Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/41 E. 2020/135 K. 26.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/41 Esas
KARAR NO :2020/135

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:06/10/2017
KARAR TARİHİ:26/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … yakasında özel halk otobüsü ile yolcu taşıma işi yaptığını, 06.06.2015 tarihinde meydana gelen kazada müvekkiline ait … plaka sayılı aracın hasarlandığını, maddi hasarlı trafik kazası sebebi ile müvekkiline ait aracın 5 gün onarımda kaldığını, bu süreçte kazanç kaybı yaşadığını, kazanç kaybının tahsili amacı ile de … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, davalının takibe itiraz ettiğinden bahisle de takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı yan üzerinde araç var ise teminatsız ihtiyati tedbir talebi şerhinin işlenmesine, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı hükmedilmesine,yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili …Asliye Ticaret Mahkemesine vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; dava konusu ve tarafları bakımından Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğunu, nitekim müvekkilinin tacir olmadığı gibi dava konusu kazaya karışan araçlardan birinin de maliki olmadığını, davada … Mahkemelerinin yetkili olmadığını, dosyanın kazanın gerçekleştiği … ilçesinin yargı çevresi olan yetkili İstanbul Mahkemelerine gönderilmesi, dava konusu kazanın gerçekleştiği … plakalı araç, kaza tarihinden önce ….Noterliğinin 05.06.2015 tarihli, … yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi ile … T.C. Kimli numaralı …’e satıldığını, aracın zilyetliği ve mülkiyetinin devredildiğini, müvekkilinin dava konusu kaza ile fiziken ya da hukuken herhangi bir ilgisinin bulunmadığını, davanın husumet yönünden reddinin gerektiğini, tüm bu nedenlerden dolayı haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi ile davacı hakkında %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, 06/06/2015 tarihli trafik kazası sonucu davacının aracında oluşan hasar nedeniyle aracın kullanılamamasından doğan doğan 5 günlük kazanç kaybı bedeli olan 5.000-TL ile kaza tarihinden itbaren işlemiş 775,85-TL işlemiş faizin davalıdan tahsili hususunda başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde:
2918 Sayılı KTK’nun 85 /1 maddesinde; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adıaltında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adıaltında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”
Aynı maddenin 5. fıkrasında ise; “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükmü yer almaktadır. buna göre aracın işleteni araç sürücüsünün kusuru oranında meydana gelen zararda müşterek müteselsil oranda sorumludur.
Bu yasal düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 20/d maddesinde, trafikte kayıtlı motorlu araçların her çeşit satış ve devirlerinin araç sahibi adına düzenlenmiş tescil belgesi esas alınarak noterce yapılacağı, noter tarafından yapılmayan satış ve devirlerin geçersiz olduğu düzenlenmiştir. Dosya içerisinde bulunan … Müdürlüğü’nün 28/03/2018 günlü yazısı ve ekindeki kazaya karışan araca ait eski ve yeni tescil belgelerine ilişkin sahip bilgileri incelendiğinde kazaya karışan … plaka sayılı aracın 05.06.2015 tarihinde dava dışı … adına devir yapıldığı ve … tescil belgesi ile bu kişi adına tescil edildiği, satışın ….Noterliğinin 05.06.2015 tarihli, … yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi ile noterde yapıldığı anlaşılmaktadır. Buna göre davalının 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85. maddesi gereğince araç maliki, işleten sıfatıyla, sorumlu olamayacağı, davalının kazaya karışan aracı noter satışı ile usulüne uygun olarak devir ettiği böylece işletenlik sıfatının son bulduğu anlaşılmaktadır.
Davacı vekili her ne kadar huzurdaki davanın açılmasında kendilerine kusur atfedilemeyeceğini bu nedenle davalı yan lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi gerektiğini beyanında bulunmuş ise de; davalı … tarafından … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına sunmuş olduğu 06/03/2016 günlü borca itiraz dilekçesine (araç satış sözleşmesini de ek yapmak suretiyle) kazaya karışan … plakalı aracın kaza tarihinden önce ….Noterliği’nin 05.06.2015 tarihli, … yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi ile … T.C. Kimlik numaralı …’e satıldığını, aracın zilyetliği ve mülkiyetinin bu 3. kişiye devredildiğini, kendisinin bu araç ile herhangi bir hukuki ilgisinin kalmadığını açıkça beyan etmiştir. Bu durumda, davacı tarafından kazaya karışan aracın kaza tarihinde davalı adına tescilli olup olmadığı hususunun araştırılıp sonucuna göre dava açılması gerektiği halde hiçbir araştırma yapılmadan (İcra dosyası üzerinden bu sorgulamalar Uyap üzerinden rahatlıkla yapılabilmekte iken) bu davanın açılmış olmasında davalının herhangi bir kusuru bulunmamaktadır, diğer bir anlatımla davalı eldeki davanın açılmasına kendisi sebebiyet vermemiştir. Bu yönü ile yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması gerekmektedir. Zira; kaza tarihinden önce aracın 3. kişiye devredildiğinin kendileri tarafından dava açılmadan önce bilinemeyeceğini iddia etmesi yukarıda açıklanan gerekçeler ile mahkememizce mümkün görülmemiştir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, davalı …’nin … plakalı aracını, 06/06/2015 tarihli trafik kazasından 1 gün önce 05/06/2015 tarihinde …’e satıp devrettiği, fiilin meydana geldiği 06/06/2015 tarihinde davalı …’nin işletenlik sıfatının kalmadığı (… İl Emniyet Müd. … tarihli yazı eki: pol-net eski yeni tescil ve sahip bilgileri belgesi ve İcra dosyasına davalı/takip borçlusu tarafından yapılan ayrıntılı itiraz dilekçesinden) anlaşıldığından davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur .
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacının açmış olduğu itirazın iptali davasının PASİF HUSUMET YOKLUĞU NEDENİYLE REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 54,40 TL maktu karar harcının peşin yatırılan 98,64 TL harçtan mahsubu ile bakiye 44,24 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
dair taraf vekillerini yüzüne karşı, mahkememiz gerekçeli kararının HMK 345 maddesi gereğince taraf vekillerine tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek ve istinaf başvurma ve karar harçları ile istinaf gider avansının tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenebilmesi için tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/02/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır