Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/294 E. 2021/559 K. 10.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/294 Esas
KARAR NO : 2021/559

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/05/2019
KARAR TARİHİ : 10/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalıların ortak kusuruna dayanan haksız rekabet teşkil eden eylemleri sonucunda müvekkilinin taraf olduğu sözleşmenin haksız feshedilmesi nedeniyle doğan (fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere) şimdilik 10.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi zararın haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek ticari işlerde uygulanan temerrüt faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu davalılardan tahsil edilerek müvekkiline ödenmesine karar verilmesi ve ihtiyati tedbir kararı verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı … Şirketi ve … vekili cevap dilekçesinde özetle: öncelikle davanın kısmi dava olarak mı yoksa belirsiz alacak davası olarak mı ikame edildiğinin sorulmasının gerektiğini, müvekkili şirket tarafından sözlemenin uygun surette feshedildiğini, davacı’nın dava dilekçesindeki iddiaları, zarar talepleri haksız ve kötü niyetli olup kabulünün kesinlikle mümkün olmadığını, teknik servis hizmetleri verilmesi konusunda bağımsız bir işletmesi olan davacının, müvekkil şirket ile olan ilişkisinde hiçbir zaman müvekkil şirketin münhasır bir yetkili servisi olmadığını, davacının sözleşmenin süresine ilişkin beyanları kendi içinde çeliştiğini, davacı dava dilekçesinde yetkili servislerin yedek parça ihtiyacı olmadığını ve müvekkil şirketin bilgisi dahilinde sipariş listesi hazırladığını ve yedek parça ile sair ürünlerin satın alınması için baskı yapıldığını iddia ettiğini, bu hususun kesinlikle kabul edilemeyeceğini, davacının, tamamen kendi inisiyatifi ve ticari kararı ile müvekkil şirketten yedek parça siparişi ile yedek parça satın alımı yaptığını, davacı tamamen iş hacmi uyarınca yedek parça siparişi vermiş olduğunu, davacı, aksesuar, malzeme satımı ile yükümlü olmadığını iddia etmiş, aksesuar alımı konusunda haksız, gerçeğe, sözleşme’ye aykırı, soyut beyanlarda bulunmuş olup bu iddiaların kabulü de kesinlikle mümkün olmadığını, manevi tazminat isteminin temelinde, haksız eylem kavramının yattığını, haksız eylemin unsurları; zarar, fiil ile zarar arasında illiyet bağı, fiilin hukuka aykırı olması olduğunu, sözleşmenin müvekkil şirket tarafından alınan ticari karar kapsamında ve sözleşmeye uygun olarak feshedildiği düşünüldüğünde burada müvekkil şirkete izafe edilebilecek hiçbir hukuka aykırı fiil olmadığının açık olduğunu, müvekkil şirket ile diğer davalılar arasında imzalanmış bir sözleşme bulunmadığını, davacının bu yöndeki soyut, mesnetsiz ve haksız iddiaları gerçeği yansıtmadığını, müvekkil şirketin TTK, RKHK ve ilgili sair mevzuat kapsamında haksız rekabet teşkil edebilecek hiçbir eyleminin bulunmadığını, davacının dava dilekçesinde yer alan tüm iddiaları salt kendi soyut beyan ve iddialarına dayandığını, davacı iddialarının hiçbirini ispatlayamadığın, tüm bu nedenlerle davanın reddine, eksik yatan harcın tamamlatılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili şirket ile davacı arasında herhangi bir sözleşmesel bir ilişki bulunmadığını, huzurdaki davanın müvekkili şirket bakımından pasif husumet yokluğundan reddinin gerektiğini, sayın mahkeme aksi kanaatte ise davanın müvekkili şirket yönünden esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle: huzurdaki davanın belirsiz alacak olarak açıldığını, davacının Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir olduğu dikkate alındığında HMK’nın 107/1. maddesi kapsamında davanın açıldığı tarihte alacağın miktar veya değerini tam ve kesin olarak belirlemesinin kendisinden beklenememesi veya bu durumun imkansız olması şartlarının gerçekleşmediği ortada olduğunu, dolayısı ile davacının işbu davayı belirsiz alacak davası olarak açması hukuken mümkün olmadığını, dava dilekçesinin HMK’nın 119. ve 194. maddelerine açıkça aykırı olduğunu, Sözleşmelerin Nisbiliği İlkesi Gereğince; davacı ile … arasında akdedilmiş olan yetkili servis sözleşmesinin feshine ilişkin iddia ve taleplerin, üçüncü kişi konumundaki müvekkil şirkete yöneltilebilmesi hukuken mümkün olmadığını, müvekkil şirketin, haksız rekabet teşkil eden eylemleriyle whirlpool ile davacı arasındaki yetkili servis sözleşmesinin feshine zemin hazırladığı iddiası, hiçbir somut delile dayanmayan hukuk dışı bir iddia niteliğinde olduğunu, bu iddianın dikkate alınmaması gerektiğini, müvekkil şirket ile … arasındaki anlaşmanın rekabet ortamını bozduğu ve doğduğu iddia edilen zararlardan müvekkil şirketin müteselsil sorumlu olduğu iddiası hukuken dayanaksız olduğunu, tüm bu nedenlerle; öncelikle HMK’ya aykırı olarak açılmış olan davanın usulden reddine, davanın usulden reddine karar verilmemesi halinde açıklanan nedenlerle esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE/
Tüm dosya kapsamı dikkate alınarak; Mahkememizce yapılan 10/09/2021 tarihli yargılamada davacı tarafça, davalılarla anlaştıkları ve bu sebeple davalılar hakkındaki davadan feragat ettiklerinim beyan edildiği anlaşılmıştır.
HMK 307.maddesi gereğince, feragat davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. HMK 309.maddesi gereğince de, feragat karşı tarafın kabulüne bağlı değildir. HMK 310.maddesi gereğince de, feragatin hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilmesi mümkündür. Davacı taraf, davasından feragat etmiş olmakla davanın bu sebeple reddi gerektiği kabul edilmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde, davadan feragat yetkisinin de olduğu anlaşılmakla davanın feragat nedeniyle reddine, davalılar … Anonim Şirketi ve … vekilleri tarafından vekalet ücreti ve yargılama gideri talep edilmediği, davalılar … Ticaret A.Ş. ve … A.Ş. vekili tarafından vekalet ücreti talep ve yargılama gideri taleplerinin olduğu görülmekle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu karar harcının, peşin yatırılan 341,55 TL harçtan mahsubu ile bakiye 282,25 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
3-)Davalılar … Ticaret Anonim Şirketi ile … yönünden talep edilmediğinden davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-)Davalılar … A.Ş. ile … A.Ş. lehine 4.080,00 TL vekalet ücreti takdirine,
5-)Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-)Taraflarca yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
dair, mahkememiz gerekçeli kararının HMK 345 maddesi gereğince taraf vekillerine tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenebilmesi için tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Harç / Masraf Dökümü
Peşin Harç : 41,55 TL
Karar Harcı : 59,30 TL
Bakiye Harç : 282,25 TL
Davacı Gider Avansı
Yatırılan Avans : 1.342,00 TL
Davalı …Gider Avansı
Yatırılan Avans : 200,00 TL
Davalı … Gider Avansı
Yatırılan Avans : 378,00 TL

Yargılama Gideri Detayları
Posta Giderleri : 326,00 TL