2.124,48 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-)6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.18/A gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, tahsilat ve gereği için Mahkeme Yazı İşleri Müdürlüğünce ilgili vergi dairesine müzekkere yazılmasına,
9-)Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
dair davacı vekilinin yüzüne karşı mahkememiz gerekçeli kararının HMK 345 maddesi gereğince taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek ve istinaf başvuru ve karar harçları ile istinaf gider avansının tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenebilmesi için tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup anlatıldı. 08/04/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Harç/ Masraf Dökümü
Peşin Harç : 44,40 TL
Karar Harcı : 837,50 TL
Noksan Harç : 624,62 TL
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 2.022,00 TL
Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans :00,00 TL
Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 1.800,00 TL
Posta Giderleri : 67,20 TL