Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/367 E. 2020/605 K. 18.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/367 Esas
KARAR NO : 2020/605

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/06/2019
KARAR TARİHİ : 18/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın kapanan … Şubesi ile davalı kredi lehtarı … arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, İşbu sözleşmeye istinaden davalıya SKA-Senet karşılığı avans kredisi kullandırıldığı, 01.06.1999 tarihi itibariyle 3.701,88 TL borçlu olduğu, kredinin sözleşme hükümlerine aykırı kullanılması nedeniyle … 4. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnamesi keşide edilmesine rağmen borcun ödenmediği, akabinde … 6. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine geçildiği ve takibin kesinleştiği, anılan icra dosyasından haczi kabil herhangi bir mal varlığı bulunmadığı için 04.12.2001 tarihi itibariyle faiz ve masraflar hariç 18.256,79 TL aciz vesikası alındığı, bu meyanda borçlunun mal varlığı olduğunun öğrenilmesi üzerine … 3.İcra Müdürlüğünün …E. sayılı dosyası ile genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine geçildiği, davalı/borçlunun asıl borca, işlemiş faize ve fer’ilerine itirazı üzerine takibin durduğu, süresi içinde itirazın iptali davası açılamadığı için alacak davası açılma zaruretinin doğduğu, takip tarihi 30.10.2018 tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar kat bakiyesi anapara tutarı olan 2.395,32 TL’ye işleyecek %180 temerrüt faizi, BSMV, icra harç, masraf ve vekalet ücretiyle birlikte tahsili amacıyla itirazın iptali davasının açıldığı, GKS maddelerine göre faiz oranı uygulanması gerektiği, GKS 43 m. göre müvekkil banka defter ve kayıtlarının yegane delil olacağı, takip tarihi 30.10.2018 tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar kat bakiyesi anapara tutarı olan 2.395,32 TL’ye işleyecek %180 temerrüt faizi, BSMV, icra harç, masraf ve vekalet ücretiyle birlikte tahsili amacıyla itirazın iptali davasının açıldığı belirtilerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı cevap dilekçesinde özetle; arabuluculuk işlemi yapılmadan dava açıldığı için davayı kabul etmediklerini, borcu kabul etmediğini, takipteki itirazlarını yinelediğini ve alacağın zaman aşımına uğradığı belirtilerek, davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Dava, … 3. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden (1500-TL limitli genel kredi sözleşmesi kapsamında davalı/takip borçlusu yararına kullandırılan “Senet Karşılığı Avans (SKA) Kredisi” bedelinden kaynaklanan nakdi alacağın tahsiline ilişkin olarak başlatılan takip neticesinde, … 6. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasından düzenlenmiş bulunan) 04/12/2001 tarih ve 18.256,79-TL miktarlı İ.İ.K.’nın 143 ve 251. maddelerine göre düzenlenmiş “Borç Ödemeden Aciz Belgesi” başlıklı belgeye dayanılarak, 18.256,79-TL alacağın, kat bakiyesi ana para tutarı olan 2.395,32-TL’sine işleyecek %180 temerrüt faizi ile birlikte tahsiline yönelik ilamsız takibe karşı takip borçlusunun yapmış olduğu itirazın iptaline ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkin olduğu anlaşıldı.
Yargılama sırasında, davacı vekilince dosyaya ibraz edilen 14/07/2020 tarihli dilekçe ekinde sunulan, Devreden … ile müvekkili … AŞ arasında imzalanan devir protokolü gereği tüm dava ve icra dosyalarındaki tüm hak ve alacaklarını bütün ferileri ile birlikte … AŞ’ye devrettiği anlaşılmıştır.
İcra dosyası, borç ödemeden aciz belgesi, ihtarname, ihtara ilişkin tebliğ suretleri, Kredi Sözleşmeleri ve dayanılan diğer deliller celbedilip incelenmiş tüm dosya kapsamı ve banka kayıtları üzerinde uzman bir bankacı bilirkişi… vasıtasıyla inceleme yapılmış rapor alınmış deliller toplanmıştır.
Bankacı bilirkişi … tarafından düzenlenen 26.01.2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı bankanın ticari defter ve tasdikleri; 2018 yılı Yevmiye, Kebir ve Envanter Defterleri ibraz edilmiş olup, 2018 yılı Yevmiye, Kebir ve Envanter defterlerinin sayfa numaralarının teselsül ettiği ve her sayfaya Noter tarafından tek, tek mühür basılarak usulüne uygun olarak açılış tasdiklerinin yaptırıldığı (TTK 64. m / mülga T.T.K.66- 69 m.), 2018 yılı Yevmiye Defterlerinin kapanış tasdikinin yaptırılmış olduğu, (TTK 64-65 m / mülga TTK 70-72.m), Kebir ve Envanter defterinin kapanış tasdiki zorunluluğunun bulunmadığı, davacı bankanın yasal olarak tutmak zorunda olduğu ticari defterlerinin TTK 64-65 m (mülga T.T.K. 66-72 m.) ve V.U.K. 220-226 m. göre açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süreleri içinde usulüne uygun ve düzenli olarak bütünlük esası kuralı dahilinde yaptırmış olması nedeniyle, kayıt nizamının V.U.K. 215-219. mad. hükümleri ile Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerine uygun olduğu, birbirini tamamladığı ve teyit ettiği, bu durumda; ticari defter ve kayıtlarının sahibi davacı banka lehine delil vasfına haiz olduğu ve delil kuvvetinin bulunduğu kanaati edinildiği tespit olunmuştur.(HMK 222.m / mülga TTK 85 m.)
Davacı banka ile davalı kredi borçlusu/lehtarı … arasında toplam 1.500,00-YTL limitli Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, Davalı kredi lehtarı …’e kredi kartı ile SKA-Senet karşılığı avans kredisi kullandırıldığı, Dava konusu alacağın SKA-Senet karşılığı avans kredisine dayanmakta olduğu, dolayısıyla kredi kartı borcu dava konusu olmadığı anlaşılmaktadır.
Hesabın Kat’ına ilişkin olarak sözleşmenin 40. maddesi hükmü uyarınca, … 4. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile cari hesabın kesildiği ve kat edildiği 18.02.1999 tarihi itibariyle toplam 2.816,57 YTL alacağın (24) saat içinde ödenmesi, aksi halde yasal yollara müracaat edileceği ihtar edildiği, … no.lu SKA-Senet karşılığı avans kredisi yönünden: SKA-Senet karşılığı avans kredisi hesabı ekstresi tetkik edildiğinde, anaparanın 1.499,97-TL olduğu, 01.10.1998-18.02.1999 dönemi tahakkuk edip tahsil edilemeyen devre faizinin 865,36 TL olduğu ve bunun %5 BSMV’nin 29,99 TL olduğu ve böylece toplam alacağın 2.395,32 TL baliğ olduğu, … No.lu Kredi Kartı Yönünden: Yukarıda belirtilen kredi kartı borcu/alacağı takip ve dava konusu olmadığı, Davalı kredi lehtarı-…’ in (Muhatabın) gösterilen adresinin tevziat sırasında bulunmaması üzerine, birlikte sakin eşi … imzasına 25.02.1999 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, tebligat parçasından anlaşıldığı, sözleşmenin 42. mad. İİK 68/b. M. ve T.K’nun 20 m. göre geçerli tebligatın yapıldığı, davalı kredi lehtarına hesap kat ihtarnamesi ile ödeme için verilen (1) günlük mehil süresi bitimine müteakip 27.02.1999 tarihi itibariyle temerrüde düşürüldüğü, Genel Kredi Sözleşmesinin 43.maddesi; “Müşteri ile banka arasında çıkacak her türlü anlaşmazlıklarda banka defter ve belgelerinin delil olacağını, bunlardaki kayıtlara herhangi bir nedenle itiraz etmeyeceğini ve bunların muhteviyatını peşinen kabul ettiğini beyan ve taahhüt eder. ” hükmü uyarınca, taraflar arasında akdedilen mezkur delil sözleşmesine istinaden davacı banka kayıtları esas alındığı, sözleşmenin 41. maddesi: “….Temerrüt tarihinden itibaren borç ödeninceye kadar bankanın temerrüt tarihinde bankada kısa vadeli kredilere uygulanan en yüksek faizin % 50 fazlası üzerinden bulunacak oran üzerinden temerrüt faizi uygulanmasını ve buna ayrıca ilaveten, hesaplanacak faizin BSMV ile KKDF ödemeyi kabul ve taahhüt eder. denildiği, temerrüt faiz oranının tespiti, taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşme hükümleri ile dosya içeriğindeki diğer bilgi ve belgelere göre 23.12.1998 tarih ve 2240 sayılı genelge ile deklere edilen en yüksek faizin %120 oranında olduğu, sözleşmenin 41 m. uyarıca bu akdi faiz oranının %50 fazlası mertebesinde %180 (120×1,50) oranında temerrüt faizi hesaplandığı, bu durumda talep edilen %180 temerrüt faiz oranı dönemsel olarak (1999 yılı) kaynak maliyeti ve piyasa koşullarına göre sözleşme serbestliği dahilinde yerinde olduğu düşünülebiliceği, ayrıca; hak ve nefaset bakımından o dönem itibariyle hakkın suistimali ya da aşırı kazanç elde edilmesine yol açabilecek düzeyde olmadığı, ayrıca, somut olayda Yargıtay 19. HD 05,06.2013 T. 2013/7303 E, ve 2013/10391 s. K. ile yine 16.05.2013 T. 2013/8556 E. ve 2013/12306 s.K. uyarınca ticari kredi sözleşmelerine (ticari işlerde) yeni TBK’nun 88. ve 120.m uygulanamayacağı belirtilmekte olduğu, o halde yeni TTK’nun 8, m. göre ticari nitelikli kredilere serbestçe belirlenen akdi ve temerrüt faiz oranlarının uygulanacağı tespit edilmiştir.
Asıl alacak (anapara): 2.395,32, Hesap kat ve kesim tarihi: 18.02.1999
Temerrüt tarihi: 27.02.1999 ,Akdi faizi (sözl.6/b m): %180
Sözleşmenin 6/b m. hükmü uyarınca, hesabın kat kesilip kat edildiği tarih ile temerrüt tarihi arasında geçen süreye sözleşmenin 41 m. göre tespit edilen temerrüt faiz oranının uygulanacağının kabul ve taahhüt edilmiş olması nedeniyle, bahse konu süreye akdi faiz yerine temerrüt faizi uygulanmak durumunda kalındığı, temerrüt tarihi itibariyle 2.495,91 TL tutarında asıl alacak hesaplanmasına karşın taleple bağlılık ilkesi gereği 2.395,32-TL asıl alacak yönünden hesaplama yapılması yerindedir.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’ nin 97/5055 Esas, 97/10599 Karar sayılı emsal kararında; ”…Bankanın kullandırmış olduğu krediye temerrüt tarihine kadar uygulamış olduğu akdi faiz kapital faizi olup, asıl alacak olarak kabulü gerekir. Bir başka deyişle temerrüt tarihine kadar kullandırılan kredinin aslı ile bunun akdi faizi asıl borcu oluşturur. Bunun sonucu olarak da temerrüt tarihinden itibaren bu toplam borç üzerinden temerrüt faizi uygulaması BK’nun 104/son maddesine aykırılık teşkil etmez…” görüşü de nazara alınarak yukarıda asıl alacak hesaplaması yapılamayarak, takip tarihi itibarıyla toplam 91.438,13-TL tutarında alacak hesaplanmış olup, davacı bankanın ise takip talebinde 18.256,79-TL alacak talep ettiği sabit olmakla, davacı bankanın davasından, … 6. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından kesinleşen alacağın 18.256,79-YTL (yeni para) olduğu, davalının hacze kabil mal varlığı bulunmadığı için mezkur alacak tutarı 18.256,79-YTL ACİZ VESİKASINA bağlanmıştır. Esasen takip konusu alacakta bu olduğu, Davacı banka davasında aciz vesikasına bağlanan 18.256,79 TL ‘yi talep etmekle birlikte, takip tarihinden itibaren aciz vesikasına bağlanan alacak içindeki asıl alacak tutarı 2.395,32-TL’ye TAKİP tarihinden itibaren %180 oranında faizi talep etmekte olduğu, davacı bankanın aciz vesikasına bağlanan alacak tutarı yukarıda yapılan hesaplamalarla denetlendiği, hatta aciz vesikasına bağlanan alacağın yapılan hesaplamada ortaya çıkan miktardan daha az seviyede olduğu da açık bir şekilde görüldüğü, davacı banka ile davalı kredi lehtarı/borçlusu … arasında Kredi Sözleşmesi akdedildiği, kullandırılan kredilere ait delil mahiyetindeki bilgi ve belgeler dosyada mevcut olduğundan, davacı bankanın, davalı hakkında takip ve dava hakkının bulunduğu, davacı bankanın, ACİZ VESİKASINA bağlanan 18.256,79 TL alacağı talep edeceği, takip tarihinden itibaren 2.395,32 TL asıl alacak tutarı tamamen tahsil edilinceye kadar yıllık %180 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden % 5 gider vergisi (BSMV) ile birlikte istenilebileceği tespit edilmiştir.
T.C. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’nin 12. Hukuk Dairesi’nin 21/09/2019 tarih ve 2018/2521 E. 2019/1417 Karar sayılı ilamında da aynen belirtildiği üzere; “Borç ödemeden aciz belgesinin verilmesi ile alacaklının alacağı son bulmaz, aksine bu alacak borçluya karşı mevcut olmakta devam eder; hatta alacaklının durumu borç ödemeden aciz belgesi ile kısmen kuvvetlendirilmiş de olur; mesela, zamanaşımı süresinin yirmi yıla çıkarılması gibi. Bundan başka, aciz belgesi alacaklı için önemli bir ispat aracıdır. Alacaklı, bu belgeyi aldıktan sonraki dönemde alacağını ispat ile yükümlü olmayıp, sadece aciz belgesini ibraz etmekle yetinecektir. Borçlu, alacağın mevcut olmadığını iddia ederse, bu iddiasını ispat zorunda kalacaktır.(Prof. Dr. Baki Kuru -İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Türkmen kitabevi syf 635).
İİK.nun 143. maddesi uyarınca düzenlenen kesin aciz vesikası zamanaşımını keser ve aynı maddenin 6. fıkrası uyarınca aciz vesikasına bağlanan borç, borçluya karşı, aciz vesikasının düzenlenmesinden itibaren yirmi yıl geçmesiyle zamanaşımına uğrar.
Somut olayda, icra müdürlüğünce 04/12/2001 tarihinde İİK.nun 143. maddesine dayalı olarak kesin aciz vesikası düzenlendiği görülmüştür. Aciz vesikasının, icra müdürlüğünce İİK.nun 143. maddesine göre düzenlediğinin belirtilmesi karşısında, bu madde uyarınca verilmiş kesin aciz vesikası olduğunun kabulü zorunludur. Taraflardan her hangi birinin şikayeti sonucu icra mahkemesince iptal edilmediği sürece de geçerliliğini koruyacaktır.”
T.C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin 20. Hukuk Dairesi’nin 04/04/2018 tarih ve 2017/2050 E. 2018/657 Karar sayılı ilamında da usul ve yasaya uygun bulunan ilk derece mahkemesi kararında aynen belirtildiği üzere; “Somut olayda, … 3. İcra Dairesince … tarihinde İİK’nun 143. maddesine dayalı olarak kesin aciz vesikası düzenlendiği görülmüştür. Aciz vesikasının, icra müdürlüğünce İİK’nun 143. maddesine göre düzenlediğinin belirtilmesi karşısında, bu madde uyarınca verilmiş kesin aciz vesikası olduğunun kabulü zorunludur. Taraflardan her hangi birinin şikayeti sonucu icra mahkemesince iptal edilmediği sürece de geçerliliğini korur.”
T.C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin 21. Hukuk Dairesi’nin09/07/2019 tarih ve 2019/502 E. 2019/1603 Karar sayılı ilamında aynen belirtildiği üzere;” … 6. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından düzenlenen 107.658.000.000 ETL miktarındaki İİK.’nun 143 ve 251. maddelerine göre düzenlenmiş ”borç ödemeden aciz belgesi” başlıklı belgeye dayanılarak 107.658,00 TL asıl alacak, 314.370,22 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 422.028,22 TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yapıldığı, ….İİK’nun 143 ve 251. Maddeleri uyarınca verilmiş kesin aciz vesikası İİK’nun 68/1 maddesi kapsamında sayılan belgelerdendir. İİK’nun 143. Maddesine göre düzenlenen kesin aciz vesikası İİK’nun 68/1 maddesinde yazılı belgelerden olduğu için alacaklının aciz vesikasında yazılı miktar üzerinden icra takibi yapması mümkün olup, itirazın kaldırılması aşamasında icra mahkemesince aciz vesikasında yazılı borç miktarı tartışma konusu yapılamaz. İİK’nun 143/4 maddesi gereğince borç ödemeden aciz vesikasında yazılı alacak için faiz istenemez. Somut olayda … 6. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından düzenlenmiş olan borç ödemeden aciz vesikasına dayalı olarak takip başlatılmış olup, İİK’nun 143/4 maddesi gereğince aciz vesikasına bağlanan alacak için ancak takip tarihi olan 07/04/2016 tarihi itibarı ile faiz istenebilir…dosyamızda davacı aciz vesikasının ayrı bir takibe konu ettiği için aciz vesikasındaki alacak miktarı yönünden ancak takip tarihinden itibaren faiz istenebilir.” şeklinde karar verilmiş olduğu görülmektedir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; öncelikle arabuluculuk son tutanağı aslının dosyamızda mevcut olduğu görülmekle dava şartının yerine geldiği tespit edilmiş olmakla, davalının dava şartı olan arabuluculuk son tutanağının dosyaya sunulmadığına dair itirazı yerinde görülmemiştir. Yine; davalının zamanaşımı def’ine yönelik, davacı bankanın alacağının muaccel olduğu tarih kat ihtarının çekildiği tarih 1999 senesi olup, 26/12/2013 tarihinde zamanaşımı süresinin 20 yıla çıkarıldığı sabit olmakla bu tarihe kadar 10 yıllık süre dolmadığından zamanaşımının 20 yıla çıkmış olduğu ve 1999’dan 2019 yılına kadar takip veya dava açılması gerektiği, dosyamızda mevcut takibin ise 2018 yılında yapıldığı, ayrıca takip dayanağı borç ödemeden aciz belgesinin İİK’nın 143. maddesine dayalı olarak düzenlendiğinin belirtilmesi karşısında bu madde uyarınca verilmiş olan belgenin kesin aciz vesikası olduğunun kabulü zorunlu olup, davalı takip borçlusunun şikayeti sonucu iptal edildiğine dair herhangi bir belgenin dosya içinde olmaması nedeniyle ve 04/12/2001 tarih ve 18.256,79-TL miktarlı İ.İ.K.’nın 143 ve 251. maddelerine göre düzenlenmiş “Borç Ödemeden Aciz Belgesi” geçerliliğini koruduğundan, İİK 143/6 madde uyarınca, aciz vesikasına bağlanan borç , borçluya karşı aciz vesikasının düzenlenmesinden itibaren 20 yıllık zamanaşımı süresi de geçmediğinden davalı yanın zamanaşımı def’inin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle; Davanın dayanağının fon alacağı olarak kabulü gerektiği, hükme esas alınan bilirkişi rapor içerisinde de açıklandığı üzere, davacının takip tarihi itibarıyla davalıdan talep edebileceği miktarın; takip tarihi itibarıyla toplam 91.438,13 TL tutarında olduğu hesaplanmış olmakla, davacı bankanın ise takip talebinde 18.256,79-TL alacak talep ettiği sabit olmakla (ve takip tarihi 30.10.2018 tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar kat bakiyesi anapara tutarı olan 2.395,32 TL’ye işleyecek %180 temerrüt faizi, BSMV, icra harç, masraf ve vekalet ücretiyle birlikte tahsili amacıyla itirazın iptali davasının açıldığı) davacı bankanın davasından, … 6. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından kesinleşen alacağın 18.256,79-YTL (yeni para) olduğu, bu tutardaki alacağın İİK.’nun 143 ve 251. maddelerine göre düzenlenmiş ”borç ödemeden aciz belgesi” başlıklı belgeye bağlanmış olduğu, esasen takip konusu alacağı bu olduğu, ve davacı banka da davasında aciz vesikasına bağlanan 18.256,79 TL ‘yi talep etmekle birlikte, (davacı aciz vesikasının ayrı bir takibe konu ettiği için aciz vesikasındaki alacak miktarı yönünden ancak takip tarihinden itibaren faiz talebi yerinde olduğundan) takip tarihinden itibaren aciz vesikasına bağlanan alacak içindeki asıl alacak tutarı 2.395,32-TL’ye ( temerrüt tarihi itibarıyla 2.495,91-TL tutarında asıl alacak hesaplanmasına karşın taleple bağlılık ilkesi gereği 2.395,32-TL asıl alacak dikkate alınmıştır) TAKİP tarihinden itibaren %180 oranında faizi talep etmekte olduğu, davacı bankanın aciz vesikasına bağlanan alacak tutarı ve asıl alacak tutarı bankacı bilirkişi tarafından yapılan hesaplamalarla net bir şekilde tespit edildiği, hatta aciz vesikasına bağlanan alacağın yapılan hesaplamada ortaya çıkan miktardan çok daha az seviyede olduğunun da açık bir şekilde görüldüğü anlaşılmakla, davacı banka ile davalı kredi lehtarı/borçlusu … arasında Kredi Sözleşmesi akdedildiği, kullandırılan kredilere ait delil mahiyetindeki bilgi ve belgeler dosyada mevcut olduğundan, davacı bankanın, davalı hakkında takip ve dava hakkının bulunduğu, davacı bankanın, aciz vesikasına bağlanan 18.256,79-TL alacağı talep edebileceği, takip tarihinden itibaren 2.395,32-TL asıl alacak tutarı tamamen tahsil edilinceye kadar yıllık %180 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden % 5 gider vergisi (BSMV) ile birlikte istenilebileceği kanaatine varılarak, davanın kabulü ile … 3. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yönelik davalının itirazının, 2.395,32 TL asıl alacak ile 15.861,47 TL işlemiş faiz ve BSMV olmak üzere toplam 18.256,79-TL bakımından iptali ile takibin bu miktar bakımından devamına, hüküm altına alınan 2.395,32-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren tahsil edilinceye kadar yıllık %180 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 gider vergisi uygulanmasına, takip konusu alacağın genel kredi sözleşmesinden kaynaklanıp borç ödemeden aciz belgesinde alacak miktarı belirtilmekle alacağın likit olduğu görülmekle hükmedilen 18.256,79-TL alacağın %20’si oranında hesaplanan 3.651,35-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-)Davanın KABULÜ ile … 3. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yönelik davalının itirazının, (2.395,32 TL asıl alacak ile 15.861,47 TL işlemiş faiz ve BSMV olmak üzere toplam) 18.256,79-TL bakımından iptali ile takibin bu miktar bakımından devamına,
2-)Hüküm altına alınan 2.395,32-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren tahsil edilinceye kadar yıllık %180 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 gider vergisi uygulanmasına,
3-)Hükmedilen 18.256,79-TL alacağın %20’si oranında hesaplanan 3.651,35-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 1.247,12-TL nispi karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Davacı tarafından yapılan toplam 1.031,20-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-)6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, tahsilat ve gereği için Mahkeme Yazı İşleri Müdürlüğünce ilgili vergi dairesine müzekkere yazılmasına,
8-)Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, mahkememiz gerekçeli kararının HMK 345 maddesi gereğince taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenebilmesi için tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 00,00 TL
Karar Harcı : 1.247,12 TL
Noksan Harç : 1.247,12 TL

Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.122,00 TL
Davalı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 00,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Bilirkişi Ücreti : 900,00 TL
Posta Giderleri : 131,20 TL